CHP’li Bayır çarpıcı rakamlar açıkladı: İzmir’de 1 yılda 354 fazla ölüm var!

EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, Egedesonsöz’ün canlı yayınına katıldı ve Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Koronavirüs salgınına değinen CHP’li Vekil Bayır önemli açıklamalarda bulundu. ‘Hastalık ne zaman biter?’ sorusuna cevap veren Vekil Bayır, İzmir özelinde konuşurken Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in zaman zaman AK Partili siyasilerin hedefinde olmasını değerlendirdi.

İzmir’de Şubat-Mart ve Nisan aylarındaki geçmiş yıllardaki ölüm sayılarını ve 2020 yılındaki rakamları paylaşan Bayır, çarpıcı bir koronavirüs yorumu yaptı.

Merkezi iktidar tarafından CHP’li belediyelerin engellendiğini öne süren Bayır, ‘Halka hizmet etmeye devam edeceğiz’ mesajını verdi.

CHP OLSAYDI FARKLI TARİH VEREBİLİRDİM AMA AKP OLUNCA FARKLI DÜŞÜNÜYORUM
Salgının biteceği tarih için öngörüsünün sorulması üzerine konuşan Bayır, “İktidarda CHP olsaydı farklı tarih verebilirdim AKP olunca farklı düşünüyorum. Çünkü iktidarın vatandaşı, çiftçiyi, memuru, öğrenciyi düşündüğü yok. Günde binlerce telefon geliyor. Muhtarlar arıyor bazı mahallelerde zarf içinde cumhurbaşkanlığından 500 TL’lik mektup gönderiliyormuş. İnsanlar da ‘bize niye gelmedi?’ diyerek açık açık küfrediyorlarmış!” dedi.

İZMİR’DE GEÇEN YILIN ŞUBAT-MART- NİSAN AYINDA ÖLENLER İLE 2020’DE ÖLENLER ARASINDA 354 FAZLA FARK VAR!
 İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden geçmiş yıldaki Şubat, Mart ve Nisan aylarındaki ölüm sayılarını istediğini ifade eden Bayır, çarpıcı veriyi kamuoyuyla paylaştı. Sağlık Bakanlığı tarafından her gün açıklanan vaka ve vefat sayılarından farklılık olabileceğini vurgulayan Bayır, “Büyükşehir Belediyesi’nden geçen yıl vefat sayılarını istedim. Şubat ayında önceki Şubat’a göre 42 kişi fazla vefat ediyor. Mart ayında 75, Nisan ayında 237 kişi fazla vefat ediyor. Topladığınız 354 kişi fazladan vefat eden insan var. Bunlar koronadan öldü demiyorum, yanlış anlaşılmasın! Ben fazlalığı ortaya koyuyorum. Yüzde 15 civarı, nüfus artmasıyla, eceliyle ölen diyelim. 300 civarında arada cevap verilmesi gereken vefat var. Şubat, Mart, Nisan! Oysa bize İzmir ile ilgili verilen rakamlar çok düşük! İzmir’in yanında İstanbul ve Ankara için de genel merkez bir çalışma yapıyor. Bunları toplayacaklar. Bunların içinde ne kadarı salgın hastalıktan ölmüş durumda?  Bu rakamlar alınacak ve devletin verdikleriyle karşılaştırma yapılacak. Ölenlerin bazılarının testleri yapıldı, Ankara’dan sonuç gelmeden vefat etti. Doktor kardeşlerimiz mecburen zatürre yazdı. Ama test pozitif geldi. Bunlar koronadan öldü kısmına yazılmadı. Yanlış rakamlar insanları yanıltır ve tedbir almamıza engel olur. Bazı haritalar gösteriliyor İzmir’de. Salgının yoğunlaştığı bölgeler var. Mesela Buca’da cezaevi meselesi var, ciddi bir problem var. Bunu devlet adamı olarak ifade edemiyorsunuz panik yapılmaması için. Siz ifade etmeseniz de kulaktan kulağa bu yayılıyor ve aileler tedirgin oluyor. Onun yerine insanlar bunu birinci, yetkili ağızdan duysa daha iyi olur. İnsanlar hiç olmazsa bilir” açıklamasında bulundu.

