HABERLER>YEREL YÖNETİMLER
14 Nisan 2023 Cuma - 17:18

Büyükşehir'de faaliyet raporu gerilimi... Meclis sıraları dövüldü!

İzmir Büyükşehir Belediyesi Faaliyet Raporu karşılıklı sert tartışmalara neden oldu. Mecliste söz alan Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti Grup Başkanvekilleri Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmaları anlatırken, AK Parti Grup Başkanvekili ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekilleri ise yerel yönetimleri sert bir dille eleştirdi.

Büyükşehir de faaliyet raporu gerilimi... Meclis sıraları dövüldü!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi Nisan ayı olağan meclis oturumu gerçekleştirildi. Kültürpark içerisinde yer alan meclis toplantı salonunda gerçekleştirilen oturuma Başkan Vekili Mustafa Özuslu başkanlık yaptı.

Karşılıklı sert söylemlerin yer aldığı meclis oturumunun gündeminde ise İzmir Büyükşehir Belediyesi 2022 yılı Faaliyet Raporu görüşmeleri yer aldı. Görüşmeler sık sık tartışmalara neden oldu.

AYDIN: İKTİDARIN KİMİN ÇIKARINI ÖNCELEDİĞİNİ APAÇIK GÖSTERMEKTEDİR
Faaliyet raporu için ilk olarak söz alan Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Murat Aydın, sözlerine TÜİK verileri üzerinden başlarken, “Siyaset dediğimiz şeyin temelde tercihler yapma ve bu tercihlerin gereğini yerine getirme işi olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim. Böyle olduğu içindir ki seçimle iş başına gelenler kamusal harcama ve yatırımları siyasal tercih ve önceliklerinin gereği olarak yerine getirir.  Basit bir örnek vermem gerekirse; vergilerle topladığınız kamu kaynağını; yoksulluğu azaltmaya, gençlere, öğrencilere, dar gelirlilere, güven içinde yaşayabileceği bir eve sahip olmayanlara değil sınırlı sayıda insanın kullanacağı, yapanlara yüksek kazanç getiren inşaatlara harcar, bununla da yetinmeyip bu inşaatları yapanlara uzun yıllara sari olacak şekilde gelir garantisi verirseniz bu durum sizin siyasi tercihlerinizin halktan, emekçiden yana değil ranttan, bir avuç zenginden yana olduğunu gösterir. Pırlantayı, faizi, lüks tüketim araçlarını vergi dışı bırakır ya da düşük vergi oranlarına tabi tutar sonra da emeği ile geçinenlerin ücretlerine yüksek vergi oranları belirlerseniz bu sizin siyasi tercihlerinizin halktan, emekçiden yana değil ranttan, bir avuç zenginden yana olduğunu gösterir. Bugünkü siyasi iktidarın tercihinin emeği ile çalışandan, üretenden değil sermayeden olduğunu sadece bir veriye bakarak bile söylemek mümkün. TÜİK tarafından Şubat ayında açıklanan verilere göre; ücretlilerin milli gelirden aldığı pay sadece son iki yılda yüzde 30.1’den yüzde 26.6’a düştü. Yine son iki yılda sermayenin milli gelirden aldığı pay yüzde 52.5’den yüzde 54.5’e yükseldi. Bu rakamlar, iktidarın kimin çıkarını öncelediğini apaçık göstermektedir” diye konuştu.

BİZLER İZMİR’İN YARARINA OLMAYAN, KAMU ÇIKARINA DEĞİL
Buca Cezaevi ile ilgili de konuşan Aydın, “Siyasi tercihlerinizin gerektirdiği bir durum daha vardır. O da gelişmeden, kalkınmadan ne anladığınız ve kimin gelişmesini, kalkınmasını ve ne pahasına istediğinizdir. Sürdürülebilir kalkınmayı, doğa ile uyumlu gelişmeyi değil ne pahasına olursa olsun zenginleşmeyi ve bu zenginliği bir avuç imtiyazlı zümreye vermeyi hedefleyen bir siyasi anlayışa sahipseniz doğayı talan etmekte beis görmezsiniz. Hatta bununla yetinmeyip doğanın talan edilmesine karşı çıkanları “gelişmenin karşısındaki kişiler, istemezükçüler” olarak göstermekten çekinmezsiniz. Ama bizler İzmir’in yararına olmayan, kamu çıkarına değil birkaç kişinin çıkarına hizmet eden işlere karşı çıkmayı ve halkın yararını savunmayı sürdüreceğiz. Sürdürülebilir, doğayla ve kentle uyumlu, toplum yararını gözeten her yatırımın destekçisi olacağız. Mesela Buca Cezaevi arazisi. Söylemeye, ısrarla anlatmaya devam edeceğiz. Çevre Bakanlığının yaptığı plan kamu yararına aykırıdır. Arazinin yüzde 85’ine bina yapan, yeşil alanı sadece yüzde 15’lik kısma sıkıştıran plan hukuka da aykırıdır. Bu planın iptali istemi ile CHP Meclis Grubu olarak dava açtık. Bizim dışımızda İzBB, İzmir Barosu, meslek odaları, STK’lar ve kişiler de devam açtı. Bu davalar halen görülmekte. Yapmış olduğumuz yürütmeyi durdurma talebinin reddine dair kararı geçtiğimiz günlerde İzmir Bölge İdare Mahkemesi kaldırdı ve yerinde keşif yapıldıktan sonra karar verilmesini istedi. Davayı gören İzmir 4. İdare Mahkemesi yakında keşif günü belirleyecek. Bucalıları, İzmirlileri, çevreye, kamu yararına önem veren herkesi keşif gününde cezaevi arazisinde olmaya çağırıyoruz. Buca Cezaevi arazisi halkındır ve halka, İzmirlilere ait araziyi İzmir’in kurtuluşunun 100 yılı kutlanırken 9 Eylül 2022’de satılmasını İzmir halkı hiç unutmayacak, bu arazinin kamunun kullanımına açık yeşil alan olması için mücadele etmeyi sürdürecektir” ifadelerini kullandı.

