Hastane Birliklerine yapılacak atamalarla ilgili ilk yazıyı 6 Mart 2012 de yazmışım. O günden bugüne değişen ne var derseniz? Çok şey yok. Daha önce yazdığımız yazıya baktığımızda şunlar söylemişiz:
'Geçtiğimiz yıl yayınlanan kanun hükmünde kararname gereği kurulması gereken hastane birlikleri ile ilgili geri sayım sürüyor. Sağlık Bakanlığı bünyesinde gerekli altyapı çalışmaları sürerken yeni kurulacak hastane birliklerinin başına getirilecek genel sekreterlerin isimleri de yurt genelinde konuşulmaya başlandı. Aralarında İzmir'in de bulunduğu büyükşehirler de iki birlik kurulacak. İzmir, Kuzey ve Güney olarak ikiye ayrıldı ve tüm kamu hastaneleri bu iki birliğin çatısı altında olacak.
Yeni kurulacak bu iki hastane birliğine atanacak genel sekreterlerin isimleri sağlık camiasında en çok merak edilen konuların başında geliyor. Sağlık camiasında o kadar çok isim konuşuluyor ki kimin atanacağı konusun da yorum yapmak çok zor. Çok geniş yetkilere sahip olacak ve sözleşmeyle görev yapacak genel sekreterlerin bu ay içinde atanması bekleniyor. Birlik çatısı altında bulunan hastanelerle ilgili geniş yetkilere sahip olacak genel sekreterlik yarışının nasıl sonuçlanacağını bizde merakla bekliyoruz. Her iki bölgeye genel sekreterlerin atanmasından sonra kararnameye göre sıra 'hastane yöneticileri'ne gelecek. Hastanelerin başına atanacak hastane yöneticileri hastanenin yönetiminden tek başına sorumlu olacak. Altında ise; idari ve mali işlerden sorumlu iki yardımcı ile başhekim görev yapacak. Başhekimler hastane yöneticisine karşı sorumlu olacaklar ve görevleri sadece tıbbi konular ile sınırlı olacak. Hastane birlikleri ile ilgili gerekli atamalar yapıldıktan sonra sistemin eksi ve artıları ortaya çıkacak.'
Evet. Mart ayında bunları yazmışız. Hatta not olarak da 'Hastane birliklerine atanacak genel sekreter ve hastane yöneticileri önümüzdeki günlerde netleşecek. Adı geçen bazı isimler atanırsa sağlık camiası için büyük sürpriz olacak' demişiz.
Aradan altı aydan fazla bir zaman geçtiği halde hala atamaların yapılamadığını görüyoruz. Görüştüğümüz yetkililerden bazıları kararnamenin iptali için CHP'nin bir başvurusu olduğunu onun sonucunun beklendiğini söylerken, bazıları ise genel sekreterler ve hastane yöneticilerinin isimlerini belirlemede bir uzlaşı sağlanamadığını vurguluyor.
Ancak kulislerde konuşulan isimler netleşmeye başladı. Öncelikle Kuzey ve Güney olarak ikiye bölünen İzmir'de oluşturulan iki hastane birliğine atama yapılacak. Daha sonra da bu iki birlikte bulunan hastanelere ' hastane yöneticileri' atanacak. İzmir'de genel sekreter atanacak iki birlik için kulislerde çok sayıda isim dolaşıyor. Bu isimlerden en şanslısı olarak geldiği günden buyana Sağlık Bakanı tarafından genel sekreterliğe atanacağı söylenen Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Behzat Özkan gösteriliyor. Yine AK Parti'ye yakınlığıyla bilinen Sağlık-Sen'in Başkanı Op. Dr. Recep Atçı, son seçimlerde AK Parti den milletvekili adayı olan Dr. Mehmet Bayındır, AK Parti Manisa eski Milletvekili Mehmet Çerçi, Göğüs Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Ahmet Erbaycu genel sekreter olarak atanacağı söylenen isimler arasında.
Göreve başladığı günden bu yana AK Parti İzmir Teşkilatı ile yıldızı barışmayan ancak yaptığı çalışmalarla Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın en beğendiği bürokratları arasında bulunan İzmir İl Sağlık Müdürü Mehmet Özkan'ın ise Manisa'ya genel sekreter olarak atanması bekleniyor. Ancak Bakan Akdağ'ın sürpriz bir kararla Mehmet Özkan'ı İzmir'e de genel sekreter olarak görevlendirebileceği kulislerde konuşulanlar arasında.
Genel sekreterlerin atanmasından sonra sıra ' hastane yöneticilerine' gelecek. Burada garip bir durum söz konusu. Bu birliklerin kuruluş amacı hastane yönetimlerine iktisat ve işletme mezunu profesyonel yöneticilerin getirilmesi, hayatından bankadan maaş çekmek dışında ticaretle işi olmayan, yanında daha önce kimseyi çalıştırmamış, yöneticilik yapmamış doktorları yönetimden uzaklaştırmaktı. Hiç ticaret ve işletme deneyimi olmadığı halde hastanedeki trilyonluk ihalelerde söz sahibi olan başhekimler, yeni kararnameye göre hastane yöneticisinin altında idari ve mali işlerden sorumlu iki kişinin yanında üçüncü kişi olarak yer alacaktı. Ancak hastane yöneticileri için ismi geçenlere baktığımızda doktorlardan oluştuğunu görüyoruz. Sağlık Bakanlığı, hastane yönetimlerine doktorları atarsa kendi çıkardığı kararnamenin arkasında duramamış olacak. Bu uygulama da problem yaşanırsa yapılan onca güzel yenilikte gölgede kalacak. Sağlık Müdürlüğü'nün denetimi de ortadan kalktığı için yeni sistemde neler yaşayacağız, bekleyip hep birlikte göreceğiz.