Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) 2024 olağan mali genel kurul toplantıları son gününde.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği mali genel kurulu yapıldı. 2024 Yılı Hesap Raporu’na göre Gelirler Toplamı 25 milyon 674 bin 869 TL; Giderler Toplamı 24 milyon 877 bin 864 TL olarak açıklandı. 2025 Yılı Tahmini Bütçe 36 milyon 500 bin TL olarak kaydedildi.
“SOFRALIK ZEYTİN İHRACAT GELİRİ YÜZDE 14 ARTTI”
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı M. Emre Uygun kurulda yaptığı konuşmada, zeytin ihracatı ile ilgili bilgi vererek “Hepinizin bildiği üzere 2023-2024 sezonu sektörümüz açısından hem zorlukları hem de başarılarıyla geride kaldı. Sofralık zeytin ihracatımız bu dönemde miktar bazında yüzde 22 azalarak 78 bin ton seviyesinde gerçekleşmiş olsa da, ihracat gelirimiz yüzde 14 artarak 210 milyon dolara ulaştı. Siyah zeytin ihracatımızdan elde edilen gelir yüzde 18 artarak 162 milyon dolara, Yeşil zeytin ihracatı tutar bazında yüzde 2 artışla 48 milyon dolar gelire ulaştı. Ortalama birim fiyatımız ise yüzde 46 artış göstererek 2,69 dolara çıktı” ifadelerini kullandı.
“KISITLAMA UYGULAMALARININ İÇ VE DIŞ PİYASADA BELİRSİZLİK YARATTIĞI ORTADA”
Uygun, zeytinyağı ihracatına dair ise şunları söyledi:
“Zeytinyağı tarafına baktığımızda, 2023-2024 sezonunda zeytinyağı ihracatımız miktar bazında yüzde 52, tutar bazında ise yüzde 29 oranında azalarak 70 bin ton ve 506 milyon dolar seviyelerine gerilemiştir. Ortalama ihracat fiyatımız yüzde 48 artışla 7,16 dolara yükselmiş; ihracatın yüzde 80’i ise ambalajlı olarak gerçekleştirilmiştir.
Öne çıkan temel sorunlardan biri dökme zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlamalar olmuştur. Kısıtlama uygulamalarının iç ve dış piyasaya hiçbir katkı sağlamadığı, aksine sektörde belirsizlik yarattığı ortadadır. Bu tür kararların, sektörümüzle ve ilgili paydaşlarla istişare içinde ve öngörülebilir biçimde alınmasının hayati önemde olduğuna inanıyoruz. Bu doğrultuda, Birliğimiz söz konusu kısıtlamanın kaldırılması amacıyla ilgili merciler nezdinde yoğun temaslarda bulunmuş, sektörün sesini duyurmak için tüm gayretiyle çalışmıştır.”
“2024-2025 REKOLTE TAHMİNİ 3,60 MİLYON TON”
Uygun, Tarım Bakanlığı’nın 2024-2025 sezonu rekolte tahminine göre; Türkiye'nin toplam zeytin üretiminin 3,60 milyon ton olmasının beklendiğini dile getirdi. Uygun, “Bu üretimin 750 bin tonu sofralık, 475 bin tonu ise zeytinyağı üretimine ayrılacağı öngörülmüştür. Bu resmi raporu doğru kabul edersek Türkiye, sofralık zeytin üretiminde dünya liderliğini, zeytinyağı üretiminde ise İspanya’nın ardından ikinci sıradaki konuma ulaşmıştır. Verilerin doğruluğunu tartışmak yerine bu verileri tanıtım ve pazarlama çalışmalarımıza temeli olan yeni sloganlar geliştirmemiz açısından kıymetli buluyorum.
Orta vadede temel amacımız; katma değerli ihracat modelimizi daha da güçlendirerek, sektör ihracatını yeniden 1 milyar dolar seviyelerine taşımaktır” dedi.
Uygun, Yeni pazarlara ulaşmak ve mevcut pazarlardaki konumlarını güçlendirmek için çalıştıklarını söyledi.
ŞARMAN: YASAK BOYUNCA ÜLKEMİZ DÖVİZ VE GÜVEN KAYBETTİ
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Seyit Güngör Şarman söz alarak şunları söyledi:
“Zeytin ve zeytinyağımız yerli ve milli bir ürün. Bu özelliğiyle diğer ürünlerden öne çıkan bir nitelikte. Ülkemiz 2000’li yılların başında dünya çapında söz sahibi olmak için çok çabaladı. Bu planlamalar neticesinde, artık Türkiye’nin her iki türünde de duruma göre ikinciliği ve birinciliği tartışılmaktadır. Çok da kolay olmadı. Çok sıkıntılar çektik. Uygulamaların düzensizlikleri nedeniyle ihracatımızı istediğimiz gibi gerçekleştiremiyorduk. Dikilen yeni fidanlarla birlikte bu var yılı, yok yılı hadisesini çözer hale geldik. Öyle seneler yaşadık ki yakın geçmişte birinciliği zorladık. Üretimi artırdık. Elde ettiğimiz üretimi çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor.
Sektörde özellikle geriye doğru baktığımızda bu sektörün 13 ay süren zeytinyağı kısıtlamaları yaşadı, 450 milyar dolar gelir kaybına neden oldu. İspanya, üretimi 580 binler civarında düşük iken bizim elimizdeki ürünü değerlendirme noktasında çok iyi fırsat gelmişti. Yasaklamanın gerekçesi görünürdeki gerekçesi zeytinyağı tüketicisinin iç piyasada yüksek fiyatta tüketiminin önüne geçilmesiydi. Bir fiyat çizelgesinin kırmızı çizgisi var ve bu fiyatı aşağı çekmek için önemler gerçekleştiriliyordu. Biz kırmızı çizgiyi aşmıştık ve ihracat yasağı getirildi çözüm olarak. 5 euro seviyelerinden 9 euro seviyelerine çıkmış bir zeytinyağı vardı ve büyük paralar kazanabilecek bir Türkiye vardı. Marketlerde ürün bulamama gibi bir sıkıntımız da yoktu. Bu süreç içerisinde başka hedef de katma değerli ihracatın artırılmasıydı. Bunun artırılabilmesi bugünden yarına gerçekleşecek bir iş değil, süreç isteyen bir yoldur. Önceden planların yapılması gerekiyor. O sene itibarıyla değerlendirmemiz gereken fırsatı değerlendiremedik. Tüketicinin uygun fiyatlarda zeytinyağı yemesi diğer mesele. Ortalama konuşacağım yüzde 25’lik bir tüketici artışı oldu.
Tarım sektöründeki maliyet yükselmesini bizim ele alıp mutlaka değerlendirmemiz gerekiyor. Geçen yıl da diğer ürünlerde de durum farklı değil. Baktığımızda üreticinin maliyetlerini karşılayamayacak yeni piyasa fiyatları oluştu. Mazot, gübre, işçilik gibi maliyetler üzerinde bizim ciddi bir şekilde çalışmamız lazım. Ortaya çıkan fiyat yükselmesinin kök nedenine inmemiş olur ve her sene aynı şeyi yaşamış oluruz. Yasak boyunca ülkemiz sadece döviz kaybetmedi, ciddi bir biçimde pazar da kaybetti. En önemlisi ise güven kaybına uğradık.
İhracatçı karşıdaki alıcı ile anlaşma yaptı ya da mal bir şekilde gemiye yüklendiyse, parasını peşin aldıysa, bunlara konulacak yasak boyunca istisnai mağdur olunmayacak çözümler üretmesi gerekiyordu. Bazı ihracatçıların aynısı az olsa da firmalarla sorunlar yaşadı. Bu konuların tekrar önümüze çıkmaması için çok çalışmamız lazım.”
YANYA: İÇERİDE MALİYETLER ARTTI AMA KURLAR BASKI ALTINDA
Kurulda söz alan Poyraz Zeytinyağları Genel Müdürü Mustafa Soykan Yanya “Problemin temel nedeni geçen yıl 550 milyon dolar olan zeytinyağını bu yıl 360 milyon dolar ile kapatacağız gibi .Yüzde 30’luk bir kayıp var. Temel nedenlerden biri. Güngör Bey’in söylediği gibi içeride maliyetler çok arttı ama kurlar baskı altında. Burada kurlara değinmezsek eksik olur. Geçen yıl yasaklar zamanında biz ortalama fiyat bildiriyoruz, hasat ile hasattan diğer hasada geçildiğinde fiyatlarda ciddi dalgalanmalar olabilir. Ağırlıklı aritmetik ortalamaya geçmeyi öneriyorum. Daha doğru bir yere gelmiş olabiliriz.
18 litreyi 1 litreye eşitleyebiliriz. Skor vererek ihracat ödüllerini dağıtırsak daha doğru bir yaklaşım olur. Benim elimde veriler hazır dilerseniz paylaşabilirim” ifadelerini kullandı.
EZZİB 2024 Yılı İhracat Ödül Töreni” ve “OLIVEtoLIVE: Zeytinin Bereketinden Hayata 1. Ulusal Fotoğraf Yarışması” ödül töreninde kazananlara ödülleri verildi .