Eskinazi yeşil dönüşüme dikkat çekti: Firmaları hazırlamamız lazım!

Eskinazi, EİB ev sahipliğinde düzenlenen Yenilenebilir Enerji ve Sürdürülebilirlik Zirvesi'nde yaptığı açılış konuşmasında, iş dünyasının iklim krizinin ciddiyetinin farkına varılmasıyla sürdürülebilirlik konusunun tüm sektörlerin en önemli gündemi haline geldiğini söyledi.

Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında sınırda karbon gibi yeni uygulamalarla başta demir çelik, kimya, otomotiv, tekstil olmak üzere birçok sektörün ihracat ve rekabet gücünün etkileneceğine işaret eden Eskinazi, "Yapılan çalışmalar bu sürecin bize olası yıllık maliyetinin 1,8 milyar dolar seviyelerine çıkabileceğini göstermektedir. Firmalarımızı yeşil dönüşüm adını verdiğimiz sürece hazırlamamız gerekiyor. Geleceğin sürdürülebilir modeller üzerine oluşacağını, hatta döngüsel olmayan üretim tarzlarının çağ dışı kalabileceğini üyelerimize çok iyi anlatmamız gerekiyor." dedi.

Eskinazi, bu konuya önem vermeyen firmaların gelecek dönemde finansman bulmak da dahil olmak üzere pek çok zorlukla karşılaşacağını vurgulayarak, "Yeşil dönüşüm sürecinde en önemli konulardan biri yenilenebilir enerji kaynakları. Bugün dünyada sera gazı emisyonlarının yüzde 55'i enerji üretim ve dağıtımından kaynaklanmaktadır." diye konuştu.

EİB'nin yenilenebilir enerji sektöründeki gelişmeleri yakından takip ettiğini aktaran Eskinazi, "Yapılan saha çalışmaları, Türkiye'nin yenilenebilir enerji ekipmanları ihracatının yıllık 500 milyon dolar seviyesini geçtiğini göstermektedir. Sektör temsilcilerimizin amacı şu anda dağınık olan ihracatçıları aynı çatı altında toplayarak, güçlerini birleştirmelerini sağlamak. Bu çerçevede, Türkiye'nin ilk yenilenebilir enerji ekipman ve hizmet ihracatçıları birliğinin kurulmasına yönelik çalışmalara da başlamış olduğumuzu belirtmek isterim." ifadelerini kullandı.

Elektrik üretiminde öncelik yenilenebilir kaynaklarda

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürü Ömer Erdem, Türkiye'de ortalama elektrik talep artış oranının bu yıl yüzde 4,5 ile yüzde 5 arasında olmasının beklendiğini belirtti.

Bu artışa çözüm üretirken önceliğin yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarında olduğunu dile getiren Erdem, "Şu an Türkiye'de üretilen elektriğin yüzde 65'i yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanıyor." dedi.

Erdem, geçen yıl EPİAŞ'da organize Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Sistemi (YEK-G) piyasasının işlemlere açıldığına işaret ederek, "Bu, sosyal çevre açısından yenilenebilir enerji tüketmek isteyen tüketicilerin ihtiyacını karşılamanın yanında sanayicilerimize de özellikle önümüzdeki dönemde gündeme gelecek olan sınırda karbon vergileri, karbon ayak izi gibi şartları sağlamasına da yardımcı olacak bir sistem." diye konuştu.

Karbon emisyonlarının en önemli nedenlerinden birinin enerji üretimi olduğunu kaydeden Erdem, "2053 yılına kadar hangi kaynaktan ne kadar yatırım yapacağımızı, hangi kaynaktan ne kadar üretim yapacağımızı ve 2053 yılına geldiğimizde enerji kaynaklı karbon emisyonlarının net sıfır olacak şekilde planlamasını yapıyoruz. Ön çıktılarını almaya başladık, plan yayımlandığı anda kamuoyuyla paylaşılacaktır." ifadelerini kullandı.

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknolojileri Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız da 2021 yılının en çok emisyon salımı gerçekleşen yıl olduğunu bildirdi.

Enerjide dönüşümün gerçekleştirilmeden çevreye duyarlı bir kalkınmanın mümkün olmadığını dile getiren Altunyaldız, "Rüzgarda 11 bin megavatı, güneşte 8 bin 500 megavatı yakaladık ancak toplamda yenilenebilir enerjide kurulu güç itibarıyla yüzde 54'lerdeyiz. Potansiyelimiz ne kadar dediğimiz zaman, buradaki tüm katılımcı ve konuşmacıların potansiyelimizin bunun 10 katı olduğunu söyleyecektir." diye konuştu. (AA)