Buse AÇIKALIN/EGEDESONSÖZ- Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), 2024-2025 öğretim yılı taşımalı eğitim istatistiklerine ait bir veri tablosu paylaştı. Paylaşılan tabloda, İzmir verilerine de yer verildi. Toplu taşıma veya okul yetersizliği sebebiyle, İzmir’de 10 bin 185 öğrencinin eğitimini taşımalı sistemle sürdürdüğü görüldü. Tablonun, 4 bin 455’ini ilkokul öğrencileri oluştururken 5 bin 730’unu ise ortaokul öğrencilerinin oluşturduğu belirtildi.
Taşımalı eğitim sisteminin sebepleri ile ilgili Egedesonsöz’e değerlendirmelerde bulunan Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Hamdi Çalık, “Taşımalı eğitim için, toplu taşımada sorun veya okul yetersizliğinden ziyade, köy okullarının öğrenci yetersizliği bahane gösteriliyor. Eğitimden tasarruf etme mantığıyla taşımalı eğitim devreye giriyor” şeklinde konuştu

“İZMİR’DE DE TAŞIMALI EĞİTİM VAR
Çalık, İzmir’de köylerde taşımalı eğitim yapıldığını belirterek, “Toplu taşımanın olmadığı yerlerde ya da toplu taşımanın en az 2 kilometre kadar uzakta olduğu yerlerde, toplu taşıma yönetmeliği devreye giriyor. İzmir’de de köylerde, toplu taşımanın olmadığı yerlerde taşımalı eğitim var” açıklamasında bulundu.
‘ÜÇ, BEŞ ÖĞRENCİ İÇİN ÖĞRETMEN Mİ ATAYALIM?’ DİYORLAR
Eğitimden tasarruf mantığıyla taşımalı eğitimin yapıldığını söyleyen Çalık, “Toplu taşımada sorun veya okul yetersizliğinden ziyade, köy okullarının öğrenci yetersizliği bahane gösteriliyor. Eğitimden tasarruf etme mantığıyla taşımalı eğitim devreye giriyor. Yani, öğretmen atanamamış oluyor o köylere. “Üç, beş öğrenci için öğretmen mi atayalım, temizlik elemanını mı görevlendirelim?” diyorlar. Buraya öğretmen atanması, eğitime ayrı bir yük olarak görüldü” dedi
“FİZİKİ İHTİYAÇLAR KARŞILANSAYDI, OKUL YETERSİZLİĞİ DİYE BİR ŞEY OLMAZDI”
Okulların fiziki ihtiyaçlarının karşılanmasının, okul yetersizliğini ortadan kaldıracağını ifade eden Çalık, “Bu okulun ihtiyaçlarının, fiziki ihtiyaçlarının karşılanması bir yük olarak değerlendirildi. Yoksa bu köylerde okulların bakımı yapılsaydı, onarımı yapılsaydı, köy okulları hâlâ var olurdu. Okul yetersizliği diye bir şey söz konusu olmazdı” ifadelerini kullandı.