BEN KÖYÜN DELİSİ GİBİ ALDIĞIM BİLGİYİ HALKA AÇIKLARIM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yetkililerden sağlıklı bilgi alamadığı yönündeki açıklamaları ve sonrasında AK Partili vekillerden gelen, ‘kimden bilgi istediler de alamadılar?’ şeklinde çıkışlarına değinen Bayır, “Sağlık müdürünü ben bizzat aramadım. Ancak il başkanımla görüşme yapıldı, bunu biliyorum. Hepimizin ayrı ayrı il müdürünün zamanını çalmamız doğru değil. Bazı veriler gizli kalmak şartıyla veriliyor. Ben söylerim, açıklarım. Köyün delisi gibi ifade ederim. Ben halkın seçtiği vekilim. Bunu bildikleri için de verileri paylaşmıyorlar. AKP’li bir vekilin, ‘Rakamları kimden istediniz de almadınız, buyurun ben vereyim rakamları’ demesi kadar tuhaf bir şey olamaz. Üslubumuza biraz dikkat etmemiz lazım” dedi.

HAMZA SÖYLEDİĞİNDE KULAK KABARTIRIZ DA ATİLLA’YI PEK DİKKATE ALMAYIZ!
Sözlerine AK Partili Vekil Mahmut Atilla Kaya’ya tepki göstererek devam eden Bayır, “AKP’lilere bakıyorum, devamlı Tunç Soyer’e saldırı içindeler. İzmir CHP’nin kalesi durumunda! Onlar bekliyorlar ki belediyelerimiz başarısız olsunlar! Yahu sen kendi ellerinde olan yerleri kaptırdın. Onların hesabını ver. Sen Torbalı’nın hesabını ver. Ellerindeki yeri aldık. Herkes haddini bilecek. Öyle Göztepe maçı izlemekle olmaz. Medyatik olayım, tribünlere oynayayım, böyle bir şey yok. Söyledikleri bir yere oturmalı. En kolay nokta Tunç Soyer’i nasıl hırpalarız! En ufak şeyleri bile büyütüyorlar. Basına servis ediyorlar. Medya haklı tabii, yazıp çizecek. Bizim belediye başkanları da o pası vermeyecek, dikkat edecek. Biz vekiller olarak da dikkat edeceğiz. Ben Atilla’yı yıllardır tanıyorum, siyasette abisiyim. Hep kendi kalesine gol atar. Bizim kalemize yaklaşamamıştır bile! Atilla bir şey söylediğinde dikkate bile almayız. Hamza konuştuğunda biraz daha, kulak kabartıyoruz ama ‘kim söylemiş?’ diye sorduğumuzda ‘Attila’ dediklerine, ‘ha öyle mi’ der geçeriz” ifadelerini kullandı.  

KİŞİ KENDİNDEN BİLİR İŞİ!
CHP’li belediyelerin üyelerine yardım götürdüğünün iddia edilmesine dair konuşan Bayır, “Kişi kendinden bilir işi! Kızılay dağıtacağı paketler için AKP teşkilatlarından aldıkları bilgi alıyor, ondan böyle diyorlar. ‘Büyükşehir acaba listeyi nereden alıyor? Kendi partililerini kollamıyorlar mı?’ diyorlar. Oysa biz öyle yapmıyoruz. Kent konseylerimiz, muhtarlarımız var. Her partiden insanlar var o listede. Biz siyasetimizi tabanda muhtarlarımız üzerinden yaparız. Konak’ta test ettim ve 3 adres verdim. Ömür Şanlı arkadaşımız kapılarına kadar götürdü ve o evdekiler beni aradı. İşte olması gereken bu! Bizim bildiğimiz Kızılay bu! Ama Kızılay üzerinde bir şaibe var. Bunu kırmaya çalışıyorlar. Keşke hepsi Konak’taki Ömür arkadaşımız gibi olsa. Buradan çağrım olsun; İzmir’in ekonomisi iyi olan insanlarının İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne destek olması ve ihtiyaç sahiplerine o kolileri götürmeleri gerekiyor” dedi.  

ERKEN SEÇİME HAZIRIZ AMA TÜRKİYE’YE FAYDA GETİRMEZ!
Koronavirüs salgının olumsuz etkileri üzerine konuşan Bayır, ‘Erken seçim ihtimalini görüyor musunuz?’ sorusunu cevapladı. Bayır, “İşsizliğin olduğu ülkelerde ayaklanmalar, yağmalamalar, başkaldırılar olur. Böyle olsun istemem. Muhtemel bir erken seçime de CHP olarak hazırlıklıyız. Şu an TBMM’de grubu olan partiler içinde en hazırlıklı olan CHP’dir. Kaçmayız. Bu böyle bilinsin. Ama ülke menfaati açısından bakıldığında yeni bir seçim piyasalarda huzursuzluk, şüphe demek! Çünkü yatırımcılarda bir soru işareti oluşuyor. ‘İktidar değişirse öyle olur mu? CHP gelirse teşvik verir mi?’ diye düşünen insanlar frene basar! Genelde seçim arifesinde sanayici önünü göremediği için frene basar. Yapılacak erken seçimin Türkiye’ye faydası olacağını düşünmüyorum. Cumhuriyetin kuruluşunun yüzüncü yılında, normal tarihinde cumhuriyeti kuranlara bu ülkenin iktidarı vereceğine ben inanıyorum” ifadelerini kullandı.

KİMSENİN ÜRÜNÜNÜ TARLADA BIRAKMAYACAĞIZ
Tarlada ürün bırakmayacaklarını ve belediyelerle koordinasyon kurarak çiftçinin malını alacaklarını aktaran Bayır, “Üreticiler bizi arasın, kimsenin ürünü tarlada bırakmayacağız. Urla’da eski belediye başkanımız hanımefendi enginar için uğraşıyor. Başkanlık yaptığı zaman kooperatifi örgütlemişti. Festival olmayacağı için kara kara üretici düşünüyor. Ama diğer belediyelerle temasa geçeceğiz ve enginarın satılmasını sağlayacağız. CHP olarak çiftçinin, küçük esnafın, yevmiyecilerin, garsonların, işçilerin yanındayız. Ticari hayat normale dönecek ama kimse eskisi gibi beklemesin. Kahvehanelere girilecek, otobüslere binilecek ama aralarda boşluklar olacak” dedi.  

‘YOKSULLARIN YANINDA OLMAYA ANT İÇTİK’ DEDİ, İKTİDARA SESLENDİ: SON BİR TÜYO VEREYİM; ‘GAVUR’ DİYEREK İZMİR’İ ALAMAZSIN!
Bayır ayrıca belediyelerin ısrarla hizmet götürmeye devam edeceklerini vurguladı ve “Israrla ve inatla kazandığımız belediyelerde halka hizmeti yerine getireceğiz. Hiçbir AKP vekili ve genel başkanı hizmetlerimize engel olamayacak. Biz yoksulların yanında olacağız. Ant içtik. İktidar da aklını başına alsın. Yaptıklarının faydası yok. Kendilerinden olmayanlara ayrım yapmaktan vazgeçsinler. Bunu İzmir’e geçmiş dönemde yaptılar. Aldıkları verginin karşılığını vermediler. Gavur İzmir, sümüklü çocuk diyerek İzmir’i alamazsın. Değiştir anlayışını diyorum ve böylece onlara tüyo verdim. Son bir ağabeylik yapayım onlara!” ifadelerini kullandı.