EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Sözcüsü Avukat Murat Bakan muhalefete yüklendi. 2014 yerel seçimleri öncesinde aynı zamanda Konak Belediye Başkanlığı’na aday adaylığı başvurusunu yapan Bakan, Radyo Pasue’da yayınlanan “Fatih Yapar’la Neler Oluyor” Programına katıldı. Bakan, iktidar partisinin genel politikasını eleştirirken İzmir’deki durumlarından memnun olduklarını ifade etti.
Bakan, “Allah böyle muhalefeti başımızdan eksik etmesin. Bilimsel olan her şeye karşılar, Bu üretmeyen ve düşünmeyen sadece karşıtlık üzerine siyaset yapan anlayış bizimle zaten rekabet edemez. Elbette böyle muhalefet olduğu sürece biz iktidar olmaya devam ederiz. Büyükşehir çalışıyor hizmet üretiyor. AKP laf salatası yapıyor. AKP milletvekillerinin açıklamalarına bakın ne dediğimi iyi anlarsınız. İşleri güçleri neyi- nasıl engelleriz mantığında çalışıyorlar. Onların ne hizmet üretiriz anlayışı yok. Diyojen’in dediği gibi güneşimize gölge etmesinler başka ihsan istemeyiz. Biz AKP’den oldukça memnunuz” dedi.

KOCAOĞLU DEVAM ETMELİ
Bakan, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na da destek çıktı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşecek olan Kocaoğlu’nun önemli çalışmalar yaptığını ifade eden Bakan, “Aslında kamuoyunda farklı meseleler tartışılıyor. Doğru soru ‘aday gösterilecek mi’ değil, Kocaoğlu aday olacak mı? İzmir’in Aziz Kocaoğlu’na bir 5 yıl daha ihtiyacı var. Aziz beyin aday olmak konusunda hiçbir kaygısı olmadığını düşünüyorum. Kamil yapısı ile bunları aşmış bir insan. Aday olmak herkesin hakkıdır. Farklı talipler ve istekliler olabilir. Kocaoğlu, altyapısını tamamladığı, İstanbul ve Ankara gibi yağmalanmasına izin vermediği bu kenti üçüncü döneminde küresel bir kent haline getirecektir. Benim arzum ve olması gereken kendisinin bir dönem daha İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na devam etmesidir” dedi.
ALGI DEĞİL ESER YARATTI
Kocaoğlu’nun belediyeyi başta mali yapısı olmak üzere birçok açıdan üst sıralara taşıdığını ifade eden Bakan, “Finansal açıdan batmış bir belediyeyi ki ben bunu önceki belediye başkanlarımızı eleştirmek için söylemiyorum. Hepsinin bu kente katkısı olmuştur. Türkiye’nin mali açıdan en güçlü, yatırım yapan ve bu yatırımlara ucuz uluslararası kredi bulan bir noktaya taşıyan belediye başkanından bahsediyoruz. Bu bile tek başına üniversitelerde doktora tezi konusu olur. Türkiye’nin atık su arıtmasında şampiyon belediyesinden bahsediyoruz. Tek başına fuar yapabilen, Türkiye’nin en uzun banliyö hattı İZBAN’ı 80 kilometre hizmete sokan bir belediye başkanından bahsediyoruz. Tarla ve ova yollarını asfaltlayan, yerelde kalkınma ilkesini hayata geçiren, taşeronun kaldıran, rantsal dönüşüm değil kentsel dönüşüm yapan bir kişi. Doğal yaşam parkından, kıyı tasarımına, yüzülebilir körfez projesinden, gemilere kadar daha onlarcasını sayabileceğim işlerin mimarı bir isim. Aziz bey İzmir’de algı değil eser yarattı. Ben ‘aday olmalı’ yerine, ‘yeniden belediye başkanı olmalı’ diyorum. Bunu söylüyorum. Kocaoğlu’nun adaylığını tartışmak abesle iştigaldir” diye konuştu.
