Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - Türkiye’nin en büyük yolsuzluk davalarından biri olduğu ifade edilen Deniz Feneri Davası’nda yaptığı çıkışlarla tanınan, TBMM’ye elinde deniz feneri ile gelen CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, İzmir’i kilitleyen otobüs şoförü ihalesi ile ilgili konuştu.
- Meclis’te ‘ESHOT ihalesi’ tartışması…
- Ve eylem başladı: İzmir’de 3 bin şapkalı şoför!..
ESHOT’un yaptığı ihaleye verdiği 188 milyon TL’lik teklif ile belediye şirketi İZELMAN’ın önüne geçen ve şansını yükselten ve Etkin-İdeal Ortak Girişimi’nin Deniz Feneri Derneği’nde adı geçen Beyaz Holding ile bağlantısının ortaya çıkması konunun bir numaralı takipçisi Genç’i harekete geçirdi. Genç, Egedesonsöz’e yaptığı açıklamada süreci yakından takip ettiğini, ortaya çıkan durumun İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel tarafından kendisine aktarıldığını söyledi.
1 MİLYAR TL
Deniz Feneri Davası’nda yargılanan Beyaz Holding’in kurucuları Zekeriya Karaman ve İsmail Karahan’ın adlarının birçok yapılanma ve şirkette çıktığını ifade eden Genç, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ihalesine giren Etkin Danışmanlık Eğitim Organizasyon Şirketi’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere AK Partili belediyelerin çoğundan büyük işler aldığını söyledi. Genç “Beyaz Holding o kadar çok iş yapıyor ki bunları yaparken hiç ortaya çıkacağının hesabını bile yapmıyor. Farklı isimler ve yapılanmalar üzerinden kurdukları şirketlerle paraları götürüyorlar. Beyaz Holding’in bu zamana kadar aldığı ihale bedelleri 1 milyar TL’yi buluyor. Bu inanılmaz ve dehşet verici bir rakamdır. Hiçbir yerde kendileri ile rekabet edecek şirket ve yapılanma istemiyorlar. Bir insan ‘hep benim olsun’ ister mi? Ama bunlar sürekli talep ediyor, alıyorlar” diye konuştu.
AMAÇ BELEDİYEYİ BAŞARISIZ GÖSTERMEK
Deniz Feneri başta olmak üzere bağlantısı olan şirketler ve ihaleleri alan yapılanmalarla ilgili defalarca önerge verdiğini fakat yeterli cevap alamadığını ifade eden Genç “İzmir’deki durum kenti etkileri altına almak istediklerinin bir göstergesidir. Uzun süredir başarılı çalışmalar yapan, taşeronlaşma ile mücadele eden bir belediye yönetimi var. Hem bunu kırmak hem de belediyenin sağlam yapısını bozmak istiyorlar. Bu zamana kadar tüm belediyelerde aldıkları ihaleler ile insanları az maaşa çok fazla mesai ile çalıştırdılar. Türkiye’nin birçok yerinde bu sistem halen daha devam ediyor. Amaç ihalelere girmek değil amaç kenti yıpratarak belediyeyi başarısız göstermektir. Maddi desteğin yanında kamu kurumlarında ve devletin üst yapılarında etkili yerler ile bağlantıları var” dedi.
İHALE İPTAL EDİLMELİ!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun elinde imkan ve olanak varsa hemen, en kısa sürede ihaleyi iptal edip yeniden süreci başlatması gerektiğini belirten Genç “İhalede en düşük teklifi vermiş olabilirler. Burada durumun iyi analiz edilmesi gerekiyor. Şartları taşımadığı ve bu işi yürütemeyeceği belliyse ihale verilmeyebilir. Tabi ki bu işin Kamu İhale Kurumu boyutu var. Oradan da müdahale edebilirler. İzmir’de tüm ihaleleri yandaşlarına verip aynı sistemi getirmek istiyorlar. Eğer ihaleyi bunlar alırlarsa en kısa sürede işçiler kapının önüne atılırlar. Bunun önleminin alınması gerekiyor. Maalesef mevzuat ve yasalar yöneticilerin ve idarenin elini kolunu bağlıyor” diye konuştu.
ORGANİZE HAFİF KALIR!
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik sistemli bir saldırının olduğunu bunun da uzun süredir devam ettiğini anlatan Genç, devletin tüm kademelerinin ve yetkili makamların bu amaç için kullanıldığını söyledi. Belediyeye düzenlenen operasyon ve müfettiş incelemelerinin bunun en önemli ayağı olduğunu söyleyen Genç “Şimdi de ekonomik güçlerini kullanarak yasalardan yararlanmaya çalışıyorlar. İzmir’e yönelik sistemli bir çalışma var. Burayı almaya çalışan AKP her koldan saldırıyor. Bu tür şirketleri bir silah olarak kullanıyorlar. Yapılanlar organize işlerin de daha büyüğü. Burada organize demek daha hafif kalır. Karar vermişler, uyguluyorlar. CHP iktidarında bunların hepsinin hesabını soracağız. Kurulan bu şirketler, alınan ihalelerin hepsinin bedeli ödetilecek” ifadelerini kullandı.