İZMİR - Konu hakkında açıklama yapan Tanrıkulu, “Hükümet kanunlarımızda suç olan kaçakçılık yaparken öldürülenlerin ailelerine sahip çıkıp 123 bin TL tazminat ödemiş, ancak Afyon'da şehit düşen 25 vatan evladımızı ‘doğal afet şehidi’ olarak tanımlanmış ve tazminat ödemelerini buna göre hesaplanmıştır.
Geçtiğimiz Cumartesi günü Siirt’te kaza kırıma uğrayan helikopter nedeniyle 17 şehit daha verilmiştir. Afyon’da kaybettiğimiz 25 vatan evladımıza uygulanan prosedürün bu 17 şehidimize de uygulanmaması için TBMM’de iki Bakana vermiş olduğum yazılı önergelerimle; Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, Millî Savunma Bakanlığı’nın ve Genelkurmay Başkanlığı’nın birbirinden farklı olan şehit tanım ve uygulamalarının biran önce tek bir tanım haline dönüştürülmesini istedim. Çünkü halen bir kurumun kabul ettiği şehiti, diğer kurum malûl olarak değerlendirmekte veya Afyon örneğinde olduğu gibi ‘doğal afet şehiti’ gibi şehit ve gazilerimize yakışık almayan tanımlamalar kullanılarak, hakları gasp edilmektedir.
Diğer yandan bugüne kadar terörle mücadelede görev yapan personelimiz, görev yerine intikal ederken geçirdiği kaza veya çatışma dışında başına gelen olaydan ötürü ‘malûl’ olarak nitelendirilmekte ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamı dışında tutularak, hem maddî, hem de manevi olarak mağdur edilmektedir.
Oysa canını, ailesini bile göz ardı ederek, vatan toprağını savunan ve bu yolda mücadele eden tüm personelimiz için uygulanması gereken şehitlik ve gazilik tanımı, hiçbir gerekçe ve yasal düzenleme mazeret gösterilmeden tek olarak uygulanmalıdır.
Hükümetin Afyon’da gerçekleşen elim olaydan sonra, bu konuda yasal çalışma yapacağı yönünde açıklama yapmasının üzerinden neredeyse 2 ay geçmesine rağmen, halen bu konudaki basit düzenlemeyi TBMM’ye gönderememiştir. Bu da AKP’nin konuyu ne kadar önemsediğinin açık bir göstergesidir.
Bu yüzden vermiş olduğum önergelerimle; bu konunun biran önce çözümlenmesini ve yaşanmakta olan mağduriyetlerin, devlet ayıbının ortadan kaldırılmasını istedim.’ diyerek, vatan toprağını korumak için görev yapan personelimizin de kendilerine değer ve önem verildiğini hissettirecek her uygulamanın biran önce hayata geçirilmelidir’ dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na Sorulan Sorular:
1-) Bakanlığınızın yasal işlem yaptığı kaç tür şehit ve gazi tanımı bulunmakta, bunların açık tanımı nedir?
2-) 2002 yılından bu yana, yıllar itibariyle Bakanlığınız hangi şehitlik tanımına göre kaç adet tazminat ödemiş ve kaç kişiye maaş bağlamıştır?
3-) 2002 yılından bu yana yasal faiz ödenmemesi ve 3713 Sayılı Kanun Kapsamına alınmama nedeniyle ilgili, kurumunuza açılan dava sayısı kaç adettir? Bunlardan kaçı şehit/gazi aileleri lehine, kaçı bakanlığınız adına sonuçlanmıştır?
4-) 2002 yılından bu yana, Danıştay kararlarının kurum uygulamalarında dikkate alınmayarak aleyhe dava açılması sebebiyle devletin uğradığı zarar ne kadardır?
5-) 2002 yılından bu yana, yıllar itibariyle Bakanlığınız hangi gazilik tanımına göre kaç adet tazminat ödemiş ve kaç kişiye maaş bağlamıştır?
6-) 2002 Yılından bu yana terörle mücadelede şehit düşüp de, aktif çatışma içinde olmadığı gerekçesiyle 3713 Sayılı Kanun kapsamı dışında bırakılan şehit ve malul sayısı kaçtır? Bu kişilerin 3713 Sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi durumunda devletimize getireceği yük ne kadar olacaktır?
7-) Siirt’te şehit düşen askerlerimize hangi şehitlik tanımına göre tazminat ve maaş ödemesi yapılacaktır?
8-) Siirt’te şehit düşen askerlerimiz 3713 Sayılı Terörle Mücadele kapsamındaki şartlardan yararlanabilecekler midir?
9-) Sosyal Güvenlik Kurumu ve Bakanlığınız Terörle Mücadele Kanunu kapsamında değerlendirme yaparken, meydana gelen olaylarda hangi kriterleri baz almaktadır?
10-) Afyon’da şehit düşen askerlerimizin ‘doğal afet şehidi’ olarak tanımlamanızdan sonra, meydana gelen tepkiler nedeniyle bu konuda yasal düzenlemenin en ivedi şekilde yapılacağı yönündeki açıklamaların üzerinden neredeyse 1 ay geçmesine rağmen, neden hâlâ bir düzenleme tasarısı TBMM’ye sunulmamıştır?
11-) Bu düzenlemenin şu anki durumu nedir ve ne zaman TBMM’ye sunulacaktır?
12-) Bu düzenlemenin yürürlülüğü geçmişe dönük olacak mıdır? Olacaksa hangi tarihleri kapsayacaktır?
Millî Savunma Bakanı’na Sorulan Sorular:
1-) Bakanlığınızın yasal işlem yaptığı kaç tür şehit ve gazi tanımı bulunmakta, bunların açık tanımı nedir?
2-) 2002 yılından bu yana, yıllar itibariyle Bakanlığınız hangi şehitlik tanımına göre kaç adet tazminat ödemesi ve kaç kişiye maaş bağlanmasını istemiştir?
3-) 2002 yılından bu yana, yıllar itibariyle Bakanlığınız hangi gazilik tanımına göre kaç adet tazminat ödemesi ve kaç kişiye maaş bağlanmasını istemiştir?
4-) Siirt’te şehit düşen askerlerimize hangi şehitlik tanımına göre tazminat ve maaş ödemesi talep edilecektir?
5-) Afyon’da şehit düşen askerlerimizin ‘doğal afet şehidi’ olarak tanımlamanızdan sonra, meydana gelen tepkiler nedeniyle bu konuda yasal düzenlemenin en ivedi şekilde yapılacağı yönündeki açıklamaların üzerinden neredeyse 1 ay geçmesine rağmen, neden hâlâ bir düzenleme tasarısı TBMM’ye sunulmamıştır?
6-) Bu düzenlemenin şu anki durumu nedir ve ne zaman TBMM’ye sunulacaktır?
7-) Bu düzenlemenin yürürlülüğü geçmişe dönük olacak mıdır? Olacaksa hangi tarihleri kapsayacaktır?
8-) Sosyal Güvenlik Kurumu, Bakanlığınız ve Genelkurmay Başkanlığı’nın şehit tanım ve uygulamaları birbirinden farklı olup, bir kurumun kabul ettiği şehidi, diğer kurum malûl olarak değerlendirmektedir. Bu çok başlılığı gidermek için yapılan bir çalışma var mıdır?