BELEDİYE MECLİSİ YENİ DÖNEMDE VİZYON YARATMALI
İl Genel Meclisi’nin kapatılmasından sonra belediye meclisinde görev almak isteyenlerin arttığını ifade eden Bakan, CHP grubunun önemine değindi. Bakan, “İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP grubu Türkiye’de CHP’nin parlamento grubundan sonra en etkili grubudur. Bu grupta başta CHP’nin Türkiye’de en çok oyla seçilmiş büyükşehir belediye başkanı olmak üzere 21 belediye başkanı var. Ayrıca 11 eski belde belediye başkanı, bir de eski ilçe belediye başkanı olmak üzere ilçelerindeki en güçlü siyasetçilerin bir yer. Bütünşehir yasası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sınırları Avrupa’da küçük bir ülke büyüklüğüne ulaşıyor. Bir uçta Kınık, bir uçta Beydağ’ın olduğu batıdaki son nokta Çeşme’nin de yer aldığı bir belediye olacak . Dolayısıyla bir yerel parlamentoya dönüşen ve bütçe itibariyle dünyanın birçok şehrinden fazla bütçeye sahip bir kentten bahsediyoruz. Bu yapıya insanların talep göstermesi doğal. Önümüzdeki dönem belediye meclisi İzmir’i gerek ulusal ve gerekse uluslararası düzeyde temsil edebilecek, geniş vizyonlu bir nitelikte olmalı. Aziz Bey üçüncü döneminde kentin gelecek 50 yıllık vizyonunu oluştururken buna uygun bir yapı ile çalışmalı. Hepimiz bunun için elimizden geleni yapmalıyız” dedi.
YÜRÜYEREK GİDİYORLAR
Büyükşehir Belediyesi’nin en çok eleştirildiği konu olan ulaşım ile ilgili de konuşan Bakan, Kocaoğlu’nun “en uzak yere 15 dakikada gidiyorum” sözlerine destek verdi. Bakan, “İzmir’de en yoğun trafik akşam saatinde Şair Eşref Bulvarı’nda oluyor. O saatte bile bir ucundan diğer ucuna 10 dakikada da gidersiniz. Çıkıp ‘iki saatte gidiyoruz, ulaşım yok’ diyenler yürüyerek gidiyor olabilirler. Metro ile ilgili eleştirilerde bulunuyorlar. Burada 700 milyon TL’lik İZBAN gibi dev bir yatırımı bitirmiş belediye var. Dünyanın en zor hattı olan Üçyol-Üçkuyular’da dere altından balçık da granit de çıktı. Bunu bile aşan bir belediye yönetimi var. Muhalefet yatıp kalkıp metrodan bahsediyor” diye konuştu.

AKLI EVVEL MİLLETVEKİLLERİ
Kocaoğlu’na çöp konusunda haksızlık yapıldığını, katı atık bertaraf tesisi ile ilgili açıklamaları doğru bulmadığını dile getiren Bakan, “Elbette bilip bilmeden peşinen karşılar. Viyana’da kentin merkezin katı atık tesisi var ve turistler ziyaret ediyorlar. Dünyanın kültür başkentlerinden birinin kent merkezinden bahsediyoruz. Nereye yapıldığı değil nasıl ve hangi teknoloji ile yapıldığı önemli diyoruz. AKP’nin aklı evvel milletvekilleri ‘istemezük’ diyor. AKP AVM dışında her şeye karşı. Bir kere hiçbir belediye başkanı çöp lafını istemiyor. Gerçi Torbalı ve Kemalpaşa belediye başkanlarımız cesur ve aslında ilçeleri için doğru bir tutum takınmıştı. Onlar ‘biz isteriz’ dediler. Onların hakkını yemeyelim” dedi.
İÇİMDE YARADIR
Kent konseylerinin önemine de değinen Bakan, uzun süre başkanlığını yaptığı Karabağlar Kent Konseyi ve Kent Konseyleri Birliği’nin faaliyetlerine de değindi. Bakan, “Karabağlar’da meclis üyesi olunca ilk işim kent konseyini kurmak oldu. Birçok çalışma ve çevre sorunlarını gündeme getirdik. Ayrıca yoksulluğa sessiz kalma, Avrupa güneşi önemli çalışmalara imza attık. İzmir, büyükşehirler içerisinde Kent Konseyi olan tek kenttir. Ayrıca 21 ilçede kent konseyi var. Bunlar kendi arasında örgütlü çalışıyor. Ancak üzülerek hatırladığım bir konu var. Biz Karabağlar’ın çocuk dostu kent olması için bir takım girişimlerde bulunduk. Bu konuda UNICEF’le ve Birleşmiş Milletler ile görüştük. Kent Konseyi’nden gerekli kararları aldık ancak Belediye meclisinde bütçe nedeniyle reddedildi. Bu halen içimde yaradır” dedi.
DAHA İYİSİNİ YAPARIZ
Konak Belediye Başkanlığı için başvuru yapan Bakan, adaylık konusunu da değerlendirdi. Bakan, “Bu konuda özellikle yapmış olduğumuz bir şey yok. Okullarda iki tip öğrenci vardır birisi dersini günü gününe çalışır, not tutar. Bir diğeri ise son gece çalışır ve iyi not almayı bekler. Ben kendim için söylüyorum.Tam 5 yıla yakın bir zamandır yerel yönetim hususunda, CHP’nin elinde bulunan en büyük belediyesinde deneyim kazandım. Bütçe çalıştım, stratejik plan çalıştım, performans programı çalıştım. Meclis üyesi olmama rağmen ulusal ve uluslararası projeler ürettim. Partim bana ne sorumluluk verdiyse hepsini hakkı ile yerine getirdim. Şu an Konak’ta on aday adayı var hepsi birbirinden değerli. Herkes bir iddia ortaya koyuyor ‘en iyi ben yaparım’ diyor. Zaten bu iddiayı ortaya koyamayanın adaylığa müracaat etmemesi gerekir. Biz de biz en iyisini yaparız iddiası ile yola çıktık. Bize görev verilirse çıtayı daha yukarı taşımak hedefindeyiz” dedi.
ÖMRÜM BOYUNCA UNUTAMAM
Bakan, parti görevi olarak aktif yer aldığı tüzük komisyonu çalışmalarının da kendisi için ayrı bir önem ifade ettiğini söyledi. Bakan, “Bu süreç benim siyasi hayatımın en önemli merhalesini oluşturuyor. Benim önerimle tüzüğe giren maddeler oldu. Dengeli kalkınma yerine sürdürülebilir kalkınma, yoksullukla mücadele, kadının durumunu güçlendirme, mernis sistemine dayalı üyelik, ve daha bir çok madde de katkım var. İnternetten üyelik de benim Fransız Sosyalist Partisi tüzüğünden esinlendiğim ve önerdiğim hükümlerden biridir. Bu benim siyasal yaşamım boyunca en çok haz aldığım işlerden biridir. Cumhuriyet Halk Partili olarak ömrüm boyunca bunun mutluluğunu yaşayacağım. Bu süreçte yaz tatili yapmadım ama manevi karşılığını aldım. Ancak Siyasi Partiler Kanunu’nun da değişmesi gerekiyor. Her şeye rağmen bu tüzük değişikliği daha katılımcı bir parti olması anlamında yeni CHP’nin önünü açtı. CHP’nin daha üretken insanlara ihtiyacı var ki bu tüzük nitelikli insanlarında partiye kazandırılmasına sebep oldu. Partinin iktidar yürüyüşünün önü açıldı. Yeni CHP ile genel başkanımız bu anlayışın değişmesi için mücadelesini veriyor” ifadelerini kullandı.