Liderlere ‘kırmızı plaka’ çağrısı: İzmir’in gönlünü alın!

EGEDESONSÖZ- Bir Tv’de yayınlanan Söz Meclisten İçeri programında konuşan İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci Ümit Yaldız ile Ege’de Sonsöz İmtiyaz Sahibi, Gazeteci Fatih Yapar, İzmir’in icracı bakan ya da bakanlara ihtiyacı olduğunu, her iki liderin de 28 Mayıs öncesi kente bunu vaat etmelerinin alacakları oyu da etkileyeceğini söylediler.

İCRACI, ŞEHRİ BİLEN, ŞEHRİN İÇİNDEN BİR BAKAN GEREKİYOR
14 Mayıs itibariyle İzmir’deki Kılıçdaroğlu-Erdoğan rekabetinde tablonun değişebileceğini ifade eden Araştırmacı Yaldız; “İzmir bakan sever. 2011’de Binali Yıldırım bu kente icracı bir bakan olarak Ertuğrul Günay ile gönderildiğinde nasıl bir etki aldı malum. Yüzde 37’yi gördü AK Parti. Bu oran o güne kadarki en yüksek rakamdı. Yeni kabinede Erdoğan, İzmir’e birkaç bakanlık yüzü gösterebilir ise bunun karşılığını da alacaktır” dedi. Gazeteci Fatih Yapar ise, “İzmir kültür ve turizm şehri, İzmir’den bir Kültür ve Turizm Bakanı çıkmaz mı? Veya Ulaştırma Bakanlığı gibi bir bakanlık olmaz mı? İzmir’e icracı bir bakan gerekiyor. İcracı ve şehri bilen, şehrin içinden bir bakan gerekiyor. Dışarıdan emanet olmaz” ifadelerini kullandı.

HAMZA DAĞ EN BAŞARILI VEKİL ÜNVANINI KORUDU
Başta kentin iş dünyası olmak üzere İzmir’in merkezi hükümet ile ilişkilerinin normalleşmesinde kırmızı plakanın önemine değinen Yaldız; “Bu bakan da İzmir’in bildiği, tanıdığı, sevdiği biri olmalı. Erdoğan’ın elinde bu tanıma uygun bir isim var. İzmir’de yaptığı 3 dönemlik milletvekilliği sürecinde en tanınan ve en sevilen vekillerden biri olan, şu anda 3. Dönem kuralı nedeniyle milletvekili yapılmayan, Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ.  Eski Başbakan Binali Yıldırım da hala İzmir’de ilişkileri devam eden bir siyasetçi. Onun da kabinede ya da Cumhurbaşkanlığı yardımcısı olması İzmir için faydalı olacaktır. Kuşkusuz heyecan da yaratacaktır. İntegral Araştırma olarak son 3-4 yıldır İzmir’de yaptığımız siyasi gündem araştırmalarında Dağ, en çok tanınan, başarılı bulunan vekil unvanını korudu. Bunda tabi ki AK Parti’deki idari görevinin, icracı pozisyona yakın olmasının, Cumhur İttifakı’nın en tanınmış, yetkili bir ismi olmasının onu süreçte de öne çıkardığını düşünüyorum.  İzmirli, İzmir’in AK Parti hükümetleri tarafından cezalandırıldığına inanıyor. Bu inancı kırmak için de İzmir’in içinden, ithal değil ancak İzmir’in tarlarında izi olan birisinin mutlaka kabinede yer alması ayrı bir motivasyon sağlayabilir”

KILIÇDAROĞLU DA KABİNE SÖZÜ VERMELİ
İzmir’in kabinede temsili için Erdoğan’la birlikte Kılıçdaroğlu’na da çağrı yaptıklarının altını çizen Yaldız; “İzmir’e şaşı bakılıyor. Hükümetin İzmir’i cezalandırdığı algısı kentte hala çok güçlü. Bununla beraber CHP MYK’sında da İzmir’in temsil sorunu var. Eğer Kılıçdaroğlu seçilirse onun da İzmir’i kabinede, MYK’da hak ettiği ölçüde temsil ettirmesi kentte heyecan yaratacaktır. Çünkü İzmir’in sadece AK Parti’de değil, CHP’de de temsil sorunu var. O nedenle Kılıçdaroğlu da kente bu sözü vermelidir. Memura zam, atama gibi vaatlerin dışında Kılıçdaroğlu’nun da yeni süreçte bu tip vaat açılımları yapmasını önemli buluyorum” dedi.

ERDOĞAN İZMİR ÜZERİNDEN YÜKLENDİ
14 Mayıs seçimleri öncesi Erdoğan’ın sık sık İzmir’i gündem yaptığına vurgu yapan Gazeteci Yapar ise “Cumhurbaşkanı doğal olarak rakibi Kılıçdaroğlu’nun milletvekili olarak seçildiği kent olan İzmir üzerinden yüklendi CHP’ye… Bunda Kılıçdaroğlu’nun ‘Türkiye’yi büyükşehirlerimiz gibi yöneteceğiz söyleminin de etkisi vardı. Daha önce Gördes Barajı, su sıkıntısı gibi ifadeler kullanırken son dönemde Kentsel Dönüşüm konusu, Koku sorunu ve Körfez gibi eleştirileri yoğunlaştırdı. Hep olumsuz eleştiriler oldu. AK Parti’nin Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyyüp Kadir İnan'ı İzmir’e birinci sıradan aday yapması da gençlere ve İzmir’e nasıl değer verdiğini anlattı. Mesela, bakan meselesinde de içinizden birisini bakan getiriyorum demesi lazım. İzmir’de bu seçim döneminde 1’nci Bölge 1’nci sıradan Milletvekili seçilen Mehmet Muharrem Kasapoğlu önemli elbette. Her yere bakan gönderildi, tamam da İzmir kültür ve turizm şehri, İzmir’den bir Kültür ve Turizm Bakanı çıkmaz mı? Veya Ulaştırma Bakanlığı gibi bir bakanlık olmaz mı? İzmir’e icracı bir bakan gerekiyor. İcracı ve şehri bilen, şehrin içinden bir bakan gerekiyor. Dışarıdan emanet olmaz... Bu da Ege’nin evladı diyerek, Veysel Eroğlu’nu yazalım Afyon’a. İzmir’de iş yeri ve şirketleri var diyerek Nihat Zeybekçi’yi yazalım ile olmuyor. Teşkilatları, partiyi, İzmirliyi bilecek, anketlerde sevilecek bir isim olması gerekiyor. Aynı durumu Sayın Kılıçdaroğlu da yapabilir. İzmir, Türkiye’nin en büyük şehirlerinden bir tanesi, İzmir Büyükşehir olarak uzun süredir kontenjan milletvekili kaldırıyor. Ancak, Bakan kontenjanını kaldıramıyor” ifadelerini kullandı.