Kurultay sonrası gözler Soyer’in koltuğunda... Kimlerin adı geçiyor?

EGEDESONSÖZ - CHP’de gerçekleştirilen kurultay sonrası delegelerin büyük bölümünün “değişimden” yana  oy kullanırken Özgür Özel yeni genel başkan oldu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun vedasının ardında gözler yerel seçimlere ve adaylara çevrilmeye başlandı. İzmir İ Başkanı Şenol Aslanoğlu başkanlığında yapılan toplantılarda kurultay delegeleri Kılıçdaroğlu’ndan yana imza vermişti fakat kurultay salonunda 15’e yakın ismin Özel lehine oy kullandığı ortaya çıktı.

Yerel seçim öncesi üst üste Kılıçdaroğlu’ndan yana açıklamalarda bulunan ve devam etmesi yönünde görüşlerini ortaya koyan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in durumu ile ilgili yorumlar da artmaya başladı. Birçok isim, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da etkisiyle Soyer’in adaylığının artık zora girdiğini ifade ederken bazı isimler ise süreci tartışmanın henüz erken olduğunu dile getiriyor. Kamuoyu araştırmaları, İzmir’in potansiyeli, olası parti içi rakipler gibi durumların adaylık konusunda etken olacağı ifade ediliyor.

Kurultayın hemen ardından Sonsöz TV’de değerlendirmelerde bulunan İntegral Araştırma Genel Koordinatörü Gazeteci Ümit Yaldız, halkın ne dediğinin önemli olduğunu vurguladı. 'Değişim' diyerek yola çıkan ve başarılı olan yeni yönetim kademesinin büyükşehir ve ilçelerde aday belirlerken “destekleyen” ya da “desteklemeyen” diyerek tek bir kıstasla aday belirlememesinin doğru olmayacağını anlattı. Gazeteci Fatih Yapar ile birlikte son gelişmeleri değerlendiren Yaldız yeni PM ve MYK’nın şekillenmesiyle birlikte belediye başkanlıkları için sürecin hızlanacağını anlattı.

Gazeteci Yapar ve Yaldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Milletvekili Murat Bakan, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir eski Milletvekili Selin Sayek Böke, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe’nin adaylık düşündüğünü açıkladı.

TUNÇ BAŞKAN BUGÜN KAYBEDİLEN NOKTADA
Kurultayın İzmir’e etkilerini yorumlayan Yaldız “Tunç Soyer belki gönlü istese de onun da iradesine zaman zaman etrafındaki ekip tarafından balans ayarı yapılmıştır. Kamuoyuna yansıyan şekil ile net bir duruş sergiledi. Bu riskliydi. Ben bu nedenle kumar demiştim. Riskli bir adım attı. Sokak değişim diyor, sokağın değişim dediğini Tunç Başkan görmüyor mu? Görüyor. Buna rağmen örgütsel  mekanizmaya güvenerek, örgütün içinde bulunduğu delege yapısına güvenerek Kılıçdaroğlu iradesini söyledi ve buna sadık kaldı. Özel cephesinden baktığında bana destek vermedin ama dik durdun denilebilir.  Bir tarafa imza verip başka bir şey yapan… İzmir’de de 15’li grup var Kılıçdaroğlu'na imza verip Özel’e imza veren insan o imzanın arkasında durabilmeli. Çektim diyenlere saygı duyarım ama çekmeyip imzasına sahip çıkmayanlar daha az saygı hak ediyor. Tunç Başkan bugün kaybedilen noktada. Kazansaydı adaylığı yüzde 90 olurdu. CHP'de değişim olmasaydı yerel seçimde seçmeni motive etmek daha zor olacaktı Kılıçdaroğlu adına. Kemal Bey'in ilk önce kongreyi sonra seçmenin gönlünü kazanması lazım yani iki kez kazanmalı demiştik” açıklamasını yaptı.

SOKAĞIN SESİ İLE İKTİDAR OLANLARA İZMİR SOKAKLARI ‘SOYER’ DERSE…
Yapar’ın “kitabın ortasından konuşmak lazım. 'Soyer biti, aday gösterilmez çünkü Kılıçdaroğlu'nu destekledi' tanımlaması var. Ancak Tunç başkana yakın olan Murat Bakan gibi isimler de vardı Özel’le hareket eden” demesi üzerine Yaldız, “Bunu söyleyenler siyaseti düz okuyanlar. Tunç Soyer'in aday gösterilmemesinin nedeni Kılıçdaroğlu'na destek vermesi olamaz. Böyle olursa Özel kafadan yanlış başlamış olur. Böyle yaparsa Kılıçdaroğlu’ndan farkı kalmaz. Aynı davranacaksa Özel niye geldi? Bir kişinin aday olmasının tek koşulu genel başkana destek vermesi olamaz. Bunu Karşıyaka Belediye Başkanı için de diyorum. Tugay değişimden yana taraf olmuştur, delege seçildikten sonra değişimin İzmir’deki öncülerinden biri olmuştur. Ancak bu Başkan Tugay’ın yeniden aday gösterilmesi için yeterli sebep görülmemeli. Belediye başkanın yeniden aday gösterilmesinin koşulu performansı, halktaki karşılığıdır. Sokağın sesine kulak ver sloganı ile gelmişsinizdir, İzmir sokağı size Soyer diyorsa size oy verip vermemesi önemli değildir. Örneği Aziz Kocaoğlu hayatı boyunca Deniz Baykalcı olmamıştır. 2004’de Bornova Belediye Başkanı seçilmiştir. Sonra desteklerle büyükşehir belediye başkanı seçilmiştir. Deniz Baykal, Aziz Kocaoğlu ilişkisine bakalım. Deniz Baykal, Alaattin Yüksel’i görevden aldı. Kocaoğlu’nun da Baykalcı adaya görevi devretmesi bekleniyordu. Ancak Kocaoğlu inanılmaz performans gösterdi ve bir şekilde süreci yönetti. Deniz Baykal muhalif olmasına rağmen Kocaoğlu’nun elini kaldırmak zorunda kaldı. Siyaset budur. Deniz Baykal, Sarıgül’ün yanında yer alan Tahir Şahin’i Menemen’de aday yapmıştır. İl Başkanlığı döneminde açıkça Deniz Baykal'ı itham eden Osman Özgüven’i Dikili’de aday yapmıştır. Kılıçdaroğlu da bunları yaptı. Dersimli Kemal’in MHP geçmişi olan Mansur Bey’i gönülden mi aday yaptığını düşünüyorsun. Bu nedenle Soyer'in aday olup olmayacağının kurultay tavrından ziyade İzmir’deki performansından kaynaklı olmalı. İzmir’de ölçerler daha doğru aday varsa onu yaparlar” şeklinde konuştu.

TUGAY ADAYLIĞI İSTİYOR
Özel’i İzmir’de ilk destekleyen isimlerden olan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın da isminin Büyükşehir için geçtiğini hatırlatan Yapar, “Tugay kimse yokken imza verdi, tavır aldı. Tugay Büyükşehir Belediye Başkanlığı konusunda potansiyel ilçe başkanlığı için adaydır diye düşünüyorum, adaylığı da istiyor” diye konuştu.

HAK ETTİYSE VERİN
Tugay’ın adaylığı için Karşıyaka'da yaşayan vatandaşların görüşünün alınması gerektiğinin altını çizen Yaldız, “Karşıyakalılara sormak lazım. Ne kadar seviyorlar, performansı nasıl. Türk siyasetinin bugün anlayışla bakıldığında Tugay yerini garantilemiş, biraz fazlasını isterse alabilecek durum yakaladı. Madem sokağın sesi deniliyor o zaman Karşıyaka'nın sokağına sorun. Hak ettiyse verin. O zaman gerçek değişimin enerjisini bana da geçirirsiniz” ifadelerini kullandı.

SENGEL POTANSİYEL ADAYDIR
İzmir Büyükşehir Belediye başkan adaylığı için Murat Bakan ve Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in de isminin geçtiğini hatırlatan Yapar, “Özgür Özel’in yanında tavır alanlardan biri Filiz Ceritoğlu Sengel… En başından beri Özel ile beraberdi. Kadın belediye başkanları da delege yazılmadı İzmir’de zaten... Potansiyel Büyükşehir Belediye Başkanları arasında sayılabilir. Murat Bakan konuşuluyor İzBB için” dedi.

Yapar ise “Filiz hanımında İzBB süreci ile ilgili adaylığını ifade ederken, Tunç Soyer İzBB’ye Seferihisar’dan gelip belediye başkanı olduysa bende Selçuk'tan gelip neden oturmayayım, bende aday olurum demiştir” ifadelerini kullandı.

Yapar’ın fikrinin tüm ilçe belediye başkanlarında olduğunu belirten Yaldız, “Bu cümleyi kullanamayan İzmir’de ilçe belediye başkanı var mıdır? Bende ilçe başkanı olsam bu cümleyi kurarım. Bu cümleyi kurması doğal.  CHP’nin 49 yaşında bir genel başkanı var” diye konuştu.

GÖKÇEN, BÖKE İZMİRLİ SAYILMAMALI
PM’ye giren Gökçe Gökçen ve Selin Sayek Böke’nin İzmir’den listelere yazılmasına tepki gösteren Yaldız, “Gökçe Gökçen’i İzmir diye sayıyorlar.. Neresi İzmir. İstanbul’da oturan birisiydi, yer bulamayınca Kılıçdaroğlu İzmir'e gönderildi. Selin Sayek Böke’yi de İzmirli sayılmamalı. Yerel seçim için de ismi geçiyor” ifadelerini kullandı.

BÖKE, İZMİR BÜYÜKŞEHİR İÇİN SÖZ MÜ ALDI?
Selin Sayek Böke’nin İmamoğlu ekibinde çalıştığının altını çizen Yapar, “Değişimcilerin merkezinde vardı, sekretarya görevi üstleniyordu en başından anlaşma yapılmıştı, ‘İzBB adayı olma sözünü Böke aldı’ cümlesi tüm kurultay sürecinde değerlendirildi” ifadelerini kullandı.

BÖKE, İZMİR’E 10 KEZ GELMEMİŞTİR
Böke’nin ailesinden gelen tanınırlığına dikkat çeken Yaldız ise, “Annesi TTB’nin efsane başkanlarındandır Selin Hanım’ın. Türk Solu tarafından sevilen isimlerdendir. Fakat belediye başkanı ithal olmaz. İzmir bunu reddeder. Toplam 8 sene İzmir’de milletvekili olduğu süreçte 10 kez gelmemiştir. İzmir’de başka bağlantısı yok, evi yok. Selin Hanım’ın belediye başkanlığı düşüncesi de yok. Ekonomi alanında bakanlık uzman bir profil. Belediye başkanlığı yapıp yapamayacağı da muamma. Filiz Ceritoğlu modeli farklı. İzmirlidir bu tartışılmaz. Selin Sayek Böke’dense kendi adıma Filiz Hanımı söylerim” dedi.

MURAT BAKAN’IN GÖNLÜNDEN ADAYLIK GEÇİYOR
Milletvekili Murat Bakan’ın Soyer’in adaylığını destekleyeceğini açıklasa da Büyükşehir için adaylığı geçtiğini belirten Yapar, “Murat Bakan’ın ‘değişim gerçekleşirse, ben de bu partinin etkili makamlarında yer alırsam İzBB adaylığı için Tunç Soyer’e destek vereceğim’ açıklaması vardı. Sonraki süreçte Tunç Soyer’in ciddi anlamda sıkıntı çekmeye başladığı andan itibaren gönlünden Büyükşehir adaylığı geçtiği parti kulislerde konuşuluyor. Murat Bakan daha önce İzBB adaylığını istemişti. Muharrem Erkek o dönem Murat Bakan’ı Kemal Bey ile görüştürmüştü. Yine Bakan’ın gönlünden adaylık geçiyor” ifadelerini kullandı.

ADAYLIK İÇİN SÜRPRİZ İSİM BUĞRA GÖKÇE
Yaldız’ın “Abdül Batur’una adaylığı söz konusu değil mi?” sorusuna yanıt veren Yapar, Batur’un yanı sıra İzmir’de uzun yıllar Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği yapmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirilen Buğra Gökçe’nin adaylığının da kulislerde yer aldığını belirtti. Yapar, “En son tahlilde Sayın Batur’un da açıklaması var. Özgür Özel bizim kardeşimizdir ancak Kemal Bey’i destekliyoruz dedi. Ancak Ednan Arslan, Deniz Yücel gibi isimler Özel’i desteklediği için Batur’da oraya yazılıyor. Hala şansını zorluyor sayın Batur büyükşehir için. Sürpriz bir isim söylemek isterim. İstanbul Büyükşehir Belediye Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe İzmir’de 2024 yerel seçimleri için potansiyel aday adayı. Çünkü Gökçe’yi buraya göndermek isteyen, Ankara’da kurultay salonunda kendisini gördüm çalışmalar yapıyordu” diye konuştu.

BAZI ANKETLERDE ADINI GÖRÜYORUM
Buğra Gökçe’nin de ithal aday olarak nitelendirilebileceğini belirten Yaldız, “Buğra Gökçe aslen Ankaralı bir bürokrat. İzmir'de seveni sevmeyeni var. İzmir’de evi var. Fakat İzBB  Başkanı benim profilimce tam oturmuyor. İthal kabul edilebilir hala. Gökçe belediye başkan adayı olabilir. Ancak örneğin Aziz Kocaoğlu, sokağa çıkın Alsancak’ta karşılaşırsınız. Bu kentte yaşama kararı vermiş, kök salmış… Tunç Soyer ile ilgili yarın sokakta konuşabilirsiniz. Selin Sayek Böke, İzmir’de belediye başkanlığı yapsa 5 sene sonra yine burada olmaz. Ama Gökçe’nin adını bazı anketlerde de görüyorum” dedi.

BÜYÜK DEĞİŞİM OLACAĞI SÖYLENİYOR
Özgür Özel’i destekleyen içleri hatırlatan ve yerel seçimde ilçe başkanları içinde de büyük oranda değişim olacağı iddialarını dillendiren Yapar, “İlçelerde büyük değişim olacağı söyleniyor. Özgür Özel’in destekleyen Karşıyaka’da Cemil Tugay var, Mustafa İnce var, Halil Arda var. İzmir'in 30 ilçesi var” ifadelerini kullandı.

BELEDİYE BAŞKANLARININ EN AZ 3’TE 2’Sİ DEĞİŞİR
Belediye başkanlarının en az 3’te 2’sinin değişebileceğini belirten Yaldız, “18 oyla bitti kurultay. Çok da haksız değillermiş. İzmir kilitlendi. İzmir kendini baştan kapattı. İzmir tarihi misyonuna aykırı bir duruş sergiledi. İzmir değişimin kentidir. İzmir CHP’ye alternatif Serbest Cumhuriyet Fırkasının mitinginde  izdihamdan insanların öldüğü bir kenttir. İzmir DP’yi senelerce zirvede taşımış bir kenttir. İzmir değişimini hep desteklemiştir. İzmir ilk defa değişimin karşısında yer almıştır. Bunun da belki de önümüzdeki süreçte bedelini ödeyecek. Ben ilçelerde de Kılıçdaroğlu'nun sokağın sesine kulak vermeden atadığı belediye başkanları ile ilgili sorunlar olabileceğini düşünüyorum.  Performanslara bakarsak en az 3/2 oranında değişim kaçınılmaz ilçelerde. Özgür Özel’e desteğini açıklayanlardan da değişmesi gerekenler var” dedi.

EN AZINDAN BİZİM ADAYIMIZ OLSUN DENİLEBİLİR
Oy farkının az olduğu ilçelere nazaran garanti olarak görülen ilçelerde Özel ekibinden isimlerin getirebileceğini belirten Yapar, “Dış ilçelerde ya da sıkıntılı yerlerde dengelerin hassas ölçüde ilerlediği yerlerde değişimin gerçekleşmesi zor olabilir. Karşıyaka, Konak, Balçova, Narlıdere gibi CHP’nin kimi koyarsa koysun seçilebileceği yerlerde aldığımız oy oranı ne, ne kadar düşünebiliriz diye bakıp, en azından bizim adayımız olsun  denilebileceği yönünde kanaat oluşmuş” diye konuştu.

İMAMOĞLU, İZMİR'İN ADAYINI BELİRLERSE O ZAMAN GENEL BAŞKAN EKREM İMAMOĞLU DEMEKTİR
Özgür Özel’in henüz bir ‘lider’ olarak belirtilmeyeceğini belirten Yaldız, “Erdoğan bir lider. Partisini bir adım öteye taşıyacak olan herkesi süreç içinde vitrine çıkardı. Kendisine küfür edenler dahil. Harun gibi geldi Karun gibi oldu diyenler dahil. Aldı onu meclis başkanı yaptı. Hesap sormazsam namerdim diyenlerle kol kola yürüyor. Partisinin başarısının yolu kimden ve nasıl geçiyorsa… Yeri geldi CHP Genel Sekreterini partiye getirdi, selam vermekten imtina ettiği CHP’lilerle yol yürüdü. Alevi açılımı yaptı. Deniz Baykal en büyük parti içi rakiplerini belediye başkanı, milletvekili yaptı. Partideki kontrolü sağladı. Kemal Bey de zaman zaman bu operasyonları yapmıştır. Kemal Bey adalet yürüyüşü ile liderlik unvanını hak etmiştir. 2019 seçimlerde sağladığı uzlaşıyı kimse yabana atamaz. 6’lı masaya 2 sandalye daha eklese seçimi kazanmıştı. Benim kurultayda tek üzüldüğüm şey, kürsüye çıkan, özellikle yeni seçilen milletvekilleri arasında Murat Bakan da var. 14 Mayıs’ın tüm sorumluluğunu Kılıçdaroğlu'na atması. Sizde adaydınız bölgelerinizde. Kılıçdaroğlu 2 milyon oyla kaybetti.1 milyon 500 bin fazla oy gelmiş olsa Kemal Bey Cumhurbaşkanı olacaktı, karşısında duranlar da emrine amade olacaklardı. Türkiye’de bu kadar milletvekili adayının toplam 1,5 milyon oyu taşıyamamış olmasının sorumluluğunu niye kimse üstüne almıyor? Faturayı Kemal Bey’e iliştirdiler ve gönderdiler. Değişim tek başına sokakta karşılığı varsa anlam ifade eder. Bu da uygulamada olacak. Adam çok başarısız, çöpü toplayamıyor ancak sen seni destekledi diye atarsan onu o zaman değişimci değilsin. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çok önemli bir sözü var ‘Geldikleri gibi giderler’… İlçe belediye başkanları nasıl geldiyse öyle gitmesinde bir sıkıntı yok. Sokağın sesini dinlemede paraşütle inenler aynı şekilde giderler. Adam paraşütle gelmiştir, ama başarılı olmuştur, o zaman sokağın sesine bakacaksın. Ben Özgür Özel parti içinde ne kadar adı kadar özgür kalabilecek onu merak ediyorum. Denge sağlanabilir ve iki başlı görüntü verilmezse… Ki iki başlı görüntü CHP’nin sonu olur.  Ekrem İmamoğlu, İzmir'in adayını belirlerse o zaman Genel Başkan Ekrem İmamoğlu demektir. Bunu  tüm halk görür” dedi.