Kutay GÜROCAK/EGEDESONSÖZ - Tarımsal politikalar konusunda yaşanan sıkıntıların üreticiyi sıkıntıya soktuğunu belirten İzmir Ticaret Odası (İTO) Kimyasal maddeler Grubu Komite Üyesi Dr. Kamil Burak Eryüce, yaşanan 'darboğazı' aşmak için orta ve uzun vadeli politikaların belirlenmesi gerektiğini söyledi.
İTO'da düzenlenen 'Tarladan Sofraya Sağlıklı Beslenme' konulu bilgilendirme toplantısında konuşan Eryüce, Türkiye'nin tarımsal üretim maliyetlerinin dünya piyasalarına göre yüksek olduğunu vurgulayarak, 'Bunun nedeni, Türkiye'deki tarımsal işletme giderlerinin özellikle akaryakıt, hibrit tohum ve tarımsal ilaç fiyatlarını çok yüksek. Ayrıca, ülkemizdeki arazilerin dağınık, parçalı ve küçük olmasından ötürü verimlilik düzeyi de çok düşük. Örneğin buğday da, 2009 dünya verim ortalaması dekar başına 303 kilogram iken bu miktar Türkiye'de 256 kilogram olarak gerçekleşti. Fransa ve Almanya'nın verim ortalaması ise 750 kilogramın üzerinde' diye konuştu.
Türkiye'nin tarım sektöründe yaşanan sorunlarını üç ana başlık altında toplayan Eryüce, 'Bunlardan birincisi uygulanan tarımsal politikalardaki darboğazlar. Bunları şu şekilde özetleyebiliriz: Uygulanan tarım politikalarının orta ve uzun vadeli olmaması; destekleme politikalarının tarımsal yapıya uygun olarak belirlenememesi; üretim planlamasına geçilememesi ve üretici birliklerinin oluşturulmaması' dedi.
Eryüce, üretimle ilgili darboğazları da sıralayarak, 'Gübre, tohum, ilaç ve damızlık hayvan gibi önemli girdilerde dışa bağımlı kalınması; üretim yapılan tarımsal arazilerindeki nüfus artışı ve miras hukuku gereği bu arazilerin hızla küçülmesi; tarımsal üretimin piyasaya yönelik bir ekonomik faaliyet olarak geliştirilmemesi ve tarımsal üretimde doğal koşullara bağımlı olunması' ifadesinde bulundu.
Tarımsal ürünlerin pazarlamasıyla da ilgili sıkıntıların yaşandığını aktaran Eryüce, bunu arz talep dengesinin kurulamaması ve modern pazarlama tekniklerini uygulanamamasına bağladı.
STRATEJİ BELİRLENMELİ
Sektörde yapılacak orta ve uzun vadeli politika ve stratejilerin belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Eryüce, 'Bunun yanı sıra üretim ve pazarlamada belli hususları yerine getirilerek alt sektör ve ürün bazında yeni politikalar oluşturulmalıdır. Çiftçi ile ilgili sadece tarıma kredi veren destekleyen bir finans kuruluşuna veya bankaya acilen ihtiyaç bulunmaktadır. Üreticilerin hayvancılık dahil olmak üzere ürettikleri malları üretimden tüketime kadar güvence altına alabilmesi, pazarlayabilmesi için ürün bazında üretici birlikleri kuruluşlarına olanak sağlanmalıdır. Ürün borsaların geliştirilmesi sağlanmalıdır. Bu sayede destekleme alımlarını devlet bütçesi üzerindeki olumsuz etkileri de azalacaktır' şeklinde konuştu.
EXPO SUNUMU BAŞARILIYDI
Toplantıda konuşan İzmir Vali Yardımcısı İbrahim Ballı, geçtiğimiz hafta EXPO 2020 İzmir delegasyonunun Paris'te yaptığı sunuma dikkat çekerek, 'Sağlıklı ve sağlıklı beslenme konusundaki artılarımız, imkan ve potansiyelimiz aynı zamanda teması sağlık olan EXPO için de avantaj olacaktır. İzmir'in tarihsel sürecinin de anlatıldığı bu sunum, izleyenler tarafından çok beğenildi' dedi.





