AK Parti-MHP oturumu terk etti... İzmir Büyükşehir Meclisi karıştı!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ – İzmir Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı olağan meclisinin üçüncü oturumu gerçekleştirildi. Belediye Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen oturuma İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yokluğunda Başkan Vekili Mustafa Özuslu Başkanlık yaptı.

Meclis oturumuna ise usul tartışmaları ve yeter sayı toplanamaması damga vurdu.

MECLİSE 1 SAATLİK ARA
AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi arasında ‘yeter sayı’ krizi yaşanırken, CHP’li üyeler 44 üye ile karar alınabileceğini savundu. Meclis salonundan AK Parti bazı üyelerin ayrılması sonrası ise kriz devam edince, CHP’li meclis üyelerinin teklifi sonrası oturuma 1 saat ara verildi. Görüşmeler sırasında AK Parti ve CHP’li isimler arasında ise sık sık sesle yükselirken, aranın ardından CHP’li isimler meclis üyelerini arayarak oturuma çağırdı.

ÖZUSLU:  YENİDEN SAYACAĞIZ
Oturum açılışının ardından söz alan Başkan Vekili Özuslu, “Sayın Hüsnü Boztepe birleşim devam ederken karar yeter sayısı istemişti bende oturuma 1 saat ara verdim. Şimdi Sayın Boztepe karar yeter sayısı talebini tekrar ediyorsa imzaları sayacağım ve karar yeter sayısı olup olmadığını söyleyeceğim” dedi.

HIZAL: MECLİSİN TOPLANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL
AK Parti Grup Başkanvekili  Özgür Hızal, “Sayın başkan 1 saat öncesine kadar gündemi tartıştığımızda karar alma aşamasına geldiğimizde karar yeter sayısı aranıyordu. Yani 45 di. 45 sayısı bulunamadığından karar alınamadı. Siz Sayın Başkan Hüsnü Bey’in karar yeter sayısındaki itirazını göz ardı ederek saymadığınızı mı söylüyorsunuz? Neden 89 arkadaşı rahatsız edip çağırdınız? Karar sayısı olmadığı için meclisi tatil ettiniz. 1 saat ara verdiğinizi söylüyorsunuz ancak meclis tatil edildi. Yönetmeliğin 2’nci maddesi açık ve nettir. Bu meclis toplanabiliyor.  Ancak başka bir sorun var. Bu toplantını günü ve saati üyelere bildirilir. Gündem ilan edildi mi? Edilmedi. Dolayısıyla önce bir 89 sayısını bulma ihtiyacı duydunuz, sonra sayının olmadığını anladınız 45 arkadaşımız geldi. Bu meclisin yeniden toplanabilmesi için sayıdan farklı olarak gündemin ilan edilmesi gerekiyor. Gündemin ilan usulleri var. Sayın Başkan, Meclisin yeniden toplanması için bir sayısal miktarın yakalanması ve meclis gündeminin yine yönetmelikte belirtildiği şekilde ilan edilmesi gerekir. Bize böyle bir ilan yapılmadı. Dolayısıyla bu meclisin şu hali ile toplanması söz konusu olamaz” dedi.

ÖZUSLU: TUTANAKLARDA MEVCUT
Yeniden söz alan Başkan Vekili Özuslu, “Meclis tatil edilmedi. Bir tutanak yok. Benim kayıttaki konuşmam açık. Ben üstüne basa basa dedim ki ‘Şu an da yaptığım salonda kaç meclis üyesi olduğunun tespitinden ibarettir’ diye. Sonra birleşime 1 saat ara verdim dedim. İBB Meclisinin Eylül ayı 3’ncü birleşimine 1 saat ara verdik dedim. O aradan sonra geldiğimizde de bunlar aranmadı” ifadelerini kullandı.

KÖKKILINÇ: KARAR YETER SAYISI VAR
CHP sıralarından söz alan Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “AK Parti Grup Başkanvekili arkadaşımız ara verilmeden önce mecliste 48 kişi olduğunu ifade etti. Bu kayıtlara geçti. Meclis başkanımızın da bununla ilgili beyanı tutanaklarda var. Meclis ara vermeden önce karar yeter sayısı bir kere var. Meclis yönetmeliğine göre ara verme yetkisi sadece ve sadece meclis başkanına ait. Sizde bunu kullanarak 1 saat ara verdiniz. 1 saat sonrası imza toplandı ve 63 imza var. Bu meclis salonunda karar yeter sayısı mevcut. Siz ara vermeden önce de ara sonrası da mecliste karar yeter sayısı var” diye konuştu.