KİTLELERİNİN YARARINA OLAN İŞLERİ YAPMAYA ÇALIŞIYOR
Büyükşehir Belediyesi’nin çalışma sitilinin farklı olduğunu belirten Aydın, “İnsanların yaşam koşulları yaşam biçimleri, talep ve beklentileri hakkındaki tavırlarınız da sizin siyasi tercihlerinizi gösterir. Kimin kimle nasıl yaşayacağına, kaç çocuk doğuracağına, nasıl doğuracağına, nerde gülüp nerde gülmeyeceğine karışanlardansanız halkın özgürlüğünü ve mutluluğunu değil kendi baskıcı anlayışınızı hayata geçirmeye çalışan bir siyasi anlayışa sahipsiniz demektir. İnsan hayatının mutluluğu için kültür ve sanatın önemli olduğuna inanmazsanız kültür ve sanat faaliyetlerini kısar, konserleri yasaklar, buna rağmen sanat üretmeye çalışanların ürettiği sanatın “içine tüküren” olursunuz. İnsanın mutlu ve huzur içinde yaşaması için kent içi alanlara, parklara ihtiyacı olduğunu, kamusal alanların kamunun kullanımına açık olması gerektiğine inanmayanlardansanız bulduğunuz her boşluğa, eski cezaevi arazilerine ve hatta deprem ve afetlerde insanların toplanması ve geçici olarak barınması için bırakılan alanlara göz diker oraları binalarla donatmayı kalkınma ve gelişmişlik sayarsanız.  Sözün özü; kimin yararını gözettiğiniz, gelecekte nasıl bir ülke hayal ettiğinizi ortaya koyan hep tercihleriniz ve bu tercihlerinize göre ürettiğiniz siyasettir. O nedenledir ki hiçbir şey siyaset dışı ya da siyaset üstü değildir. Ben de konuşmamı bu çerçevede İzBB’yi yöneten CHP’nin siyasi tercihlerinin belediye faaliyetlerine yansımasını dile getirmeye çalışacağım. İzBB’nin 5 yıllık stratejik planında ortaya koyduğu misyonu inin misyonu ani kendine biçtiği görevi bir kez daha hatırlatmak isterim. İzBB’nin misyonu yani görev tanımı; “halktan aldığı gücü, şehrin müşterek menfaatlerini ve sürdürülebilir gelişimini gözetecek şekilde kullanan, yenilikçi bir belediye hizmeti sunmaktır.” İZBB tüm faaliyetlerini bu görev tanımına uygun şekilde yerine getirmek için çaba sarf ediyor. Tüm baskılara, soruşturmalara, engellemelere rağmen halkın, kamunun yararını gözeten, bir avuç imtiyazlı zümrenin değil geniş halk kitlelerinin yararına olan işleri yapmaya çalışıyor” diye konuştu.

İZMİR’DE ‘U’ HARFİNİ GÖREMEZSİNİZ
Ulaşım Bakanlığı’na da tepki gösteren Aydın, “Ulaşım hizmetlerinin verilmesi büyükşehirler bakımından en önemli ve en zorlu görevlerin başında geliyor. İzBB ulaşım hizmetlerinin verilmesinden temel tercih olarak toplu ulaşımı geliştirme ve özendirmeyi, toplu ulaşımı mümkün olan en yüksek oranda demir tekerli araçlarla vermeyi benimsedi. Bu kapsamda en büyük yatırım harcamalarını raylı sistemlerin kurulmasına ayırıyor. Raylı sistemlerle ilgili yatırımların bir kısmını bütçe içi imkânlar ve öz kaynaklarla yaparken bir kısmını uluslararası yatırım kredileriyle gerçekleştiriyor. 2022 yılında Buca Metrosunun inşaatına tüm engellemelere rağmen başladık ve hızla ilerliyoruz. Buca Metrosu 4 yıllık inşaat süresinin sonunda İzmir halkının hizmetinde olacak. 2022 yılında Narlıdere Metrosu ile Çiğli Tramvayı inşaatları önemli ölçüde ilerledi. 2023 yılında bu iki önemli demir ağ hizmete girecek ve İzmir’e demir ağlarla örme hedefine bir kez adım daha yaklaşacağız. Buca Metrosu 1 milyar avroya yaklaşan bedeli ile İzmir’de yapılan en büyük kamusal yatırım ve bu yatırımı hepimizden vergi alan milyarlarca dolarlık bütçeyi yöneten daha doğrusu çarçur eden merkezi hükümet değil İzBB yapıyor. Ve İZBB 2022 yılında Karabağlar – Gaziemir Metrosu için de yola çıktı. Bu proje ile kendi yatırım rekorumuzu yine kendimiz kırıyoruz. Karabağlar – Gaziemir Metrosu toplam 2 milyar 105 milyon avroluk bütçesi ile İzmir’in en büyük yatırımı olacak. Metro demişken bir kez daha hatırlatalım. İzmir’de merkezi idarenin bütçesi ile yapılmış hiçbir metro hattı olmadığı için İzmir’de U harfi ile gösterilmiş metro istasyonu göremezsiniz. Biz dileriz ki yıllardır yapmadığı metro hattını iktidar İzmir’e yapsın ve ‘U’ harfini koyabilsin. Ve merkezi hükumet yıllardır yapma sözü verdiği Otogar – Halkapınar Metrosunu yapmayacağını bir kez daha dile getirdi. 2014 yılından bu yana bu metro hattı için yatırım bütçesine para ayırmadı ve İzmir halkıyla alay edercesine bu yıl da 3 bin liralık iz bedel koymakla yetindi” ifadelerini kullandı.

YILDIRIM TARAFINDAN 2013’DE TEMELİ ATILAN BU HAT…
Ankara - İzmir Hızlı Tren Hattı hakkında da konuşan Aydın, “Bugün sizinle bir konuyu, yılan hikayesine dönmüş bir konuyu ayrıntısıyla konuşmak isterim. Ne de olsa İzmir BB Meclisindeyiz ve İzmir’in yararına olan işlerin peşindeyiz. O halde önce şunu soralım; Ankara – İzmir hızlı tren hattı nerede? En son Salihli civarlarında olduğu söylenmişti. Nerede ve ne zaman hizmete açılacak? Tıpkı Bayraklı Şehir Hastanesinde olduğu gibi hızlı trende de açılış tarihi konusunda rivayet muhtelif. Kendisi de halen İzmir Milletvekili olan Sayın Binali Yıldırım 21 Eylül 2013 tarihinde temeli atılan bu hattın 1080 günde yani 3 yılda biteceğini söylemişti. Bu açıklamaya göre hattın Eylül 2016 yılında açılmış olması ve biz İzmirlilerin ve Ege Bölgesinde yaşayanların tam altı buçuk yıldır bu hattı kullanıyor olması gerekirdi. Oysa ortada ne hat var ne tren. Tam 10 yıl geçti. Beş ayrı ulaştırma bakanı gördük ama hızlı tren bir türlü İzmir’e varamadı. Peki, bu hat ne zaman hizmete açılacak? 16 Kasım 2018 tarihinde açıklama yapan dönemin Ulaştırma Bakanı Cahit Turan’a göre hat 2020 sonunda ya da en geç 2021 başında İzmir’e ulaşmış ve hizmete açılmış olacaktı. 31.08.2022 tarihinde açıklama yapan Bakan Adil Karaismailoğlu’na göre hattın açılışı 2025 yılında. Fakat aynı bakan 16.10.2021 tarihinde, hattın Eşme ilçesinde tünelle ilgili törende, hattın 2022 yılının sonunda tamamlanacağını söylemişti. CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter’in soru önergesi üzerine TBMM’ne verdiği cevapta hattın 2024 yılında biteceğine dair bakanlık öngörüsünün olduğu söylenmiş. Yani tahmin yani hayırlısı inşallah cevabı verilmiş. Sonunda Sayın Bakan verdiği her tarih boş çıkınca tarih vermeyi bırakmış ve 22.03.2022 tarihli açıklamasında Ankara – İzmir Hızlı Tren Hattının bittiğinde kaç yolcu taşıyacağını, yolun ne kadar kısalacağını söylemiş ama bitiş tarihini vermekten özenle kaçınmış. Ancak Sayın Bakanın bilmediğini bilen, söylemediğini söyleyenler var. Mesela Ocak 2023’te açıklama yapan AK Parti Manisa Milletvekili Murat Baybatur’a göre hızlı tren 2024 yılında açılacak” diye konuştu.

PRONENİN İLK MAALİYETİ KADAR FİNANSMAN BULUNABİLMİŞTİR
Hızlı tren projesinin maliyetine de değinen Aydın, “Peki, bir soru daha: Ankara – İzmir hızlı tren projesi kaça mal olacak? 2013 yılında ilk ihale yapıldığında projenin bedeli 4 milyar 500 milyon lira yani temel atma tarihindeki dolar kuruna göre (1 dolar = 1,96 TL) yaklaşık olarak 2 milyar 300 milyon dolar. Ama bu parayla iş bitmedi. İşi üstlenen firma 19 Mart 2022 tarihinde bir müjde verdi. Hızlı tren için 17 Mart 2022 tarihinde 2,3 milyar dolarlık kredi bulunmuş. Ne demek bu? Hızlı tren için temel atıldığı tarihte bu projenin finansmanı yokmuş, varsa da gerçekçi olmadığı için ya da paralar attaya gittiği için para yetmemiş ve 9 yıl sonra para arayışına girilmiş, neredeyse projenin ilk ihale bedeli kadar bir miktar dış finansman bulunmuş. Gözlerindeki ışıltı gözlerimizi kamaştıran sayın bakan kredi bulduklarını müjdeliyor ama hat bir türlü bitmiyor, belirlenen hiçbir maliyet hesabı tutmuyor. CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu’nun Kasım 2022’de açıkladığına göre; temeli atıldığında 4 milyar 500 milyon liraya mal olacağı söylenen projenin maliyeti ona katlanarak 47 milyar liranın üzerine çıktı. Dünyada bu standarttaki tren hatları için kilometre başına 1 milyon 500 bin dolar harcanırken, Ankara - İzmir Hızlı Tren hattının kilometre başına maliyeti 5 milyon doları buldu ve daha da nereye çıkacağı belli değil” dedi.

BULURUZ BİR ŞEY DİYE YOLA ÇIKARSANIZ…
Aydın, İzmir Hızlı Tren hattının pazarlık usulü ile bir firmaya verildiğini ifade ederek, “Buca Metrosunu neden en düşük teklif verene değil bir sonraki şirkete verdiniz diye soran arkadaşlar, Ankara – İzmir Hızlı Tren hattı hangi firmaya ve hangi ihale usulü ile verildi biliyor musunuz? Bu hattın yapımı açık ihaleyle değil, pazarlık usulüyle bir firmaya verildi. Üstelik temeli 2013 yılında atılan projenin yeni ihalesi 6 Ekim 2020 tarihinde yapılmasına rağmen bakanlık işi pazarlık usulüyle ve 2 milyar 162 milyon 600 bin avro sözleşme bedeliyle bir firmaya verdiğine dair sonuç ilanını 2 yılı aşkın süre sonra, 22 Aralık 2022 tarihinde yayınladı. Tren hattı ihalelerinin TL ile yapıldığına dair 2020 yılında yapılan bakanlık açıklamasının gerçeği yansıtmadığı da bu şekilde anlaşılmış oldu. Hattın ne zaman hizmete açılacağına dair az önce söylediğim tarihlere bir yenisinin daha eklendiğini finansmanın bulunduğuna dair resmi açıklamadan öğreniyoruz. Finansmanın bulunduğuna dair 19 Mart 2022 tarihli açıklamada hattın yapımının 42 ayda biteceği söylenmiş. Hadi para hemen geldi ve işe hemen başladınız diyelim ve 42 aylık süreyi Mart 2022 tarihinden başlatalım. Bu tarihe 42 ay eklersek hattın bitiş tarihi Haziran 2025’e geliyor. Ee ne oldu şimdi? Hani hat 2024’te bitiyordu? Bu durumda hızlı tren hattının açılışı en erken 2025’e kalmış oldu. 2013 yılında temeli atılan hat, bu tarihten 12 yıl sonra açılmış olacak. Tabi mevcut siyasi iktidar değişirse. Değişmez ise İzmirlinin daha ne kadar bekleyeceği meçhul. Bu denli büyük alt yapı projeleri için proje hazırlanırken finansmanının da bulunmasının ne kadar önemli olduğunu bilme anlatabildim mi? Şuraya bir hat çizelim, bir de tren çizelim, güzel bir istasyon binası yapalım diye kağıt üzerinde planlar yaparken bu işin hangi parayla yapılacağını belirlemez, buluruz bir şeyler diye yola çıkarsanız olacağı budur. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Buca Metrosunun yapımı için gereken parayı projenin oluşturulması süreciyle birlikte yürütmesinin, inşaat başlamadan önce finansmanın da sağlanmasının ne kadar değerli olduğunu bilmem anlatabildim mi?” ifadelerini kullandı.

ÖDÜL YANLIŞ OLDU
İzmir – Ankara Tren hattı projesine verilen ödülü de eleştiren Aydın, “İşin komik yanı ne biliyor musunuz? Bir türlü bitmeyen bu proje geçtiğimiz Mart ayında Londra’da düzenlenen bir törende ‘Yılın Ulaştırma Projesi’ ödülünü almış. Bence bu ödül yanlış olmuş, yılın projesi değil on yılların ulaştırma projesi ödülü verilmeliydi. Ve bu proje, siyasi tarihte bir şehir bir bölge siyasi tercihleri nedeniyle nasıl cezalandırılırın, kamu kaynakları nasıl heba edilirin örneği olarak gösterilmeli. Tabi hızlı tren inşaatını bir türlü yapamayan ve sürekli ilave ödemeler isteyen inşaat firmasının İngiltere merkezli bir iştirakinin olmasının bu ödül üzerinde nasıl bir etkisi olduğunu, ihaleyi alan firmanın, yapılacak işin 2.1 milyar dolarlık kısmını İngiliz kaynaklı dış finansman ile karşılayacak olmasının İngiltere’de verilen bu ödüle etkisinin olup olmadığını hiç bilemeyeceğiz. Çok önemli de değil zaten” dedi.



İZMİR’E GELECEĞİ BELLİ OLMAYAN TRENİMİZ HIZLI DEĞİL
Hızlı tren maliyetlerinin artmasına dikkat çeken Aydın, “Artık hızlı tren de değil. Ama hepimizin gözden kaçırdığı bir şey var. İzmir halkının bilgisinden özen kaçırılan bir bilgiyi sizinle paylaşmak isterim.  Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İzmir’le ilgili yatırımlarını duyurduğu raporda projeyi Ankara – İzmir Hızlı Tren Projesi olarak tanımlıyor ve hattın dizayn edilen hızının saatte 250 Km olduğunu söylüyor. Ben de konuşmam boyunca hızlı tren kelimesini kullandım. Oysa bu da doğru değil. Ankara – İzmir Hızlı Tren Hattı Projesinde 2021 yılında yapılan değişiklikle bu hattın adı artık yüksek standartlı demiryolu. Yani artık ne zaman İzmir’e geleceği belli olmayan trenimiz hızlı tren değil.  Farkı ne diye sordum: Hızlı tren hatları saatte 250 Km hız yapıyor ve bu hattı yük trenleri kullanamıyor. Maliyeti de daha yüksek. Yüksek Standartlı Demiryollarında hız, saatte 200 Km ve hattı yük trenleri de kullanabiliyor. Yani demem o ki; devri iktidarlarında yapmayı planladıkları hızlı tren artık hızlı tren değil, bırakın 3 yılı 10 yıl geçmesine rağmen ortada tren yok ve maliyeti hızlı tren standardından vazgeçilmesine rağmen yola çıkıldığı zamana göre on kattan fazla arttı. Tablo bu. Ama İzmir merak etmesin, nasıl İzmir’e demir ağlarla örüyorsak, Mayıs sonrasında halkın iktidarını kurduğumuz da İzmir’e, İzmirlilere layık görülen bu duruma da son vereceğiz” diye konuştu.

ŞEHRİN EKONOMİK HAYATININ SAĞLANMASI İÇİN…
İZTAŞIT uygulaması hakkında konuşan Aydın, “Temel ulaşım tercihimiz raylı sistemler olmakla birlikte tüm ulaşımın raylı sistemle yapılması elbette mümkün değil. Bu nedenle lastik tekerli ulaşım dediğimiz otobüs alt yapımızın da güçlü olması gerekiyor. 2019 yılından bu yana, İZTAŞIT uygulamasıyla birlikte toplu ulaşıma 616 araç dahil oldu ve ESHOT filosunun yaş ortalaması 6,46. Bu oran, tüm yakıt ve bakım maliyetlerinde ciddi tasarruf sağlanmasını, ulaşımdan kaynaklanan karbon ayak izimizin küçülmesini sağlıyor. Ülkemizin temel meselesi, ekonominin çöküşü ve yoksulluktur. Bu nedenle ekonomi stratejik amacımız, içinden geçtiğimiz bu dönemde daha ayrıcalıklı bir yer tutuyor. Şehrin ekonomik hayatının canlanması için gereken çalışmalar 2022 yılında da artarak sürdürüldü” ifadelerini kullandı.

TARIM LİSESİ KURMA FAALİYETLERİMİZ DEVAM ETTİ
Çocukların eğitimden geri kalmamaları, için çaba sarf ettiklerini dile getiren Aydın, “Şehrimizin her köşesini sokakları, caddeleri, evlerimizi ve parklarımızı, Bir şehri şehir yapan ne varsa tümünü çocuklarımızla paylaşıyoruz. Bizlerin ağzından çıkan cümleler, aldığımız her bir karar, bizden çok çocuklarımızın yaşamına değiyor. Onların geleceğini belirliyor. İzBB çocuklar için yaşam koşullarının bugün ve gelecekte daha iyi olması için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Çocukların eğitimden geri kalmamaları, ucuz iş gücü olarak görülmemeleri için çaba sarf ediyoruz. Uzun yıllar süren, niteliği düşük ve sonunda da belli bir iş sağlamayan eğitim sistemimizin yarattığı sorunlara İzmir özelinden bir parça çözüm oluşturabilmek için Meslek Fabrikamız meslek edindirme kurslarını sürdürdü. Ayrıca tarımsal kalkınmaya verdiğimiz önemin parçası olarak Tarım Lisesi kurma faaliyetlerimiz de devam etti” dedi.

GENÇLERİMİZİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Üniversite öğrencilerine verilen yemek dağıtımlarının engellediğini iler süren Aydın, “İzmir Büyükşehir Belediyesi 2022 yılında da gençlerin yanında olmaya devam etti. Gençlerimizin bu ülkenin en önemli değeri ve kaynağı olduğunun bilincindeyiz. Yetişmiş insan gücümüzün başka ülkelere gitmesine neden olan ortamı ortadan kaldırmak hepimizin görevidir. Gençlerin hiç değilse temel sorunlarına çare olmak için canla başla çalışıyoruz. Sekiz noktada başlayan WizmirNET, kablosuz ve ücretsiz internet projemizi 30 ilçede devam ediyor. 2022 yılında; 70 park ve meydanda, 20 vapur, 7 iskele, 60 otobüs hattı, 17 metro istasyonu, 21 aktarma istasyonu, 41 tramvay, 76 köyde ücretsiz internet ağı hizmetimizi sürdürüyoruz. Dokuz Eylül, Ege, Katip Çelebi, Bakırçay, Demokrasi üniversitelerimizde ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde günlük yemek dağıtıyoruz. Altı noktada çorba dağıtıyoruz. Yemek dağıtımı konusunda yapılan engellemeleri, partizan tutum takınan kamu görevlilerini unutmadık ve unutmayacağız. Ama işimizi yapmaya, kim ne yaparsa yapsın gençlerimizin yanında olmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.

İSTEDİĞİNİZ KADAR KELİME OYUNU YAPIN…
İzBB’nin malı yapısı ve bütçesi hakkında konuşan Aydın, “İzBB harcamalarında yüksek yatırım oranını 2022 yılında da korudu. 2022 yılı harcamalarımızın yüzde 32’si yani yaklaşık 5 milyar lirası yatırıma harcandı. Bu rakam halen İzmir’de yapılan tüm kamu harcamalarının üçte ikisini oluşturmaya devam ediyor. Oysa İzmir halkının da ödediği vergilerden oluşan merkezi hükümet bütçesinden İzmir’in hakkı olanı alması halinde belediyenin yaptığı harcamaların tüm kamu harcamalarına olan oranı daha düşük olmalıydı. Hep söyledik yine söyleyeceğiz. İstediğiniz kadar, rakam ve kelime oyunları yapın, ödenen destek ve maaşları yatırım diye önümüze getirin gerçeği saklayamazsınız. İzmir vergi ödemede üçüncü şehir olduğu halde kamu yatırımlarında 70 ile 73 sıralar arasında gidip gelmesini nedenini size hep soracak. Bu partizan tutumu, merkezi yönetimin, siyasi tercihleri nedeniyle İzmir’e olan bakışını hep dile getirecek. Bu şehir, bütçe tercihleriyle kendisine yönelik olarak uygulanan cezalandırma politikalarına boyun eğmedi ve eğmeyecek. İzmir, vergilerinin hakkı olan yatırımı talep etmeyi sürdürecek. Ve çok değil 1 ay sonra kısa çöp, uzundan hakkını alacak” ifadelerini kullandı.

CHP’NİN İLKELERİNE UYGUN GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR
Aydın son olarak ise, “8 bin yıllık medeniyete sahip İzmir, tüm bileşenleri, tüm unsurları ile Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına hazır. Kurtuluşun ve kuruluşun şehri olan İzmir, ikinci yüzyılda kendisine düşen görev ve sorumluluğun bilincindedir. İzmir halkının oyları ile seçilen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve yönetimi de bu sorumluluğun gereğini yerine getirmektedir. Asla yorulmamak için yola çıkan bizler, başta Büyük Atatürk olmak üzere 100 yıl önce bu ülkenin kurtuluş ve kuruluş mücadelesini vermiş atalarımızdan aldığımız ilhamla, çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkma yolunda yürümeye devam edeceğiz. CHP Meclis Grubu olarak 2022 yılındaki faaliyetleri nedeniyle Başkanımız Sayın Tunç Soyer’e, tüm çalışma arkadaşlarına şükranlarımızı sunarız. CHP Meclis Grubu, 2019 yılında belirlenen stratejik plana, CHP’nin ilke ve değerlerine uygun şekilde gerçekleştirilmiş olan 2022 yılı faaliyetlerine dair raporlarla olumlu oy kullanacaktır” dedi.

