Büyükşehir'de tartışmalı meclis... AK Parti ve CHP arasında 'video' düellosu

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı olağan Meclisi'nin 3'ncü oturumu gerçekleştirildi.  Gediz Nehri gezisinde olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in yokluğunda Başkan Vekili Mustafa Özuslu başkanlığında gerçekleştirilen oturuma Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi ev sahipliği yaptı.

Meclis oturumunda görüşülen tüm maddeler oy birliği ile kabul edilirken, meclise gündem dışı konuşmalar kısmında çıkan 'Tire çöp depolama alanı' hakkında çıkan  tartışmalar damga vurdu.

BOZTEPE: SOYER ÖNCE İBB BAŞKANLIĞI YAPSIN
Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "İTÜ ile İBB 24 Haziran 2021'de bir protokol imzalanmıştır. Bu protokol bize sunum yapılmadan 15-16 gün önce imzalanmıştır. Oysa görüyoruz ki İTÜ üniversitesi herhangi bir raporun kendilerinde olmadığını görüyoruz. Bu protokolde ne var? İBB Ana hizmet binası hasar raporu, daha önce yapılan çalışmaların değerlendirilmesi ve yapının güçlendirmeye uygun olup olmadığı. Yine İTÜ yolladığı yazıda; Doktor Barış Erkuş, İTÜ'de hizmet vermiş ve 20 Nisan 2020'Da kendi isteği ile İTÜ'den ayrılmıştır. Bu İTÜ'nün imzalı yazısı. Peki binamız ile ilgili herhangi bir karod tespiti yapılmış mı? Yapılmamış. Kolonlar ve kirişler bilere gösterildiğinde etirel sıklaştırılmasının yapılmadığını gördük ancak burada görüyoruz ki İzmir Mimarlar Odası da bunların uygun yapıldığını 'Sayın Prof Ercan Yüksel'in henüz yayınlanmadığı çalışmanın tamamlanıp yayınlanacağı' ifadesine yer verildi. O gün bize sunum yapıldı ancak o hoca İTÜ'den ayrılmış. Demek ki o gün hem meclis hem tüm İzmir'e yanlış bilgi vermiş olduk. İzmir Mimarlar Odası tarafından yapılan açıklamada binanın yıkılması gerektiği söyleniyor. Bir alışkanlık oldu. Belediye başkanımızın aslı görevi meclise başkanlık yamak, belediye başkanımız alışkanlık yaptı, pazartesi geliyor diğer günleri gelmiyor, o zaman da meclis üyeleri de tembellik yapıp gelmiyor. Kütahya'da 4 günlük bir program yapımı, ancak burada gelip başkanlık yapmasını beklerdik. (Soyer'in Burdur ziyaretini kastederek) Eskiden köy ağaları pavyon kapatırdı, belediye başkanımız da orada mekan kapatıp sabahlara kadar eğlenmiş. Başkanımız önce İBB Başkanlığı yapsın" dedi.

KÖKKILINÇ: EGE BELEDİYELER BİRLİĞİ BAŞKANI ÜNVANI İLE ORADA
Boztepe'nin ardından söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise, "İTÜ ile İBB arasında yapılan protokol resmi bir protokol. Bunun çerçevesinde yapılan bir rapor söz konusu. üniversite hocası o tarihteki çalışmasına göre gerçekleştirmiş. Devlette Üniversitelerde devamlılık esastır. Rapor bizim belediyemize resmi olarak giriş yapıldığında açıklanacaktır. Herhangi bir şehirde İBB'nin kimseye yalan söylemesi gibi bir şey söz konusu olamaz. Gene hoş olmayan bir üslup ile kişisel haklara saldırı yönündeki.Üslup ile İBB başkanımıza saldıra bulundu. İBB Başkanımız Tunç Soyer İzmir'in başkanı olduğu gibi Ege bölgesinde başkanı gibi çalışmakta. Gediz bölgesindeki çalışmaları Ege Belediye Başkanları Başkanlığı olarak yaptığı çalışmasıdır. Başkanımız burada önemli bilgiler verdi. Özellikle Organize Sanayi Bölgelerinden gelen atıkların nasıl kirlettiğini gösterdi. Burada Ege Belediyeler Birliği Başkanımıza yapılmış saldırıyı iade ediyorum" diye konuştu.