ARA SONRASI TANSİYON DÜŞMEDİ, CUMHUR İTTİFAKI MECLİSİ TERK ETTİ
AK Parti Grubu, Nilay Kökkılınç’in söylemi sonrası söz hakkı istedi söz hakkının verilmemesi sonrası sesler yükselirken tartışmaların dinmesinin ardından CHP’li bir meclis üyesinin AK Parti’ye yönelik olarak ‘terbiyesizler’ dediği duyuldu. Bunun üzerine AK parti ve CHP’liler birbirlerinin üzerine yürüdü. Meclis üyelerinin araya girmesi sonrası oturum sakinleşti.

Gündem maddesine geçilmesi sırasında AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’ın ‘Usul için söz istiyorum’ sözlerini kullanması sonrası CHP’liler tarafından ‘söz vermeyin’ sözleri yükselirken, Hızal Başkan Vekili Özuslu’ya yönelik ‘Meclisi yönetemiyorsunuz’ ifadelerini kullandı. Hızal’a yanıt veren Özuslu, ‘Sizin yüzünüzden yönetemiyorum. Her maddede usul hakkında söz alırsanız olmaz’ ifadelerini kullanırken mecliste tansiyon bir kez daha yükseldi.

Son olarak söz alan ve AK Partili Özgür Hızal, “Biz usul anlamda meclisin toplanamaz deyip mecliste kalacak değiliz. Şu anda var olmayacak meclisin bu görüşmelerinin yapılamadığını ve tutanağa geçmesini istiyoruz. Biz Cumhur İttifakı grubu olarak bu oturumda bulunmayacağız demek istiyoruz” dedi.

AK Parti ve MHP grubu sözler sonrası ise meclis oturumunu terk etti.

İŞTE O ANLAR:

AYDIN: MECLİSİN ÇALIŞMASINI ENGELLEMEYE ÇALIŞTILAR
Gündem dışı konuşmalarda söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın “İBB ve demokrasimiz adına üzücü bir akşam yaşadık. Bir yönetmelik hükmünün bu kadar kötüye kullanılarak ve kötü yorumlanarak önümüze konulması üzücü. Meclis başından itibaren toplantı yeter sayısına sahip ve kabul sayısının da fazlasına sahip. Başkan Vekili olarak sizin de söylediğiniz gibi ara vermek söz konusuydu ancak arkadaşlar buna rağmen bu tartışmayı yaptılar. Biz isterdik ve dilerdik ki neyin kavgasını vereceksek bu mecliste verilseydi. Şu an muhalefet sıraları boş. Kendileri İzmir halkının kendilerine verdiği muhalefet görevini yerine getirmekten imtina ettiler. Meclis üyesi olan hepimizin birincil görevi bu meclisin çalışmasını sağlamaktır. Meclisler çalışmıyorsa, bazı usul tartışmaları ile kilitleniyorsa orada demokrasiler kilitleniyor demektir. Meclisler darbe zamanında kapanır. Bugün İzmir halkının oyları ile seçilen bu meclisin çalışmasını engellemeye çalıştılar” ifadelerini kullandı.

ÖZUSLU: KENDİLERİNİ İZMİRLİLERE ŞİKAYET EDİYORUM
Meclisi kapatmadan önce söz alan Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Demokrasiden söz ediyorsak muhalefet de vardır. Muhalefet yoksa demokrasi olmaz. Demokrasinin esas anlamı muhalefetin olması ve söz hakkını kullanabilmesidir. 3,5 yıllık sürece İzmirlinin bakmasını istiyorum. Salonu terk ederek, ben toplantıda alınan kararları uygun bulmuyorum diyerek salonun terk edilmesi onların demokrasiye ne kadar inandıklarının da somut kanıtıdır. İzmirlilere kendilerini şikayet ediyorum. Elbette ki terk etmek onların kendi kararıdır. Biz CHP olarak, bu meclisi bugün de yönetmeliklerin verdiği yetkiye ve çizdiği çerçeveye göre hakla, hukukla ve adaletle yönettik. Meclisi yönetemiyorsunuz eleştirisi boştur, savsatadır” diye konuştu.

