PKK önce silah bıraktı, şimdi de Türkiye’den çekiliyor. Rivayet böyle. Sıra geldi Türk milletini inandırmaya… Terörsüz Türkiye manzaraları…
Eş zamanlı olarak, Türkiye’yi Ortadoğu’ya iten Batı, bölge halklarına federasyonu çözüm olarak dayatıyor.
Netanyahu, soykırım yapmakla suçlanıyor. Gazze’de iki yılda 70 bine yakın insanın ölümünden sorumlu tutuluyor. Türkiye net bir dille soykırım suçlaması yapıyor, katliam demek yerine. 1915 Ermeni tehcirinde ölen en az 800 bin insan için Ermeniler çıkıp soykırım suçlaması yaptığında, her saat başı İsrail’i soykırımla suçlayan siyasetçiler ne cevap verecek, merak ediyorum.
Dinler savaşından medet umanların, din savaşını kışkırtanların ve destekleyenlerin işlediği insanlık suçu onları iktidara taşıyorsa, öncülerini Dünya lideri yapıyorsa, bunu mümkün kılan toplumsal alanın sorgulanması gerekir.
Her gün açlıktan ölen insan sayısı 20 bin dolayında. Böyle bir dünyada, Gazze üzerinden yapılan gösterilerle verilen mesajın anlamı nedir?
Açlıktan ölen insanlar için ağzını açan bir tek aktivist görmedim. Açlık çeken insan sayısı 1 milyara yaklaşıyor. Bu nedenle ayağa kalkan kimse yok.
Gerçek yürüyor; Gazze’de 2 yılda olan olmuş, şimdi yeni aşmaya geçiliyor. Tekne turları sadece gösteri…
İsrail Gazze’yi vurmayacak… ama Lübnan’ı, Ürdün’ü, Irak’ı, Suriye’yi, İran’ı vurmaya devam edecek. Barış dedikleri bu…
Servet temiz olamaz. Alın teriyle servet olmaz. Diğer insanların hakkına girmeden servet birikmez. Mülkiyet ve kapitalizm, serveti mümkün kılandır.
Yüzyıl önce, 100 milyon insanı savaşlarda öldürüp sözüm ona barış yaptıktan sonra yasalarla kendilerini korumaya alan servet sahibi gruplar ve aileler yeryüzüne elan hükmediyor. Dijital devrimle gelen yeni muktedirler de devreye girmiş bulunuyor.
Anayasa değişikliği neden gündemde? Evet, yeni toplum ile devlet arasında yeniden toplumsal mutabakat oluşturmak artık bir zorunluluk; ancak iktidar bu zorunluluk durumundan yararlanarak İslam Cumhuriyeti kurmayı planlıyor. Anayasa değişikliğiyle İslamcı dönüşümün önü açılacak.
Şiddet toplumu kuşatıyor. Modern toplumlar çöküyor. Modern devlet yönetme yeteneğini hızla kaybediyor. Devleti devlet yapan kayıt sistemleri çalışmıyor veya çalıştırılmıyor. Kişi kendince adalet arayışına girdi. Şiddet sarmalı toplumları otoriter yönetimlere yönlendiriyor.
İnsanlık, binlerce yıldır, “düşün peşime sizi kurtarayım”, diyen kurtarıcıların peşinde helak oluyor. İnsanlığın gerçek kurtuluşu, kurtarıcılardan kurtulmaktır.