Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – Lokantacılar, maliyet giderlerini önemli ölçüde artıran zamların birbiri ardına gelmesine isyan etti. Doğalgaz, tüp, elektrik ve son olarak 5 Mayıs’ta yürürlüğe girecek su zammının yanı sıra bakliyat, yağ, salça, sebze, et gibi ürünlerin de sürekli artması, personel giderinin kontrolden çıkmış olması, lokantacı esnafını kara kara düşündürüyor. Müşteri kaybının giderek arttığı bir süreçte zamlara rağmen yemek fiyatlarında artışa gidemeyen lokantacılar, “Ne yapacağımızı bilemiyoruz. En iyisi kepenkleri indirip gitmek herhalde. Çünkü faturalarla baş edemiyoruz” diyor.

BÖYLE GİDERSE KEPENK KAPATAN LOKANTACI SAYISI ÇOK ARTAR
İzmir Lokantacılar Esnaf Odası Başkanı Doğan Kılıç, İzmir Büyükşehir’in sudaki zamlı tarifesinin 5 Mayıs’ta başlayacağını hatırlatarak, “Tüpe yapılan zamdan sonra doğalgaza, ardından elektriğe zam yapıldı. Öyle böyle değil, kallavi zamlar oldu. Üstüne üstlük İzmir’de suya da zam yapıldı” dedi. Başkan Kılıç, lokantacı esnafının yaşadığı sıkıntıyı, köşeye sıkışmışlığını şu sözlerle dile getirdi:

“Maliyetler, artık haftada bir değil, her gün artıyor. Bir elektrik, bir su faturasında 4-5 tane vergi var. Bizi en çok yaralayan su zammı oldu. Çünkü lokantacı esnafı, hijyenik bir ortam sağlamak zorundadır. Yemeklerin imalat yeri, sunum salonu, kullandığı malzemelerin tertemiz olması gerekir. Bu nedenle lokantacılar, bol miktarda su kullanmak durumundadır. Çünkü su, temizlik demektir. Tükettiğim su konusunda belediyeden indirim beklerken, zamla karşılaştık ve zor durumda kaldık. Yemeklere zam da yapamıyoruz, çünkü müşterimiz zaten az. Yılbaşından bu yana müşteri kaybını fazlasıyla yaşadık. Böyle giderse, kepenk kapatan lokantacı sayısında beklentilerin üzerinde artış olur.”

Urla sinema ve lezzeti aynı masada ağırlayacak
Urla sinema ve lezzeti aynı masada ağırlayacak
İçeriği Görüntüle

ARTIK YOLDAN GEÇEN VATANDAŞA İŞ TEKLİF ETMEYE BAŞLADIK
Lokantacı için sudan tasarruf etme gibi bir durumun söz konusu olamayacağının altını çizen Başkan Doğan Kılıç, “30 yıl öncesindeki ilkel bulaşık yıkama yöntemlerine mi dönelim” şeklinde imalı bir yorumda bulundu. Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“30 yıl önce bulaşık yıkamak için iki kazan kurulurdu, birinde yıkama yapılır, diğerinde durulanırdı. İlkel yönteme mi dönelim bu çağda? Eğer suya o kadar zam olursa, ilkel yıkama yöntemlerine dönmek zorunda kalacağız diye endişeleniyorum. Elektrik, su, doğalgaz ve tüp zamları yetmiyormuş gibi kullandığım, et, pirinç, sebze,salça, yağ gibi ne varsa, onlara her gün gelmeye başlayan zamlarla baş edemez hale geldi. Hala tüp kullanan lokantacı esnafı için üzülüyorum. Öyle ki doğalgazı olmadığı için tüp kullananlar, daha ağır bir yükün altında. Çünkü 45 kiloluk bir sanayi tüpü olmuş 4 bin lira. Bazı arkadaşlar, çalıştırdıkları personel sayısını azaltmaya çalışıyor. Sıradan bir esnaf lokantasında günde en az 20 bin lira personel yevmiyesi ödeniyor. Yevmiyeler 1800 lira, 2 bin lira.Zaten personel sıkıntısı çekiyoruz. Öyle bir zaman geliyor ki, yoldan geçen bir vatandaşa, gel masaları topla, masaları temizle, çalış bizde, diye iş teklif ediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi, su tüketimini azaltması söz konusu olmayan tüm esnaf için indirimli su tarifesi uygulamalı. Aksi takdirde lokantacı esnafı, bu yükün altından kalkamaz.”