NELER YAŞANDI?

MECLİS ÖNDESİ ‘USÜL’ GERİLİMİ
Gündem maddeleri öncesi söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe “Bizler meclis gündeminin içeriği ile birlikte maddeler halinde okunmasını istiyoruz. Elinizdeki maddeler gündemin kısaltılmış hali. Oysa yasa açık ve nettir. Konunu önergenin geldiği şekilde okunması gerekiyor. Ekler varsa ekler ile birlikte okunması gerekiyor. Raporların da komisyonda yazıldığı şekilde okunmasını öneriyoruz” dedi.

KÖKKILINÇ: EN AZINDANI BU SEFERLİK…
Öneri ile ilgili söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Gündem hem yayınlandı hem de meclis üyelerine dağıldı. Meclis çalışma yönetmeliğinde gündem maddelerinin ne şekilde oylanacağı konusunda usule dair konu olarak değerlendirilmiş. Usule dair 3,5 yıldır madde başlıkları ile oylansın diyorduk ve bu konuda hemfikirdik. Şimdi Hüsnü Bey usul konusunda söz almış durumda ve önergenin tümünün okunmasını istiyor. Bende bugün için, grup başkanvekilleri belki yeniden değerlendirme yaparlar, meclis çalışma yönetmeliğine göre elimizde gündemde kağıtta olan gibi gündemde yayınlanan metnin görüşülmesini öneriyorum” dedi.

BOZTEPE: OKUMAK ZORUNDA DEĞİLİM
Yeniden söz alan AK Parti  Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Ben gündemin herhangi bir maddesini size okuyorum… Neyi okuyoruz? Yasa açık ve net. Birinci madde ikinci madde demiyor. Yoruma açıksa biz  böyle yorumluyoruz. Ben okumak zorunda değilim. Ekler ile okunmalı” diye konuştu

Tüm meclis üyelerinin maddelere ulaşabileceğini belirten Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Tabletlere baktığınızda zaman QR kod var. O önerge ile ilgili tüm detaylara ulaşabiliyorsunuz. Meclis üyelerinin tamamı kodu okuttuğunuzda ekler gelir” ifadelerini kullandı.

SEVİNÇ: BU SORUNU GİDEREBİLECEĞİMİZ DÜŞÜNÜYORUM
İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç ise söz alarak grup başkanvekillerini konuşmaya davet ederken, “3,5 yıldır İzmirliye birlikte hizmet etmekteyiz. Yapıcı ve yol gösterici bir şekilde işleri yaptık. Yüzde 95 oranında oy birliği ile İzmirli vatandaşlara yardım etmeye çalıştık. Son meclislerde elde olmayacak bazı şeyler yaşamaktayız. Ben grup başkanvekilleri ile 5 dakikalık toplantı yapılarak bu sorunun giderileceğini düşünüyorum” dedi.

Meclise verilen 15 dakikalık ara sonrası söz alan CHP’li Meclis Üyesi Ufuk Yörük “Bu mecliste aynı senaryoyu 3’ncü defa yaşıyoruz. 1 saat oldu hala meclise başlayamadık. Sonu belli olan bu durumun ayar vermek için yapılması yanlıştır” dedi.

HIZAL:  ASIL SAYGISIZLIK…
Yörük’ün ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Meclise kimin ayar verdiği ya da vermediği konusunda nasıl bir düşüncesi var bilmiyorum ancak siyasi partilerin grup başkanvekilleri olarak bu toplantıları sıklıkla gerçekleştirdik. Bugün yapmamızın nedeni de meclisin sağlıklı yürütülmesi için. Meclise seçilmemizin temel nedeni İzmir'in menfaatine olan konular hakkında karar almaktır. Bunun süresinin bir önemi yoktur. Saatlerce burada biz İzmir için tartışma içine girebiliyoruz, bundan sonra da gireceğiz. Bugün bu eleştiriyi yapan meclis üyesi görülüyor ki çok kritik ve hukuk komisyonunu ilgilendiren konularda komisyon başkanı sıfatı ile buraya gelip meclis üyelerine bilgi vermedi. Asıl saygısızlık meclis üyesi arkadaşın  kendisine verilmiş olan görevi tam olarak yapmamasıdır. Biz Grup Başkanvekilleri olarak meclisin sonuna kadar konuşmaya devam edeceğiz. Burada bir saygısızlık ve başka durum söz konusu olmaz” ifadelerini kullandı.

