1920’lerde Vogue modeli, kapak kızı ve birçok tanınmış sanatçının ilham perisi, kameranın öteki tarafına geçmesiyle II. Dünya Savaşı’nda savaş muhabiri…

Lee Miller’in isyankâr, zeki, hassas, cesur ve kararlı kişiliği…

Bu hafta Londra’daki Tate Britain Sanat Müzesinde Lee Miller’ı görmeye gittim. Bu müze evime yürüyerek 15 dakika. Sanat Tarihi yazı dizime mağara resimleri ve heykel ile başlamıştım, şimdi zamanda hızlı bir yolculuk yaparak bugün 1907-1977 yılları arası yaşamış, güzelliğiyle önce manken ve Vogue dergisi çalışanıyken zeka ve duyarlılığı ile bir savaş fotoğrafçısına dönmüş Lee Miller’ın etkileyici yaşamını ve sanatını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sonra Rönesans’a da döneriz. Amerikalı fotoğrafçı Lee Miller, Man Ray, Picasso gibi sanatçılara modellik yapmış önceleri. İzni olmadan bir kadın bağı reklamında yer almış, böyle bir reklamda yer alan ilk kadın. Edward Steichen, Miller’ın artistik fotoğraflarını çekiyor ve bu fotoğraf bir şekilde bir Kotex reklamında kullanılıyor. Ortalık karışıyor çünkü insanlar bir ped reklamında gerçek bir kadının fotoğrafının olmasını yakışıksız bulmuşlar o yıllarda.

Nazi toplama Kampı Fotoğrafları

Miller kullanım haklarını devrettiği için nerede kullanılacağına karışamadığı fotoğrafı, böylece hoşlanmadığı ve onaylamadığı biçimde böylece Kotex reklamına giriyor. Bunlar olurken reklamın tepesinde “Bütün kadınlar onaylıyor!” ifadesi de yer almış… Miller bu olaydan sonra modelliği bırakmış ve sanat, moda fotoğrafçılığına başlamış.

Daha sonra İkinci Dünya Savaşı sırasında Vogue’un savaş muhabirliğini yapmaya başlayarak kendini iyice geliştirmiş. Kariyerinin bu döneminde Miller Paris’e, Nazi toplama kamplarına gitmiş, bir noktada 1945 senesinde Hitler’in terk ettiği boş dairesindeki banyoya bile girmiş. Bu fotoğraf çok ünlü…

Hitler’in Küvetinde

Sürrealizm: Bilinç Dışına Yönlenen Sanat Formu

Paris’te I. Dünya Savaşı sonrası yeniliğin öncüsü olan Kübizmin yerini, kendinden önceki Dadacılık akımı gibi, modern sanatla ilgili tüm kalıpları reddeden Sürrealizm almaya başlıyordu. Sürrealizm, Dada akımının aksine içe yönelen, Sigmund Freud ve Carl Jung’un psikanaliz ve hipnoz gibi yöntemleriyle bilinç dışına ulaşarak imgeleri kullanan yeni bir sanat formuydu.

giyim, kişi, şahıs, insan yüzü, beyfendi içeren bir resim Yapay zeka tarafından oluşturulmuş içerik yanlış olabilir. Man Ray ve Lee Miller

Sürrealistler savaş sonrası, dış dünyaya acımasızca tepki vermek yerine, insan ruhunu ve iç dünyalarını kullanacaklardı. Fotoğrafçı olmaya kesin bir şekilde karar veren Lee, 1929 yılında Paris’e geldikten sonra ünlü fotoğrafçı Man Ray’e kendisini öğrencisi olarak kabul ettirdi. Öğrencisi olarak başlayan ilişkileri, hızlıca aşka evrildi ve 3 yıl sürecek bir birliktelik yaşadılar. Bu ilişkiden sonra da Miller Sürrealist çalışmalarını sürdürdü.

sanat, resim, taslak, kadın içeren bir resim Yapay zeka tarafından oluşturulmuş içerik yanlış olabilir.

Savaşın ve Yaşamın Yarattığı Travma

İkinci Dünya Savaşında Vogue’un resmi savaş fotoğrafçısı olarak foto muhabirliğine başlayan Miller, Aralık 1942’den itibaren Condé Nast Publications için savaş muhabiri olarak ABD Ordusu tarafından akredite edildi. Tarihe tanıklık edip gerçeği kendi gözleriyle gördü ve fotoğrafladı. D-day’i, Dachau toplama kampını ve bağımsızlık dönemlerini çeken ilk kadın fotoğrafçılardan biri olarak zamanının en dürüst ve en yıkıcı hikayelerinden bazılarını belgeledi. Nazilerin savaş suçları Miller’ı sarsmıştı.

Yaşadığı tanıklıklar yıllar sonra birçok askerde olduğu gibi Miller’da da travma yarattı ve 1960’lardan sonra iyice içine kapandı. Binlerce fotoğraf çeken Miller’in sakladığı 60.000’e yakın negatif, ölümünden sonra – o zamana kadar onlardan haberi bile olmayan- oğlu Antony Penrose tarafından bulundu.

Zeki, Derin ve Hassas

Annesi hayattayken onun savaş zamanında neler yaptığını asla bilmeyen oğlu Antony, Lee Miller arşivlerini oluşturup bu sıra dışı, zamanının ötesinde yetenekli ve cesur sanatçıyı tekrardan su yüzüne çıkardı. Birçok yayın onun savaş travmasıyla alkole yöneldiğini yorumladı. Acaba Miller’ın tek travması savaşa tanıklığından mı geliyordu?

Yoksa, yaşamının başında erkekler tarafından bir meta olarak görülmüş, izinsiz fotoğrafları uluorta kullanılmış, yaşamının kontrolunu kendisi sağlayamamış, suistimal edilmiş, zeki, derin ve duyarlı bir kadının erkeklerden, dünyadan yaşadığı suistimaller de mi yaratmıştı bu travmayı? Bugün yaşasa @me too hareketine acaba o da girer miydi?