Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğünce yazılan bir yazı belediyelerin kreşleri ile ilgili tartışmaları beraberinde getirdi. Yazının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Yazı yazmış Milli Eğitim Bakanlığı, Çevreye ve İçişlerine, İçişleri Bakanlığı da valiliklere. Kreş eğitim yuvasıdır. Eğitim, Milli Eğitimin işidir. Yenisini açtırmayın, eskilerini kapatın. Hadi gelin, kapatın, hodri meydan bakalım, hadi gelin kapatın” ifadelerini kullandı.

Gündeme gelen ‘kreşler’ konusuyla ilgili olarak Özel Anaokulları Derneği (ÖZADER) Başkanı Hacı Murat Kuş, Egedesonsöz’e sürece dair açıklamalarda bulundu.

‘BELEDİYELER 2007 YILINDAN BERİ ALINAN KARARA UYMUYOR’
Anayasa Mahkemesi’nin 2007 yılında aldığı kararı hatırlatan Kuş, “2007 yılında ellerinden alınmış olan bir husus var, o da belediyeye ait herhangi bir kreş açılamayacağına dair bir karar var. Bu karara 2007 yılından beri maalesef belediyeler uymuyor” dedi.

1602793216112

BELEDİYELERİN ANAOKULU İBARESİ YAZMASI BİLE MÜMKÜN DEĞİL
Kreş, anaokulu ve gündüz bakım evi kavramlarını açıklayan Kuş, belediyelerin bakanlık tarafından denetlenmediğinin vurgusunu yaparak, “Kreş dediğimiz kurumlar 0-2 yaşı kapsar. 2 yaşından sonra kreş zorunluluğu yok. 24 aya kadar olan kısım kreş. Herkes kreş deyince 6 yaşa olan kadar kısım zannediyor. İfadede bir sorun var. 2-6 yaş arası Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Gündüz Bakım Evi olarak adlandırılır. Milli Eğitim Bakanlığı’nda ise 3-6 yaş arasındadır ve onlar da anaokulu vasfındadır. Belediyelerin öyle bir hale getirdiler ki bir binanın içerisine hem kreş diyorlar, hem anaokulu diyorlar, hem gündüz bakım evi diyorlar. Bunun olması zaten mümkün değil. Sizler neden hukukun dışına çıkıyorsunuz? Belediyelerin anaokulu ibaresi yazması bile mümkün değil. Tabela olarak gündüz bakım evi yazıyorlar. Gündüz Bakım Evi yazmaları da hukuksuz” ifadelerini kullandı.

VE HİÇBİR ŞEKİLDE DENETLENMİYOR
Belediyelerin açtıkları ‘kreş’lerle ilgili mücadelelerinin bu kreşlerin denetimden uzak olmasından dolayı başladığını belirten Kuş, “Biz 2007 yılından beri bu işle ilgili ciddi manada mücadele ediyoruz. İtiraz noktamızın başlangıç aşaması buraların hiçbir şekilde bir bakanlığa bağlı olmayışı ve denetlenmiyor oluşu. Çocuğunuzu bir yere gönderiyorsunuz ve buranın herhangi bir denetimi yok, öğretmenlerin öğretmen vasfı taşıyıp taşımadığıyla ilgili hiçbir bilgimiz yok. Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı kurumların tamamında öğretmen alımları güvenlik soruşturmasına tabi tutulur. Buralarda böyle bir uygulama yapılması mümkün değil, belediye kendi imkanlarıyla bunu yapması mümkün değil. Valiliğe yazı da yazmıyorlar, yazsalar bu sefer ne için istediklerini soracaklar. Sordukları zaman da ‘anaokulu’yuz deme şansları mümkün değil” dedi.

ÜÇ KOLONU PATLAK BİNADA ANAOKULU İŞLETTİLER, DENETİMİ OLMADI
Belediyelerin kreşleri denetlenmediği için kreşlerin olduğu yerlerdeki fiziki şartlar konusunda da yeterli şartlar sağlanmadığını belirten Kuş, “250 metre uzağımda belediyenin bir kreşi vardı. Yaklaşık 5 sene işlettiler daha sonra kirada uyuşamayıp çıktılar. Özel sektörden bir anaokulu için bir çalışma yapıldı. O yerin aynı zamanda dere yatağında olduğu, üç kolonun da patlak olduğu, güçlendirme de yapılamayacağı ve bu şartlar altında binanın fiziki şartlarının anaokulu olarak kullanılamayacağı belirtildi. Belediye burayı 5 sene işletmiş. 5 sene boyunca belediye burayı kimseye sormadılar. Anlatmaya çalıştığımız riskler bunlar” ifadelerini kullandı.

KAÇAK VE RUHSATSIZ İŞLETİYORLAR, BAKANLIK KAPAT DİYOR, KAPATACAK KİŞİ YİNE ZABITA
Belediyelerin kreş ve anaokullarının ‘kaçak’ ve ‘ruhsatsız’ olduğunu belirten Kuş, “Buralar kaçak ve ruhsatsız olması sebebiyle bir türlü ruhsatlandırmaya gitmiyorlar. Biliyorlar ki birçok kurum bakanlığın standartlarında değil. Eğitim öğretim faaliyeti yürütemezsiniz, sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Bakanlık burası yasadışı diye bilgi gönderiyor, burayı mühürleyecek kişi de zabıta. Zabıta da belediyeye ait. Belediye kendi kendini nasıl mühürlesin?” dedi.

ÖĞRETMENLERİN ÖĞRETMENLİK VASFI VAR MI BİLMİYORUZ
Belediyenin işlettiği kreş ve anaokullarındaki öğretmenlerin de denetimsiz olduğunu belirten Kuş, “Öğretmenlerin öğretmenlik vasfı var mı bilmiyoruz. Eğitim fakültesi mezunu mudur, pedofili midir bilmiyorsunuz. Sınıfın içerisinde pimi çekilmiş bir bomba da koymuş olabilirsiniz. İtiraz noktalarımız burada. Dönem dönem bana şöyle ifadeler geliyor, ‘ben orada öğretmenlik yapıyorum, burada her şey düzgün ve denetleniyoruz’, ‘kim denetliyor’ diyorum cevap yok. Okul müdürü ve öğretmenlerin fakülte mezunu olmuş olması veya formasyon eğitimi almış kişiler olması gerekiyor ama sizin öğretmenlerin yeterliliğini kim sorgulayacak?” diye konuştu.

BELEDİYE BURADA FATURA KESMİYOR
Belediyelerin burada aldığı ücretlerden fatura kesmediği için vergi vermediğini söyleyen Kuş, “Burada bir vergi kaybı var, belediye bunlara fatura kesmiyor. Ücret alıyor ama fatura kesmiyorlar. Bursa’da 10 bin TL’ye yakın çocuk başı para alıyorlar. Neredeyse özel sektöre yaklaştılar” ifadelerini dile getirdi.

RESMİ OLARAK ÖYLE BİR OKUL YOK
Bu kurumların resmi olarak okul statüsünde olmadığı için çocukların sorunlar yaşayabileceğini belirten Kuş, “E-okul sisteminde de yok o yüzden çocukları öğrenci olarak kaydedemezsiniz bile. Yurt dışına giderken pasaport alacaksınız, sizden öğrenci belgesi isterler bu durumda belediye bir tane kağıt veriyor, bakanlık daha sonra diyor ki ‘öğrenci değil ki bu çocuk.’ Öyle bir okul yok. Anlatmaya çalıştığımız durum bu” dedi.

BELEDİYENİN KENDİSİ MERDİVEN ALTI BİR İŞLETME İŞLETİYOR

Son olarak bu yerlerin ruhsatsız olduğunun altını çizen Kuş, şunları söyledi:

Yargıtay, Ümitcan Uygun'un cezasını onadı Yargıtay, Ümitcan Uygun'un cezasını onadı

Belediyeler kendisi merdiven altı bir işletme işletiyor. Belediye ruhsatsız bir yere ‘sen neden ruhsat almıyorsun’ deme hakkına sahip mi? Kendisi de ruhsatsız çalıştırıyor. Kafanıza göre hastane açabilir misiniz? Hastane açamıyorsanız bunu da açamazsınız. Kreş açıyorsunuz da neden ilkokul, ortaokul açmıyorsunuz? Onların aileleri yok mu? Son bir aydır ciddi bir efor sarf ettik, umarız ciddi bir şekilde sonuçlanır.