AYDIN: ELEŞTİRİLERİ DOĞRU BULMUYORUM
CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ise Yörük’ün görevini layığı ile yerine getirdiğini vurgularken, “Hukuk komisyonu başkanımızın hukuk başkanlığı görevini layığı ile yerine getirdiğini düşünmekteyim. Eleştirileri doğru bulmuyorum. Her zaman bu heyete yeterli bilgiyi verdi. Elbette zaman zaman meclis siyasi tartışmalar, usule ve önergeler ilişkin tartışmalar yaparız. Bu tartışmalar belli bir noktaya geldiğinde grup başkanvekilleri toplanır ve daha rahat bir ortamda konuşma ihtiyacı duyarız. Bugün de böyle bir ihtiyaç doğdu. Her meclis üyesinin temel amacının İzmir yararına bir şey yapmak olduğundan şüphemiz yok. Normal olarak siyasi bakış açımız da hayat biçimimiz de farklılıklar oluşturuyor. Bu da normal olarak tartışmalara neden oluyor. Burada önemli olan Büyükşehir Belediyesi’ne yakışır tartışma ortamları yaratmaktır” diye konuştu.

SEVİNÇ: GÜNDEMİMİZİ ESKİSİ GİBİ…
Son olarak söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç, “3,5 yıl uyumlu çalışan meclisimiz gündemini de bu çerçevede yürüttü. Grup başkanvekilleri olarak eskisi gibi gündemimizin devam etmesini arz ediyorum” dedi.

Sevinc’in sözlerinin ardından sorunun çözülmesi sonrası gündem maddeleri madde numaraları ile okunarak oylandı.

HEYELAN EVLERİNE BÜYÜKŞEHİR SAHİP ÇIKACAK
Harmandalı’da yaşanan toprak kayması nedeniyle bölgede çok sayıda ev hasar almıştı. Gerek AK Parti gerek CHP’li isimler bölgeye giderek incelemelerde bulunurken, İzmir Büyükşehir Belediyesi kritik bir adım attı. Harmandalı Cumhuriyet Mahallesi Güneybatı bölgesinde meydana gelen heyelandan etkilenerek evsiz kalan vatandaşlarla ilgili mevzuat kapsamında yapılan yardımların kısıtlı kalması nedeniyle, Büyükşehir Belediyesi Tehlikeli Yapı Değerlendirme Komisyonu tarafından tespiti yapılan yedi adet yapının Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen bedelleri üzerinden satın alınmasına karar verilmişti. İlgili önerge kapsamında çalışmalarını sürdüren Plan ve Bütçe Komisyonunca “İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Tehlikeli Yapı Komisyonu tarafından belirlenen yedi adet taşınmazın zemin üstü değerleri ile birlikte fiili durumları göz önüne alınarak alınmasına ve belediye mülkiyetine geçecek taşınmazların heyelan izleme ve teknik altyapı oluşturması amacıyla tasarrufuna karar verildi.

BÜYÜKŞEHİR VE HÜKÜMET İZBAN İÇİN 30 MİLYON EURO BORÇLANACAK
Mecliste alınan kararlardan biri de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de ortağı olduğu İZBAN A.Ş ile ilgili borçlanma talebi idi. Pandemi nedeniyle ortaya çıkan gelir kaybından dolayı vadesinde ödenemeyen tren setlerinin kredi ödemelerinin yapılması için İZBAN Yönetim Kurulu’nun aldığı 30 milyon dolarlık ek kredi talebi İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nden oylandı. Gündemle ilgili Plan ve Bütçe – Şirketler Komisyonlarından oybirliği ile gelen rapor meclisten de oybirliği ile geçti. Rapora göre 30 milyonluk dolarlık kredinin çekilmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde 47’lik hissesi oranında Başkan Tunç Soyer’e yetki verilmesi kararlaştırıldı.

ALİAĞA RAPORU MİLLET İTTİFAKI
İzmir Büyükşehir Belediye’sinin, Aliağa ve yakın çevresindeki sanayi kuruluşlarının yarattığı çevre kirliğinin boyutlarının belirlenmesi amacıyla Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve TÜBİTAK ile birlikte hazırladığı bilimsel çalışma raporu meclis gündemine sunuldu. Hukuk – Çevre ve Sağlık – Deniz ve Kıyı Alanları komisyonları tarafından oy çokluğu geçerek meclise gelen tartışmalara neden oldu.

BARÇIN: KİRLİLİK ALİAĞA’DAKİ YAŞAMI TEHDİT EDİYOR’
Meclis gündeminde yer alan Aliağa Çevre Kirliliği Sonuç Raporu ile ilgili sunum yapan CHP’li Meclis üyesi Hakan Barçın, Aliağa'daki hurda demir-çelik işleme tesisleri, haddehaneler, petrokimya tesisi, petrol rafinerisi, doğal gaz çevrim santrali, gübre fabrikası, gemi söküm tesisleri,  kömür depolama alanları, hurda depolama alanları, cüruf yığınları, yoğun taşımacılık, karayolu trafiği gibi kirletici vasfı yüksek faaliyetler nedeni ile Aliağa’daki çevresel kirliliğin tüm bölgedeki yaşam kalitesini tehdit eder hale geldiğini ifade etti. Meclis üyesi Barçın raporla ilgili “Raporda Aliağa bölgesindeki sanayi ve benzeri çevresel etkisi olabilecek tesislerin çevresel etkilerinin  50 yıllık bir geçmişinin olduğu,  elde edilen sonuçların doğal olmayan yüklerinin bölgenin taşıma kapasitelerinin aşıldığı,  doğal yapının olumsuz etkilendiği,  yörede yaprağını dökmeyen bitkilerde lezyonlar görüldüğü,  arsenik ve kurşun kirliliğinin insan sağlığı ve  çevre yönünden tehlikeli boyutlara ulaştığı, sanayi faaliyetlerinin toprak ve bitki varlığına etkileri yönünden sürdürülemez aşamaya gelindiği gözlemlenmiştir.” dedi.

HIZAL: BÖYLE BİR KARAR ALMA HAKKIMIZ YOK
Barçın’ın sözleri sonrası söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal,  “İki meclistir biz mecliste ne yaptığımızı, neyin kararını aldığımızı şaşkınlıkla izliyoruz. Biz meclis toplantılarını yaparken, meclisi yöneten sizler ve meclis üyesi arkadaşlarımız yasaların bize verdiği hak ve yükümlülükler adına hareket ediyoruz ve o çerçevede kararlar alıyoruz. Neden bu uyarıyı yapma ihtiyacı duydum. Sizler, iyi niyetle özellikle Selahattin Bey’in şehir ve şehrin sorunları ile alakalı verilmiş onlarca önerge var.  Bu önergeler ne yazık ki CHP grubunun oyları ile gündeme dair alınması engellenmiştir. Geldiğimiz noktada bir önerge verilmiş ve bu önerge neticesinde bir rapor düzenlenmiş. Ben bu raporu İBB’den almadım. Gönül isterdi ki böyle bir çalışmanın meclis toplantısı öncesi en azından Grup Başkanvekillerine verilmesini isterdik. Ben bu raporu Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden aldım.  Komisyon üyesi arkadaşlara sorduk, siz bu konuyu görüşürken size rapor verildi mi diye hayır dedi.  630 sayfalık rapor önümüze bırakıldı. Burada bir gariplik ve problem var. Başka bir problem daha var. Az önce bu komisyon raporunu önümüze getiren Hukuk Komisyonu başkanı çıkıp usul anlamda yapmış olduğumuz toplantıyı haddi olmayarak eleştirdi ancak aynı hukuk komisyonu başkanı İBB Meclisi'nin böyle bir karar alma yetkisi yok. İBB ve diğer kurum ve kuruluşlara yasalar belli yetkiler vermiş. İBB’nin bu yasal mevzuatlar gereği çevre ile ilgili hakları ve yükümlülükleri var. Bu şehri yöneten İBB’nin bu şehrin çevresel sorunlarını gözeterek onunla ilgili işlem yapma gibi bir durumu var. Sen bugüne kadar Aliağa’da böyle bir kirliğin olduğunu düşünüyorsun, bu tesislerin hangisine cezai işlem uyguladın? Senin görev ve yetkinde olan Körfez temizliği ile ilgili hazırlanmış raporları gelip buraya sundun mu? Sümen altı yaptın. Sen arıtma tesisi ile ilgili olumsuzlukları gösteren  arıtma tesisinin raporunu yayınladın mı? Bunları yapmıyorsunuz ancak İBB ile Çevre Şehircilik Bakanlığı arasındaki bağı arttırmak için bir madde çıkarıyorsunuz. Ne münasebet. Tunç Soyer, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan randevu alındı da randevu mu verilmedi?  Bakan Kurum, Tunç Başkan’ı ziyaret ettiğinde bunları dile getirdiniz de dikkate mi alınmadı? Bir kere bu önergeyi getirmek meclisin işleyişine aykırı. Bu rapor ve bu raporu hazırlayan bilim insanları çıkıp saatlerce şunu yapsa başımızın üstünde yeri vardı. Ancak bunlar yapılmaz ve yönetmeliklere aykırı bir karar alma içine giriyoruz. Bu karar meclisi gülünç duruma düşürüyor. Bu rapor üzerinden bir takım siyasi kazanımlar elde etmek amacıyla çıkıp şov yapmanın anlamı yok. Bu meclisin böyle bir karar alma hakkı yoktur” dedi. 

ÖZUSLU: SİYASETEN ELEŞTİREBİLİRSİNİZ ANCAK…
Söz alan Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Meclisimizce oy birliği ile komisyonlara gönderdiğimiz bir madde ile ilgili konuşma yapılıyor. Bu mecliste Sayın Hızal kendisi de söyledi. Görsel enstrümanın kullanılmayan hali kaldı mı? Hatip ben bu şekilde derdimi anlatmak istiyorum derse anlatabilir. AK Parti Grup Başkanvekili takılmış geçmişe… Bin türlü sunum aracı getirildi ve kullanıldı. Herhangi bir önerge konusunda söz almış bir hatibi ve CHP adına söz almış arkadaşımızı şov yapmak ile siyaseten eleştirebilirsiniz. Ancak sizde yapmış olduğunuz konuşma ile aynı eleştiriyi alabilirsiniz” diye konuştu.

KÖKKILINÇ: YETKİSİ DEĞİL DEMEK BÜYÜK BİR HAKSIZLIK
CHP Grubundan söz alan Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Aliağa İzmir’in en önemli ilçelerimizden bir tanesi. Bu ilçede çevreye duyarlı örgütlerimizin hassasiyeti çok yüksek. Çevre konularında çevre bakanlığının düzenleyeceği yetkiler var. İBB’nin de burada sadece cezalar vererek caydırıcı olmasının da konuya çok büyük faydası yok. Baktığınızda uzun yıllardır buradaki gemi söküm tesislerinin insan sağlığına zararları ortaya konmuş. Gerek İBB gerek Aliağa Belediyesi, gerek de Çevre Şehircilik Bakanlığı bizim hep birlikte işbirliği içinde çalışmamız gerekiyor. Elbette bir işbirliği içinde çalışırız, bunu talep ederiz. Ancak çevre ve hukuk komisyonu üyesi arkadaşlarımız kendilerine bu hassasiyeti benimsemişler ve çok değerli bir rapor ortaya çıkmış. Bunda gocunacak ne var? Bunda İBB’nin yetkisinde değildir demek büyük bir haksızlık. Belediye kanununda belediyenin çevre ile ilgili görevleri gösterilmiş” dedi.

ŞİMŞEK: 30 İLÇE İÇİNDE İBB’DEN MEDET UMMAYAN TEK İLÇEYİZ
MHP Grup Sözcüsü Hakan Şimşek ise Aliağa ile  ilgili yanlış bir algı yaratılmaya çalışıldığını belirtirken, “Aliağa’daki sanayileşme benimle yaşıt. 67 yılında TÜPRAŞ'ın yapılanması ile başladı… 78 yılında ağır sanayi bölgesi ilan edildi bakanlık kararı ile… Çarşamba günü raporu istedim ve aynı gün rapor bana iletildi. Hızlı bir inceleme yaptım. İnsanoğlu gariptir. Ben bazı konuşmalarımda siyasetçi ve insanoğlu kimliğini belli noktalara getirerek siyasetçi kimliği girildiğinde konunu nerelere götürüleceğini İzmir halkına anlatmaya çalıştım. Saadet Hanım kimyacı olarak rapor ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ancak ikinci arkadaşımız çok farklı bir sunum ile çıktı. Ben orada ilk resim 2 dakika ekranda kalınca Aliağa ile ilgili konuşmam gerekiyor. Çünkü ciddi bir algıydı. Aliağa’nın hiçbir yerini yansıtmayan bir görsel vardı. Arkadaşımızın arzu ettiği dünyaya ulaşabilmemiz için bizim avcılık ve toplayıcılık dönemine dönmemiz gerekiyor. Aliağa’da 55 yıldır sanayi var. Aliağa’yı biz sadece MHP olarak 8,5 yıldır yönetiyoruz. Gururla şunu söylüyorum bütün Türkiye’ye; bizden öncede Aliağa’da sanayi vardı, bizimle de var. Biz yola çıktığımızda bu kadar sanayi bacasının burada işi ne demedik. Biz Aliağa sanayisi olan dünyanın en modern kenti olacak dedik. Bazı arkadaşlar öyle bir sunum yapıyor ki Aliağa olmasın 29 ilçe olsun sorun yok. Aliağa olmasa İzmir körfezi tertemiz olurdu… 30 ilçe içinde İBB’den medet ummayan tek belediyedir Aliağa.  Bütçesinde açığı yoksa ve kredi borcu kalmadıysa, yeni dönemde 1 kuruş kredi kullanmadıysa ve hala 2022 yılında Şubat ayında 300 milyonluk ek bütçeyi isterken bazı arkadaşlarımız daha Kasım'da 372 milyonluk ilçe bütçesi aldınız ek bütçeyi ne yapacaksınız demişlerdi. 2022 yılı bütçesi Aliağa’nın en az 150-200 milyon fazla verecek” ifadelerini kullandı.

AYDIN: TAKDİR KENDİLERİNİN
Gündem maddesi ile ilgili söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, “Belediye meclislerinin görev ve yetkileri tartışması yapılıyor zaman zaman. Bazen belediyenin görev tanımı içinde olmamasına rağmen belediye meclisleri inisiyatif alır. Bu meclisteki hiçbir arkadaşımızın özellikle Millet İttifakı’ndaki arkadaşlarımızın amacı siyasi kazanım ya da şov değildir. Hepsi İzmir ve dünyanın temel sorunu olan çevre kirliliğine dikkat geçmektir. Bizim çevre birimlerimiz görevlerini yerine getiriyor ve gerçekten büyük çaba sarf ediyorlar. Zaman zaman ilçe belediyemizin Büyükşehir’in görev yetkileri konusunda tartışma yaratsak da bu rapor önemli bir bilimsel rapor. Meclis üyesi dedi ki Aliağa olmazsa mutlu olursunuz. Vallahi hiç mutlu olmayız. Aliağa tüm ilçelerimiz gibi bizim için çok değerlidir. Bu meclisteki arkadaşlarımız dertlerini meclise anlatabilmek adına söz aldılar. Hepsi bu şehrin yararın peşindeydiler. Bu sorunlar hepimizin sorunlarıdır. İsterdim ki bu sorunların dile getirme yönündeki ayrımlarını dile getirmekle birlikte oy birliği versinler. Ancak takdir kendilerinindir” diye konuştu.

KÖKKILIÇ: ÖNERİ NİTELİĞİNDE SAYILSIN
Son olarak söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Komisyonumuzun aldığı kararın tavsiye kararı neticesinde çevre ve şehircilik bankalığımıza gönderilmesini öneriyoruz” dedi

Oylama yapılacağı sırasında söze giren AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Gördüğüm kadarıyla karar alınacak yeterli sayımız yok. Sayın istiyorum. Burada yeterli sayı yok” diye konuştu.