HIZAL: 25 YILLIK CHP DÖNEMİNİ DEĞERLENDİRECEĞİZ
Aydın'ın ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal  İzBB Başkanı Tunç Soyer'e sorular yöneltirken, "Murat Bey Büyükşehir 2022 faaliyet raporuna hiç bakmamış. Bakmadığı için hamasi kelimeler ile raporu kurtarma çabası içine girmişti. Biz ısrarla İzmir'i ve İzmir'in sorunlarını konuşmaya devam edeceğiz. BU yıl görüşeceğimiz rapor, bu heyetin görüştüğü 5'nci faaliyet raporu. Bu heyetin görüşeceği yani CHP yönetiminin son faaliyet raporudur. Bu heyet önümüzdeki yıllarda İzBB'nin faaliyetini görüşmeyecek.Bu yönüyle de bu faaliyet çok kıymetli ve önemli. Bugün görüşeceğimiz faaliyet raporunda bu şehri yöneten anlayışın ve İzBB başkanın 4 yılını değerlendireceğiniz. Belediyecilik denilince akla 2 husus gelir. Bir şehrin ve o şehirde yaşayan tüm canlıların günlük temel ihtiyaçlarının belediyecilik anlamında karşılanıp karşılanmadığına ve  günün koşullarına, çağın gelişimlerine göre ortaya çıkacak yeni problemlerin, sorunların nasıl giderildiğine bakılır. Bunlar birbirinden ayrılamaz iki önemli husustur. Bunlardan birini bile yapmazsanız başarısız belediye başkanı olursunuz.  Biz bugün 4 yılı, belki de İzmir'i yöneten 25 yıllık CHP anlayışını konuşacağız. Faaliyet raporundan önce sayın başkana birkaç soru sormak isterim. İzBB Başkanına göre İzmir'in en temel sorunu nedir ve bu sorunla ilgili hangi adımlar atılmıştır? Göreve geldiği günden bu yana ve göreve gelmeden önceki süreçte vermiş olduğu vaat ve sözlerin kaçını yerine getirmiştir?  İzBB Başkanına göre İzmir temel belediyecilik hizmetleri açısından ileri mi gitmiştir, geri mi gitmiştir. Bunlar üzerinden bir değerlendirme yapacağız. Bu soruları çoğaltmamız mümkün ancak ben soruları arttırmadım" dedi.

ŞİMDİYE KADAR NEDEN YÜZDE 10 AYRILMADI
Kentsel dönüşüm çalışmalarını eleştiren Hızal, "Günümüzde İzmir'in en temel sorununa baktığımızda deprem ve kentsel dönüşüm. Bu şehrin ne kadar çarpık bir kent yapısı içinde olduğu, CHP'li bir anlayışın yönettiğin biliyoruz. Türkiye’de gecekondulaşma oranını en yüksek olduğu şehirdir belki de İzmir. Deprem İzmir'in en korkunç gerçeği. Bu gerçek bugün ortaya çıkmış bir gerçek değil. İzmir’in altındaki onlarca diri fay bugün ortaya çıkmadı. Bunlar Tun Bey'in göreve gelmesinden önce de vardı. Ancak biz diyoruz ki bu gerçekle ilgili İzBB  nE yaptı. Biz bunu defalarca konuştuk.Hatta çıkıp dedik ki deprem master planımız yok. O günlerde İzBB başkanı İzmir  depreme hazır dedi. Sonra 30 ekim depremi oldu. Bunları söyleyen belediye başkanı Kiraz'da depremin en çok hasar gördüğü Bayraklı'ya 4 saatte gidebildi. Demek ki İzBB depreme hazır değilmiş. Sonra 6 Şubatta hepimiz üzerin bir deprem yaşandı. Sonra Başkan çıkıp İzBB olarak bütçemizin yüzde 10'unu depreme harcayacağız demişler. Bunu diyen İzBB Başkanı var... Yine büyük bir söz söyledi ve İzmir'in yapı stokunun yüzde 85'i depreme dayanıklı değil dedi. Bunu belediye başkanın 6 Şubat depreminden sonra dile getirmesi bir acı. Yüzde 10'u yarayacak İzBB bugüne kadar ne yapmış? 2019-2020-2021'de yaklaşık 8,5 milyar yatırım bütçesi ayrılmış. Peki bunun yüzde 10'unu kullanılmış olsaydı 850 milyon TL ederdi. Ne kadar kullanılmış? 33 milyon. Binde 40... 2022 yılındaki performansınız ne? Kentsel dönüşüm daire başkanlığına 55 milyon bütçe ayırmışsınız. Sonra bakmışsınız bu para çok, bunun birazsını keselim demişsiniz, daire başkanlığı bunu 30 milyonunu kullanmış. Kentsel dönüşüm daire başkanlığını kapatın diyorum. Çünkü kentsel dönüşümde uzman olduğunu söyleyen başka arkadaşlar var. Boşuna 30 milyon vermeyin bari. Bir daire başkanlığı var. Sürekli övündüğünüz. 78 milyon bütçe ayırdınız. Bunun 26 milyonu kullanılmış.  Yani 80 milyon TL İzmirliler borcunuz var deprem ve kentsel dönüşüm noktasında. Bu sadece 2022 yılında. Bu dairelerde kesinti yaptınız, nerelere gitti bu para? Bakıyoruz 2020'de temsil ve tanıtma giderlerine 74 milyon bütçe ön görmüşsünüz. Sonra bakmışsınız bu yetmiyor. 104 milyon TL'ye çıkarılmış. Deprem ve kentsel dönüşüme bakış açınızı gösteren rakamlar bunlar. Bir şeyi yapmak için yaparsanız o işten sonuç alamazsınız. Fay hatları araştırması yapılır. Peki bunları imar planlarına işiyor musunuz? Yelki'de imar veriyor musunuz mesela? Demek ki -mış gibi yapıyorsunuz" diye konuştu.

İZBETON konusunda bürokratları da uyaran Hızal, "Kentsel dönüşüm performansınıza bakmak lazım birde. 6 bölgede kentsel dönüşüm çalışması yapıyorsunuz. 12 bin bağımsız bölümü dönüştürmeniz gerekirse 970 bağımsız birim dönüştürmüşsünüz. Bu dönüşüm ile ilgili bir de kendinize kahraman, kurtarıcı buldunuz. İZBETON... Biz buna çizgi roman kahramanı diyoruz. İZBETON neler yapmış?  İZBETON 4 ay sonra konutları teslim etmek zorunda adama edemeyecek. Edemeyince ne olacak İZBETON İzBB'ye ceza ödemek zorunda kalacak. Ancak bürokratlara baskı yapılarak ceza kesilmemeye çalışılacak. Buradan uyarıyorum. Zimmet çıkar, o cezalar kesilmeli" ifadelerin kullandı.

BARİ KONUT YAPSAYDINIZ
İzBB'de satılan konut satışına dikkat çeken ve dönüşüm üzerinden tepki gösteren Hızal, "Asıl sorunlu olan Ballıkuyu. 3,5 emsal verildi planlamalar yapıldı. Hadi yapın bakalım. Kentsel dönüşüm mü yapacaksınız İzmir'in siluetini mi bozacaksınız. Bu bile İzBB'nin beceriksizliğini ortaya koyuyor. Siz 6 Şubattan sonra yatırımın yüzde 10'unu ayıracağız değil de geçmişten bugüne kadar yüzde 10'u ayırsaydınız biz bugün bunları konuşmuyor olurduk. Siz yüzde 10'u ayırmadığınız gibi göreve geldiğiniz günden bu yana bazı satışlar olmuş. 1898 adet İzBB'ye ait konut varmış. 2022 faaliyet raporuna bakınca 780'e düşmüş bu. bin 118 adeti satılmış Bugünün değeri ile 1 milyar. Bari sattınız onlarla konut yapsaydınız" dedi.

HİÇBİR ŞEY YAPAMADIK DERSEK HAKSIZLIK OLUR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylemleri üzerinden eleştirilerine devam eden Hızal, "Genel Başkanınız deprem konutlarını ücretsiz yapacağız diyor. Ancak bırakın ücretsiz yapılmasını İzmir'de parası karşılığıyla bile konut yapamayan bir İzBB yönetimi var. göreve geldiğinden bu yana bir tane anahtar teslimi yapamayan İzBB yönetimi var.  Ancak hiçbir şey yapmadınız dersek haksızlık olur. Bayraklı'da bir anıt var. Zor koşullarda yaptınız. Bolca çalıştaylar düzenlediniz, konferanslar düzenlediniz" ifadelerini kullandı

HANİ VİYADÜKLER BİTECEKTİ?
Trafik sorununa da değinen Hızal, "Son 4 yılda İzmir'in trafik sorunu azaldı mı, arttı mı? Bu sorunun ortadan kaldırılması için İzBB yönetimi kentlilere 'araçlarınızı kullanmayın' önerisi haricinde bir şey yaptı mı yapmadı mı? Bu konuda Sayın Başkan seçilmeden önce onlarca vaatte bulundu. Bugün Buca'dan çıkıp Bornova'ya gitmek isterseniz 2 alternatif var. Ya Yeşildere yolu ya Çevreyolu. Ki Çevre Yolunu sizin beğenmediğiniz iktidar yaptı. Eğer İzBB 8 yıldır tünel ve viyadük çalışmasını bitirebilmiş olsaydınız 3'ncü bir alternatif olacaktı. Neden bitmedi? Çünkü siz ihale yapmayı becerememiş bir yönetimsiniz. Hani viyadükler bu yıl başında bitecekti?" diye konuştu.

HIZAL VE SOYER ARASINDA 'KEMERALTI' ATIŞMASI
Sayın Başkanım ve Murat Bey, size bir teklifim var. Beraber Kemeraltı’na gidelim. Basın mensupları olsun ama basın ekibiniz olmasın” ifadelerini kullandı. Hızal'ın sözüne giren Başkan Soyer ise "ben hep gidiyorum" yanıtını verirken sözlerine devam eden Hızal "Gündüz vakti gidelim ama siz dükkanlar kapandığında gidiyorsunuz. Gündüz vakti birlikte gidelim. Sizin 2 yıldır alt yapı ve üst yapı çalışmalarınızı inceleyelim" dedi.

BÜTÇEDE O KADAR PARA YOK
Narlıdere Metrosu ve Çiğli Tramvayı'nı hedef alan ve mali açıdan eleştirilerini sürdüren Hızal, "Sayın başkan göreve gelirken vaatte bulundu ve raylı sistem ağıtı kısa vadede 340 kilometreye çıkaracağını söyledi. Reklamı PR ve algıyı muhteşem yapıyorsunuz. Ciddi de para harcıyorsunuz. Sizi bu konuda tebrik etmek istiyorum. İzmir’e hiç gelmemiş biri sayın Başkanı ulusal kanalda izlese der ki İzBB ne muhteşem metro hattı çalışmaları yapıyor. Metro denilince akla gelen ilk konu Narlıdere Metrosu. Narlıdere'nin bitmesi gereken süre 2 yıl önceydi. İzmirlilere 2 yıl borcunuz var. Şimdi çıkıp önümüzdeki ay deneme seferleri yapacağız dediniz. Narlıdere Metrosunu bitmesi için gereken para 1 milyar. Ancak bütçesinde o kadar para yok. Çiğli Tramvayı'nın bütçesi, projesi her şey hazır dimi? "Sayın başkan göreve gelirken vaatte bulundu ve raylı sistem ağıtı kısa vadede 340 kilometreye çıkaracağını söyledi. Reklamı PR ve algıyı muhteşem yapıyorsunuz. Ciddi de para harcıyorsunuz. Sizi bu konuda tebrik etmek istiyorum. İzmir’e hiç gelmemiş biri sayın Başkanı ulusal kanalda izlese der ki İzBB ne muhteşem metro hattı çalışmaları yapıyor. Metro denilince akla gelen ilk konu Narlıdere Metrosu... Narlıdere'nin bitmesi gereken süre 2 yıl önceydi. İzmirlilere 2 yıl borcunuz var. Şimdi çıkıp önümüzdeki ay deneme seferleri yapacağız dediniz. Narlıdere Metrosunu bitmesi için gereken para 1 milyar. Ancak bütçesinde o kadar para yok. Çiğli Tramvayı'nın bütçesi, projesi her şey hazır dimi?  Size teklifte bulunuyorum Şu an itibari ile Çiğli tramvayına şu an itibari ile canlı bağlanın. Hani bütçesi hazırdı? Çiğli tramvayı yok, yapılamıyor. Çiğli'De bir tramvay projesi yapılıyor ancak onun altında İZSU hattının geçilip geçilmediğini bilmiyorsunuz. Bir bölümünden geçiyor ve onun düzeltilmesi için sonra biz çıkıp koşuyoruz peşinizden" diye konuştu.

BELEDİYENİN GÜVENİRLİĞİNİ KAYBETTİRDİNİZ 
İZBAN’da yapılması planlanan 2 yeni istasyon ve Opera Binası hakkında tepki gösteren Hızal, “Katip Çelebi ve Lale durağı ne oldu? İhaleye firma girmemiş... Neden girmiyor? Çünkü İzBB'nin güvenirliğini yitirdiniz. İzmir Opera Binası… 2018’de inşaata başladınız. Geldiniz seviye yüzde 40… Yüz milyonlarca lira para harcamışsınız. Çok yakın sürede Opera Binası’nı yapan firma ile ihaleyi fesh ettiniz" diye konuştu.

ÇOK FAŞİZAN BİR SÖYLEM
Tunç Soyer'in 40 verip 1 alıyoruz sözlerine de dikkat çekici bir çıkışta bulunan Hızal, "40 verilip 1 alınıyor sözü doğru değil. Bunun için İzmir’e yapılan yatırımları kitapçık haline geitridm ve bu 2 kitapçığı başkana hediye edeceğim. Kendine sosyal demokratım diyen bir başkanın da 40  verip 1 alıyoruz sözünü de çok faşizan buluyorum. Ne yani İzmir’de üretilen bir malım vergi ile Mardin’de yardım yapılmasın mı? Bu söylem çok faşizan" dedi.

Hızal’ın İktisat Kongresi’ndeki konuşmacıları eleştirdiği bölümde, “Bu iktisat Kongresi’nde 100 yıllık cumhuriyetle hesaplaşacağız diyenlerinledir sözcülerini buraya çıkartıp… Senin masa altına sakladığın ortağın o. Sayın Mustafa Kemal Atatürk’e rüşvetçi suçlamasında bulundunuz. Bunu siz yaptınız” sözlerini kullanmasının ardından Millet İttifakına mensup meclis üyeleri meclis sıralarına vurarak Hızal’ı protesto etti. 
Protestoyla birlikte mecliste tansiyon yükselirken kısa süren gerilim sonrasında oturuma devam edildi.

UMUTLU: İZMİRLİLER BU HİZMETSİLİĞİ HAK ETMİYOR
Söz alan MHP'li Grup Başkanvekiili Cüneyt Umutlu, "İlimiz ve ülkemiz son 4 yılda olağanüstü felaketler ile karşı karşıya kaldı. Belediyleer lark mazeret makamı değiliz ancak bu şartlarda belediyecilik faaliyetlerini hayata geçirmek kolay değil. Ancak tabii ki söylememiz gereken şeyler var. Sahada özellikle dile getirilmesi gereken şeyler var. Özellikle İzmir'e dışaıdan gelen vatandaşlarımızın defalarca dile getirdiği sorunlar var. Bunların başında trafik geliyor. Trafik hakkında İzBB  üzerine düşen vazifeleri yerine getirmemiştir. İkinci sorun koku. 43 yaşındayım ve 35 sene önce dış ilçelerden İzmir'e gelirken otobüslerde tütün mamülleri kullanılırdı ve yanımızdaki yaksın da bu koku gelmesin diye beklerdik. 35 yıldır bu sorun çözülemedi. Çok basit gibi görünen bu sorun hala devam ediyor. Buna ne zaman çözüm bulacağı merak ediyoruz. Murat Bey aldığımız siyasi kararlarımızı eleştirdi. Bunları bir TBMM'deymiş gibi sundu. Biz kendimiz İzBB'den çok TBMM'de zannettik. Verdiğimiz siyasi kararları sonucu 25 yıldır çektiğimiz koku ve şu an yaşadığımız trafik sorunu. Murat Bey Buca Cezaevi için bir fotoğraf gösterdi. Aslında bu fotoğraf Bergama'daki Millet Bahçesi. Gerçi siz orada Millet Bahçesi'ne iptali için dava açtınız. Burada bir tezatlık var. İzmirli vatandaşların size verdiği bir siyasi kredi var bunun farkındayız. Belki biz düzgün muhalefet yapamadık bilemiyoruz. Ancak bu krediniz bitmek üzere. Hatta eksiye düşmüş diyebiliriz. Yaklaşık 11 ay sonra yeniden kantara çıkacağız yerel seçimlerde. Faaliyet raporlarında orada halkımız vicdanı ile oynayacaktır. Çöp sorunu... Evet Harmandalı doldu.Ancak Bergama UNESCO kenti. 100 kilometre çöpleri oraya mı taşıyacağız. 400 bin yabancı turist ağırladığımız ilçemizde bu tablo ile mi karşılaştıralım onları? İzmirliler bu hizmetsizliği hak etmiyor" diye konuştu.

SEVİNÇ: HEDEFLERE ULAŞILACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ
İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç ise, " Dile getirilen konularda idare kendine düşen çalışmaları mutlaka yapacaktır. Hepimizin amacı daha sağlıklı ri kenti oluşturmak. 4 yılımızı geride bıraktık ve son yılımızın içindeyiz. Yaşanan deprem, şiddetli yağmur ve yangınlara rağmen idare bu süreçte gerekli önlemleri almış ve almaya devam etmiştir. Belediyemiz 2020-2024 stratejik programlarda arzu edilen hedeflere ulaşılacağına inanmaktayız" dedi.

BOZTEPE: BELEDİYEMİZ NE YAPIYOR?
Kentsel dönüşüm problemine dikkat çeken AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Geçen 4 yılda Belediye olarak, Kentsel Dönüşüm için bir önceki dönemin projelerini sürdürmek haricinde yeni hiç bir proje geliştirmemişiz. Geçen dönem belirlenmiş 7 bölge üzerinde adeta kağnı hızında ilerlemeyi kanıksamış, icraat olarak İzmirlinin önüne ısıtıp ısıtıp koymayı yöneticilik stratejimiz olarak kabul etmişiz. Biliyorsunuz ki 1,5 ay önce İzmir için belediyemiz afet planı kamuoyu toplantısı yaptı. O toplantıda siz önemli bir konuşma yaptı toplantıda 80i yaşlı, yorgun ve depreme savunmasız olduğunu söyledi. Allah muhafaza bugün ayağımızın altı fay kaynayan bu güzel coğrafyada meydana gelecek yüksek şiddetli depremlerin olasılığının son derece fazla olduğu hepimiz öreniyoruz. Ve yakın zamanlı bu tehlike karşısında güzelim kentimizin binlerce konutu yüzbinlerce insanı depreme dirençsiz.  Peki belediyemiz şu an ne yapıyor. Zemin altını tarıyor. Çok da detaylı tarıyor. Fayları güncelliyor. Zemini bölge bölge analiz ediyor. Buraya kadar güzel. Peki eldeki veriler, yani bu kentin jeolojik haritaları bizim bir taraftan dönüşüm yapmamıza engel mi? Yani kentin zemin altı için yapılan bu çalışmalar bize hiç bilmediğimiz,mevcutları çürüten bambaşka bilgiler mi veriyor? Hayır. Yani depremsellik açısından yapılan jeolojik etüt çalışmaları bize tüm bildiklerimizi unutturacak çalışmalar mı? Hayır” dedi.

VİZYONLU BİR BAŞKANSINIZ
Yaşananların çalışmayı engelleyici olmayacağını belirten Boztepe, “Daha güncel daha detaylı, var olan bilgiyi geliştirici ve daha kapsamlı olabilir. Bu çalışmalar da elbette yapılmalı, yapılmasın diyebilir miyiz? Elbette hayır. Ancak değerli arkadaşlarım bu kentin dönüşümüne engel mi?  Biz bu kentte gerçek anlamda belediye olarak dönüşüme baş koymak için daha kaç yıl bekleyeceğiz? Yeni gelişme alanları ile bu kenti parça parça taşıyıp parça parça yerinde dönüştürmek için harıl harıl çalışmaya ne zaman koyulacağız?  Artık kaç yıl daha kendimizi  bin konut dönüştürdük diye avutacağız, yerimizde sayacağız? Geçen dönemin ilk etap olması amaçlı seçtiği bölgeler dışında, kaç yıl daha yeni bir dönüşüm bölgesi dahi geliştirememeyi bir sorun bir yetersizlik bir liyakatsizlik olarak görmeyeceğiz? Başkanım sizler gayretli, vizyonlu ve çalışkan bir Başkansınız. Ancak bilhassa bu konuda bal yapmayan arı olmanızın sebeplerini sanırım 4 yıldır görmezden geliyorsunuz.  Elbette şimdi konuşmama karşı naif üslubunuzla, hitabeti ince dilinizle savunma yapacaksınız. Ancak ben bilirim ki dönüşüm ve planlamadaki büyük boşluğu büyük eksiğin benim kadar farkındasınız. Bilirim ki el freni çekik bir arabayı kullandığınızın benim kadar farkındasınız” diye konuştu.

İcraat konusunda Tunç Soyer’e seslenen Boztepe, “Başkanım, iş yapmanın riskinden kaçınmayı, sorumluluk almaktan uzak durmayı koltuklarının garantisi, makamlarının kalkanı görmüş yapıyı, sırtınızda taşıma saplantınızdan kurtulmanızı öneririm. Bu kentin gereksiz tahammüllerle kaybedecek ne bir yılı ne bir ayı ne bir dakikası kalmamıştır. Deprem kapımızda.  Ben bu kenti, onu ranttan koruyoruz diyenlerin dizginlediği, tutsak bir kısrağa benzetiyorum. Gelin ışığı dünyaya yayılacak bu güzel kısrağı özgürleştirelim. Bu kentin gelişimi artık:kişisel hırslara, iş yapmaktan risk almaktan kaçan istemezükçülüğe, hatta üzülerek söylerim ki ikbalini kendi ekibinin başarısından koruma garabetine girmiş zihniyete tutsak kalmasın. Bu bir meclis üyesinden çok bir kentli olarak sizden ricamdır” ifadelerini kullandı.

BAŞKANCILIK OYNAMALARININ ÖNÜNE GEÇİNİZ
Belediye Başkan danışmanlarına da tepki gösteren Boztepe, “Belediyemizin sorunlarından başka birini daha gündeme getirmek istiyorum. Örneğin bir başkan danışmanı düşünün; kendi mühendislik firması var, firmasının faaliyet alanıyla aynı konularda belediyeye danışmanlık veriyor,  aynı anda da belediyenin bünyesinde kendine bir birim bir nevi bir şirket daha kuruyor, istediği sayıda ve istediği kişileri buraya alıyor, kendi özel işlerini bu ekibe yaptırıyor, yetmiyor bir taraftan da Belediyeye de kendi adamlarını yerleştiriyor. Yeni içerde yapılanıyor. Sonra da bu danışman, belediyenin ve İZSU’nun birimlerini yönlendirerek İZENERJİ üzerinden veya özel yöntemlerle kendi istedikleri firmalara iş yaptırılmasını sağlıyor. Bazen de alt yüklenici firmalar böyle belirleniyor ve kendisiyle veya firmasıyla ilgisi yokmuş gibi gösteriliyor.  Yani, kendi meslek alanının piyasa ayağını İzmir’de Belediye Başkan Danışmanı sıfatını kullanarak kontrol ediyor. Biz 4 yıl acısıyla tatlısıyla burada meclis üyeliği yaptık. Bir iki tatsız konuşmalar hacrinde sıkıntılar çıktı ancak bunlar geride aldı. Bu son faaliyet raporu biz İzmirliye yakışır şekilde meclis üyeliği yaptık” dedi.

ÖNAL: MERKEZİ HÜKÜMET İLE KIYASLANMASI BİZİ SEVİNDİRDİ
Söz alan CHP'li Meclis Üyesi İrfan Önal, kendilerinin Türkiye Cuhuriyeti ile yarışmadığını belirtirken "Biz İzBB olarak hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyeti ile yarışmıyoruz. Devletin 85 milyon kişiden topladığı vergiler ile bizlerin karşılaştırılması bizleri mutlu ediyor. Demek ki doğru yoldayız. Nisan ayında yapılmış bir açık ihalede hiç kimse katılmamış. Yapılacak yardımların içeriği hazırlanmış ancak katılan olmadığı için davetle 11 firma çağrılmış ve onlardan 1'i katılmış. Açık ihaleye kimse talip olmuyorsa onu düşünmesi gereken biz değiliz. Merkezi hükümettir bunun sorumlusu. Ben CHP Meclis üyesi olarak yardımların kime yapıldığını hiç araştırmadım. Eğer şikayetiniz varsa bun gerekli mercilere bildirebilirsiniz. Faaliyet ile ilgili mutlulukla şunu söylüyorum ki yaptıklarımızın merkezi hükümet ile kıyaslanması bizi sevindiriyor" diye konuştu.

 
İzmir'de tefecilik operasyonu: 3 tutuklama
 
Messi'den transfer iddialarına 'Tanrı isterse' yanıtı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Başkan Soyer’den yeni teklif… Son karar memurların!
İzmir Büyükşehir Belediyesi, TÜM BEL-SEN’le yaptığı bugünkü görüşmede, ...
Büyükşehir'de TİS krizi... Bir iş bırakma daha!
Büyükşehir’de TÜM BEL-SEN ile devam eden TİS görüşmelerinin tıkanması ...
Geri sayım başladı... Alaçatı Ot Festivali'nde yıldızlar geçidi!
Çeşme Belediyesi tarafından bu yıl 12’incisi düzenlenecek olan Alaçatı ...
 
Selçuk'ta TİS sevinci
Selçuk Belediyesi ile TÜM-BEL SEN arasındaki toplu iş sözleşmesi süreci ...
Buca'dan Kuruçeşme'ye yeni merkez!
Bucalıların iyi günlerinde olduğu gibi kötü günlerinde de yanında olan ...
Karşıyaka'nın 4 yıllık yeşil raporu: 89 bin fidan, 55 park!
Gelecek nesillere daha yeşil bir çevre ve daha sağlıklı bir kent bırakmayı ...
 
Gönül sofrası bu kez Seyrek'te kuruldu
Menemen Belediyesi Ramazan ayı nedeniyle kurduğu gönül sofrasına dün Seyrek ...
İZSU'dan temiz körfez hamlesi... Koku sorunu çözülecek!
İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, körfezin temizlik sürecinin ...
Karabağlar Protokolü iftar sofrasında
Karabağlar Belediyesi ilçe protokolünü iftar sofrasında buluşturdu.
 
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Pâyidar… Son Balo…
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kardiçalı'yı kurtarmak çok mu zor?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Hayvancılıkta neden geriledik?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İnsanlık durumu; vasat altı
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Hilafet Çalıştayı ve İslamcılık parantezi
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Toptan ve perakende anılar…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bir portre Recai Acar...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bir başkadır Göztepe sevgisi
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Şampiyon Göztepe!
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Erdoğan yalnız değil; Özgür Özel de istiyor!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva