İZMİR - 1992'de kurulan İYTE'de 4 yıllık görev süresinin sonuna gelen, ekim ayında yapılacak seçimlerde tekrar adaylığını koymaya hazırlanan Rektör Prof. Dr. Güden, 'Türkiye'nin teknoloji üssü' olma iddiasındaki üniversitesinin bugün ulaştığı noktayı, yeni hedefleriyle birlikte anlattı. Prof. Dr. Güden, eğitim dili yüzde 100 ingilizce olan bir devlet üniversitesi olduklarını, fen, mühendislik ve mimarlık fakültelerinden oluşan Enstitü'nün, özellikle seçilmiş alanlarda eğitim veren 'tematik üniversite' niteliğinde olduğunu vurguladı. 132 bin metrekare olan kapalı alana, 4 yılda 50 bin metrekare eklediklerini anlatan Prof. Dr. Mustafa Güden şöyle konuştu: '4 yıl içinde devletin yaptığı yatırım 50 milyon lira, özel sektörün teknopark ve kampüs içinde yaptığı yatırım 38 milyon lira. Neredeyse devlet katkısını yakaladık. 4 yıl önce teknoparkta yer yoktu, yap-işlet devret modeliyle 3 bina ekledik, 7 bin metrekare alan 20 bin metrekareye çıktı. Firma sayısı 70'ten 145'e, çalışan 350'den binlere geldi. Teknoparktaki firmaların cirosu 3 kat artı, 17.7 milyon liradan 54 milyon liraya yükseldi, işleten şirket olarak da biz üç kat büyüdük. Bunları yaparken rakiplerimiz de vardı, Ege, Dokuz Eylül ve Ekonomi üniversiteleri teknopark açtı. Bunlara karşın büyüdük.'

YURT DA AÇILIYOR, ÇARŞI DA
Yürüttükleri, hayata geçirdikleri her projenin 'inovasyon' kavramını yaygınlaştırmaya yönelik olduğunun altını çizen Prof. Dr. Güden, Teknoparkı, Sanayi Bakanlığı'nın 'Yenilikçilik ve girişimcilik indeksi'ndeki sırasını 15'den 5'inci sıraya getirdiklerini söyledi. Teknopark'ta yer kalmadığını ve yeni bina yapımlarını kampüsün arka tarafında gerçekleştireceklerini dile getirdi. Teknoparkta olduğu gibi yap-işlet-devret modeliyle 645 kişilik yurt, kreş dahil sosyal tesislerin yer aldığı, 20 milyonluk yatırımla kurulan Yaşam Merkezi'nin Ekim'de faaliyete geçeceğini kaydeden Prof. Dr. Güden, spor salonu, yüzme havuzu yatırımlarının da sürdüğünü kaydetti.

DARÜŞŞAFAKA İLE BİRLİKTE ORTAOKUL VE LİSE
Darüşşafaka Vakfı ile birlikte bir ortaokul ve liseyi de kampüsün karşısındaki alanda kuracaklarını, 2015'te temelini atacaklarını belirten Prof. Dr. Güden, 'Yetim çocuklarının eğitiminde İYTE olarak katkıda bulunmak, imkanlarını onlara sunmak istiyoruz. İleride de bizim öğrencilerimiz olsunlar istiyoruz. İyi bir öğrenci kitlesini oradan çekebiliriz. Okulun adı İYTE Darüşşafaka Lisesi olacak' dedi.

'BİZ YERELLEŞMEYECEĞİZ'
Nobel ödüllü bilim adamlarının, yabancı genç araştırmacıları İYTE'ye getirdiklerini vurgulayan Prof. Dr. Güden, 'Biz buna bilim diplomasisi diyoruz. Bu konuda da büyük çaba sarf ediyoruz. Bu da uluslararası hedefimiz için çok önemli' diyerek şunları söyledi: 'Uluslararası merkezlerin buraya gelmesi için bizim uluslararası olmamız gerekiyor. Esas sorunumuz Türk üniversitelerinde bir yerelleşme var. Yani hocalar yerel olmaya çalışıyor, çalışanlar zaten yerel. Hocaları da yerel yaparsanız, İzmirliler hep İzmir üniversitesine gelirse bu sorun oluyor. Biz fazla yabancı öğretim üyesi almaya başladık. Akademik kadrolarımızın bir bölümünü yabancı uyruklu akademisyenlere tahsis ettik. Şu an yüzde 7 civarında yabancı öğretim üyemiz var, bunu yüzde 25'lere çıkaracağız. İngilizce eğitim veren bir üniversiteyiz ama, sadace derste değil İngilizce konuşulan bir kampüs olmalıyız. Teknopark şirketimize yabancı çalışanlar almaya başladık, kampüse de almak istiyoruz. Amerika'dan, Almanya, İran, Kanada ve Azerbaycan'dan hocalarımız var. Yerel kalmak istemiyoruz. Diğer üniversiteler büyüdüler ve yerelleştiler. Biz yerelleşmek istemiyoruz.'

Rektör Güden 'sürdürülebilir kampüs' diye bir konsept oluşturduklarını, kendi elektrik enerjilerini üretmek için harekete geçtiklerini de söyledi. 350 kilowatsaatlik bir rüzgar türbini ile bu projeyi de kısa sürede başlatacaklarını, ilerleyen dönemlerde de türbin sayısını artıracaklarını kaydetti. (dha)