İZMİR - İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Emin Özler, İzmir Adliye Teşkilatının sorumluluklarının bilincinde olduğunu kaydederek, ''Her yıl çıtayı, bir önceki yıla göre daha yukarıya taşıyacağız'' dedi.
Adli Yıl Açılış töreni İzmir Adliyesi protokol girişinde gerçekleştirildi. Cumhuriyet Başsavcısı Emin Özler, törende yaptığı konuşmada, yaz kararnamesiyle görev yeri değiştirilen hakim ve savcılara yeni görev yerlerinde başarılar diledi.
İzmir Adliyesi binasının hizmete girdiğinde birçok kişinin ''Bu bina dolar mı?'' dediğini ancak aradan geçen kısa süreye rağmen yeni alanlara ihtiyaç duyulduğunu ve bu konuda çözüm üretmeye çalıştıklarını kaydeden Özler, ''Binayı yapan üstleniciyle görüştük. Statik olarak binaya bir kat daha çıkılmasında hiç bir sakıncanın bulunmadığını bize söyledi. Ayrıca Altınyol üzerinde de 5 bin metre karelik bir arsamız mevcut. Buraya da bir ek bina yapılabilir. Bu konudaki önerilerimizi Adalet Bakanlığımıza ilettik'' dedi.
Yeni adli yılın yargı camiasına hayırlı olmasını dileyen Özler, ''İzmir Adliye Teşkilatı sorumluluklarının bilinci içindedir. Üstlendiği görevi etkin ve eksiksiz yerine getirme azim ve kararlılığındadır. Her yıl çıtayı bir önceki yıla göre daha yukarıya taşıyoruz, taşımaya da devam edeceğiz'' şeklinde konuştu.
Özler geçen yıl hayatlarını kaybeden İzmir Barosu Başkanı Nevzat Erdemir ile Cumhuriyet Savcısı İskender Kutluer'i rahmetle andıklarını da dile getirdi.
İzmir Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Naim Kartal ise geçen yargı yılında meydana gelen ''olumsuz gelişmeler ve üzücü olayların'' yeni dönemde tekrar etmemesini dilediklerini söyledi. Personelin özveriyle görevini yerine getirdiğini kaydeden Kartal, personel eksiğinin giderilmesini istediklerini söyledi.
''HSYK ÜYE SAYISININ ARTIRILMASI, İSABET DERECESİNİ DÜŞÜRÜR''
İzmir Bölge İdare Mahkemeleri Başkanı Hüseyin Çelikkol ise bağımsız yargının hukuk devletinin olmazsa olmaz kurucu unsuru olduğunu belirtti.
Son günlerde Türkiye'de yargının bağımsız olup olmadığının sıkça tartışılan bir konu olduğunu kaydeden Çelikkol, bu konuda Avrupa Birliğinin 2004-2005-2006 yılı ilerleme ve istişari ziyaret raporları da dikkate alınarak HSYK'dan Adalet Bakanı ve müsteşarın çıkarılmasını, hakim ve savcıların atama ve nakilleri konusunda bakanlık yetkilerinin kaldırılmasını, hakim ve savcıların yönetimsel işlemleri yönünden de HSYK'ya bağlanmasını istediklerini söyledi.
Çelikkol şöyle konuştu: ''İlerleme ve istişari ziyaret raporlarında belirtilen önerilere bir öneri de ben eklemek istiyorum. O da şudur: Hakim ve savcıların görevden doğan veya görev sırasında işlenen suçları, sıfat ve görevleri gereğine uymayan tutum ve davranışları nedeniyle haklarında inceleme ve soruşturma yapılmasını Adalet Bakanlığının iznine bağlayan Hakimler ve Savcılar Kanununun 82. maddesinin 1. fıkrası değiştirilerek bu konuda HSYK yetkili kılınmalıdır.''
Çelikkol, Adalet Bakanlığınca hazırlanan yargı reformu strateji taslağında, HSYK'nın 21 üyeden teşekkül edeceğinin, ayrıca TBMM'ce hukukçu öğretim üyeleri arasından, Cumhurbaşkanınca da avukatlar ve üst düzey yöneticiler arasından HSYK'ya üye seçileceğinin basında yer aldığını kaydederek, ''HSYK üyesi sayısının bu denli artırılmasının kararlarında isabet derecesini düşüreceği inancındayım. Ayrıca HSYK'ya yargı dışından ve özellikle parlamento tarafından üye seçilmesinin ülkemiz şartlarında yargı bağımsızlığının sağlanmasına hizmet etmeyeceği kanaatindeyim'' dedi.

''ADLİYE BİNASI ÖNÜNDEKİ ATATÜRK HEYKELİNİN RENGİ DEĞİŞTİRELİM''

İzmir Barosu Başkanı Özdemir Sökmen ise İzmir Valisi Cahit Kıraç'ın törene katılmamasını eleştirerek, ''Sayın valim diyerek konuşmama başlamak isterdim ama demek ki kendisinin daha önemli işleri var ve buraya gelmedi'' dedi. Özdemir Sökmen'in sözleri üzerine Cumhuriyet Başsavcısı Özler, Ramazan nedeniyle büyük bir tören düzenlemeyi istemediklerini bu nedenle Valiliğe davet göndermediklerini söyledi.
Özdemir Sökmen, yeni adli yıl başlarken çok huzurlu olmadıklarını, avukatlara, yargıçlara ve yargı çalışanlarına yönelik saldırıların her geçen gün yoğunlaştığını öne sürerek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye'nin dinsel temele dayalı kurallarla yönetilmesini isteyen, Anayasamızın değişmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerinin kaldırılmasını talep eden 'Ne mutlu Türküm demeyi' ilkellik sayan ve laik düzeni değiştirmek isteyen bir yönetim anlayışı ile karşı karşıyayız. Oysa Türkiye Cumhuriyeti başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayalı, Atatürk ulusalcılığına bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Ve bu devlet bunun aksini savunanlara inat hep böyle kalacaktır.''

Sökmen, İzmir Adliyesinde mahkeme vezneleri için sıramatik sistemi kurduklarını kaydederek, ''Sayın Başsavcımızın onayıyla bu sistemi İzmir Barosu olarak masraflarını karşılayarak getirdik. Sıramatik uzun kuyrukları, saatlerce beklemeyi önleyecek. Ancak buraya görüntüyü bozmayacak şekilde koltuk da koymak istiyoruz'' dedi.
Sökmen, bina önündeki Atatürk heykelinin yeşil olan renginin İzmir Adliyesine yakışmadığını ve bundan rahatsızlık duyduklarını kaydederek, ''Sayın Cumhuriyet Başsavcım izin verirse biz bu heykelin rengini değiştirmek istiyoruz. İzin verin bunu da gerçekleştirelim'' dedi.