“Ölmez Ağacı”nın ölüm fermanı 7x 24 ortalıkta dolaşıyor ama...
Arkasını dönüp bakan yok...
***
Mevcut zeytin ağacının resmi rakamı...
Hem gururumuzu okşuyor...
Hem de “Ya bunları da köklerlerse?” diye endişelendiriyor...
İşte...
Sevindiren rakamlar:
“Türkiye'nin 2024-2025 üretim sezonu...
Sofralık zeytin ve zeytinyağı rekolte verilerine göre...
700 bin ton sofralık zeytin...
475 bin ton zeytinyağ rekoltesi bekleniyor...
Bitmedi...
Ülke genelinde 204 milyon 437 bin zeytin ağacı bulunuyor...
(Tarih: 14 Ocak 2025...)
***
Dünyanın ikinci büyük zeytinyağı üreticisiyiz...
Ne var ki...
Zeytinyağının pazarlanması konusunda sıkıntılar var...
Avrupa’nın batı ucunda ise...
“Zeytin” üretiminde...
Bizimle bilek güreşi yapan bir ülke var:
“İspanya”...
Bizi aslanlar gibi sollamış durumdalar...
***
...Ve, arkasından da şu duayı mırıldanalım:
“İnşallah yeni madenler açma uğruna ata yadigarı güzelim zeytine veda etmeyelim!”
***
Son zamanlarda bir siyasi parti lideri...
Bereketin diğer adı “Zeytin”i...
Belki de...
Hiç bu kadar “anlamlı” anlatmamıştır...
Söz...
CHP’nin Egeli lideri Özgür Özel’de:
“Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı, bir tekrarı sürdürüyor... Benim Meclis'te geçirdiğim 14 yıl ve AK Parti'nin Meclis'te geçirdiği bugüne kadar ki 23 yıl defalarca onların zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerinin gece yarısı önergelerini ilgili komisyonlardaki çabalarla eklenmeye çalışılan maddeleri geri püskürtmekle geçti... Çevreciler yorulmadı. Biz yorulmadık. Ama anlaşılıyor ki, zeytinin ve doğanın düşmanları da yorulmamış... En son 2022'de büyük tartışmalarla ve AK Parti içinde de bir yarılma yarattıktan sonra geri çekilen zeytinliklerle ilgili düzenlemeyi bir kez daha getirmeye çalışıyorlar... Eğer o madde geçerse zeytin alanları madencilik faaliyetlerine açılacak... Zaten başta Karadeniz kıyıları olmak üzere Türkiye'nin herhangi bir yerinde uçaktan, helikopterden baktığınızda nasıl bir vahşi madencilik yapıldığını görmek mümkün... Yemyeşil dağlarımız delik deşik oluyor... Şimdi bir kez daha zeytinliklerde maden aramak istiyorlar... Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum...”
***
Bitmedi...
Önemli bir ayrıntı daha...
Meslektaşımız...
Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım’ın son yazısı...
Zeytin’e selam çakan hepimizin uykusunu kaçıracak:
“Son 23 yılda hükümet tam 11 kez zeytinlik alanları sanayiye ve madenciliğe açmak için girişimde bulundu... Şimdi hazırlanan yasa ise çok daha korkunç sonuçlar doğuracak... Maden Yasası’na eklenecek harita, kroki ve koordinat listeleri sınırları içine zeytinlik alanlar giriyorsa, o alandaki zeytin ağaçları taşınacak. Yani (adrese teslim) bir yasa öngörülüyor... Yani, Zeytincilik Yasası dooooğru çöpe!”
...Ve, şimdi bitiriyoruz...
Dünyayı, insanlığı, zamanı sırtlayan zeytin ağacının...
Diğer adıdır “Ölmez ağacı!”
Anadolu’nun armağanıdır bu ad zeytine... Çok yakışan ve çok doğru bir ad bu zira zeytin ağacı ölümsüzdür!
Mesela, Girit’te 5 bin yaşında olduğu tahmin edilen...
Bir anıt zeytin ağacı olduğunu biliyor muydunuz?
Başta Türkiye olmak üzere Akdeniz ülkelerinde...
Binlerce, on binlerce Roma döneminden kalma...
İki bin yaşın üstünde “ölmez ağacı” yaşadığından haberiniz var mı peki?
Nokta...
Sonsöz: Ünlü şairimiz Cemal Süreya, “Ölüm geliyor aklıma birden ölüm, bir ağacın gövdesine sarılıyorum” diyor... Biz de bir zeytin ağacının gövdesine sarılalım... Hem de sımsıkı..