HABERLER>EKONOMİ
25 Ağustos 2021 Çarşamba - 10:40

Av sezonunda geri sayım… Sardalya tehlike altında!

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama Teknolojisi Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Okan Akyol, 1 Eylül’de başlayacak yeni av sezonuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Hamside yaşanan düşüşün aksine sardalya avında yükseliş olduğunu belirten Prof. Dr. Akyol, “Yüksek balıkçılık ve avcılık baskısı nedeniyle stoklar zarar görüyor. Bir stoka çok fazla yüklenildiği zaman tür üreme şansı bulamazsa, bir iki yıl dayanabilir. Bu çok hassas bir denge. Belki bir kota sistemi getirilerek bu denge sağlanabilir. Eğer bu yapılamazsa stoklarımızdan bazıları çökmeye başladı diyebiliriz” dedi.

Av sezonunda geri sayım… Sardalya tehlike altında!

Menduha Ceylan / EGEDESONSÖZ- Balıkçılıkta av sezonunun başlamasına sayılı günler kaldı. Balıkçılar hızla hazırlıklarını tamamlarken; vatandaşlar geçtiğimiz av sezonunda başlayan müsilaj yüzünden balık tüketme konusuna tedirgin yaklaşıyor.

Birçok çevresel tehdidin bir araya gelmesiyle meydana gelen müsilaj, Marmara Denizi yüzeyinde etkisini kaybetse de derinlerde varlığını sürdürüyor. Uzmanlar, Marmara Denizi’ni kirleten etmenlere karşı önlem alınmadığı takdirde müsilajın kalıcı bir soruna dönüşebileceğinin altını çiziyor.

1 Eylül’de başlayacak av sezonuna yönelik konuşan ve müsilajın balık tüketimine etkisini değerlendiren, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü, Avlama Teknolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Akyol, 2020 yılında yaşanan üretim kaybı üzerinden yeni av sezonuna ilişkin uyarılarda bulundu.

BALIK MÜSAİLAJ SEBEBİYLE AÇIĞA KAÇIYOR
Müsilajın balık tüketimine zararlı bir etkisi olmadığını sebepleriyle birlikte açıklayan Prof. Dr. Akyol, “Müsilaj sadece bölgedeki balıkların yaşam alanını daraltıyor ve balıkçıların avlanmada güçlük yaşamasına sebebiyet veriyor ağlarına takılarak… Ancak müsilaj balıkla direkt irtibatı olan bir madde değil. Müsilajın bulunduğu kesimde oksijenin de azalması sebebiyle balık olmuyor. Balıklar müsilajlı bölgelerden uzaklaşarak daha temiz zonlara doğru ilerliyor. Müsilaj bölgesinden balık yakalanabiliyorsa bu yenilebilir, yenmez gibi şey söylemek yanlış olur” diye konuştu.

ÜRETİM AZALDI…
Prof. Dr. Akyol, 1 Eylül tarihinde başlayacak av sezonuna,  2020 yılı üretiminde yaşanan azalma doğrultusunda endişeli bir şekilde baktığını belirten açıklamalarda bulundu. 2020 yılı üretiminin, 2019 yılı üretimine göre yüzde 21 oranında bir azalma gösterdiğinin altını çizen Akyol, “Bunun pek çok sebebi var; kirlilik, aşırı ve yanlış avlanma, küresel iklim değişikliğine bağlı deniz suyu sıcaklıklarının artması gibi. Örneğin deniz suyu sıcaklıklarının artması sebebiyle geçtiğimiz yıl hamsi çok geç indi kıyılarımıza. Karadeniz’in güneyine doğru zayıf bir hareket oldu. Bu göç rotasını eskiden uzun süre sürdürürdü ancak suların ısınması sebebiyle daha kısa süre sürüyor ve kısa bir süre sonra tekrar kuzeye yönleniyor, dağılıyor ya da aniden Gürcistan kıyılarına kaçma gibi eğilim gösteriyor” ifadelerini kullandı.

YÜZ BİN TONLUK KAYIP!
Türkiye’de ana avcılığın hamsi üzerinden yapıldığını hatırlatan Prof. Dr. Akyol, ana türlerdeki azalmanın genel üretimi ciddi oranda etkilediğini söyleyerek “2019’da 263 bin ton hamsi yakalanmışken, 2020’de 171 bin tona düştü. Yaklaşık yüz bin tonluk bir kayıp söz konusu. Karadeniz için önemli bir tür olan çaça balığımız 2019’da 38 bin tondayken, 2020 yılında 26 bin 800 tona geriledi. Dolayısıyla bizim ana yakaladığımız türlerde ciddi azalmalar olması genel üretimimize yansıyor.

AŞIRI YÜKLENME SARDALYAYA ZARAR VEREBİLİR!
Geçtiğimiz yıl yaşadığımız kayıp bu yıl da beklenebilir bir durum. İstavrit 2019’da 20 bin ton yakalanmış, 2020’de 12 bin tona gerilemiş… Dolayısıyla bizim tonaj oluşturan balıklarımızda gittikçe bir azalama söz konusu. Sadece Ege’nin balığı sardalyada küçük bir yükselme var; 2019’da 19 bin tonlardayken 2020’de 21 ton yakalanmış. Hamside kayıp olması av gücünün sardalyaya yönlenmesine sebep olmuş olabilir. Bizim filo gücümüz yıllık 300 – 400 bin ton avlamaya yönelik. Dolayısıyla bir tür azaldığı zaman filo diğer türe yüklenmeye başlıyor o da başlangıçta artış varmış gibi gözükse de stokta aşırı yüklenme olursa hızla çöker. Yüksek balıkçılık ve avcılık baskısı nedeniyle stoklar zarar görüyor. Bir stoka çok fazla yüklenildiği zaman tür üreme şansı bulamazsa, bir iki yıl dayanabilir. Bu çok hassas bir denge. Bu konuda devamlı olarak bilimsel çalışma yapılması ve türlerin izlenmesi gerekiyor. Belki bir kota sistemi getirilerek bu denge sağlanabilir. Eğer bu yapılamazsa stoklarımızdan bazıları çökmeye başladı diyebiliriz…” dedi.

BALIKÇILAR ELLERİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI!
Prof. Dr. Akyol, Türkiye’nin 10 yıl öncesinde 300 binlerde seyreden hamsi üretiminin artık 200 bin tonların altına düştüğünü hatırlatarak  “Kota tahsisi yapılarak avlanma gerçekleştirilmesi bu stokları sürdürülebilir kılar” dedi ve 1 Eylül’de başlayacak av sezonuna ilişkin, “Bizler yeni sezonun olumlu geçmesini temenni ediyoruz. Zorlaşan üretim koşullarında ciddi kayıplar yaşamadan av filomuzu sınırlandırmamız ve küçültmemiz gerekiyor. Çünkü artık yeterince balık avlanamıyor. Bakanlığın teknesini satmak isteyen balıkçılara yönelikte geri alma programları var; belli bir bedel ödeyip alıyor tekneyi… Bu programların sürdürülmesi gerekiyor. Balıkçılık filosunu biraz daha küçültüp kurallara uygun avcılık yaparak balıkçılığımızı sürdürebilir kılabiliriz. Bu bağlamda da balıkçılarımızın ellerini taşın altına koyması, bilimsel çalışmalara bu alanda daha fazla yer verilmesi gerekiyor”  diye konuştu.

DENİZ SUYU SICAKLIĞINDAKİ 1 DERECELİK ARTIŞ FELAKET GETİRİR!
Doğayı ve insanı ciddi bir şekilde tehdit eden küresel iklim değişikliğinin, süreç içerisinde balıkçılığa da geri dönüşü olmayan zararlar verebileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Akyol, mevsimlerle birlikte balıkların göç periyotlarının da değişiklik gösterdiğini söyledi. Akyol, Türkiye’nin astropikal bir kuşakta olduğunu ve balıkların normal şartlar altında belli sıcaklıklar aralığında hareket ettiğini aktararak, küresel iklim değişikliğinin etkilerine yönelik şu ifadeleri kullandı:

Küresel iklim değişikliğiyle birlikte balık göçlerinin periyotları değişmeye başladı. Çünkü Akdeniz tropikalleşme sürecine girdi. Okyanuslarda su sıcaklığında 1.2 derecelik bir artış söz konusu şu anda ve bu yüzyılın sonunda 2 buçuk dereceye çıkacağı hesaplanıyor. Bu bir felaket. 2 ve 2 buçuk derece arasındaki bir sıcaklık artışı buzulların erimesini ve deniz suyu seviyesinin yükselmesi gibi birçok olumsuz durumu beraberinde getirir. Ayrıca astropik bölge balıkları tropikalleşme sonucu kuzeye doğru göç ediyorlar. Türkiye’den kuzeye bir göç olduğu gibi güneyden de Suveyş Kanalı yoluyla Türkiye’ye egzotik ve invasif bir göç söz konusu tabi ki. Tropikalleşme sonucunda son yüzyılda bölgeye 500’ün üzerinde egzotik tür giriş yaptı.  Bu yabancı, istilacı türler bizim türlerimizi de tehdit ediyor. Bir yandan yabancı tür tehdidi bir yandan suların ısınması tehdidi söz konusu balıklar için. Bu sebeple de balıklar kuzey enlemlerine yöneldiler. İdeal su sıcaklıklarını arıyor ve yaşamını devam ettirmek için çabalıyorlar”

 
Eski bisikletini iyiliğe dönüştür
 
DEÜ'den Tınaztepe'de olimpik yatırım
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Uluslararası Taş Kongresi İzmir'de yola çıktı
İzmir Uluslararası Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı kapsamında bu yıl ...
Turizmde büyük hayal kırıklığı… Güney Ege kepenk indiriyor
Kötü bir sezon geçirdiklerini söyleyen Güney Ege Turistik Otelciler ve ...
Memur ve memur emeklisi zammı belli oldu
Memur ve memur emeklilerinin merakla beklediği zam oranı belli oluyor. ...
 
İzmir'de okul servislerine yüzde 15 zam!
İzmir’de 2021-2022 eğitim ve öğretim yılında geçerli olacak servis ücretleri ...
Memur zammı pazarlığında son gün
Memur ve memur emeklilerinin zam pazarlığında bugün son gün. Hükümetle ...
Memur zammı pazarlığında son gün
Memur ve memur emeklilerinin zam pazarlığında bugün son gün. Hükümetle ...
 
Siyasetçilere ve yerel yönetimlere çağrı: Herkes işi gücü bıraksın, İnciraltı’na baksın!
İNGEDER Başkanı Tayfun Karabulut, İnciraltı imar planlarına ilişkin Eylül ...
Bu yıl okul çantası ne kadara doluyor?
Yüz yüze eğitim 6 Eylül’de başlıyor. Kırtasiye sektörü, bu yıl okula başlama ...
Ormanlara giriş yasağı tavuk fiyatlarını düşürdü
Ormanlara girişin yasaklanmasıyla birlikte tavuk ve kanat fiyatlarında düşüş yaşandı.
 
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Bu vapur bir milletin kaderini nasıl taşıdı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İzmir’in sosyal demokratları
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Asıl sorun Arapça tabelalar mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Pâyidar… Son Balo…
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Hayvancılıkta neden geriledik?
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Toptan ve perakende anılar…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bir portre Recai Acar...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bir başkadır Göztepe sevgisi
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva