HABERLER>POLİTİKA
7 Ocak 2020 Salı - 13:19

İYİ Parti gökdelen tartışmasında topa girdi: İzmir’e saplanmış kazık olur, referandum yapılsın!

İYİ Parti TBMM Grup Başkan Vekili Dervişoğlu, kentte tartışma yaratan gökdelen projesi için, “Siz gökdelenin yapılacağına ihtimal veriyor musunuz? Bana sorarsanız orada bir gökdelen projesi İzmir bağrına saplanmış kazıktır. Meclis oylamasından geçebilir ama bu benim kanaatlerimi değiştirmez” dedi. Dervişoğlu ayrıca referandum yapılması önerisini sundu. 

İYİ Parti gökdelen tartışmasında topa girdi: İzmir’e saplanmış kazık olur, referandum yapılsın!

Mehmet İŞLER/ EGEDESONSÖZ- İYİ Parti’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) Grup Başkan Vekili olan İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu. 
Dervişoğlu’na Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Cem Özdemir, İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar ve il yöneticileri de eşlik etti. Türkiye gündemini değerlendiren Dervişoğlu, ekonomi ve dış politika üzerinden net mesajlar verdi. İzmir’de son dönemde tartışma yaratan gökdelen projesi için ise İYİ Parti’den ilk kurumsal açıklama geldi. Dervişoğlu, ‘saplanmış kazık’ benzetmesi yaparken referandum yapılması yönünde çağrıda bulundu.

İZMİR'İN ALTYAPISININ GÖZDEN GEÇİRİLMESİ LAZIM
İzmir özelinde konuşan Dervişoğlu sorunlardan söz etti ve “Yağmur yağdığında İzmir’de bir takım sıkıntılar yaşanıyor. Yetersizliklerden dolayı su kesintileri oluyor. İzmir’in altyapısının gözden geçirilmesi lazım. İzmir’in bir takım sorunları var. Yeni bir belediye başkanımız var ama devlette devamlılık esastır, belediyelerde de devamlılık esastır. Eksikliklerin giderilmesi noktasında gerek partiler gerek sivil toplum olarak üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz. İzmir’de reel projelere itibar edilmesi, yapılabilir projelerin yaşama geçirilmesi bizim beklentimizdir” dedi. 

CUMA GÜNÜ SOYER’E GİDECEK!
Kentte bir dizi temasta bulunduğunu aktaran Dervişoğlu, “Valimizi ziyaret ettim. Cuma günü büyükşehir belediye başkanımızı ziyaret edeceğim. TBMM’de seslendirilmesi gereken İzmir meseleleri için teşkilatımızın da katkılarını bekliyorum. İzmir’in derdine derman olabilecek, çıkmayan sesinin çıkmasına yarar sağlayacak adımları atacağız. Deprem denince akla hep İstanbul geliyor. Ama İzmir de çok önemli fay hatlarının geçtiği bir bölge. Bu konuda duyarlılığın arttırılması lazım. İskanı verilmiş binaların gözden geçirilmesi lazım. Termal zenginliği olan yerlerde deprem kaçınılmazdır. İzmir bu açıdan bakıldığında önemli bir vilayetimizdir. Siyasi kurumlar, mülki amirlikler, sivil toplum kuruluşları olarak bu alanda hassasiyetimizi ortaya çıkracağız. Ama paniğe neden olmayan bakış açısına sahip olmalıyız” diye konuştu.  

İZMİR’İN BAĞRINA ÇAKILMIŞ KAZIKTIR, REFERANDUM TALEBİ!
Pasaport bölgesinde yapımı planlanan, tartışma yaratan ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’u ilk aşamada karşı karşıya getiren gökdelen projesi özelinde açıklama yapan Dervişoğlu, “Siz gökdelenin yapılacağına ihtimal veriyor musunuz? Bana sorarsanız orada bir gökdelen projesi İzmir bağrına saplanmış kazıktır. Meclis oylamasından geçebilir ama bu benim kanaatlerimi değiştirmez. Uzunca bir dönemdir İzmir’de siyaset yapıyorum. İzmir’in yüzde 53’ünde yeni yerleşim alanları oluşturabilme imkanımız var. Kentin merkezine gökdelenlerin yapılmasına benim sıcak bakmam mümkün değil. Başka bir siyasi partiden 2009 yılında büyükşehir belediye başkan adayıydım. Jeolojik yapı da buna elverişli değildir. Burada denizin kenarında yola kazma vurduğunuzda 20 santimetreden tuzlu su çıkıyor. Allah yapısı değil bunların hiçbiri! ‘300 tane kazık çaktım’ demekle olmaz. Ben İzmir’in doğasının, denizinin ve silüetinin korunmasından yana bir tavır sergiledim. 25 senedir siyaset yapıyorum. Ben kentin merkezinin kendisini korumasının lazım olduğuna inanıyorum. Bir kentin kültürünü yaşatabilmek için oranın anılarını yaşatmak lazım. Siz kent merkeziyle oynarsanız anılarıyla oynamış olursunuz. Biz İzmirliler olarak bizi biz yapan değerleri yüceltmek ve Türkiye’ye hakim değerler yapmamız lazım. İzmir’in kültürüne zarar verecek, sosyal tartışmalar yapılmaması ve maceraperest adımların atılmaması lazım. Ben referanduma başvurulmasını istiyorum. Bağrına saplanmış bir kazık istiyor mu İzmirli? Mimar, mühendisler karar verirken ona göre hareket etsinler” dedi. 

URLA YORUMU: HABERDAR OLSAYDIK CHP’Yİ UYARIRDIK!
CHP’li Burak Oğuz’un Urla Belediye Başkanlığı’nı yürütürken FETÖ/PDY soruşturması kapsamında iltisak iddiasıyla tutuklanması ve yerine kayyum atanmasıyla ilgili konuşan Dervişoğlu, “İzmir gibi bir yerde kayyum ataması başka yerlerdeki gibi algılanmaz. Terör örgütüne iltisaktan bahsediliyor. Bu da hükümete kayyum atama yetkisi veriyor, benzerleri var diye. İzmir’de meclisten seçeceksiniz! CHP ile seçim iş birliği yaptık. Ama Urla’da İYİ Parti olarak müstakil aday çıkardık. Ayrı oyla belediye başkanı, belediye meclis üyesi seçilmiş. Kusurlu, kabahatli kişiler çıkabilir. Ama İzmir, kurullarını işleten bir kenttir. Biz seçim öncesi böyle bir iltisaktan haberdar olsaydık CHP’yi uyarırdık. Hükümetin iş birliği yaptığı ve Urla Belediye başkanından çok daha fazla FETÖ’cü tipler vardır. Oradan FETÖ’cü çıktı diye o kenti cezalandıramazsınız. Hükümetin karnesi bu alanda bozuk, başkasına not vermeye kalkışmasın. 2013 yılına kadar FETÖ’cülük bunlara göre serbest! Ondan önce övünç vesilesiydi. Özel bir yasa çıktı da benim haberim mi yok? 2013’te ne yaptıklarını gördük. Ondan öncesi ne olacak?” açıklamasını yaptı. 


KİMSE VALİLİKTEN İŞ İSTEMİYOR, BELEDİYEDEN İSTİYOR!
Daha önce Büyükşehir Belediyesi meclisine istihdam talebini yöneltmeleriyle ilgili gelen soruya cevap veren Dervişoğlu, “İzmir’in beklentisi var. İşsizin AK Partilisi, MHP’lisi, CHP’lisi, İYİ Partilisi olmaz. İşsiz işsizdir. Bu kentin iş arayanlarına iş bulmak da hepimizin ortak görevidir. Büyükşehir Belediyesi Türkiye’yi bir yatırım cennetine dönüştürürse iş arama noktasında talepleri olan kardeşlerimize imkan ortaya çıkar. Kapsamlı projelere ihtiyaç vardır. Herkes ‘belediye beni alsın’ diyor. Belediye de netice itibariyle belli bir sayı üzerinde icra yapıyor. Kimse de valilik, kaymakamlık alsın demiyor. Valilik iş bulmak yerine sosyal yardım yapmayı tercih ettiği için işler aksamıştır. İşsizin partisine bakılmaz. Esas olan liyakattir. Hiç kimsenin ekmeğiyle oynamak kimseye yakışmaz. Bu memleketin işsizi bizimdir, acısı bizim acımızdır, kaynamayan tenceresinin mesulü biziz. Belediye de yöneticiler de sorumludur” açıklamasını yaptı. 

ENFLASYON YÜZDE 11 DEĞİL YÜZDE 25’TİR!
Dervişoğlu, “Türkiye bölgemizden kaynaklı çok önemli sorunlarla boğuşmaya devam ediyor. Ekonomik, sosyal, dış politikadan kaynaklı sorunlarımız var. Ülkemizin karşı karşıya bulunduğu sorunları aşma kabiliyeti sergilemeyecek yönetim hakimiyeti var. Bütün bunlara çözüm üretebilmek adına siyasi kurumlarımızın çalışmaları var. İYİ Parti olarak yeni yıla girer girmez Türkiye’nin sorunlarıyla ilgili çözüm önerilerini sunmak adına çalıştaylar düzenliyoruz. Ekonomik problemlerin en başında hanelerimizde hissedilen enflasyon geliyor. TÜİK verilerine bakılarak belirlenen rakam yüzde 11 civarında ifade ediliyor. Ama hanelerde hissedilenin yüzde 25’in altında olmadığı belirlenmiş durumda. Türkiye’de tencere kaynamıyor. Faturalar ödenemiyor. Her hanenin ihtiyacı olan temel tüketim mallarına zamlar geliyor. Hükümet rakamlarla oynamak adına ekonomide çok iyi mesafe aldığımız iddiasında bulunuyor. 2019’un sonu itibariyle takibe düşen kredi alacakları 147 milyar TL’yi aşmış. Temmuz’da 117 milyar TL imiş. Sanayi sektöründe çalışan 1 milyon azalmış. Ekstradan 2 milyon kişi işsiz kalmış. Tüketici kredisi alıp ödeyemeyenler 2 buçuk milyon kişiyi bulmuş. İşsizlik yüzde 14’ yükselmiş. Yıllara göre asgari ücret değerlendirmesi yapıldığında 2008’de 410 dolar iken 2011’de 407 dolar, 2013’te 423 dolar iken 2016’da 430 dolar olmuştur. Bugün ise 356 dolara düşmüştür. Reel olarak azalmıştır. Bundan 60 yıl önce Türkiye dünya Gayri Safi Milli Hasılası’nın 1.3 ünü temsil ediyordu. Bugün bu rakam 0.86’ya düşmüştür. Türkiye ekonomisi bu iktidarın yönetiminde hızla küçülmüştür, resesyona girmiştir. Bugün itibariyle büyüme sıfırdır! Bu ekonomiyi ‘iyi yönetiyorum’ diyen iktidar şapkayı öne koymalıdır” dedi. 

