Ender ALDANMAZ/EGEDESONSÖZ- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim günü TBMM’de yaptığı konuşma ile başlayan ve son olarak terör örgütü PKK’nın silah bırakması ile devam eden sürece ilişkin olarak çeşitli siyasi parti ve sivil toplum örgütleri tarafından değerlendirmeler yapılıyor.

7 aylık periyotta Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden birisi olan ve kamuoyunda sık sık “İmralı açılımı” olarak tariflendirilen süreç hakkında İzmir siyasetinin önemli aktörleri, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan ve Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi Egedesonsöz’e açıklamalarda bulundular.

MİLLETİMİZE NE SÖZ VERDİYSEK TEK TEK YAPTIK

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı:

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, milletimize ne söz verdiysek tek tek yerine getirdik. Bugün, 40 yıldır ülkemizin ciğerini yakan bir yaranın, terör belasından kurtulmanın eşiğine gelmiş olmanın onurunu yaşıyoruz. Terör örgütünün kendini feshetme ve silah bırakma açıklaması; sadece bir örgütün sonu değil, milletimizin kararlılığının, şehitlerimizin aziz hatırasının ve devlet aklının büyük zaferidir.

Cumhur İttifakı olarak kurduğumuz milli irade cephesi, içeride ve dışarıda yürütülen kararlı mücadeleyle bugünleri mümkün kılmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi, Bilge Lider Sayın Devlet Bahçeli’nin sürecin en başından beri sergilediği net duruş, milletimizin bekası için verdiğimiz ortak mücadelenin temel direklerinden biridir.

Bu karar; Kuzey Irak’tan Suriye’ye, Avrupa’dan içerideki maşalara kadar tüm uzantıları kapsamalı ve samimiyetle uygulanmalıdır. Devletimizin ilgili birimleri süreci hassasiyetle takip etmektedir. Biz de İzmir’den bu sürecin takipçisi olacak, milletimizin yanında durmaya devam edeceğiz.

Bu karanlık sayfa kapanırken, Türkiye Yüzyılı'nın aydınlık vizyonuna inançla, sabırla ve kardeşlik ruhuyla yürüyoruz.

Rabbim bu millete bir daha terör acısı yaşatmasın.

TERÖR ÖRGÜTÜNÜN CUMHURİYETİMİZİN TAPU SENEDİNE HADSİZCE LAF ETMESİNİ MAZUR GÖREMEYİZ

CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu:

Ben Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinin il başkanıyım. İç cephede de, dış cephede de “Yurtta Sulh Dünyada Sulh” ilkesiyle hareket ediyoruz.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak tarihsel bir tutarlılık içerisinde, barışın yanındayız. Aynı şekilde, terörün ve şiddetin her türlüsüne her zaman karşı olduk, bundan sonra da karşı olmaya devam edeceğiz.

Bu topraklarda 47 yıldır süren terörün, akan kanın sonsuza kadar durması ortak temennimiz ve irademizdir. PKK’nın silah bırakma kararı aldığını ve örgütsel yapısını feshettiğini ilan eden son açıklaması, Türkiye’nin yıllardır ağır bedeller ödediği bir dönemin sona ermesi açısından kritiktir.

Ancak, bu sürecin başarılı olması ve kalıcı toplumsal barışa evrilmesi, atılacak adımların samimiyeti, hukukiliği ve demokratik meşruiyeti ile doğrudan ilişkilidir. Sürecin tüm aşamalarıyla nihayete ermesini, on binlerce canımızı kaybetmemize yol açan, ağır ekonomik ve toplumsal yıkım yaratan terörün ilelebet sonlanmasını bekliyoruz.

Ancak bu süreç bahane edilerek terör örgütünün cumhuriyetimizin tapu senedine hadsizce laf etmesini mazur görecek, bu konuda tek bir söz etmeyen sürecin muhatabı AKP ve MHP ittifakını da haklı çıkaracak değiliz. Biz tapu senedi kabul ediyoruz Lozan’ı... Dünyaya kabul ettirmişiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisinin 45 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin karşısında terör eylemleri yapmış olan, askerini hedef almış olan, Anayasal düzeni hedef almış olan bir terör örgütünün bildirisini muhatap alacak değiliz.

Bu bildirinin iki muhatabı var. Terör örgütünün Lozan’a laf etmesine, Türkiye Cumhuriyeti ile soykırımı yan yana getirmeye çalışmasının muhatabı biz değil Cumhur ittifakı liderleri ve yöneticileridir.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm yurttaşlarımıza sözümüzdür; Hepimizin barış umudunun, kardeşçe yaşama iradesinin, hep birlikte kalkınma ve zenginleşme hayalinin bir kez daha siyasi çıkarlar uğruna heba edilmesine karşı, biz buradayız.

Lozan’dan, Anayasal düzenimizden, Cumhuriyetimizin ilkelerinden taviz vermeden ve asla pazarlık konusu etmeden bu milletin kardeşçe ve huzur içinde yaşamasının en büyük teminatı olarak halkımızın yanındayız.

AMERİKA VE CHP, KÜRT KARDEŞLERİMİZLE OYNAMAYA ÇALIŞTI!

MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin:

“50 yıldır devam eden, ülkemizi ve bölgemizi rahatsız eden, birçok ülke tarafından kullanılan bir terör örgütüydü bu. Amerika ‘size devlet kuracağım’, CHP ‘size devlet vaat ediyorum’ diyerek Kürt kardeşlerimizle oynamaya çalıştı. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim tarihinde başlattığı “Terörsüz Türkiye” gündemi PKK‘nın silah bırakma açıklaması ile yeni bir aşamaya geçti. İnşallah terör son bulacak. Genel başkanımızın oy hesabı yapmadan, fayda –maliyet hesabı yapmadan, elini değil kafasını problemlerin altına koyarak başlattığı süreç, hiçbir terör örgütüyle açılım yok, müzakere yok, hapisteki teröristler, Kandil’deki katiller üzerinden oyun kurmak yok, kayıtsız şartsız örgütün lağv edilmesi şartıyla ya silahlar gömülecek ya da silahlarıyla birlikte gömülecekler üslubu ile başlatılan süreç sona erdi inşallah…

Bu süreç, bin yıldır kardeş olduğumuz, birlikte yaşadığımız, kız alıp verdiğimiz insanlarla kucaklaşmamıza vesile olacak. Kürt kardeşlerimiz Türk milleti ile kucaklaşacak. Bölgesinde lider olan Türkiye daha ileri adımlar atacak, daha uç atılımlar yapacak inşallah. Umudumuz, beklentimiz budur”

BİZİM CESEDİMİZİ ÇİĞNEMEDEN BU EMELLERİNE KAVUŞAMAZLAR

İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan:

Genel Başkanımız yaptığı açıklamada ‘Bu bir kalkışmadır’ dedi. Pazar günü gerçekleştirilen sözde fesih denen ama hangi amaca hizmet ettiği bilinmeyen bu toplantıda açıklanan şeyler var. En çarpıcı ve en acı verici olanı Lozan’a karşı bir zaferden bahsedilmesi… Lozan, bu ülkenin tapusudur. Misak-ı Milli sınırları, bu ülkenin kurucusu tarafından çizilmiştir. Misak-ı Milli, sınırlarımızın koruyucusudur. Lozan’a karşı bir zafer kazandım demek Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı bir zafer kazandım demektir. Bu açıklamaların neye dayanarak, nasıl bir pazarlık, vaat, bir görüşme sonucu söylendiğini bilmiyoruz. Bu konuda resmi makamlardan bir açıklama da yapılmadığı için bilmiyoruz. Bunlar bir terör örgütünün hezeyanı mı? Yoksa gerçekten bir mutabakat sonucu yapılan bir anlaşmanın maddelerini mi söylüyorlar, bilmiyoruz. Açıklamada geçen 4 parçalı Kürdistan gibi söylemler, terörist başının özgür kalacağı gibi söylemler düşündürücü.

Bütün İYİ Partililer için istisnasız söylüyorum. Misak-ı Milli sınırlarımız, Lozan bizim için ülkenin tapusudur. Bizim cesedimizi çiğnemeden bu emellerine kavuşamazlar. Gerekirse bu konuda tek başına mücadeleye devam edeceğiz. Biliyoruz ve inanıyoruz ki cumhuriyete ve Atatürk ilkelerine bağlı her vatandaş bununla mücadele edecektir.

BİZ BU SÜRECİ BALTALAMAK İÇİN ANT İÇTİK

Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi:

Örgütün silah bırakması söz konusu olamaz. PKK terör örgütünün silah bıraktım demiş olması çok gerçekçi değil. Çatı örgütü olan KCK’nın silah bırakmış olması gerekir ki inandırıcı olsunlar. Onları silahlandıran, yöneten, strateji koyan çatı örgütü KCK çünkü. KCK, Suriye’de İran’da, Irak’ta, Türkiye’de ilgili terör örgütünün çatı yapısıdır. Suriye’de YPG ve PYD’yi ordulaştırmışlar. Bizzat Amerika, 90 bin kişilik müthiş bir ordu haline getirmiş. Ordu haline getirdiği bir yapıya, KCK şemsiyesi altında, ‘silah bırak’ dedin mi çok inandırıcı olmaz.

Buradaki PKK’lılar kendilerine gömlek değiştirip YPG ve PYD adı taktılar. Biz ise kendimizi kandırıyoruz ‘silah bıraktılar’, terörsüz bir Türkiye başlayacak diye. Zaten terörsüz bir Türkiye başlamıştı. Bir önceki İçişleri Bakanının ifadesiyle Türkiye’deki terörist sayısının 100’ün altına düştüğü hatta bunların ayakkabı numaralarına kadar devletimiz tarafından bilindiği iddiası vardı. Madem böyleydi karşındakini bir devletmiş gibi muhatap alıp müzakere yapıyorsun, Sevr’in şartlarını hortlatıyorsun. Lozan kritik ediliyor.

Önümüzdeki süreçte de anayasanın değiştirilmesiyle Türklük kavramının anayasadan çıkartılacağı, genel af çıkartılıp bütün teröristlerin salınacağı, eyalet sistemine, özerkliğe geçişin sağlanacağı sonuç itibarıyla ulus devlet kimliğimizin tamamen bitirileceği, bir sürecin başlangıcı olarak görüyoruz. Hiçbir şekilde ‘Terörsüz Türkiye’ laflarına inanmıyoruz. Türk milletini kandırıyorlar, yanlış yönlere sevk ediyorlar. Biz de bu süreci baltalayacağız derken bunu söylemeye çalışıyorduk. Genel Başkanımız bu sebepten tutuklu. Biz bu süreci baltalamak için ant içtik. Süreci baltalayacağız. Çünkü bizim ulus devlet kimliğimizi yok etmeye yönelik bir gayretin ifadesi bu. Bugün terörist başını alıp devletin başına getirsen ülkede bu kadar tahribat yapmazdı.