HIZAL'DAN TİRE İÇİN VİDEO KONTRASI
AK Partili Meclis ÜYesi Özgür Hızal, "Ben bugün, dün Tire'de yapmış olduğumuz bir ziyaretler hakkında konuşmak istiyorum. Burası dün ve ondan önceki meclis toplantılarımızdaki tartışmalara neden olan alan. Tire'deki çöp toplama alanı… Öncelik ile bununla ilgili bir video çektik onun izletilmesini izliyoruz" dedi.

Video gösterimi sonrası konuşmasına devam eden Hızal, "Biz o gün diyorduk ki Ödemiş'te bir çöp toplama tesisin kuruldu faaliyete geçti, geçecek, bir takım problemlerin olduğunu söyledik ve siz bize yalan söylüyorsunuz diyerek video gösterimi yaptınız. Ancak asıl problem, İzmir gibi bir şehir, 4,5 milyonluk bir şehir ve tarihsel kimliği olan bir şehir algılarla yönetilemez. Algılar ile yönetirse sonuç bu. Algıları olguların önüne geçire ye çalışırsanız sonuç bu. Orayı rehabilitasyon ettiğinizi söylediniz ancak orada ciddi sorunlar olduğu gerçek. Keçi ve hayvan seslerini duymuşsunuzdur. Sayın belediye başımız keşke burada olsaydı ve hiçbir tartışma konusu yapamadan bu görüntüleri görsün isterdik. Dün sayın başkan, İzmir önceliği olan başkana, kula peribacalarını yanındaki çöp döküm alanını izledik, coğrafyamıza zarar veren politikaları değiştirecek dedi. Bende dün Tire'de dehşetle izledim. İBB başkanı Kütahya'da Kula'da, Gediz Türkiye'nin sorunu ise hep birlikte gidelim ancak bizim önceliğimiz İzmir. Bu alana sayın Soyer hiç gitmedi sanırım. Bu şehirde tesis almak, tesisi yapmak bir takım sorunların ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Özel sektör eli ile , yap işlet devret modeli ile çok doğru bir tesis yapıldı. Tesisin inşa süresi 14 ay gibi bir süreç. Özel sektörün hızına İBB yetişemedi. Alanın ÇED'i alınmadı. Çöp toplama alanının ÇED'i alınmadı, etrafı mera, çok yakın çevresinde zeytin ağaçları var. Başka bir tarım başka bir hayvancılık ve başkan bir İzmir… Ben bunları dün Tire'de gördüm. Bir an önce Kula'dan Kütahya'dan çıkıp İzmir'in gerçekleri ile yüzleşmesi gerekiyor sayın başkanın. Sorunun temel kaynağı burada, bir çevre sorunu varsa Tire'de Ödemiş'te, Harmandalı'nda Körfez'de var. Biz daha kendi evimizi düzenleyememişiz, sorunu kendi evimizde aramıyoruz başka yere bakıyoruz. İBB başkanı gelecek Tire'deki çöp tesisini gezecek harmandalını gezecek. Hüsnü bey o çizmeyi Tunç bey orada giysin diye vermedi, sembolik anlamı vardı bunların. Böyle mi marka kenti olacağız? Tarımın en yoğun olduğu yerde yaşanan süreci gördük. İzmir'in durumu ortada. Gelin hep beraber bu sorunları birlikte çözelim. Bakanlık düzeyinde Ankara düzeyinde hükümet düzeyinde üstümüze ne düşüyorsa birlikte yapalım. Ancak Sayın Tunç Soyer kendi üstüne düşeni yapmak zorunda. Yoksa masanın bir ayağı hep sakat kalacak" dedi.

İZMİR'İN SORUNLARI ÇOK FAZLA
Sözlerine  trafik sorunu ile ilgili konular ile devam eden Hızal, "Çarşamba meclisinde Sayın Özuslu tarafından yanlış bilgi veriyorlar dedik ancak siz biz yalancılık ile suçladınız. Biz belgeler ile konuşuyoruz, yerinde inceliyoruz ve görüntü alıyor. Buyurun birlikte gidelim. Bizi seçen insanlar bunları yapmamız için seçtiler. Biz doğruları yapmanız için bunları söylüyoruz. Biz trafik dedik ve bir sunum yapıldı, orada karşımıza çıkan şey araçların çok fazla trafiğe çıkması sorun değilmiş, demek ki başka bir yerde sorun varmış demek ki İBB üstüne düşeni yerine getirememiş. Gönül isterdi ki 2,5 yılda yapılanları da gösterseydiniz. Zaman sizin açınızdan daralıyor. İzmir'in sorunları çok fazla. 200-300 milyon para harcanmış ancak hala orada elle insanlar çöp ayrıştırıyor. Muhtemelen siz aynı performansı mendereste de göstereceksiniz. Oradaki vatandaşlarımız boşuna bağırmıyorlar.Siz bu performansı düzeltin ilk desteği biz vereceğiz" diye konuştu.

ÖZUSLU: 2,5 YILDA YAPILANLARI GÖRMEZDEN GELİRSENİZ VİCDANSIZLIK YAPMIŞ OLURSUNUZ
Hızal'ın ardından söz alan  Başkan Vekili Mustafa Özuslu, "Bizim gelenek göreneklerimizde bir takım ilkeler var. Birinin evine gidenseniz izin alırsınız. Çarşamba günü de değerli kardeşlerimize dedim ki gelin tesise birlikte gidelim dedim. Ancak bu teklif yapılmamış gibi. İBB kurumundan kimseden izin alınmadan oradaki özel sektör görevlisi bir şekilde ikna edildi, ben başkan vekiliyim ve benden izin alınmadı. Genel Sekreter'den izin alınmadı. Bir tesise gidensiniz… Beraber gidelim dediğinizde gitmeyecek miyiz? Yarın birlikte gidelim diğer gün bir daha gidelim.  O tesis çalışıyor. Görüntüler de Ödemiş görüntüleri değil Tire görüntüleri. madem çalışmıyor, nasıl oraya malzeme geliyor?  Eğri oturacağız doğru konuşacağız… Oradaki 450 milyon TL yatırım yapıldı.  Tire'deki depolama tesisin o görüntülerinin, oradaki düzensiz depolamanın yapılmaması için, orada çöpün birikmemesi için Ödemiş'te bu tesis yapıldı. 350 ton günlük atık geliyor. Tesisimiz açılalı 1 ay oldu. Buradaki bir çok tesis çalıştırmış tecrübeli işletme sahibi insanlarımız var. Tam kapasite ile çalışması için bir zaman ihtiyaca var. Oranın kapasitesi 350 ton değil bin 650 ton kapasitesi var. Zamanla kullanılacak bu. Yarın sayın Hızal ile Ödemiş'e bir daha gidelim… O tesis çalışıyor. O tesis Kula'daki çöp yığınları İzmir'de oluşmasın diye yapıldı.  Çöp İzmir'in yılların sorunudur. Ancak son 2,5 yılda yapılanları görmezden gelirseniz vicdansızlık yapmış olursunuz. Bergama Ödemiş, Menderes ve Karaburun tesisleri herkesin ürettiği çöp sorunun ortadan kaldıracağız. Orada vahşi depolama yıllardır yapılıyor. Neden 20 yıldır kimse sesini çıkarmamış? Sayın Soyer orada Tire'nin çöpünü alıp Ödemiş' götürüp ayrıştırıp çöpü bir katma değer haline getirdiğinde mi yanlış bir şey yapıyoruz?" dedi.

Özuslu'nun talimatı ile Ödemiş'teki tesisten canlı yayın yaparak tesisin çalışmasını Meclis üyelerine ve İzmirlilere izletildi.

Video gösterimi sonrası konuşmasına devam eden Özuslu, "Görüntüleri izledik neden bu tartışmaları yapıyoruz? Tesis var, tebrik edeceğinize yok çalışmıyor yok şu var diyerek algı yaratıyorsunuz. Biz Tire'nin çöpü birikmesin diye tırlar ile Ödemiş'e götürüyoruz. Bunu sayın Hızal'ın partisi ve umarım iktidar oldukları çöp sorunu olan kentlerde bu tesis gibi bir tesisi kullanmak nasip eder. Kıskanılmak güzel bir şey. Biz yaptık bunu. İzmirliler çöp sorunundan kurtulsun diye yaptık. Eğer İzmir için bir şey yapacaksak… Yapıyoruz zaten" diye konuştu.

ELBETTE Kİ SORUNLAR YAŞANABİLİR
Tire Belediye Başkanı Salih Atakan Duran ise, "Özgür Bey şehrimizi ziyaret etmiş bilsek kendisini ağırlar ve ziyaretlerinde birlikte olurduk. Bölgemizde ilmemizde bahsi geçen yerde 30 yıldır vahşi bir depolama yapılmakta.  Çöpün olduğu bölgedeki mahalle sakinlerinin haklı bir serzenişleri vardı, onu da başkanımızın başkanlığında bir toplantı yaparak çözdük. Şehrin yakınlarında rampa yapılması planlanıyordu ve bunu çözdük. Bu tesiste bütün işlemleri yaptıktan sonra depolama alanına dökülecek ürünlerin çok daha az zararı olmasına rağmen bunların dahil dökülmemesi yönünde çalışmalarımız yaptık. Rampa yapılmamış olmasından dolayı Tire ilçesinin araçları bu alana çöplerini dökmektedir. Sizin dün gördüğünüz tırlar konusunda da yeni açılan tesislerde elbette ki sorunlar yaşanabilir ve yakın zamanda randımanlı hale gelecektir" dedi.

ÖNAL: HİZMETİN ÖNÜNE GEÇİLMEK İÇİN ÇALIŞILIYOR
CHP'li Meclis Üyesi İrfan Önal ise, "Gidilen yerde Özgür bey keşke bizi de çağırsaydı ve bizde görseydik. Israrla İzmir'deki çöp sorunun çözülmesi yönündeki endişelerini görebiliyorum. Menderes konusu geldi burası ihanet dedi ve burada tarım yapılıyor dedi. İzmir'in neresinde tarım yapılamıyor? İzmir'in her alanında tarım yapılır ot biter. Böyle olursa biz tesis kurmayacağız. Geçmiş dönemlerde hep aynı muhalefetler yapılmış CHP'nin iktidarında olan yerlerde hizmetlerin önüne geçilmek için. Bana göre kıskandıkları için bu kadar bağırıyorlar" diye konuştu.

ŞİMŞEK'TEN 'BARAKA' ELEŞTİRİSİ: İNSANLIK ADINA KENDİMDEN UTANDIM
MHP adına söz alan Hakan Şimşek ise, "Özgür bey bir tespitte bulundu. Gitmiş Tire'de ziyarette bulunmuş, sizde ev sahibine sorulur izin alınır dediniz. Komple İzmir'in yöneticisi Meclis değil mi, biz misafiri miyiz İzmir'in? Oradaki nezaketen de olsa gidip müsaade istersiniz, bir ay önce açıldı aksaklıklar var diyebilirsiniz… Ancak bozuk plak gibi bizi çalıştırmıyorsunuz demek… Geçen arkadaşımız 'sizin oyunuza ne gerek var' dedi. Öte yandan hükümet size yardım etmiyor diyorsunuz, ancak ben şu görüntülerde 7-8 tane naylon baraka gördüm. Şimdi her anlamda her demde insan haklarından, çalışma hayatından bahsederken, orada öyle bir tesisin içinde o barakaları görünce ben insanlık adına kendimden utandım. Şimdi o görüntüyü keşke görmeseydik. Bunun hep birlikte sorumlusuyuz. Orada çalışanlar için de durum daha da vahim" dedi.

ÖZUSLU: BİRLİKTE ÇALIŞMAKTAN ONUR DUYARIM
Şimşek'in ardından söz alan Başkan Vekili Özuslu ise, "Şu an İzmir'deki harmandalı dahil, hiçbirinde vahşi depolama yapılmıyor. Düzenli depolama yapılıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın standartları bu… İzmir'in hiçbir tesisinde bu yok.  Önemli bir şey görünüz. Haklısınız, eğer sizin çalışanların hakkı ve hukuku hakkındaki düşünceleriniz için tebrik ederim. İnsan hakkı ile vardır onuruna yakışır bir biçimde çalışacaktır. Biz kendi sorumluluk alanımızdaki tesislerde… Hem kamu hem de özel sektörde insanların çalışma koşullarının iyileştirmesi konusunda kurumlar çalışıyor bu konuda birlikte çalışmaktan onur duyarım" dedi.

GÜNDALI: KENDİ EVİNDE YAPILMAMASI GEREKEN BİR CÜMLEYDİ
AK Partili Meclis üyesi Mustafa Alper Güldalı da Özuslu’nun izin konusundaki ifadelerini eleştirdi ve  “Ben 3 dönem meclis üyeliği yapıyorum. Bir rahatsızlığımı dile getirmek istiyorum. Özellikle 2019’daki seçim döneminden sonra sizin meclis üyelerini aşağıda bırakmak olarak görülen bazı tavırlarınız var. Biraz önce ‘Ey Özgür Beyi Hakan Bey… Bizim tesisimize giderken bizden müsaade isteseydiniz’ dediniz. Bu insanlar meclis üyesi. Ben saygıda kusur etmemeye çalıştım. Ama bazı zamanlarda bazı şeyleri hazmetmek zor oluyor. Siz ‘Bir Büyükşehir Belediye meclis üyesi, İzmit Büyükşehir Belediyesi’ne ait tesislere giderken müsaade alacak. Böyle bir ayrıştırmanın meclis üyelerimize kendi evinde yapılmaması gereken bir cümleydi” dedi.

ÖZUSLU: ORASI DA BİR DEVLET KURUMU
Güldalı’nın sözlerine yanıt veren Özuslu kullandığı ifadeleri geri almayacağını belirtti ve “Düzeltecek bir şey yok. Ben, örf adet ve geleneklerden bahsettim. Ben buradan çıkarsam Orman Bölge Müdürlüğü’ne gitsem. Elime kamera alıp bir şeyler çeksem. Orası da bir devlet kurumu. Burada bizim herhangi bir şekilde İzmirli’den ya da meclis üyelerimizden bir şey saklamıyoruz. Övünüyoruz. Çöpten katma değer yaratıyoruz. Ama Özgür Bey pekala tesise gitmek ve incelemeler yapmak istediklerini belirtebilirlerdi. Hukuken böyle bir imkan varken, bir gün önce de beraber gitme teklifi bizim tarafımızdan yapılmışken… Benim eleştirim bu. Yoksa sakladığımız bir şey yok. Çöp konusunda önemli ir yol aldık. Muhalefet tarafından takdir edilmeyi beklemiyorum ama insaflı ve vicdanlı olmak lazım” diye konuştu.

KÖKKILINÇ: BU SEFER DE DOKUZ EYLÜL BİZE TEKLİFTE BULUNSUN
CHP adına eleştirilere yanıt veren Grup Sözcüsü Kökkılınç ise, "Az önce bahsedilen barakalın bizim çalışan personelimizin barınması ile ilgisi olmadığı bilgisini aldım. CHP emekten ve emekçiden yanadır. Buradaki Tire'de döküm yapılan düzensiz depolama alanı. 1992 yılından beri kullanıyor. Biz bundan kurtulmak için Tire'de 2 transfer istasyonu yapıyoruz. Hedefimiz zaten düzensiz  depolama tesislerinden kurtulmak. Ödemiş'teki tesissimiz 1 ay önce açıldı. Bir reaktörün boşaltılması gerekmiş, o yüzden düzensiz depolama alanına dökülmüş. Atık tesislerinde Türkiye'deki birinci şehiriz. Belediye Meclis üyelerinin orda kendiliğinden işlem yapması… Daha önce yetki istenmişti ancak böyle bir yetki veriminin olmadığını sadece Büyükşehir'e sorma yetkisi var olduğu bilinmektedir. Belediye Meclis üyelerin kendiliğinden resmi bir kuruma giderek denetim yapma yetkisi yok. Keşke o saatte belediye meclis üyelerimiz ile hep birlikte gitseydik. Trafik konusunda Özgür bey bir şey yapılmıyor dendi ancak onlarca proje sunuldu denildi. Demek ki onlarca projemiz olduğunu gördüler, teşekkür ederiz. Ancak onlarca projemiz olduğunu görüp sonra da çalışmıyorlar demek çok ilginç. Dokuz Eylül Konusu'nda da bu sefer Dokuz Eylül bize çalışma teklifinde bulunsun ve bizde değerlendirelim. İBB başkanımızı gibi, tüm meclis üyelerimiz Ege Bölgesi ve Türkiye'nin tümüyle ilgili sorumlulukları var" diye konuştu.

