Ligin son virajına girilirken uzun haftalardır galibiyet yüzü göremeyen Göztepe, hasretini Başakşehir karşısında noktaladı. Taraftarının muhteşem desteğini de arkasına alan sarı kırmızılılar iyi futbolunu 4 güzel golle süslemeyi başardı. Moral ve motivasyon açısından tekrar dirilen camiamız böylelikle Ziraat Türkiye Kupası’nın keyifsizliğini de üzerinden atmıştır.
Karşılaşmaya daha atak başlayan Çağdaş Atan’ın ekibi ilk 10 dakika etkili hücumlarla gol arasa da bu rüzgar fazla uzun sürmedi. Kısa zaman içerisinde oyunda dengeyi sağlayan Göz-Göz, Romulo’nun orta sahamıza verdiği ekstra destekle bu maçı ne kadar istediğini ortaya koymuş oldu. Yine önde basan ve rakibe oyun kurma fırsatı tanımayan Göztepe, Kubilay’ın indirdiği topa harika vuran Furkan’la öne geçti. Sakatlıklardan yana şanssız günler yaşayan Göztepe, ilk 45’de Doğan ve İsmail’i de kaybederek bu alanda kırılması güç bir rekora doğru koşuyor. Devrenin sonuna doğru yine sahneye çıkan Romulo muhteşem asistiyle Kubilay’a adeta al da at dedi ve 2-0 öne geçmemizde pay sahibi oldu. Her iki takım adına üst üste gelen sakatlıklar 10 dakikalık uzatmayla neticelendi.
İkinci yarı biraz daha kontrollü futbolu tercih eden Stanimir Stoilov, Yusuf Sarı, Kemen ve Figueiredo’yu kitleyip her bölgede sürekli uygulattığı presle maçı çözen isim olmuştur. Dennis’in Crespo’yu adeta sahadan silmesi, Tijaniç’in istekli oyunu ve Ogün’ün saha içi konsantrasyonu alkışı hak etti. Furkan’ın doğru müdahaleleri, Heliton’un hava hakimiyeti ve 4.dakika da oyuna dahil olan Ahmet Ildız’ın hem futbolu hem golü gecenin akılda kalan önemli performanslarıydı.
11 haftalık derin sessizliği çığlığa dönüştüren ve yoğun emek veren herkesi gönülden kutluyorum. Umuyorum ki yeni sezonun hazırlıkları şimdiden başlayacaktır. Avrupa kupalarını hedefleyen, ligi sarsacak ve 100.yıl ciddiyetini hissettirecek iddialı bir kadro görmek hepimizin temennisidir.
Unutmadan dostumuz Bursaspor’un da şampiyonluğunu tebrik ediyorum. İnşallah onları da Süper Lig’de göreceğimiz günler yakındır.