EGEDESONSÖZ – Konak Belediyesi Kasım ayı olağan meclis toplantısının ilk oturumu Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde, Başkan Nilüfer Çınarlı Mutlu yönetiminde gerçekleştirildi.

Başkanlıktan ve meclis üyelerinden gelen önergeler ilgili komisyonlara gönderilirken, komisyonlardan gelen önergeler meclis üyelerinin onayına sunuldu.
Toplantının dilek ve temenniler bölümünde söz alan AK Partili Meclis üyesi Kader İlhan, TOKİ tarafından yapılacak 500 bin konutluk proje hakkında bilgi verdi.

TOKİ ELEŞTİRİSİ: HALKIN AKLIYLA ALAY ETMEKTİR
Açıklamalar üzerine söz alan CHP’li Meclis Üyesi Cemal Küpeli proje ile ilgili eleştirilerini dile getirerek “Bu sosyal konutların maliyeti nedir? Başlangıç noktası nedir, sonucu ne olacak? Kaça mal olacak bu projeler? Vatandaş, özellikle dar gelirli vatandaş, bu konutlara başvurduğunda ne kadar ödeme yapacak? Aylık taksitleri ne olacak? Bu ülkede insanların yüzde 70-80’i asgari ücretle geçiniyor. Emekli 16 bin 200 lira maaş alıyor, asgari ücret 22 bin lira civarında. Bu yoksul halk bu konutlardan nasıl yararlanacak? Lütfen bunu açıklayın ki biz de sizi saygıyla selamlayalım. Bu halkla, bu vatandaşlarla dalga mı geçiyorsunuz? Bugün bankaya gidip 2 milyon liralık kredi çeken biri, 120-140 ay sonra 7-8 milyon lira geri ödüyor. Arkadaşlar, kiminle alay ediyorsunuz? İnşaat maliyetleri son iki-üç yılda binde 1500, hatta 2000 oranında arttı. Bu koşullarda bu projeleri nasıl hayata geçireceksiniz? Eğer çıksanız ve “Biz bu sosyal konutları hiçbir bedel almadan, asgari ücretle geçinen, emekli maaşıyla ay sonunu zor getiren yoksul halka vereceğiz” deseniz, vallahi saygıyla karşılarım. Ama aksi halde, bu vaatler sadece halkın aklıyla alay etmektir” dedi.

‘İZBETON FACİASINA BENZEMEZ’
CHP’li Küpeli’nin eleştirilerine AK Partili Meclis üyesi Emrah Erol yanıt verdi. Erol şunları söyledi:

Bizim yaptığımız konutlar, İZBETON faciasına benzemez. İZBETON’da dolandırılan onlarca, binlerce insana benzemez. Biz bir konut yapacağız dedik mi, o konutu yapar, teslim ederiz. Tüm paraların ödenmesine rağmen İZBETON’da evlerini, konutlarını teslim alamayan binlerce insan var. İnşallah onlara da bir gün böyle bir destek olur. Biliyorsunuz, Büyükşehir Belediyesi de benzer bir konut projesine başladığında tüm vatandaşlardan, hatta kendi personelinden bile paralar topladı. Ama şimdi ortada ne para var ne ev. Sanıyorlar ki TOKİ’nin ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yaptığı konutlar da böyle olur. Ama çok şükür, gerek deprem bölgesinde, gerek Bayraklı’da, gerekse de 81 ilin çeşitli yerlerinde TOKİ eliyle teslim ettiğimiz konutlar, insanın yüzünü güldürecek nitelikte.

“KONAK’IN MESELELERİNE HÂKİM DEĞİLLER”
AK Parti Grubu’ndan söz alan Hakan Yıldız, CHP’li meclis üyelerinin Konak’ın sorunlarına hakim olmadığını belirterek “Tabii, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Konak’ta şöyle bir hastalığı var. Ne Konak’ın meselelerine hâkimler ne de mecliste Konak’la ilgili tek kelime ederler. Mesela şu eleştiriyi yapsalardı gerçekten memnun olurduk: “21 bin konut ilan ettiniz, bu yaklaşık 21 ilçeye denk geliyor. Peki bu ilçeler içinde neden Konak yok?” Keşke Cemal Bey bunu sorsaydı. TOKİ neden Konak’ta bir proje ilan etmedi? Konak’ın dönüşüme ihtiyacı yok mu? Konak’ta TOKİ neden bir ev yapmıyor? Eğer böyle bir eleştiri gelseydi, biz de bunu memnuniyetle karşılar, hatta “Gelin, bunları birlikte çözelim, Konak’ta da bu projeleri başlatalım” derdik. Bu, olumlu anlamda yapılabilecek güzel bir tartışma konusu olurdu. Bugün İzmir Büyükşehir Belediyesi, kendi çalışanlarına; bırakınız belediyeye inanıp yerini, tapusunu veren 1500 kişiyi… Ona inanarak kurulmuş, parasını yatırmış insanlara karşı büyük bir sorumluluk taşımaktadır. Bu insanlar öyle 5 bin lira değil, 2,5 milyon lira, 3 milyon lira, yani bir daire bedeli kadar, 1,5 milyon liraya kadar paralar yatırdılar. Bu salonda da o parayı yatıranlar var. Ancak bu paralar adeta buhar olmuş, 3 bin kişiden 3 milyar TL para hiç edilmiş durumda. Ortada bitmemiş, hatta başlamamış bir proje var. Satılmış arsalar var. Ve bütün bunlar, bir belediyenin, bir Cumhuriyet Halk Partili belediyecinin, bir belediye başkanı ve ekibinin eliyle gerçekleşmiş süreçlerdir Bu kent, bu sürecin sonuçlarını hâlâ yaşamaktadır” dedi.

“TOKİ ENGELLENİYOR”
Yıldız, konuşmasının sonunda şu ifadeleri kullandı:

“Deprem bölgesinde 358 bin konut tamamlanmış, kalan 200 bin konutun da önümüzdeki yıl teslim edilmesi planlanmaktadır. Hatta bu kentin şehir emini olarak seçilmiş Sayın Cemil Tugay bile, mecliste yaptığı konuşmada ‘Sayın Murat Kurum’a deprem bölgesini ayağa kaldırdığı için teşekkür ederim’ demiştir.

Ben Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımdan şunu rica ediyorum: Geçen dönem TOKİ’nin on ilçemizde yürüttüğü on bir proje neden İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından dava açılarak durduruldu?

Kordon'dan kaçış... Kiralar 150 bin TL'den başlıyor!
Kordon'dan kaçış... Kiralar 150 bin TL'den başlıyor!
İçeriği Görüntüle

Ödemiş’te bitmiş konutlarda insanlar tapularını alıp oturamıyor. Bundan haberiniz var mı, Cemal Bey? Çeşme’de bitmiş konutlarda insanlar tapularını alamıyor. Seferihisar’da bitmiş konutlarda, sizin açtığınız davalar sebebiyle, alt gelir grubu insanlar evlerine oturmasına rağmen tapu sahibi olamıyor. Selçuk’ta bitme aşamasına gelmiş inşaatlara belediyeniz müdahale etmiyor; şimdi etmeye başladı, haberiniz var mı

Yani sürekli olarak TOKİ’nin İzmir’de yapmaya çalıştığı projeleri engelleyen bir anlayışınız var. Bundan haberiniz var mı? Yok

Bütün bunlara rağmen, İzmir’de yirmi üç yıllık iktidarımız boyunca 40 bin konut bitirdik. Bu konutlar alt gelir grubuna yönelik. Bakınız, TOKİ’nin standardı bellidir. Devlette bir emlak-konuta ilişkin düzen vardır. Alsancak’ta gördüğünüz gibi ticari bir proje üretilir ama TOKİ ticari proje üretmez.”

“YALAN OLİMPİYATLARI YAPILIRSA TÜRKİYE BİRİNCİ OLUR”
Yeniden söz alan CHP’li Meclis Üyesi Cemal Küpeli hükümetin son 23 yıldaki politikalarını sert sözlerle eleştirdi ve “Eğer bir yalan olimpiyatı düzenlense, Türkiye birinciliği kimseye kaptırmaz” ifadelerini kullandı.

“HER ŞEY YALAN! GELİN ANKARA’YA, HESAP SORALIM”
Küpeli, konuşmasında ekonomik krizin sorumluluğunu iktidara yükleyerek şunları söyledi:

“Biz, parti olarak kim yaparsa yapsın, yapılan her hizmete teşekkür ederiz. Ancak bu ülkede son 23 yıldır iktidar ve onun yerel ve genel yöneticileri tarafından halka sunulan yalanlar bir yarış haline gelmiştir. Eğer dünyada bir ‘yalan olimpiyatı’ düzenlense, Türkiye bu 23 yılda birinciliği kimseye kaptırmaz. Her şey yalan! Buyurun gidelim Ankara’ya. Merkez Bankası’nı dolandıran, milyonları dolandıran Hakan’ın yanına gidelim, Merkez Bankası’nın önünde eylem yapalım. Gelin, ayakkabı kutularındaki paraları alan Halkbank yetkililerinin kapısında eylem yapalım. Gelin, baklava kutularını kim aldıysa, hangi namussuz, hangi alçak aldıysa, onun kapısına gidelim!

“YOKSUL HALKIN KONUTLARI İÇİN MÜCADELE ETTİK”
Cemal Küpeli, geçmiş dönemdeki yerel yönetimlerin sosyal konut politikasını savunarak şöyle devam etti:

“Ben 66 yaşındayım. 15–20 yaşından beri sokaklarda hak mücadelesi veren bir insanım Eski il başkanım Sayın Şenol Aslanoğlu da, geçmiş dönem Büyükşehir Belediye Başkanı da asla böyle bir şey yapmaz. Onlar yoksul halkın, dar gelirli vatandaşın konutlarını çağdaş yaşam alanlarına dönüştürmek için mücadele ettiler.”

“EKONOMİK GERÇEKLERİ GİZLEYEREK SUÇU BİZE YIKMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ”
Küpeli, ülke ekonomisindeki bozulmanın ve yüksek enflasyonun sorumluluğunun iktidarda olduğunu belirterek “Siz ekonomideki sıkıntıları, ülkenin yönetimindeki sorunları görmezden geliyorsunuz. Bir yılda, iki yılda, üç yılda bu ülkenin enflasyonunu, ekonomik dengesini bu hale getirdiniz. Şimdi bu tabloyu saklayarak halkın gözünde suçu bizlerin üzerine yıkmaya çalışıyorsunuz. Tıpkı zeytinyağı gibi üste çıkıyorsunuz.” dedi.

“YALANCI İFADESİNİ KİME İADE EDECEĞİNİ GÖRÜRÜZ”
Yeniden söz alan AK Partili Hakan Yıldız, CHP’li Cemal Bey’e seslenerek 12 TOKİ davasına ilişkin dosyayı teslim edeceğini söyledi:

“Ben Cemal Bey’e 12 TOKİ davasının hangi gerekçelerle açıldığını ve hangi gerekçelerle durdurulduğunu gösteren bir dosya teslim edeyim. Belki o da birkaç uzman arkadaştan görüş alır. Sonra da bir dahaki meclis oturumunda çıkar, ‘yalancı’ ifadesini kime iade edeceğini görürüz. O zaman biz de kendisinden bir özür bekleriz.”

“BUGÜN KAPIDAKİ EYLEMİN NEDENİ YANLIŞ POLİTİKALARDIR”
Yıldız, belediyedeki ekonomik tabloya değinerek, geçmiş uyarılarını hatırlattı ve şunları söyledi:

“Ben altı yedi yıldır bu meclisteyim. Eğer bu makamda oturanlar, AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim geçmiş beş yılda yaptığımız eleştirilerin yüzde onunu dikkate alsaydı, bugün kapıda o eylem olmazdı. SGK borçları artarken dedik ki: ‘Belediyenin üç yüz milyon lira borcu var, bunu derhal ödeyin. Her ay yüzde beş faiz işliyor.’ Bize güldüler, geçtiler.
Bugün o rakamlar birebir tuttu. Bundan memnuniyet duymuyoruz.”

Yıldız, işçilerin maaş alamamasının nedenini de “popülist kadrolaşma” olarak nitelendirerek “Bugün kapıdaki arkadaşlarımız maaşlarını alamadıkları için eylem yapıyorlar. Bunun nedeni, popülist politikalarla şişirilen kadrolardır. Delegelere oy devşirmek için yapılan siyasi transferlerdir.” dedi.

“KOOPERATİF SİSTEMİ YANLIŞ KURULDU”
Yıldız, konuşmasının bir bölümünde kooperatif modelini de “Tunç Bey’e bu konuda çok uyardık. ‘Yanlış bir sistem kurdunuz, yanlış götürüyorsunuz’ dedik. Bütün belgeleri de ortaya koyduk. O sistemin başlangıcına oy birliğiyle destek verdik. Ben kendi oyumun arkasındayım, ama sizden de emekçilerin arkasında olmanızı beklerdim.” sözleri ile eleştirdi

“KONAK’IN HAKKINI BAŞKA İLÇEDEN FAZLA SAVUNURUM”
Yıldız, kendi temsil ettiği ilçeye sahip çıktığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Ben Konak’ın meclis üyesiysem, Konak’ın hakkını Karabağlar’dan da, Buca’dan da, baş bir ilçeden de daha fazla savunmak zorundayım. İzmir Büyükşehir Meclisi üyesiysem, İzmir’in hakkını Manisa’dan da Balıkesir’den de fazla savunmak zorundayım.”

“KOOPERATİF DOLANDIRICILIĞI BELGELERİM VAR”
AK Partili Yıldız, ellerinde hem deprem yardımları hem de kooperatif sürecine ilişkin belgeler bulunduğunu öne sürerek “Elimde hem deprem paralarının nerelere harcandığını hem de bu kooperatif sisteminin nasıl bir dolandırıcılığa dönüştüğünü gösteren belgeler var. Biz bundan mutluluk duymuyoruz. İnsanların mağdur edilmesinin önüne geçmek için konuşuyoruz.” dedi.

“ASIL ENGELLENEN TOKİ’DİR”
Yıldız, konut üretiminde İzmir’in geride kalmasının nedenini “bürokratik ve siyasi engeller” olarak nitelendirerek “Evet, 21 bin konut yetersizdir. Ama şu gerçeği de ortaya koyalım: Bu kentte asıl engellenen TOKİ’dir. Son on yılda açılan davalarla Toplu Konut İdaresi’nin çalışmaları sistematik biçimde engellenmiştir. Bunun da baş mimarı, geçtiğimiz dönemdeki İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir.” dedi.

“TOKİ İZMİR’E KONUT YAPMAK İSTİYOR AMA ENGELLENİYOR”
Yıldız, TOKİ Başkanı’nın İzmir’e yönelik açıklamalarına dikkat çekerek “TOKİ Başkanı çok net bir biçimde İzmir’e daha fazla konut yapmak istiyor. 30 Ekim depremi sonrası bölgede yatıp kalkmış bir isimdir. ‘İzmir’e konut üretmek istiyorum ama her yaptığım plana, sorduğum her görüşe olumsuz cevap alıyorum. Engellenmekten yorulduk’ diyor.” dedi.

“GELİN HEP BİRLİKTE DESTEK VERELİM”
Yıldız, partisinin TOKİ konusunda iş birliğine açık olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Biz buna destek verelim. Gelin, hep birlikte gidelim. Ben size her türlü belgeyi vermeye hazırım. Ben bir Konak meclis üyesi olarak hükümetimi de eleştiriyorum: ‘Neden Konak’ta TOKİ projesi açıklayamıyoruz?’ Yerimiz yok çünkü. Planladığımız yerleri bile hayata geçiremiyoruz.” “Arazi üretme yetkisi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde. 25 binlik planları, beş binlik planları, ardından binlik planları kim yapacak Sayın Başkan? Nilüfer Hanım yarın desin ki, ‘Bizim elimizde şu bölgede bin konutluk alan var, TOKİ yapalım.’
Biz bu projenin öncülüğünü yapmaya, kavgasını vermeye hazırız. Belediye bürokratları da çalışsın; bize TOKİ yapılacak bir yer göstersinler, hemen başlayalım O yüzden, eleştirilerimizi bilgiye, belgeye ve gerçeklere dayandırarak yapalım.”

MUTLU’DAN ‘İĞNE YOKTU’ ÇIKIŞI!
Meclisin kapanışında söz alan Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu şunları söyledi:

“Hakikaten, bir şeyi çok tekrar edince insanlar inanıyor galiba. ‘Daha önce iğne bile yoktu’ söylemine de birçok kişinin gerçekten inandığını görüyorum. Bu konuda, 29 Ekim’de Partimizin Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın’ın hazırladığı çok güzel bir internet sitesi var. Sitede, Atatürk döneminde Cumhuriyet’le birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurduğu fabrikalar yer alıyor. Özelleştirmelerle elden çıkana kadar bu ülkede neler ürettiğimizi, neleri başardığımızı orada görebilirsiniz. Hafızalarımızı tazelemek adına bu bilgileri paylaşmakta büyük fayda var. Çünkü sattıklarımızın yerine bugün hiçbir şey koyamadığımız için, ülke ekonomimiz de maalesef bu noktaya geldi.