AYYILDIZ: BU SORUN TİRE'NİN İZMİR'İN ASIL SORUNUDUR
AK Parti Tire Meclis Üyesi Ali Ayyıldız ise, "Çöp için 3 ayaklı bir işlem lazım. Tesis var, evet var… Aktarma istasyonumuz var mı yok, atık depolama alanımız var mı? Yok.  Burada hiçbir olay yok. Depolama tesisimiz, aktarma istasyonumuz yok… 2012'den itibaren büyükşehir sorunu diyorsunuz. 2019'da bu sorunu çözeceğiz diye söz verdiniz ancak 2 yıl geçti. Bu sorun Tire'nin İzmir'in asıl sorunudur" dedi.

ÖZUSLU: ANLAŞILMIŞ GİBİ DEĞİL
Ayyıldız'ın söylemleri sonrası konuşan Başkan Vekili Özuslu, "Tire'nin çöp meselesini çözmeye çalışıyoruz Tire Meclisi Üyesi arkadaşımız karşı çıkıyor, anlaşılmış gibi değil" diye konuştu.

YILDIZ: İZMİR ADINA OLAN DURUŞUMUZU DEVAM ETTİRECEĞİZ
AK Parti adına söz alarak kendilerine yöneltilen eleştirilere yanıt veren Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise, "Nezaket ve kuralları bilen insanlarız. Tire'deki atık toplam alanına zaten birçok insan geliyordu bir şeyler toplamak için... Tesise gitmeden önce de Ödemiş meclis üyemiz aradı ve öyle gittik. Biz hiçbir zaman engelleme siyaseti yapmadık. Biz yap işlet devret modelini yıllarca savunduk ve tesis üzerinden de bir eleştiri getirmedik. Dün gittiğimiz de tesisi 5 gündür çalışmıyordu, mevcut kapasitesi yüzde 15'in de altında çalıştığını gördük. Tesis 15 ayda bitti ancak çok eski bir mazisi var. 20 yıldır Tire'nin sorunu yaşadık ve gördük. Orada çıkan son atığın nasıl bertaraf edeceği yönünde bir şey yok. Biz çelişkileri ortaya koymaya çalışıyoruz. Zeytin ağaçlarını gördüğümüzde gübrelemeye dönmesi için nasıl bir tesis lazım diye sorduk. Tesise gelmesi gereken çöpler maalesef Tire'ye dökülmeye devam ediyor. Planlanan düzenleme deposu Ödemiş'te planlanmış sonra da Tire'ye gönderilmiş. Bizim muhalefet gibi asli bir görevimiz var. Biz bazı CHP'li arkadaşların iddia ettiği gibi engelleme siyaseti yürütmedik. 20 yıldır girdiğimiz her seçimde iktidar olmuş bir partiyiz. Taş üstüne taş koyanın bizim gönlümüzde yeri vardır. Bunu o ya da bu partili diye ayırmayız. Sayın Soyer bugün Kütahya'da, orayı gezerken bizden izin aldı mı? Biz neden alıyoruz? Biz izinlerimiz aldık aradık, tesisi bize yönetim kurulu üyesi gezdirdi. Bakın biz diyoruz, tesisi güzel bir tesistir. Orada çıkan son atığın bertaraf konusunda Tire'deki vahşi duran sistemi eleştiriyoruz.  AK Parti iktidarları çevreye ve halka karşı duyarsız değildir. Her ne kadar meclis üyeleriniz oyunuz önemli değil dese de , biz çalışmalarımızı yürütmeyi sürdüreceğiz. İzmir adına olan duruşumuzu devam ettireceğiz. Bugün de gelen tüm kararları oy birliği yaptığımız gibi!" dedi.

DÜNYA BANKASI KREDİ İLE İLGİLİ FLAŞ AÇIKLAMA
AK Parti adına söz alan Boztepe, "Dünya bankası Türkiye direktörü Auguste Tano, 'deprem sonrası deprem ile ilgili herhangi bir kredi anlaşmamız yoktur' dedi" diye konuştu.

GÖKÇE: CUMHURBAŞKANI ONAY VERİRSE SONUÇLANACAK
Boztepe'nin iddiaları hakkında konuşan Genel Sekreter Buğra Gökçe, "Dünya Bankası ile bilgi vereceğim. Büyükşehir Belediyemiz İller Bankası Genel Müdürlüğü nezaretinte Dünya Bankasıyla 3 aylık müzakere süreci yürüttü. Bu müzakerelerin kapsamı deprem de hasta görev az ve orta hasarlı konutların dönüşümü için bir finansman ile İzmir’deki deprem sırasında birinci derecede öncelik arz eden yolların mukavemeti ve deprem dayanıklılığını artırılmasına ilişkin bir miktar da kamu binasının güçlendirilmesi ve yeniden yapılandırılması içindi. Bu görüşmelerin tamamında İller Bankası Genel Müdürlüğünün en az Daire Başkanlığı düzeyinde yöneticileri bulunmuştur. Dünya Bankasının da Türkiye’de görevlendirilmiş tüm sorumluları içerisinde yer aldı. Büyük ölçüde mutabakat oluştu. Ancak Dünya Bankasının onaylanmış bir kredisin olması için belli şartlar var. Bu kredi için Dünya Bankası İller Bankası üzerinden kullandırmayı ve Hazine garantisini ön şart koşuyor. Hazine garantisinin olabilmesi içinde ülkenin yatırım programına girmesi ve Cumhurbaşkanımızın da bunu onaylaması gerekiyor. Daha öncesi finansmanlarımızın tamamında Hazine garantisi olmamasına rağmen  yatırım programına girme şartı var idi. Cumhurbaşkanımızın bunu yatırım programına alınması, onaylanması halinde mutabakata teknik olarak varılacak. 
İBB binası daha önceki yıllarda da depreme dayanıklılığı anlamında test ediliş. Pazartesi günkü sunumda da söylendi üzere 2005’ten sonraki depremde binanın beton kalitesinin C15 olarak görüldü. Bu çok dayanıksız bir beton türü. Bu biçimiyle binanın o tarihten sonra içinde bulunulması o haliyle çok mümkün olmayabilir güçlendirilmeye ihtiyacı var denilmiş. Ama İzmir’de 7 yüzeyinde deprem olacağı bilinmiyordu. En fazla 6 düzeyinde olabileceğine dair bir bilgi var. biz 30 Ekim depremini yaşayan kadar da İzmir’de o düzeyde olmuş veya beklenmiş değildi. 2016’da Meclis Üyemiz Osman Bey’in bahsettiği raporda özellikli bir firmadan binanın içinde yaşam sürerken güçlendirme yapılabilir mi diye alınmış bir rapor. Binamızı taşıyan başkan bir yer olmadığı için içinde yaşam sürerken güçlendirme yapılabilir mi, başka güçlendirme teknikleri kullanılabilir mi diye o raporda da aynı şekilde öncelikli olarak binanın başka binaya taşınması denilmiş. İçindeyken böyle bir güçlendirmek yapılamayacağı görüldü. Pazartesi sunulan rapor ilgili konu şudur: biz binamızın depremden sonra  birkaç firmayla özellikli olarak testlerini yaptırdık. Bunlar daha önce binamıza güçlendirme amacıyla hizmet veren ülkemizde tanınmış firmalar. Yapılan gözlemsel etütlerde arka bloklarda az orta hasar, ancak denize bakan bloklarda hasarın daha büyük olabileceği ve ayrı etüt edebileceği belirtildi. Bunu üzerine biz daha öncesinde İTÜ ile temasta bulunduk. Belediye meclisimizin huzuruna da haziran meclisimize onaylanmak üzere geldi ve imzalandı. Bahsedilen çok daha önce bu çalışma başlamış idi. İki tane öğretim üyesi vardı içinde. Bir tanesi ayrılmış sonradan ama bir tanesi kürsünün öğretim üyesi. Bunların daha öncede binamız ile ilgili çalışması var. Süreklilik içerisinde İTÜ kurumsallığı üzerinden bu yapıyı sürdürmeye çalıştık. Nihai rapor oluşmadan önce Sayın Başkanımız raporla ilgili yeme bulgular ortaya çıktığında belediye meclisimizin bilgilendirmesine sunulsun istedi. Hocalarımızın tespitini sunmaya karar verildi. Bayramdan sonra nihai rapor elimize ulaşır tahmin ediyoruz. Oluşan nihai raporu detaylı bir şekilde meclisimize sunarız diyoruz" dedi.