Memleketin kahir ekserisi bu dertten muzdarip efendim. Umumi efkar kan ağlıyor. Mesele küçük çocukların dahi diline düşmüş. Saklambaç oynarken bile birbirlerini 'tehdid-i kebir-i şantaj' eder olmuşlar. Birbirlerine 'çık ortaya yoksa kasetini mahalleye yayarım' der imişler.
Geçen gün bizim Salman amcanın torunu Cevat savurmuş bu lakırdıyı, hem de kime? Yemişçi Kamil'in Hasan vardı ya işte onun ikinci hanımından oğluna. Olacak iş mi a komşular, sorarım size…
Ben söyledimdi, bu iş ahalinin başına dert acar, maazallah herkesi bir kirli çamaşır derdi sarar ki başa çıkamazsınız. Ama bıyığımız olmadığı içün bizi dinleyen yok tabii,
Neyse bu kadarla kaldı mı sanıyorsunuz, kulaklarıyla duymuş mütekaüd Kazım efendi. O eski bohçacı Şebile sen gir mahalleye, girer girmez de başla çığırmaya 'kasetçi geldi hanııııım' ! Eyvah ki ne eyvah!
Evvelden bohçacı kılığıyla evlere girer, fal bakıyorum ayağıyla duyduğu bütün dedikoduları tefrika ederdi, bu yelloz Şebile. Şimdi ise aleni yapmaya başlamış. Yok yok ar damarı çatladı bunların, taş yağar başımıza taş!...
Hem ne demiş atalarımız ibadet de gizli kabahat de.
Gizlimiz saklımız kalmadı gari mirim. Devlet-i Ali'nin en hususi makamlarını deruhte eden ekabirin dahi kasetleri yayınlanır oldu. Baksanıza Teşkilat-ı Mahsusa Reisinin gizli çekim ses kayıtlarına… Onlar bile gazetelerde, televizyonlarda ve internet sitelerinde tefrika edilmeye başlandı, boy boy.
Dedim, ben dedim de, dinleyen yok.
Laf aramızda ben bu kaset işlerini hep en kuvvetli istihbarat örgütünün(!) yaptığını düşünürdüm. Niye, çünkü konunun mütehassısı olan onlar, gerekli teçhizatla mücehhez olan onlar ve bilakis işleri bu tip ameliyedir, onlar yapmıştır der idim…
Hükümetin emrinde, onun memuru oldukları için de böyle muhalefetin aleyhine kullanıyorlar sanırdım. Ama ben bile yanıldım baksanıza!
Demek onları da bir dinleyen, onlara da kulak veren bazı zümreler var imiş… Gitti binlerce yıllık devlet mahremiyetimiz gitti.
Diye ağıt yakarken, sen gel bizim 'Velinin ortanca oğlu 'komple teorisyoncusu' Küçük Berkay, kaçır kulağıma suyu; dayı bunlar dezenfektasyon yapıyor, kendilerini aklıyor' demesin mi?
Aklım başımdan gidiverdi, kafamdan aşağıya bir kazan kaynar su dökülüverdi. Doğru ya, tam da Başvekilimizin Arap dünyasında tavan yaptığı, adının göklere çıktığı, ülke içinde gubur gubur guburdandığımız bir zamanda yapılsa yapılsa böyle bir şey yapılırdı zaten.
Başka zaman yapsalar, tepki toplayacaklar, böyle bir zamanda yapıyorlar ki millet karşı nümayişe geçmesin, meselede böylece geçiştirilsin…
Olur mu olur. Ben inanırım valla.
Böylece n'oldu, Bebek Katili Teröristbaşı ile aralarındaki bu münasebet de millet-i necibemizin dikkatinden kaçırılmış oldu.
……
……
Arkadaşım arkadaşım, ileri gidiyorsun! Değiştir hemen konuyu, sana sadece doğaçlama yap dedik, sen ne yaptın, ne var ne yok döktün ortaya!...
Ya ne yapsak beğenmiyorsun müdür, ağzımı mı kıpırdatayım?
Evet o güzel olur, ben montajlarım… Prodüksiyon, prodüksiyon alın bunu dışarı!!!
Not:
İtirafın büyüğü Bülent Arınç'tan geldi. Bürüksel'den bildiren Arınç dedi ki; MİT, PKK ile görüşmeye devam etmeli…
Gelin şimdi hicvetmeyin gelin ironiye dikkatleri çekmeyin…