Erdoğan: Sanayi ve ticaret odaları tavır koymalıydı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni'nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Son 20 yılda yakalanan ekonomik ivmeyi bizzat gördünüz yaşadınız. Siyasi istikrarın tesisi ekonomik büyüme açısından vazgeçilmezdir. Belirsizliğin hakim olduğu bir iklimde ne ekonomi, ne demokrasi gelişir. 24 günlük, iki aylık hükümetlerin görev yaptığı ülkede iş dünyası geleceğini planlayamaz. Son 20 yılda ülkemizin yazdığı başarı hikayesinin arka planında siyasette güven ve istikrar ortamının kalıcı bir şekilde sağlanmış olması vardır. ihracatta 254 milyar dolara ulaştık. 32 milyon sınırına yaklaşan istihdam oranlarını, geçen yılın ilk üç çeyreğinde yüzde 6.2'lik büyümeyi, 46 milyar doları bulan turizm gelirimizi konuşuyoruz. Bir dönem sadece krizlerle darbelerle gündeme gelen Türkiye ekonomik büyümesi ile kendinden söz ettiriyor. 

'TEK BİR SÖZ ETMEDİLER'
Binbir emekle belli seviyelere getirilen projelerin akamete uğraması bir imzaya bakar. Bunun acı örneklerine geçmişte defalarca rastladık. Aynı kirli oyun tekrar sahnelenmek isteniyor. Daha sandıktan çıkmadan gurur kaynağı projeleri dillerine dolamaya başladılar. Attıkları yalanın altında ezilince mertçe çıkıp özür dilemek yerine başkalarını suçlama yoluna gittiler. İHA ve SİHA konusu 6'lı masanın hazımsızlığının en son örneğidir. Bize gelince sürekli güvenden, şeffaflıktan dem vuranlar bu ülkenin şirketlerinin düşmanlaştırılmasına tek bir söz etmedi.

'İSTİKRARSIZLIK İKLİMİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ'
Türkiye güvenli değil iftirası karşısında önce iş dünyasının tepki vermesi gerekirdi. Ekonomimizi açıkça çökertmeyi amaçlayan sermaye ırkçılığı karşısında bu ülkenin sanayi ve ticaret odaları tavır koymalıydı. Önümüzdeki seçimler bu konuda da bir dönüm noktası olacaktır. İş dünyamızı tehdit edenlere, sermaye düşmanlığı yapanlara hak ettiği cevabı sandıkta vereceğiz. Siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz.