İzmir-Çeşme Otoyolu, Turgut Özal döneminde açılmıştı, 1992 yılında…

“Ne gereksiz bir yatırım!” diyenler çoğunluktaydı o zamanlar...

İtirazlara, isyanlara rağmen o yol hizmete girdi.

Çeşme ve Alaçatı, turistik açıdan çok daha ilgi çekici hale geldi.

Alaçatı’nın değeri kat kat arttı.

***

İzmir-Çeşme Otoyolu’nu her gün binlerce araç kullanıyor.

2022’nin Ocak ayında 544 bin araç geçişi olmuş.

Şubat ayında 536 bin, Mart’ta 667 bin, Nisan’da 748 bin, Mayıs’ta ise 862 bin araç kullanmış o yolu...

Haziran ayının 2021 rakamına bakalım.

1 milyon 204 bin araç geçişi sağlanmış İzmir-Çeşme Otoyolu’nda…

Temmuz ayında rekor kırılmış, 1 milyon 468 bin ile…

Önümüz Kurban Bayramı…

Bayramlarda Çeşme’ye üç günde 750 bin araç girişi olduğunu da hatırlatalım.

***

Hal böyleyken…

Yani yaz aylarında İzmir-Çeşme Otoyolu’ndaki araç yükünün arttığı bilindiği halde…

Bir değil, iki noktada ekolojik köprü yapımına başlandı.

İlki, bilindiği gibi Zeytinler’i biraz geçtikten sonra yapılmıştı.

O bölge, gerçekten riskli bir bölgeydi.

Gece karanlığında karşıdan karşıya geçmeye çalışan yabani hayvanlar, o noktada hayatlarını kaybediyordu.

Daha kötüsü, o kazalarda insanlar da hayatlarını yitiriyordu.

İki köprü daha yapılmasına karar verildi.

Güzelbahçe-Urla arasında inşa edilen köprünün inşaatına, Çeşme Ot Festivali’nin yapıldığı süreçte, yani Mart ayında…

Karaburun-Zeytinler arasındaki ekolojik köprünün inşaatına iki-üç hafta önce başlandı.

Yolun sağında solunda bulunan ormanlık alanlarda yaşayan yaban hayvanlarının, domuzların, tilkilerin de yaşama hakkı var elbette.

Yaban hayvanları için yapılan bu Doğal Yaşam Köprüleri’ne hiç kimsenin itirazı yok.

İtiraz, sadece inşaata zamansız başlanmasına…

***

Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkanı Yakup Demir, 8 Haziran’da SONSÖZ TV’de katıldığı programda, bu köprülerin inşaatı nedeniyle yaşanan problemi işaret etmişti.

Haziran’ın ikinci yarısındayız. Okullar kapandı ve Çeşme yolcuları  çoğaldı.

İkinci ve üçüncü ekolojik köprünün çalışmalarının sürdüğü noktalarda bir yol kapanıyor, geliş yolu hem gidiş, hem geliş olarak kullanılıyor.

Bu da trafik sıkışmasına yol açıyor.

Zaman kaybı da bir an önce Çeşme’ye, Alaçatı’ya varmak isteyen turistleri canından bezdiriyor.

***

Yakup Demir, o kadar stres yapmış ki bu köprü inşaatları yüzünden… Valilik makamına da iletmiş sıkıntısını…

Ne çare ki, turizm sezonu açıldığı halde orada, iki noktada inşaat çalışmaları halen devam ediyor.

Biz sözü daha fazla uzatmayalım, Yakup Demir’i dinleyelim:

“Haziran ayı bitiyor. Bu demektir ki, Haziran sonu itibariyle Çeşme’de turizm, dolu dizgin başlayacaktır. Bu kentin en önemli turizm beldesi Çeşme’dir. Hem iç hem de dış turizm açısından yaz aylarında çok ciddi hareketlilik yaşanır.

Turgut Özal’ın vizyoner bakış açısının ürünü olan Çeşme Otoyolu, Çeşme’ye ulaşım problemini büyük ölçüde çözdü. Ancak yüksek sezonda, Cuma akşamları ve Pazar akşamüstleri yaşanan yoğunluk, bir şekilde tolore edilebiliyordu.”

***

Yakup Demir, “Ancak…” dedikten sonra esas meseleye geliyor:

“ Birkaç aydır otoyolun Güzelbahçe-Urla kavşağı ve Karaburun kavşağı-Zeytinlar arasında “ekolojik köprü” çalışmaları nedeniyle otoyolun bir tarafı kapatılmakta, trafik, geliş yolu bölünerek sağlanmaktadır.  Bu durum şimdiden otoyolda sıkışıklıklara yol açmaya başlamıştır. Hiç şüphe yok, yüksek sezonda Çeşme yolu tam anlamıyla “felç” olacaktır.

Ekolojik köprü tabii ki doğaya saygılı insanların minnetle karşılayacağı bir projedir. Hayvan dostlarımızın otobanın iki tarafına geçişini sağlayan bu köprünün gerekliliği tartışılamaz.

Ama bu sebeple yaz ortasında otobanın bir yönünün trafiğe kapatılması, olacak iş değildir.

Böyle projeler, kış projeleridir. Karayolları, umarız bu soruna bir “erteleme” çözümü oluşturur, turizme balta vurulmasına izin vermez.”

***

Yakup Bey, yapılan köprülerin 1000 yaban domuzunun aynı anda geçebileceği kadar büyük olduğunu iddia ediyor ve diyor ki:

“O bölgede yaban domuzları, yoğun kalabalıklar halinde mi geziyor, bilemiyorum.

Ne gerek var, o kadar geniş, büyük bir köprüye…

Adını da ekolojik köprü koymuşlar ama…

Ekolojik değil, beton yığını bir köprü…”

***

Yakup Bey, yerden göğe haklı.

Sen dokuz ay boyunca, yolun en sakin olduğu süreçte köprü inşaatı için kılını kıpırdatma…

Çeşme’ye turistin akacağı, trafiğin yoğunluk kazanacağı yaz aylarında köprülerin inşaatına başla!

Olacak şey değil.

Sakinliğin yaşandığı dokuz aylık süreçte bu projeye neden başlanmadı?

Üç şeritli bir yola sığmayan araçlar, tek şeride neden mahkum edildi?

Karayolları’ndan bu konuda bir açıklama gelir mi acaba?

Yakup Bey’in dediği gibi…

Yol bir süreliğine açılır mı, turizmin güzel hatırına?

Sezon bitimine kadar…

Yoksa burnumuzun dikine gider, turisti Çeşme’de tatil yapmak istemesinden dolayı pişman mı edilir?