Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Ödemiş’te yapılan Otobüs Terminali hizmete girerken Toptancı Hali 2. Kısım Temel Atma Töreni gerçekleştirildi.
Törene CHP İzmir Milletvekilleri Alaattin Yüksel, Prof. Dr. Hülya Güven, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci katıldı. Yerel seçim öncesi adaylar belirlenmeden tıklık tıklım olan tören alanlarının aksine bu kez sakin açılış yapıldı. Törene metropolden sadece Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol gelirken Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek, Kiraz Belediye Başkanı İsmet Korkmaz, Beydağ Belediye Başkanı Süleyman Vasfi Şentürk, Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur, Torbalı Başkan Adayı Ufuk Yörük, belde belediye başkanları ve meclis üyeleri eşlik etti.
ON TANE BİLE YOK
Başkan Kocaoğlu konuşmasında yine çok sert konuştu. AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım’ın “İzmir’e 7 bin 70 projemiz” var sözlerini değerlendiren Kocaoğlu, “Biz aşağıdan yukarı sayıyoruz ama 10 tane bulamıyoruz. Çıkıp ‘yatırım yaptık’ diyorlar devletin rakamları ile 5 milyar 700 milyon yatırım yapmışlar. Ya kardeşim devlette hesap kitap, muhasebesi yok mu? Rakamlar neyse söylersiniz. Aday çıkıyor konuşuyor, ardından bir milletvekili değerlendirme yapıyor. Sonra başbakan farklı söylüyor. Bunun abartması olmaz. Büyükşehir Belediyesi kaynakların yüzde 37’sini yatırıma harcıyor. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti tüm kaynakların yüzde 11’ini yatırıma harcıyor. Bu bütçe yönetmek. Tasarruf yapmak, bu ‘devlet malı deniz, yemeyen deniz’ dememektir. Uzunca bir süredir Ankara’da yapılan ihaleler bizim yaptığımızdan pahalıdır. Bana ‘hükümet destek olmuyor, kamulaştırma yapıyorsun, para harcıyorsun, sen nerden buluyorsun, işi nasıl yapıyorsun’ diyorlar. Bu gayet basit. Evimden getirmiyorum. Zaten o kadar param yok. Millet de ‘al Aziz para’ demiyor. Ben bir liralık işi 80 kuruşa yaparken o bir liralık işi 3 liraya yapıyor. Ondan Büyükşehir’de kaynak bitmiyor, finans açığı olmuyor. Dün sabah uluslararası bir finans kuruluşu ile 165 milyon euroluk bir kredinin faiz pazarlığını yaptım. Türkiye’nin bu koşullarda belediyenin notu 2-A artıdır. Merkezi hükümetin borçlanmasından daha düşük faizle borçlandım. Benim notum uluslararası notundan daha yüksek. Bu ülkeye demokrasi, insan hakları, insanca yaşam da, yerelde kalkınma da, dar durumlu insanların geçimi de yerel yönetimler tarafından yapılmalıdır. Uçuk projelerle, ayağı yere basmayan çılgın projelerle kent yönetilmez. Kentte harcadığın projeler vatandaşa dokunmalıdır” dedi.
AK KOYUN KARA KOYUN ORTAYA ÇIKACAK
Son günlerde ortaya çıkan anket ve kamuoyu yoklamalarına da tepki gösteren Başkan Kocaoğlu, AK Parti ve CHP arasındaki farkın daralmadığını söyledi. Kocaoğlu, “Ortada bir anket furyasıdır devam ediyor. CHP ile AKP arasında dört puan kalmış. Şimdi dilin kemiği yok. Manipülasyonun, şaşırtmanın sonu da yok. 2009 yerel seçimleri için ‘CHP ile AKP arasında 6 puan fark var’ dediler. Sonuç 26 oldu. Şimdi de ‘4 puan var’ diyorlar. Öyle değil iki kat fark var. İzmir’de CHP’nin oyu hemşerilerimizin desteği ile oy yüzde 60’dan yukarı çıkarken AKP’nin oyu yüzde 30’dan aşağıda çıkacak. Bu manzarayı gördüğünüzde 30 Mart akşamında ak koyun, kara koyun ortaya çıkacak. Bu anketleri yapan şirketlerin ne işler yaptığını göreceksiniz” diye konuştu.
BÖYLE MEMLEKET İDARE EDİLMEZ
Başkan Kocaoğlu, Gaziemir’de hizmete giren Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nin açılışından sonra yaşanan ‘tören’ tartışmalarına da dahil oldu. AK Parti Adayı Binali Yıldırım ve Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas’ın katıldığı, belediye başkanının davet edilmediği organizasyona tepki gösteren Kocaoğlu, “Gaziemir’de bir hastane açtılar. Bakan yardımcısı, vali, il başkanı ve aday geldi. Gaziemir’de arsayı belediye verdi. Çok büyük hafriyata gücü yetmedi. Bana ‘başkan yap’ dedi yaptım. Rahmetli Salih İşgören de hastaneyi yaptı. Hükümet ne yaptı? Sadece açılış yaptı. Ve bu açılışa ne beni, ne de Gaziemir Belediyesi’nin başkanını çağırmadılar. 30 Mart akşamı ne olacağı görülecek. Bu olmaz. Siyasete sığmaz. Bakan yardımcılığı yapanlar yapamaz. Böyle memleket idare edilmez. Bütün sistem manipülasyon üzerine kurulmaz” dedi.
İKTİDAR PARTİSİNİN İL BAŞKANI MISIN, VALİ Mİ?
Kocaoğlu, daha önce karşı karşıya geldiği ve istifaya davet ettiği Vali Mustafa Toprak’a yine sert tepki gösterdi. Kocaoğlu, “İzmir’in bir valisi var. Bulanlar eski bakanlarımızdan Rıfat Serdaroğlu’nun vali hakkındaki yazısını okusun. Okuyun. Ancak bu kadar anlatılabilir. Aday ile açılışa gidiyor ve geceleri de kendine göre tweett, mivit, çivit ile uğraşıyor. İzmir’in trafik sorunu var. Vali bununla ilgilenmek zorundadır. Vali iktidar partisinin il başkanı değil, devletin valisidir. Vali tarafsız olmak, eşit davranmak zorundadır. O zaman vali değildir. O zaman onun valiliği sorgulanır. O iktidar partisinin fiilen il başkanıdır. Böyle olmaz. Sen görevini yapacaksın. Milletin malına, il özel idaresinin malına el uzatmayacaksın. Senin böyle bir hakkın da yetkin de yok. Mallar İzmir’de kalacak, İzmir’in olacaktır. Köy tüzel kişiliğinin malları da o vatandaşlar için kullanılacak. Bizim yereldeki iktidarımızda arazileri yine köylüler kullanacak” diye konuştu. Kocaoğlu, Küçük Menderes’e 361 milyon TL yatırım yaptıklarını hükümetin de yaptığı yatırımı açıklamasını istedi.
AYAĞA KALKACAKSINIZ!
Kocaoğlu konuşmasında bu kez hükümete ve başbakana yüklendi. Kocaoğlu, “Bir kente ‘gavur’ imasında bulunarak o kent kazanılamaz. Bir kent ‘pasaklı, sümüklü’ diyerek kazanılamaz. Yine ‘faşist’ diyerek, yandaşına köşe yazısı yazdırarak kent kazanılamaz. Bu kentte ‘hicap duyuyorum’ diyen sayın aday seçim kazanamaz. Bir kente ‘irfanı eksik’ diyen adam kentin gönlünü kazanamaz. Konuşmasında ‘İzmir AKP’ye, Binali Yıldırım’a muhtaçtır’ diyen başbakan burada seçim kazanamaz. Burası İzmir’dir. Burası Ege, efelerin diyarı. Burası köteksiz köy değildir. Siz önce bunu bileceksiniz. Sayacaksınız. Sevmeniz çok zor da saygı duyacaksınız. İzmir denildiğinde ayağa kalkacaksınız” dedi.
BÖYLE ADALET OLUR MU?
Kocaoğlu, hakkında sert haberler yapan hükümete yakın medya kuruluşlarını da isim vermeden eleştirdi. Kocaoğlu, “Ufak tefek bize yandaş medya tarafından zarf atıyorlar. Onlarla meşgul olalım diye. Bunun amacı ne biliyor musunuz? Belli konularda yandaş gazeteler saçma sapan yazılar yazıyor. Bu sinemada çok yakında onların ne yaptığını göreceksiniz. Bunu niye yapıyorlar biliyor musunuz? 17 Aralık’tan sonrasını unutturmak için yapıyorlar. Unutulsun, konuşulmasın diye yapıyorlar. Bütün amaçları budur. Yarabbi çok şükür. Hangi yüzle çıkıyorsunuz. Cevap yok. Gazeteciler soruyor cevap veremiyorlar. Başbakan gündemi değiştirmek için nutuk atıyor, memleketin işleri yatıyor. Buradaki aday ‘sonra cevap vereceğim’ diyerek geçiştirmeye çalışıyor. Siz önce aklanmak zorundasınız. Ben ‘suçlusunuz’ demiyorum. Evinde 4.5 milyon TL para bulunan banka müdürü 57 günde serbest kalıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin genel sekreteri 22 ay yattı. Bu ne biçim adalet? Biz bunlara hesap sormak zorundayız. Hesabı da 30 Mart’ta sormak zorundayız. Biz öyle bir hesap sormalıyız ki, öyle bir oyla gümbür gümbür gelmeliyiz ki kente gelemesinler. Kendi kafalarına göre sıfat yüklemesinler. İzmir, Kurtuluş Savaşı’nda Hasan Tahsin’in attığı kurşun ile kurtuluş mücadelesini başlattıysa 30 Mart’ta AKP iktidarından kurtulma hareketini başlatacaktır. Bunu şerefle, onurla yapacaktır. Bu seçim mazlumların seçimidir. Bu seçim zalimlerin seçimi olmayacak. Mazlumları koruyacaktır. Kime oy verirseniz verin namuslu, onurlu, haysiyetli insanlara oy verin. Sadece İzmirliye eziyet olsun diye kapattıkları eski Tansaş’a ait Kaynaklar’da bulunan et entegre tesisi var. Siz tesisleri kapatabilir, her türlü hakareti yapabilirsiniz ama İzmirli dik duracaktır. 30 Mart akşamı İzmir duruşunun önünde herkes şapka çıkartıp eğilecektir” dedi.
ELİMDE BELGE YOK AMA…
Başkan Kocaoğlu, konuşmasında ülkenin içinden geçtiği durum ve genel ekonomik konulara da değindi. Kocaoğlu, “Genel siyaset söylemini sevmiyorum. Yerel yönetici, belediye başkanıyım. Türkiye Cumhuriyeti ekonomisinin acil yapması gereken üç tane şey var. Birincisi Türkiye ihracat yapamıyor, dış ödemeler denge açığını karşılayamıyor. Bu insan potansiyelini, tarım ve sanayi zenginliğine rağmen üretemiyor. Çünkü merkezi hükümet üretim politikası izlemiyor. Rant politikası izliyor. Tarım kalkınacak, ihracat yapacak. Üretim teşvik edilecek sanayi üretecek, istihdam olacak. Bir de iş barışı, işçi barışı sağlanacak. Kölelik düzenine, 21. Yüzyıla yakışmayan taşeronlaşma törenine son verilecek. Üretimi arttıracak, kimseyi asgari ücrete mahkum etmeyecek ücret politikası izlenecek. Herkes birbirini ile barışacak. Kimse kimseyi çekiştirmeyecek, ayağını kaydırmayacak. Bu hükümet 12 senede ne yaptı? Birincisi istediğine, istediği koşullarda maden ve enerji lisansı verdi. Yine kamu özelleştirmeleri adı altında arsaları, bizden öncekilerin kazandığı, halkın arazilerini sattı. İstediğine ve istediği fiyattan. Ayrıca yap-işlet-devret modeli ile istediğine, kredisini de kendisi bularak yatırım yaptı. Üçü mevcudu satıyor. Ülkenin geleceğini bu sistem ile sattılar. Bir şey yapıyorlar. Bölünmüş yol yapıyorlar. Onun daha yap-işlet-devret formülünü üretemediler. O da gelir. Bir duyumu paylaşıyorum. Elimde belge yok. Müteahhitlerie yap-işlet-devret diye verdikleri otobanlar normal yollardan daha pahalıya yapılıyor. Bu demektir ki özel sektöre yaptırdığı yolu bölünmüş yoldan daha ucuza mal ediyor. Bölünmüş yolların ihalelerinden Allah hepimizi korusun. Bu milletin parasını korusun” diye konuştu.
KALKINDIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Kocaoğlu, ayrıca Bütünşehir Yasası’nın imkanlarını kullandıklarını ve çevre ilçelere de yatırım yaptıklarını anlattı. Kocaoğlu şöyle konuştu: “Yasa çıkalı çok az bir zaman oldu. Sadece ve sadece ‘isteyen belediyeler 30 Mart’ta kendisine bağlanacak ilçelere ve beldelere yatırım yapabilir’ maddesinden hareketle Ödemiş’te projelere destek verdik. Üretim yollarının asfaltlanmasını yapacağız. Biz yerelde kalkınma anlayışı ile yola çıktık. Kalkınma hamlesini sürdürüyoruz, devam edeceğiz. 10 yıl öncesi İzmir’e, Bayındır, Selçuk, Menderes’e baktığınızda ne dediğimi çok daha iyi anlayacaksınız. Hafızanızı 10 yıl önceye götürün. Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde başlatılan tarımda, kırsalda kalkınma hamlesini düşünün. Torbalı’da Kültür Merkezi’nin açılışını yaptık. Böyle bir merkez Türkiye’nin hiçbir ilçesinde yok. Biz çalışmalarımızı, İzmirli hemşerilerimizden aldığımız güçle birlikte karar vererek yolumuza devam ediyoruz. Bütün projelerimizi sahipleniyoruz, paylaşıyoruz”
BÜYÜKŞEHİR’E TEŞEKKÜR ETTİ
Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin de yaptığı konuşmada Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. Keskin, “Büyükşehir Yasası’nın tüm maddelerinin henüz uygulanmaya başlanmadığı süreçte Büyükşehir çok büyük destek verdi. Küçük Menderes Havzası adına Başkan Aziz Kocaoğlu’na teşekkür ediyorum. Biz de belediye olarak önemli projelere imza atıyoruz. Ödemiş’in geleceğinin şekillenmesinde önemli bir dönüşüm sağladık. Doğru projeleri doğru zamanda planlayarak kentimizi gelecek yıllara taşıyoruz” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından açılış ve temel atma töreni gerçekleştirildi.