YERLİ ARABAYI YERİNDE VE DOĞRU BULUYORUZ
Dervişoğlu, “Böyle bir gidişatı ortadan kaldırmak için vatandaşta iyi hissiyatı oluşturacak adım atmak lazım. Bunlardan birisi yerli arabadır. Biz bu girişimi doğru, yerinde ve gecikmiş buluyoruz. İYİ Parti olarak bu ekonomik hamlede adı, imzası bulunanları takdir ediyoruz. Ama hükümeti de bir takım gerçekleri görmeye davet etmek gibi bir sorumluluğumuz var. Dünya otomotiv sektörü rekabet edebilmek adına firmaları birleştiriyor. Hükümetin de bir takım tedbirleri yaşama geçirmesi gerektiğine inanıyoruz. İkinci iyilik hissiyatı yaratmak adına ortaya atılmış şey İstanbul’daki kanal projesidir. TBMM’de bu işin sorumlusu bakanlıklara ve bürokratlarına sorduk. Bize ‘33 üniversiteden 200’den fazla bilim adamının fikirlerine danışarak düşünceden eyleme geçirme kararı aldık’ dediler. Ama biz televizyonlarda bu bilim adamlarını görmüyoruz. Bilim adamlarına bizler de danışıyoruz. Bu projenin ekosistem açısından çok ciddi sorunları beraberinde getireceğini söylüyorlar. Ayrıca dış politikada da Türkiye’nin başına bela olması muhtemel sıkıntıları getirecektir. İYİ Parti olarak bu projenin yapılabilir olmasına ihtimal vermiyoruz. Bu tartışmaları da gündem değiştirmek için ortaya atılmış olarak değerlendiriyoruz” dedi. 


LİBYA ÜZERİNDEN SERT İFADELER: UCUBE SİSTEM TARTIŞMAYA AÇILMALIDIR!
Libya’ya asker göndermek için mecliste kabul edilen tezkere özelinde konuşan Dervişoğlu, “Üçüncü durum Libya meselesi… Deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasıyla ilgili gelen anlaşmaya biz onay verdik. Bir mavi vatandan bahsediliyor. Akdeniz’in doğusudur. Oradaki bütün ülkeleri ilgilendiriyor. Bizim salt Libya ile gerçekleştirmiş olduğumuz anlaşma başlı başına tek bir çözüm değildir. O bölgede istikrarın sağlanması, diğer ülkelerin de ortaya çıkacak değerlendirmelerde birlik olmayı sağlamalıyız. Türkiye, Suriye, Lübnan, Mısır, Libya tanınırsa Filistin de bunlara dahildir, Yunanistan ve Kıbrıs! Biz bu yetki anlaşmasını kabul ederken TBMM’de yaptığımız konuşmada, Burada Türkiye’ye diplomatik alan açıldığını, kıyı sınırı Olan tüm ülkelerle iyi ilişkiler içinde olması hususuna işaret ettik. Hükümet yetkilileri verdiğimiz tepkiyi doğru anlamamışlar. Libya tezkeresini birbirine karıştırdılar. İkisi birbirinden çok farklıdır. İYİ Parti olarak Libya’ya asker gönderme tezkeresine ‘hayır’ oyu verdik. Bunun öncesinde de ciddi tartışmalar yaptık. Dış İşleri Bakanımızla yaptığımız görüşmede, biz madem Libya’ya gideceksek ve bu bir davet mektubu üzerine gerçekleşecekse davet mektubunda nelerin yazılı olduğu, hangi unsurları içerdiğini bizlere söylemelerini istedik. Bakanımız ‘sayın cumhurbaşkanından izin almadan davet mektubunun içeriği hakkında bilgi vermem mümkün değildir’ cevabını verdi! İYİ Parti’den içeriği bilmeden lehte oy kullanılması talep edildi. Sadece bizim için değil. AK Partili vekiller de içerikte neler olduğunu bilmiyor. Bilmedikleri mektup sonucu meclise gelen tezkereye ‘evet’ dediler. İYİ Partililer hiçbir önemli kararı başkasının talimatıyla hayata geçirmez. Biz böylesine duyarlı hareket ederken 2 bin kilometre ötemizdeki Libya’ya TBMM kararıyla asker gönderme yetkisi sayın cumhurbaşkanına verilmişken soruyoruz? Libya’ya kaç asker gidecektir? Cevabı belli değil! Gidecek askerin sınıfı, statüsü ne olacaktır? Nerede konuşlanacaktır? Hangi yol kullanılacaktır? Belli değil! Zaten kendi içinde iç savaşın yaşandığı Libya’da bugünkü mevcut yönetimin diğer güçler tarafından ele geçirilmesi durumunda bizim askerimizin konumu ve tavrı ne olacaktır? Bu soruların cevabı belli değil. Bunun zaman sınırı nedir? Biz Libya’da ne kadar kalacağız? Bize verilen cevapta ucu açık. Bu soruların cevabını bir tek Recep Tayyip Erdoğan biliyor. Bir milletin kaderi bir kişinin iki dudağı arasına terk edilemez. Bu sistemden kaynaklanıyor. Bütün yetkiler bir kişinin iki dudağı arasına veriliyorsa, TBMM noter konumuna düşürülmüşse, karar, icra yetkisi tamamıyla bir tek kişiye devrediliyorsa o zaman Türkiye’nin değerlendirmesi gereken şey sistemdir. Türkiye aslında bugün karşı karşıya bulunduğu tüm problemlerin aşılması durumunda problemi gerçekleştiren gerçek meselenin üzerine gitmek durumundadır. Ne olduğu belli olmayan, ucube, kendi içinde garabetleri barındıran cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi tartışmaya açmalı, demokratik parlamenter sisteme geri dönüşün adımlarını atmalıdır” ifadelerini kullanıldı. 


GÜLAY’IN İSTİFASI İÇİN: YOLU AÇIK OLSUN!
Geçtiğimiz aylarda il başkan adaylığını açıklayan Evren Gülay’ın partiden istifa etmesiyle ilgili konuşan İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar ise, “Arkadaşımız yönetim kurulu üyesiydi ama son 6 aydır yönetim kurulu toplantılarına gelmiyordu. İl başkan adaylığı ilanı vardı. Kendisiyle bir temasım olmadı. Verilmiş karara saygı duymaktan başka bir şey yok. Bir siyasi parti içinde mücadele vermek başka bir şeydir, bu mücadeleyi verirken partinin iç kurulları vardır. Biz kendisinin yayınlarıyla ilgili suç olmasına rağmen bir disiplin süreci işlemi başlatmadık. Süreci disiplin suçu olmasına rağmen başlatmadık. Kendisi de hissetmiş demek.  Yolu açık olsun” diye konuştu.

 
Pınar Karşıyaka Türk derbisinde!
 
Bakanlıktan 'kuru soğan' ve 'patates' açıklaması
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Cumhur BULUT yazdı... Başbakanını biz veriyorduk, asker göndermek ne ki?
Cumhur BULUT yazdı... Başbakanını biz veriyorduk, asker göndermek ne ki?
İYİ Parti İzmir’de şok gelişme: İl başkan adayı partisinden istifa etti!
İl kongresi için aday olacağını ilan eden mevcut Başkan Hüsmen Kırkpınar’a ...
Bakan Pakdemirli'den İzmir'de mesaj seli: Havlu atmak yok!
AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından düzenlenen, ‘İstiklal ...
 
İl Başkanı Sürekli rotasyona gitti: A Takımı'nı değiştirdi!
AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli yürütme kurulunda değişikliğe ...
CHP Menemen'de kongre için geri sayım... Aday Güney'e büyük ilgi
CHP'de ilçe kongreleri süreci devam ederken; 19 Ocakta kongresini gerçekleştirecek ...
AK Partili Sürekli'den üç ilçede 'Yerinde Çözüm' turu
AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, ilçe danışma kurulu toplantılarına ...
 
'MİT Libya'da üzerine düşeni yapıyor'
Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara'da MİT'in yeni hizmet binasının açılış töreninde konuştu.
AK Partili Vekil Nasır’dan hizmet çıkışı: Ağlamayan çocuğa meme vermezler!
İzmir’deki yerel yönetimlerin performansı için, “Biraz havanda su dövüyoruz” ...
Tayfun MARO yazdı... CHP kurultay yapacak da…
Tayfun MARO yazdı... CHP kurultay yapacak da…
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Üç koltuk, iki makam...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
'Anıt başkan'dan yeni başkanlara!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yeşil Yıkama ve İtibar Yönetimi
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva