RÖPORTAJLAR
17 Mart 2020 Salı

Koronayı birlikte aşacağız

Hanzade Ünuz, İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan ile Korona virüsünü ve alınması gereken önlemleri konuştu.

Koronayı birlikte aşacağız

Şakası yok...

Filmlerde gördüklerimiz gerçek oluyor.

Dünya çapında kırmızı alarm ilan edildi.

Korona virüsü ile birlikte acil duruma geçildi.

Hepimizin üzerine düşen çok önemli görevler...

Titizlikle almamız gereken önlemler var.

Herkesin  dikkatle, birbirine karşı büyük bir sorumlulukla yapması gerekenler...

Ve asla yapmaması gerekenler var.

İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan hepimizi uyardı...

Korona virüsüne karşı her birimizin farkındalığımızın artması gerekliliğine işaret etti.

Tuncay Sayılkan “Durum hafife alınacak bir noktada değil, dünyada pandemi (salgın) ilan edilmesi vahim bir konudur” dedi ve...

 “Kolonya, dezenfektan aldım işim bitti diye bir durum yok, artık yaşam biçimimize de çok dikkat edeceğiz” diye ekledi.


Biz şu anda neyin farkında değiliz?

- İnsanlar hala olayın vahametinin farkında değil. Korona virüsü bizim daha önce gördüğümüz yaygın grip vakalarından ya da bulaşıcı hastalıklardan çok farklı. Nedir farklı kılan, çok hızla yayılması ve çok ölümcül değil diye geçiştirilecek bir şey olmaması. Kronik hastalığı olan ve belirli yaşın üzerindeki insanlar ağırlıklı risk grubu gösteriliyor ama şuna dikkat etmek lazım; benim bildiğim son 50 yılda dünyanın tamamında 100 küsur ülkede baş gösteren böyle bir salgın hastalık yok. Dünyanın birçok ülkesinde bu kadar hızlı yayılan, insanları bu kadar rahatsız eden ve İtalya’daki gibi her gün 300 kişinin öldüğü bir şey görülmemişti. İşin içinden nasıl çıkılacağı da muamma... Çin zahmetli bir başlangıçtan sonra işi biraz çözmeye başladı sanki...

Kurumlar ve devlet mekanizması alarmda... Bizler vatandaş olarak olayın farkında mıyız?

- Biraz önce bankadaydım, birbuçuk dakika sonra dışarı çıkmak zorunda kaldım. İçeride 60 kişi vardı, Çamdibi’nde küçük bir şubenin içi tıklım tıklımdı. Yaşlılar banka promosyonu için anlaşma yapmak için bastonla gelmişler, bankada nefes alacak durum yoktu. Çok tehlikeli bir tablo, dün Bornova pazarında, cenaze namazında camide de gördüm. İnsanlar hala eski usul sarılıp öpüşüyorlar, birbirleriyle çok yakın temastalar. Solunum anlamında etkileşim içindeler. Vatandaş olarak bizim de sorumluluğumuz var, sadece Bakanlık eliyle alınabilecek önlemler değil bunlar. Risk oluşturan ortamdan döndüğünde elini yıkayacaksın, mümkünse o tür ortamlara hiç girmemen lazım.

HAFİFE ALACAK BİR DURUM YOK

Eczanelerde risk oluşturan ortam var  mı?

- Eczacı arkadaşlar bizi bugün telefon yağmuruna tuttular. İtalya’da uygulanan sarı çizgiyi mi uygulayalım diye soruyorlar. O yöntemde önlem amacıyla hastalar o sarı çizginin arkasında durarak hizmet alıyorlar. Eczaneler büyük mekanlar değil, 40 metrekare alanlar. İnşallah bize teğet geçer, ülkemizde büyük sorun yaşamayız. Çünkü bu kadar uyarıya rağmen, İzmir’de bile bu kadar lakayıt görüntü dikkat çekici vatandaş bence olayın çok farkında değil hala. Bizim misyonumuz da her gelene bıkmadan anlatmak, el broşürüyle afişle bilgilendirmek. İnternetten de sürekli bilgilendirme yapıyoruz ama galiba ya okumuyorlar, ya da ciddiye almıyorlar. Bir kesim var olayın farkında ama önemli bir kesim konuya kuş gribi, domuz gribi gibi bakıyor, o ayarda zannediyor. Dünyada pandemi ilan edildiyse durum vahim bir noktada demektir, hafife alınacak bir yanı yoktur.

Eczanelerde alınacak önlemler neler?

- Bize bir şey olmaz demekle olmuyor. Özellikle şu anda eczane çalışanları birinci derecede risk altında. Bu konuda ne yapılabilir diye çalışıyoruz, eczacı da bize soruyor, kapıyı kapatayım tek tek mi içeri alayım diyor, sağlık çalışanları teraddütle dolu. Hastane ve sağlık ocaklarının yoğunluğunu azaltmak için orada hastaların birbirini enfekte etmemesi, bulaştırmaması için bir uygulama başlatıldı.

Nedir? Kronik hastalığınızla ilgili raporunuz varsa, doktora gitmeden eczaneye gelip ilacınızı bir aylık olarak yazdırabiliyorsunuz. Bu yeni uygulamayla birlikte dün sabah itibarıyla eczanelere bomba düştü, Türkiye’de 26 bin, İzmir’de 1.800 noktada hem doktor, hem eczacı olduk. Çünkü önce reçeteyi oluşturuyoruz, vatandaşın biten ilaçlarını tespit ediyoruz. Sonra ilacı verip nasıl kullanacağını anlatıp vatandaşı yolcu ediyoruz.

ECZANELERDE SIKINTI VAR

Sorun nerede?

- Eczaneler bu tür risk grubundaki insanların sıklıkla geldiği mekanlar ama fiziksel koşulları gereği ortalama 40 – 50 metrekarelik alanlar. Meslekdaşlarımız soruyor, ne yapmamız lazım, kendimizi nasıl koruyacağız? Eski alışkanlıklarla teyze gelip oturmak, çay içmek istiyor mesela. Raporun kapsamına girmeyen ilaçları verme yetkimiz yok ama onu da istiyor.

Sağlık ocağındaki arkadaşlar enfeksiyon riski var diye hastaları eczanelerin üstüne attılar, bu virüs konusuyla ilgili ciddi bir yük eczacıların omuzlarına bindi. Alın dezenfektanı da siz verin, maskeyi de halledin, bir de raporlu hastaya reçete düzenleme de bize düşüyor. Risk grubundaki yaşlılar eczaneye arka arkaya geldiğinde eczanede bekleyen bir insan grubu oluşuyor, sıkıntılı bir durum yaratıyor.Eczane çalışanları kendisini nasıl koruyacak?

- Onunla ilgili bir eylem planı hazırlıyoruz, eczanenin belli aralıklarla dezenfekte edilmesi gerekiyor. Kloraklı pas pas, elle temaslı yerlerin silinmesi... Para ve kredi kartı kullananların ellerini dezenfekte etmesi şart, klavyeye dokunanlar aynı şekilde. Şurası kesin ki en azından Nisan ayı sonuna kadar böyle bir deneyim yaşayacağız, çok kritik bir dönem. Panik havası da yaratmadan hareket etmeliyiz, ilk gün eczanelerdeki bütün koloyalar ve dezenfektanlar bitti şimdi nispeten duruldu. Ama kolonyayı aldın işin bitti değil, yaşam biçimine de dikkat edeceksin. Elimi yıkadım tamam diye bir şey yok. Sarılmadan, tokalaşmadan, kalabalıkta bulunmadan yaşayacaklar. Olayın vahim bir noktada olduğunun farkında değiller, sıradan grip salgını gibi görüyorlar.

BİZİM YEMİNİMİZ VAR

Birçok yer kapatıldı, isteyenin eczanesini kapatma gibi bir durumu olabilir mi?

- Bizim öyle bir şansımız yok, hastalığın en yaygın olduğu ülkelere bakın... Sadece hastaneler, eczaneler, market ve bankalar açık. Diğer meslek grupları evden çalışabiliyor, bizim öyle bir şansımız yok. Kaldı ki bizim mezun olurken ettiğimiz bir yemin var, doktorların ettiği yemine benzer bir yemini biz de ediyoruz. Bu zor dönemlerde bütün bilgini, desteğini vermen lazım ama üstlendiğimiz bütün bu yeni görevlerle birlikte tedbir de almak lazım. Eczacı arkadaşlar da sağlıklı çalışma ortamı için hasta ile teması azaltan önlemler almak zorunda.

Eczane içi hijyeni sağlamak, belli bir mesafeyi korumak için Çin’deki İtalya’daki gibi sarı çizgi çizerek bankonun birbuçuk metre gerisinden alışveriş yapılabilir. Halkın da bunu yadırgamaması lazım, vatandaştan anlayış bekliyoruz. Durumun ciddiyetini fark etmeli, alacakları önlemlerle, gereğini yaparak vatandaş da alarma geçmeli. Bunu hepbirlikte atlatmak zorundayız, aksi takdirde iş bizi üzen bir tabloya gidebilir. Herkese tek tek anlatmak zorundayız, bu rahatlıkla devam edersek sıkıntı yaşayabiliriz bu çok net.

Takviye ne kullanmamızda fayda var, bağışıklığı nasıl destekleyelim?

- Kesinlikle C vitamini ve çinko ile birlikte bağışıklığı artıracak preparatlar kullanılabilir. Direnç arttırıcı vitamin kombinasyonları var, immün sistemi kuvvetlendirmek için yediğiniz içtiğiniz, uykunuz da çok önemli. Sık sık köpürterek uzunca el yıkamak, dışarıda giyilen giysileri yıkamak önemli.FIRSATÇILARA DİKKAT

Eczanelerde maske, kolonya bulunamıyor...

- Maske ve dezenfektan işinden durumdan vazife çıkarıp, fırsatçılığa soyunanlar olduğunu görüyoruz. Bu durumdan rant elde etmeye çalışılması çok sıkıntılı. 50 kuruşluk maskeyi, 5 liradan satmaya çalışanlar var. Dün eczacı bir arkadaşa gelmişler, numune göstermişler çok ince son derece kötü maskeler, tanesi 5 liradan ve faturasız satmak istemişler. Eczacı arkadaş olmaz diyince, kutudan eliyle çıkardığı herkesin dokunduğu maskeleri katlamış tekrar kutuya yerleştirip arabanın bagajına koymuş ve gitmiş. Hiçbir hijyen yok, şu ana kadar biz yine iyi götürdük gerçekten iman kuvvetiyle gidiyoruz.

ARAP SABUNU ÖNERİRİM

Vatandaş ne kullansın el temizliği ve hijyen için?

- Ben sıvı sabunlara çok güvenmiyorum, en doğrusu arap sabunu. Arap sabunu en saf ve katkısız, boyasız orjinal bir sabundur.  Güvenilir markaların sabunlarını kullanılmasını öneririm. Kolonyada da kurumsallaşmış markaları tercih etsinler, şimdi hayatımda adını duymadığım ürünler çıktı piyasaya, rengi beyaza yakın, alkol kokusu yok. Bunu kolonya diye kilosu 50 liraya satıyorlar, bu işte de bir tuhaflık var, o tür ürünleri almasınlar.

Beklenmedik bir şekilde korona virüsünün tüm dünyada bu kadar yaygınlaşmasına ne diyorsunuz?

- Geçen yaz gençlerin oynadığı bir bilgisayar oyunu vardı, istediğin ülkeye virüs bulaştırıyorsun önlem aldıkça senin ülkenin puanı yükseliyor, sen de başka ülkeye sıçratıyorsun gibi... Virüsle ve dünya ülkeleriyle ilgili bir bilgisayar oyunu. Birileri bunun bilgisayar oyununu, filmini, dizisini yapmış ve göstermiş. Aynı anda 120 ülkeye yayılması çok garip, belki de çok acayip bir film dönüyor ortada. Zor ve birlikte aşılması gereken bir süreç yaşıyoruz, inşallah bu konuyu birlikte aşacağız.

 
'CHP'nin önceliği kazanamadığı ilçelerdir'
 
Ege ekonomisi S.O.S. veriyor!
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Süreyya Ongel 18 Mart 2020 Çarşamba 16:54

Meslekdasim durumu çok güzel özetlemiş. Her zamanki gibi sorumluluk zorluk biz eczacıların sırtına yüklenmiş. Meşakkatli meslektir bizimkisi belkide zevki oradadır.Hanzadecim röportajın yine çok anlamlı

Yorumu oyla      2      3  
Müzeyyen eker 17 Mart 2020 Salı 09:49

Tebrik ederim şeffaf medyalık böyle olur.

Yorumu oyla      2      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
'CHP'nin önceliği kazanamadığı ilçelerdir'
Yazarımız Muhittin Akbel, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz ...
Cesaret bulan kompleksler
Hanzade Ünuz psikiyatrist doktor Hüsnü Uçar ile ülkemizde son günlerde ...
Iphone yiyebilir misiniz?
Hanzade Ünuz gazeteci yazar Ali Ekber Yıldırım ile Türkiye’de ve dünyada tarımı konuştu.
 
Aşk var da, sen orada değilsin
Hanzade Ünuz yazar Gülşah Elikbank ile hayat, romanlar, aşk ve İzmir üzerine konuştu.
Artık her yol Bergama'ya çıkıyor
Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu hedeflerini, Bergama'nın bugünü ve ...
Bana 'baba' derler!
Hanzade Ünuz, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar ile konuştu.
 
Kim bu süslü kadınlar?
Hanzade Ünuz, Süslü Kadınlar Bisiklet Turu Organizatörü Sema Gür ile konuştu.
AASSM’de sezon başlıyor
Hanzade Ünuz, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi Müdürü (AASSM) Mustafa ...
Teras’ta hayat var
Hanzade Ünuz, Teras 1885’in işletmecisi Osman Demirkaya ile konuştu.
 
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Fenerbahçe ne istiyor?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Yarattı... Veda ederken ağlattı!
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Memleketin birinde insan manzaraları(!)
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Tükeniş!
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Kara kaplı defter!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Nereden nereye?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Çanakkale artık barışın merkezidir!
Kemal ARI
Kemal ARI
'Cehennem savaşı'nda ne yediler ne içtiler?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bölgecilik, mezhepçilik ve inşaatçılık...
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Unutulmazlar...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva