KIRŞEHİR – İzmir'de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren halk ozanı Neşet Ertaş son yolculuğuna uğurlanıyor…

- 'Bozkırın Tezenesi' son kez memleketinde: Mezar yeri değişti…

Günün ilk saatlerinde İzmir'den havayoluyla Ankara'ya, buradan da karayoluyla memleketi Nevşehir'e getirilen Neşet Ertaş'ın cenazesi vasiyeti üzerine babası Muharrem Ertaş'ın yanına defnedilecek.

Büyük Usta için Ahi Evran Camii'nde düzenlenen devlet töreniyle ikindi namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı. Siyaset ve sanat dünyasından birçok ismin katıldığı törene binlerce insan katıldı. Cenaze töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcıları Muharrem İnce ve Gürsel Tekin, MHP Grup Başkanvekilleri Oktay Vural ve Mehmet Şandır ile Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç da yer aldı.
Neşet Ertaş'ı uğurlayan sanatçılar arasında Edip Akbayram, Sabahat Akkiraz, Ahmet Koç, Suavi, Orhan Gencebay, Sümer Ezgü, Arif Sağ, Bedia Akartürk, Kubat ve Bedia Akartürk de yer aldı.
O DÜNYAYA 'GARİP' OLARAK BAKIYORDU'
Başbakan Erdoğan cenaze töreninde şunları söyledi: ''Çok değerli dostumuz, abimiz, kardeşimiz, ozanımız Neşet Ertaş artık musalla taşında. Artık sözü yok. Söyleyeceğini söyledi; 'Çaldım, söyledim, örnek olacak şeyler söyledim, bir çizgi ortaya koydum, ben de emanet olan nefsimi sahibime teslim ettim ve ona dönüyorum' diyor.

Bu birlik ve beraberlik dünyasında üstat mahlas olarak hep garip ifadesini kullanmıştır. Çünkü o bu yalan dünyaya gaip olarak bakıyordu. Hepimiz aslında garibiz. Milyonlar, makamlar hiçbiri önemli değil. Gideceğimiz yer malum. Biz topraktan geldik toprağa gidiyoruz.
Çeşitli toplantılar vesilesiyle üstatla bir arada olduk. Onun duyguları, Anadolu'nun bir sesi oluşu, bize de farklılıklar sunuyordu. Ve ben artık bu sazın susmasından öte devamını da yetiştirdiklerinden bekliyoruz. Buna çok ihtiyacımız var. Ailesinin, milletimizin başı sağ olsun. Burada toplanan cemaatle de ortaya bir gerçek çıkıyor. Seveni çok, yeri de çok faziletli olacak.''
Orhan Gencebay: Orhan Gencebay ise ''Çok üzgünüz. Neşetimizi kaybettik. Yol arkadaşımızı kaybettik. Allah gani gani rahmet eylesin. Halkımızın başı sağolsun'' dedi.
Sabahat Akkiraz: ''O abdalların içinden çıktı onlar ezilmiş horlanmış bir topluluktur. O bir dünya müzisyeni oldu çok güzel çaldı çok güzel söyledi. Dünyada belki bir başkası yoktur o özellikleri taşıyan. Bir daha bir Neşet Ertaş gelmez. O halkın dili oldu halkın aynası oldu. Halka halkı anlattı. O gönülden gönüle gizli yollar dedi.
Zaman zaman duyardım arkadaşlarımdan benim için ''benden türkü okumadı bütün ozanlardan okudu'' dermiş. Ama onun türkülerini onun gibi okumak mümkün değil. Ozanlar çok önemli ama o değerde bir Neşet gelmeyecek. O hem aykırıydı hem muhalifti. Gönüllerimize taht kurmuş bir dönemi onunla yaşadık. Aşık olundu, sitem edildi kendi kendine küskünlüğe varana kadar anlattı. Onun değeri halkına karşı muhalifliğiydi.''
Bedia Akartürk: Cenaze törenine katılan Türk Halk Müziği Sanatçısı Bedia Akartürk, merhum Neşet Ertaş ile 20-25 gün önce İstanbul'daki bir hastanede görüştüğünü söyledi.
Neşet Ertaş ile İzmir'de askerlik yaptığı yıllarda tanıştıklarını ifade eden Akartürk, ''Büyük bir çınarı kaybettik. Onun türküleri ile çok ekmek yedik. Nur içinde yatsın. Askerliğinden beri benim arkadaşım. O İzmir'de orduevinde askerdi. Orada tanıştık. O zamandan beri dostluğumuz devam ediyor'' diye konuştu.
Akartürk, İstanbul'daki hastane ziyaretinde Ertaş'la sohbet etme imkanı bulduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: ''İyi ki gitmişim. Bir daha görmek nasip olmadı. Çok duyguluydu o gün. Sanki kalbine doğmuş, 'yolun sonu görünüyor Bediacım' dedi bana. Ben üzülmesin diye şakaya vurdum. 'Beraber konser vereceğiz hadi toparlan, bir sürü senin aşığın var bekliyor' diye biraz şaka yaptım üzüntüsünü, kederini alalım diye. Ona her şey malum olmuştu. Büyük kayıp. Büyük bir çınar gitti. Bütün halkımızın başı sağ olsun. Halkın sanatçısı, halkın göz bebeğiydi.''
Arif Sağ: Sanatçı Arif Sağ, çok sevdiği sanatçı bir arkadaşını kaybettiğini ifade ederek, ''Neşet bence ölmedi. Ölümsüzlüğe erdi diye düşünüyorum. Allah rahmet eylesin. Bütün halka ve yakınlarına baş sağlığı diliyorum'' dedi.
Kubat: Sanatçı Kubat, Neşet Ertaş'ın değer verdiği ve ilham aldığı ozanlardan birisi olduğunu belirterek, ''Aşık Mahsuni Şerifimiz vardı. Onu yitirdik. Şimdide Neşet Ertaş için son görevimizi yapmaya geldik. Tüm dünyanın başı sağ olsun. Çünkü sazı ile sözü ile bestesi ile dünyaya mal olmuş bir ozandı. Her türküde 'garip garip' diye söz ederdi. Şimdi hakikaten bizi garip bıraktı. Son görevimizi yapmaya geldik'' şeklinde konuştu.
Kubat, Neşet Ertaş'ın her zaman garibin yanında olduğunu, garibin yanında olanın da neşeli olmasının beklenemeyeceğini kaydetti.
Edip Akbayram: Sanatçı Edip Akbayram ise Neşet Ertaş'ın uzun yılardır Türkiye'nin dostu olduğunu, türküleri sevdiren, bozlakları aşılayan büyük bir sanatçı olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:
''Ülkemizin başı sağ olsun. Böyle bir değeri kaybettiğimiz için. Bizde yeri doldurulamaz o büyük insana son görevimizi yapmak için sanatçı dostları olarak buradayız. Kendisini sevgiyle ebedi istirahatgahına yollayacağız. Çok parçasını yaptım. En çok sevdiğim parçası 'Gönül Dağı' parçasını da yapmıştım. Ama şimdi 'Gönül Dağı'na yağmur ve boran düştü. Hepimiz üzüntülüyüz. Yeri doldurulamayacak büyük bir ozandı. Pir Sultanlardan Karacaoğlanlara, Dadaloğlundan Aşık Veysellere daha sonra yeri doldurulamayacak olan Aşık Mahsunu Şerif'i ve en son kalıntısı olan Neşet Usta'yı kaybettik. Hepimizin başı sağ olsun.''
Sümer Ezgü: Sanatçı Sümer Ezgü Neşet Ertaş'ın Horasan göçeri bir boyun torunlarının torunları olduğunu ve çok değerli bir müzik insanı olduğunu ifade ederek, tüm müzik severlerin Neşet Ertaş'ın türkülerini dinlediğini belirtti.

Ezgü, ''O bu toprakların avazıydı. Çok değerli eserler bıraktı. Keşke ölümüne gösterilen bu ilgi yaşamında da gösterilseydi. Ama haklın gönlünde en tepelerde olduğunu düşünüyorum. Allah rahmet eylesin'' diye konuştu.

BABASININ AYAK UCUNA GÖMÜLDÜ
Bağbaşı Mezarlığı'na götürülen sanatçının naaşı, vasiyeti üzerine, 'büyük ustam' dediği babasının mezarının ayak ucunda açılan mezara defnedildi.