HABERLER>POLİTİKA
29 Mayıs 2023 Pazartesi - 13:40

Araştırmacı Yaldız’dan seçim değerlendirmesi… İzmir’de 2024 seçimlerinin şifreleri… İpler İYİ Parti’nin elinde!

İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci Ümit Yaldız, Cumhur İttifakı’nın 2024 seçimlerinde psikolojik üstünlükle yerel seçime gireceğini kaydetti. 6’lı Masa’da bir iç tartışmanın yaşanacağını kaydeden Yaldız, “İYİ Parti’nin 6’lı Masa’dan ayrılması ile beraber konjektür farklı noktaya evrilebilir. İYİ Parti büyük ihtimalle yerel seçimlerde CHP’den istediği oranlarda ilçe alamazsa ayrı hareket edebilir. İYİ Parti bağımsız bir seçim yapmadı ve müstakil olarak seçime girebiliriz diyebilir, 5 sene sonrasına atılım için… İzmir’de renkli bir yerel seçim geçireceğiz.” dedi.

Araştırmacı Yaldız’dan seçim değerlendirmesi… İzmir’de 2024 seçimlerinin şifreleri… İpler İYİ Parti’nin elinde!

EGEDESONSÖZ- İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci Ümit Yaldız, Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Programda ikinci tur seçim süreci ve çıkan sonuçlar, ittifak liderlerinin seçim süreçlerini alacakları pozisyonlar ve seçim sonuçlarının ülke ve İzmir'deki yerel seçimlere etkileri konuşuldu.

KILIÇDAROĞLU İKİNCİ TUR SEÇİM SÜRECİNİ BENCE İYİ YÖNETTİ
Seçim sonuçlarını yorumlayan Yaldız, ikinci tur sürecinde liderlerin performansına dikkat çekti. Kılıçdaorğu’nun ilk tur seçimine göre yepyeni bir kampanya süreci başlattığını kaydeden Yaldız, “Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belliydi. Cumhur İttifakı mecliste 323 vekil sayısını bulmuş, Erdoğan yüzde 49,5 oy almış. Geçmiş olsun dedim. Derin bir şok yaşayan, hayal kırıklığına uğrayan Milet İttifakı seçmeni durumu o an anlayamamış olabilir. Biz profesyoneliz. Hem gazeteci hem araştırmacı kimliğimle süreci görmek gibi avantajımız var. İkinci Tur’da sonuç ne olursa olsun yüzde 48-49 da olsa kayıp kayıptır, zafer zaferdir. Bu tam bir zafer midir, yoksa sonuçlarının ne olacağını bilinmeyen Pirus Zaferi midir? Matematiksel olarak bakıldığında iki lider de oyunu arttırmış, 2,5 milyon oy farkı vardı. Gelinen noktada ikinci turda 2,2 milyon oy farkı kalmış. Kılıçdaroğlu ikinci tur seçim sürecini bence iyi yönetti, yepyeni kampanya yaptı, seçmenini yeniden umutlandırıp sandığa katmaya başardı. Özdağ’ın katılımı ve Babala TV’deki sohbetin yankıları ile ikinci tur öncesinde son 7 günde tüm tuşlara bastı Kııçdaroğlu. Somut vaatler arasında BTK tarafından engellendiği söylenen kredi kartı borçlarının ertelenmesine kadar vaatler vardı. Süper Lig’in TRT’de yayınlanacağına kadar o kadar somut şeyler söyledi. Milliyetçi, anti-mülteci söylemi öne çıkardı. Özdağ gibi milliyetçi çizgideki biri ile Yeşil Sol’un desteklediği aday oldu. Sinerji oluşturdu” dedi.

ERDOĞAN’IN İKİNCİ TUR’A ÇOK YÜKLENMEMESİNİN NEDENİ…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın stratejisinin görünürlüğü azaltarak karşı tarafı konsolide etmeme üzerine kurmuş olabileceğini kaydeden Yaldız, “Erdoğan , Oğan ile yaptığı görüşme sonrası bir iki TV ekranında ve mini miting yaptı. Sonrasında izini kaybettim, acaba tatile mi çıktı diye düşünmedim değil. Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur için koşturduğu, herkesi ilgilendiren somut vaatlerde bulunduğu, hatta 6’lı Masa’ya bir sandalye daha eklediği süreçte Erdoğan bir yerlerde rakibini izler gibiydi. Ekip çalıştı ama Erdoğan topa girmedi.  Niye böyle yaptı? Rakip alanda yaşanan hayal kırıklığını tamir edip yeni kutuplaştırıcı söylemlerle karşı tarafı sandığa daha fazla sarılmalarını engellemek için olsa gerek. Karşıdaki bozgunun devamından yana bir tavır koydu. Erdoğan iki kelime söylediğinde Millet İttifakı unsurları sandığa motive olması mümkündü. Yayınlardan birinde montaj kelimesini kullanınca Kılıçdaroğlu bir mağduriyet durumuna düştü ve karşı atağa geçme şansı da buldu. Kılıçdaroğlu’nu ayağa kaldıran ikinci faktörlerden birisi de montaj konusudur. Kılıçdaroğlu’na sahip çıkalım duygusu yerleşmeye başladı. Kılıçdaroğlu’nun Özdağ ile yan yana gelmesi daha bir anlam kazandı. Erdoğan bu haliyle yüzde 51 ile kazanmayı garantilemişti zaten. 14 Mayıs gecesi balkon konuşması yaptı. 300 bin oy alsaydı cumhurbaşkanı olacaktı. Karşıdakileri tahrik etmeyerek sadece kendi seçmenine seslendiğini söyleyebiliriz. Rakibimiz Kılıçdaroğlu değil rehavet dedi kendisi... Kendi seçmenini sandığa taşındığında ikinci turda katılım düştüğünde de yüzde 51-52’yi zaten buluyorsunuz” şeklinde konuştu.

SANDIĞA GİTMEYEN SEÇMEN İNCE, OĞAN, ÖZDAĞ SEÇMENİ
Sandığa gitmeyen seçmen kitlesinin Muharrem İnce, Ümit Özdağ ve Sinan Oğan’a oy veren seçmenler olduğunu kaydeden Yaldız, “Doğu ve Güneydoğu’da katılım düşmüş olabilir, Özdağ’ın etkisi olabilir, mevsimlik işçilerle ilgili konular olabilir. İnsanlar o bölgeden büyükşehire mevsimlik tarım veya inşaat sektöründe çalışmak için gidiyor. Ben sandığa gitmeyenlerin Millet İttifakı seçmeni olduğunu düşünüyorum. Kılıçdaroğlu, 2. Tur’da oyunu 900 bin arttırırken sayın Erdoğan 600 bin arttırıyor. Oy paylaşımı var ama üçüncü yolcularda sandığa gitmeme eğilimi daha yüksek. İnce, Oğan, Zafer Partisi seçmenin daha yüksek… İzmir sonuçlarında her iki aday da az da olsa oy artışı yaşamış. Sandığa gidilmiş ama gidilmediyse de iki cephede de gidilmemiş. Sonuçta iki lider arasındaki ikinci tur müsabakasında 300 bin fark ortaya koymuş Kılıçdaroğlu. Erdoğan seçmeninin doyma noktası burası ve bunun dışında 10 milyona yakın seçmen ortada yok” ifadelerini kullandı.

YURTDIŞINDA YAŞAYAN İNSANIN TÜRKİYE’NİN CUMHURBAŞKANINI BELİRLEME HAKKININ OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Yurt dışı ve mülteci oylarının seçime etkisinin olup olmadığı yönünde gelen soruya yanıt veren Ümit Yaldız, “YSK başkanının yaptığı açıklamada yurt dışı oyları sayılmadan Erdoğan’ın oyu yüzde 51’di zaten. Yüzde 1 mülteci oyu vardır denebilir. Fakat sonuçta yurtdışı oyları 2014’ten beri kullanıyor. Yurtdışında yaşayan insanın Türkiye’nin cumhurbaşkanını belirleme hakkının olmadığını düşünüyorum. Normalde bir yönetici seçiyorsunuz ve Erdoğan’ın aldığı kararlar, KHK’lar, Almanya’daki yaşayan vatandaşı ne kadar alakadar ediyor? Yeri geliyor, tweet atmayı yasaklıyor, internetin şalterini indiriyor veyahut ekonomide kritik kararlar alıyor. Bütün aldığı sosyal, siyasal, ekonomik kararlar milli sınırlar içinde yaşayanları etkiliyor. 1 ay tatil amaçlı geldiğiniz bir ülkenin kaderini tayin etmemelisiniz. Erdoğan yüzde 60, Kılıçdaroğlu yüzde 40 oy almış yurtdışından… Bu tersi olsa da bun söylerim. Bu benim kişisel görüşüm. Bırakalım cumhurbaşkanlığı yurt dışı oylarını İzmir’de, Manisa’da bir milletvekili başka bir partiye geçebiliyor bu yüzdem… Yani seçimin kaderini tayin ediyor yurt dışında yaşayanlar… Etmesin mi? Bence etmesin” açıklamasını yaptı.

AK PARTİ SEÇMENİNİN YÜZDE 30-40’I BİLE DEĞİŞİM İSTİYORDU
Seçimi kaybeden muhalefetin bahanelere sarılmadan değerlendirmeler yapmasını gerektiğini belirten Ümit Yaldız, “Bazı futbol takımların çoğunluk Fener’de olur. Hakem hataları ile kaybettik gibi bahaneler dillenir. Konjektür oluşmuş, kazanmak için her şey müsait. Halk 21 yıllık iktidardan yorulmuş hatta iktidarın paydaşları da yorulmuş. ‘Bir dönem ara verelim, tazelenelim’ istiyorlardı. AK Parti seçmeninin yüzde 30-40’ı içten içe istiyordu. Oy veriyor ama kaybetmemiz lazım diyorlar. Biz yanlışlar yapıyoruz, bunları görmemiz, tazelenmemiz ve güçlü bir şekilde oyuna yeniden girmeliyiz diyenler var. Milletvekilleri hatta üst düzey yöneticiler de bu düşüncedeydi. Herhalde Atatürk’ün 15 yıl ülke yönettiğini düşünürsek Erdoğan’ın iktidar dönemini 25-26 yıla uzattık. İktidar metal yorgunluğu yaşıyor. Ekonomide global sorunların üzerine çarpı 5 var. Deprem olmuş. Adalet tartışması ve birçok alanda tartışmalar var. Dünya Ligi’nde o kadar küme düştüğümüz alanlar var ki… Böyle bir müsait ortam varken seçimi şundan, bundan dolayı kaybettik diye bir bahane olmamalı. 2017 referandumunda çıkan sonuç bugünkü sonuçtu. Dün akşam oranla da aynıydı. 52 Evet, 48 hayır... 6 yıl geçmiş. 6 yıl önceki oranı muhalefet geçememiş.. İzmir’de yüzde 68 hayır çıkmıştı. Kılıçdaroğlu bugün yüzde 67’de kaldı. İzmir’de altında bile kalmış” değerlendirmesini yaptı.

