Aşk’la başlarken bu yazıya...

“Minik Serçe”nin...

“Lale Devri” şarkısından minicik bir dörtlük çok yakışacak:

“Çok geç kalmışız canım... / Vakit, bu vakit değil... / Eski radyolar gibi... / Çatıya saklanmış ölümsüz yıldızlar!”

Yanlış mı?

Hem o yıldızları rahmetle yad ederiz...

Hem de...

60 yıl öncesinin Yeşilçam’ına bi’selam çakarız...

***

Akşam uykusuna “erken” yatanlar bilmez...

Siz gece kuşlarına sorun...

Nostaljinin dayanılmaz lezzetini...

Neredeyse haftanın her günü…

Özellikle gece yarısından sonra…

O büyük aktörün mutlaka bir filmine rastlarsınız...

Aslında...

Yazımızın kahramanı...

Bu dünyadan göçeli tam 56 yıl oldu…

Bu ne demek?

Yarım asırdan fazla demek ama...

O’nu seyrederken hala katıl katıla gülüyoruz...

***

Asıl adı, Vahe Ozinyan'dı…

Türkiye Cumhuriyeti'nin Ermeni vatandaşıydı…

Öylesine “şirin” bir babişkoydu ki…

Bak yüzüne gülmeye başla, öyle yani…

Allah vergisi sanatçı” ruhunun çizdiği yoldan yürüdü…

Henüz lise öğrencisiyken...

Samsun’da sahneye çıktı; alkış yağmuruna tutuldu...

Tiyatroda “bir numara” olmayı aklına koymuştu...

Sonra, baktı ki…

Bu işin başkenti Yedi Tepeli kent…

O zaman, ver elini İstanbul…

***

Yıl; 1930…

Henüz 20’li yaşlarında...

İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun kadrolu yıldızı oluyor...

Kime nasip olur böyle bir şans?

“Vahe” olan adını hemen “Vahi” yapıyorlar...

“Ozinyan” soyadı da, iyice makaslanarak Öz” oluyor

Hem kısa hem akılda kalıcı...

Bundan iyisi can sağlığı…

***

Anadolu'nun her köşesinde sahneye çıktı…

Komik adamdı…

Sesini duyan bi’daha unutmuyordu…

1942 yılında…

Ankara Radyosu'nda her pazartesi 21.30'da yayınlanan…

'Kimgil Ailesi'nde baba rolünü seslendirerek…

Büyük-küçük herkesin hayranlığını kazandı…

O tarihlerde Yeşilçam” büyük işler yapmaya başlamıştı…

1947 yılı gelip çattığında…

Reşat Nuri Güntekin'in Bir Dağ Masalı” romanı filme çekiliyordu…

Öyle bir rol kaptı ki…

Adı, artık afişlerin en üstündeydi…

***

Kısa yaşamı boyunca 100'e yakın film çevirdi…

Kalemi güçlüydü; şahane senaryolara imza atıyordu…

Sinemada asıl ününü 1960'tan sonra yakaladı…

“Horoz Nuri” ve Rüknettin” tiplemeleri ile gönüllerde taht kurdu…

Oyun gücü yüksek bir aktördü…

Mualla Sürer'le oluşturduğu ikilinin…

Belki de dünya sinemalarında örneği yoktu!

O'nu beyaz perdede izleyenler…

Gülmekten kasıklarını tutuyordu…

Hele, hele...

Öztürk Serengil ile çevirdiği filmler…

Tartışmasız kapalı gişe namzediydi…

“Kart Horoz” tiplemesi, Öztürk Serengil'in önerisiydi…

Aslında…

“Kart Horoz”, Türkiye’de bir ilki yarattı...

Çapkındı... Asabiydi... Hareketliydi... Güldürüyordu...

Seyirci O'na bayılmıştı…

Şöhret tam gazdı…

Bi'ara plak bile yaptı…

Bir yüzünde Bedia” şarkısı…

Diğer yüzünde Öztürk Serengil'le birlikte seslendirdiği…

“Bekarlıktan Kurtulduk” parçası vardı…

Sadri Alışık'la oynadığı filmlerin tadına doyum olmazdı…

Ömrü yetmediği için…

Bi’tanecik bile olsa renkli film”de oynamak nasip olmadı!

***

İnanır mısınız?

Hiç rol yapmasa da…

Sırf görüntüsüyle bile seyirciyi güldürmeyi başaran…

Ender komedyenlerden biri olarak tarihe geçti…

***

Sıkı durun...

Kısacık ömrüne “beş izdivaç” sığdırdı!

İlk evliliğini 1940'ta yaptı…

O sırada 29 yaşındaydı…

Dört yıl sonra bir oğlu oldu; adını Taner” koydu…

Sonra dört kez daha nikah masasına oturdu…

Eşlerinden biri de…

Türk Sanat Müziği'nin ölümsüz seslerinden Saime Sinan'dı…

Son eşi…

Tiyatro sanatçısı Jale Öz oldu…

***

Ölümsüz Aktörün Bir Garip Hikayesi.. Vahi Öz Foto 2 Yazinin İçi̇ne Sonlara Doğru...

Vahi Öz…

Çok kıymetli bir aktör, yönetmen ve senaryo yazarıydı…

Prostat kanserinin pençesine düştüğünde…

50'li yaşlardaydı…

Takvimler 12 Şubat 1969'u gösterdiğinde…

Henüz 57 yaşında hayata veda etti…

Son güne kadar hastalığını ailesinden ve yakınlarından sakladı…

Varını yoğunu tedaviye harcıyordu...

Beşinci hayat arkadaşı Jale…

Vahi Öz'ün ölüm haberini duyduğunda…

Kendisini pencereden atmaya kalktı; zor kurtardılar…

***

İşte, bundan sonrası çok ilginçtir…

Vahi Öz, bu dünyadan ayrıldığında…

Eşi Jale 35 yaşındaydı…

Alımlı, güzel kadındı…

İlk eşinden olan tek oğlu Taner ise, 27'sindeydi…

Vahi Öz'ün tek evladı ile üvey annesi arasında…

Sekiz yaş fark vardı…

Taner, üvey annesi Jale'ye gönülden” bağlıydı…

Jale Öz de üvey evladına…

Kader ağlarını örmeye başlamıştı…

Nitekim…

Baba Vahi Öz'ün vefatından kısa bir süre sonra…

Taner Öz ile üvey annesi Jale Öz nikah masasına oturdu…

***

“Kart Horoz”un biricik oğlu…

Babasının dul bıraktığı eşinin resmi kocası olmuştu…

Sonrası daha ilginç…

Vahi Öz'ün oğlu ile beşinci eşi Jale Öz'ün evliliğinden…

Bir de…

Rahmetlinin göremediği bir erkek torunu dünyaya geldi…

Jale Öz…

82 yaşında (2005) hayata veda etti…

***

Bir cümle ile bitiriyoruz...

Neler oluyor hayatta, değil mi?

Nokta…

Sonsöz: 'Kim bilir, şimdi nerelerde benim filmlerim oynuyor… Seyirciler halime gülüyorlar… / Vahi Öz'ün ölmeden bir ay önce verdiği röportajdan – Ses Dergisi / Erman Şener…)