İKTİDAR KIRMIZI PLAKALARI KULLANDI, SİZ BELEDİYE OLANAKLARINI KULLANMADINIZ MI?
Muhalefet liderlerinin devlet olanaklarının kullanılarak eşitsiz bir seçim kampanyası yürütüldüğü yönündeki açıklamalarını “bahane” olarak yorumlayan Yaldız, “Babacan’ından, Karamollaoğlu’na ve Kılıçdaroğlu’na kadar muhalefetin açıklamalarını dinledik. Adil bir kampanya süreci oluşmadı, bakanlar kırmızı plaka kullandı, devletin olanakları sonuna kadar kullanıldı dendi. Siz ne bekliyordunuz? Nasıl bir Erdoğan ya da ittifak bekliyordunuz karşınızda? 2018’de de önceki seçimlerde de bu olmadı. Yine kamu kaynakları kullanılmadı mı? 90’ların romantik muhalefeti bir zamanlar bakanlar istifa ederdi, etik olurdu diyor. Böyle bir Türkiye yok. Artık başkanlık sistemi ile devletin partiye, partinin devlete dönüştüğü bir sistem var. Gerçeklik bu. Kiminle yarıştığınız,  ne şekilde mücadele edeceğinizi analiz edemediyseniz suçu kendinizde arayacaksınız. Erdoğan tabiî ki TOGG’uyla, tüfeğiyle tankıyla, savaş gemsiyle, İHA- SİHA’sıyla, tankıyla sahaya inecek. Oturduğu yerden parti teşkilatı ile mi uğraşacak? Böyle bir şey bekliyorlardı herhalde. Bir yarışa giriyorsanız rakibinizi iyi analiz edeceksiniz. Potansiyellerini, yapabileceklerini düşünürsünüz. Eskiden bakanlar vekillik sürecinde istifa ederdi. Şimdi mazbata alana kadar bakan olarak devam ediyor. Bunun böyle olacağı belliydi. Tersini beklemek Türkiye gibi bir ülkede saflık değilse başka bir şeydir. En masum ifadesiyle saflıktır. Buna göre pozisyon belirleyip aday çıkarmanız lazım. Onlar kırmızı plakaları ile çalıştı. Peki siz belediyeler olarak çalışmadınız mı? Seçim çalışmalarında belediyelerinizi iştirak etmediniz mi? Belediyelerin reklam olanaklarından faydalanmadınız mı? Faydalanmadık denebilir mi? Yeşil Sol, İYİ Parti de dahil. Türkiye’de siyaset kamu üstünden yapılıyor ve Kılıçdaroğlu bu durumdan ayrı değil. Kamu gücünü siyasetçinin elinden alın. bahane değil. Çırılçıplak Dante gibi kalır.  Manisa’daki seçim çalışmasında büyükşehir olanaklarının MHP için kullanılmadığını kaç kişi söyleyebilir? Kaç yıldır gazetecilik yaptım, elini cebine atan siyasetçi bir elin parmağını geçmez. Buradan ağlama yapılmaması lazım ve bunlar çocukça bahaneler…” dedi.

İMAMOĞLU’NUN DEĞİŞİMDEN KASTI KILIÇDAROĞLU’DUR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim sonuçlarının ardından istifa edeceğine dair kamuoyunda yapılan tartışmalarda değinen Yaldız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun son açıklamasını yorumladı. Yaldız, “Her şey yeni başlıyor, değişmeyen tek şey değişimin kendisidir demiş İmamoğlu... Bu değişimden kastı ortada… Erdoğan’ın değişme ihtimali olmadığına göre… Erdoğan zaten anayasal olarak son dönemini yaşıyor ve oradaki değişim hukuki. Orada değişim 5 yıl boyunca olmayacağına göre Kılıçdaroğlu’nun kastettiğini düşünüyorum. İnce de var. Onun da hazırlığı var. İmamoğlu değişim diyor. Çarşı bir parça karışık gibi görünüyor. Muhalefet cephesinde hareketli bir yaz geçireceğiz. Çok normal. Cumhur İttifakı homojen bir yapı ve milliyetçi-muhafazakarlar var. İki kimlik bu kanatta baskın ve net. Bu tarafta ise 6’ı Masa, Halil İbrahim sofrası… 5 benzemez burada… Karşı taraftaki çok renklilik, heterojen yapının taşınması zor. Örneğin kampanya sürecinde Kılıçdaroğlu, Atatürk ile ilgili bir video film yapmadı. AK Parti Atatürk film yaptı. AK Parti’nin geldiği noktada gerçek Atatürkçülük TOGG, İHA, SİHA yapmaktır. İdeolojik bir çizgidense medeniyeti yakalama olarak tanımlayan bir film yaptılar, doğru da yaptılar ve sevindiricidir de. Karşı taraf bunu yapamıyor. Atatürk deyince masada rahatsız olacak var, Kürt, Alevi, Sünni dediğinde rahatsız olacaklar var. Masa kalabalık ve herkesin taşıyabileceği türden değil. Karşı tarafın da kendini idare ve sevk edebilmesi kolaydı. Din, iman, vatan, millet deyince herkes hizaya giriyor” şeklinde konuştu.

CHP’DEKİ DELEGE YAPISINI BİLİYORUZ, KILIÇDAROĞLU İSTEMEZSE HİÇBİR YERE GİTMEZ
14 Mayıs seçim sonuçları üzerinden Kılıçdaroğlu’nun pozisyonunu yorumlayan Yaldız, “AK Parti oy kaybetti, tarihinde ilk kez yüzde 35,5’e düştü. İzmir’de 3 puan kaybetti. Peki dönelim karşı tarafa… 6’lı Masa var. 6 partinin toplam oyu 14 Mayıs’ta CHP yüzde 25, İYİ Parti yüzde 10 bandında yani toplasan yüzde 35… Yani 6 kadar parti iktidar yorgunu bir parti kadar oy alabilmiş. Bir ülkede bu kadar olumsuzluğa karşın muhalefetin eli güçlenmiyor. Yüzde 25’e demir artmış CHP ve yüzde 9-10 bandındaki İYİ Parti… AK Parti’nin ölüsü 6 parti kadar oy yaptı. Peki bu sonuca göre ne olmalı? Seçim kanununda değişikliğe gitmeli. Bir partinin genel başkanının ölene kadar partinin başında kalacağı ile ilgili kanun çıkaralım. Böylece biz de Kılıçdaorğlu gitsin mi, kalsın mı diye konuşmayalım. CHP’deki delege yapısını biliyoruz, Kılıçdaroğlu istemezse hiçbir yere gitmez. İkincisi, Kılıçdaroğlu yerel seçim öncesi bu değişimi siyasetin gidişatı açısından uygun bulmayabilir. Yerel seçimin riske gireceğini düşünebilir. Üçüncüsü, yüzde 45’lerde kalsaydı kalmak zor olabilirdi ama makası daralttı. Yüzde 5’lik oy farkı sürüyor ama toplumsal muhalefetin tamamının oyunu aldı ama karşıdan oy alamadı. Kılıçdaroğlu isterse devam edebilir. Türk demokrasi açısında faydası, zararı var mıdır? Bunu CHP’nin seçmeni, delegesi bilir. Tüm koşullar muhalefetin yelkenini şişirirken seçim kazanamamış olmak temiz bir başarısızlıktır. Gereği yapılmalı mı, Türkiye’de neyin gereği yapılıyor ki… Kızılay çadır satarken yakalandı, aleni bir başarısızlık ama Erdoğan söyleyince 100 gün sonra istifa etti. Bu müessese hiçbir alanda çalışmıyor. İktidar kanadında ise görevde af var. Bu tarafta o da yok. Gençler gelsin, siyaset gençleşsin diyen yok” ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN’IN ŞİMDİKİ HEDEFİ İSTANBUL VE ANKARA
Cumhur İttifakı’nın 2024 Yerel Seçimleri’ne psikolojik üstünlükle gireceğini kaydeden Ümit Yaldız, “Yüzde 52 ile seçimleri kazanmış olmak, parlamentoda net üstünlük kurmak ve moral bulmuş olmak gibi üstünlükler var. Millet İttifakı’nda hesaplaşma olacak. İmamoğlu değişim diyor, Tanju Özcan istifa diyor. Kimin ne diyeceğini, resmi görüşünün ne olduğunu öngörebiliyoruz. CHP’de bir parça sular Kılıçdaroğlu’nu götürecek kadar bulanmayabilir ama bir kısım bulanacak gibi görünüyor. AK Parti doğru adaylarla yerel seçimde süreç içinde üstünlüğü alabilir. Yerel seçimlerde doğru adaylar dengeyi bozabilir. İstanbul ve Ankara için risk var ve bu süreçte taraf oldular. Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olarak süreci deneyimlediler ve yerel seçim sonrası ilk yenilgileri ile tanıştılar.. Karizmalarında minik de olsa bir çizik var şu an… Başta bu iki kent Erdoğan’ın hedef kentleridir” şeklinde konuştu.

İYİ PARTİ’NİN ALACAĞI KARAR İZMİR’DEKİ YEREL SEÇİM SONUÇLARINI ETKİLEYEBİLİR
Doğru koşulların oluşması durumunda AK Parti’nin İzmir’de yerel seçimi kazanma noktasında mümkün olabileceğini kaydeden Yaldız, İYİ Parti’nin alacağı pozisyonun çok kritik olduğunun altını çizerek “Akşener, 6’lı masa ile devam edip etmeyecekleri yönündeki soruya bunu değerlendireceğiz dedi ve net bir şey demedi. İYİ Parti’nin 6’lı Masa’dan ayrılması ile beraber konjektür farklı noktaya evrilebilir. İzmir’de İYİ Parti’nin potansiyeli var ve bu oya dönüşmedi. Aday profilleri buna müsaade etmedi. İYİ Parti’nin İzmir’de uç olmayan, Atatürkçü, milliyetçi bir çizgiye kendisine büründürürse şu anki halinden 3 katı oy alabilirler. Bu potansiyel tek başına kadrolarla harekete geçer. İYİ Parti’nin atması gereken çok adım var. İYİ Parti, İzmir’de sonuca gidebilecek potansiyeli içinde barındırıyor. 25 senedir iktidarın karşıtına oy kullanan bir kent burası. 2002’den beri iktidara geçit vermedi ve öncesinde de Ahmet Piriştina var. İzmir’in de bir metal yorgunluğu ve dipten gelen bir arayışı var. Bu arayış üçüncü bir alternatif yol olmadığından karşılık bulamıyor. Yerel seçim öncesi kartlar karılır ve saflar farklı şekilde şekillendirse masa dağılır. Stratejik işbirliğine dönebilir. İYİ Parti sadece Tire ile tatmin olacak noktada olmaz. 8-10 ilçeyi isteyebilir. Ya da CHP ile vuruşmayı göze alabilir” dedi.

AK PARTİ’NİN BAZI İLÇELERDE YÜZDE 40 OY ALMASI BİR AVANTAJ YARATABİLİR
İzmir’deki seçim sonuçlarını yorumlayan Yaldız şunları söyledi: “Yerel seçimin hangi oluşumlarla Millet İttifakı ile mi Cumhur İttifakı ile mi gidileceği, TİP’in ve Yeşil Sol’un tavrı ne olacağı önemli... Yeşil Sol’un da seçim sonuçlarına bir etkisi oldu. Millet İittfakı aleyhine oldu. Yeşil Sol ile hareket etmek 2019 seçimlerinde büyükşehirlerde zafer getirmiş olabilir. Kimi ilçelerde Torbalı, Menemen’de seçim kazanma desteği HDP’nin aday çıkarmaması ile olabilir. Bu seçimde AK Parti’nin psikolojik üstünlüğü söz konusu. Karşı tarafın iç hesaplaşması sürece damga vuracak. İki ilçede Erdoğan önde… Kiraz ve Kemalpaşa’dan demografik ve siyasal durumu bilinen ilçeler… 10’a yakın ilçede yüzde 40 ve üzerinde Erdoğan’ın oy aldığını saptıyoruz. Bu yüzde 40 yerel seçim için avantaj. Bir yer blok ama diğer tarafın ne yapacağı kesin değil. İYİ Parti büyük ihtimalle yerel seçimlerde CHP’den istediği oranlarda ilçe alamazsa ayrı hareket edebilir. İYİ Parti bağımsız bir seçim yapmadı ve müstakil olarak seçime girebiliriz diyebilir, 5 sene sonrasına atılım için… İzmir’de renkli bir yerel seçim geçireceğiz.

Narlıdere yüzde 85 oy almış. Karşıyaka yüzde 82-83 bandında.. İzmir, İzmirliliğini yaptı.2017 referandumundaki ‘hayır’ oy oranına yakın Kılıçdaroğlu’nu destekledi. İzmir daha ne yapsın? İzmir tam 21 yıldır her seçim sonrası balkon konuşması dinleyip kahroluyor. Bundan mutlu olan yüzde 30’umuz var ama durum bu… CHP ne istedi de İzmir’den alamadı? Milletvekili istiyor,15-16 vekil veriyor. Belediye başkanı istiyor, 25-30 ilçe veriyor. Büyükşehir’i zaten veriyor, kimi koyarsa koysun veriyor. Adaya bakmıyor bile. Erdoğan karşısında duruş sergiliyor ve kırılmıyor. Özgürlüğüne düşkün, yaşam tarzına düşkün bireyler AK Parti ile aralarındaki mesafeyi kısaltmayıp ve tehdit olarak algılıyorlar. AK Partili idareciler de ön yargıları dağıtmayı başaramadı”

 
Cumhurbaşkanı Erdoğan Biden ile görüşecek
 
CHP binasına taşlı saldırı: Atatürk resmi hedef alındı!
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
30 Mayıs 2023 Salı 08:48

Akepe son 5 yıldır düzenli bir düşüş içinde, Kılıçdaroğlu ise son 5 yıldır düzenli bir yükseliş içinde. Yerel seçimde bu yükseliş sürecek ve CHP daha çok bölgeyi kazanmış olacak. Çünkü ekonomik sıkıntılar büyüyerek süreceği için halkın tepkisi olacak. Yerel seçimde ortaya çıkan manzaradan sonra erken seçim yaşanacağını öngörüyorum. Çünkü akepe ekonomiyi yönetemiyor. Takım tutar gibi parti tutulmaz. akepe 21 yılda ülkeyi oradan oraya bilinçsizce sürükledi.

Yorumu oyla      3      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan Biden ile görüşecek
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Cumhurbaşkanımız bu akşam ABD ...
'Çamlıca Kulesi'ni 1 milyon 140 bin kişi ziyaret etti'
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Çamlıca Kulesi'ni 2 yılda ...
Süleyman Soylu: Milletimiz var olsun
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul’un Fethi'nin 570. yılı dolayısıyla ...
 
İYİ Partili Özlale’den seçim değerlendirmesi: Bir dönem kapandı ama…
İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı ve İzmir Milletvekili Ümit Özlale, ...
'Kimse endişe etmesin, her şey yeniden başlıyor'
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ardından yaptığı ...
Yener'den 'milletvekili kesin sonuçları' açıklaması
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem ...
 
İYİ Partili isimden Akşener’e istifa çağrısı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından, ...
İş dünyasından seçimlere ilişkin ilk değerlendirmeler
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı ...
CHP İzmir’den Kılıçdaroğlu’na tam destek!
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimi ...
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İzmir’in sosyal demokratları
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Veda zamanı!
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Asıl sorun Arapça tabelalar mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Pâyidar… Son Balo…
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Hayvancılıkta neden geriledik?
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Toptan ve perakende anılar…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bir portre Recai Acar...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bir başkadır Göztepe sevgisi
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Şampiyon Göztepe!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva