Başkan Balkan açık konuştu: Liyakatsiz personele yaptırım!

EGEDESONSÖZ – Cumhuriyet Halk Partili Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, SONSÖZ TV’de Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. 4,5 yıllık kayyum dönemini değerlendiren Başkan Balkan, devlet imkanları ellerinde olduğu halde o süreçte rutin işler dışında ilçeye herhangi bir yatırım yapılmadığını söyledi. Kayyum döneminde çok sayıda personel alımı yapıldığını da tespit ettiklerini belirten Balkan, likayatsız bir şekilde işe alınan personelle ilgili olarak gereğini yapacağını bildirdi.

BELEDİYE 4,5 YIL MEMUR ZİHNİYETİYLE YÖNETİLDİ
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, kayyum dönemini anlattı:

“Urla, 4,5 yıl boyunca kayyum tarafından, bürokrasi tarafından yönetildi. Bürokrasinin elverdiği şartlarda rutin işler yapıldı. Tüm devlet imkanları ellerinde olduğu halde Urla’ya yatırım yapılmadığını daha önce ifade etmiştim. Kayyum yönetimi, antidemokratik bir uygulama olduğu için bizim herhangi bir atanmış memurla, kaymakamla, bürokratla bir sorunumuz yok. Kayyum atamak, seç ilmiş iradeyi kenara koyup üç kişiyle yönetmek etik değildi. Seçimlerde halkımız tepkisini gösterdi, iradesini ortaya koydu. Kayyum sürecinde yapılmayan yatırımları yapacağız. Kayyum dönemi, kayıp dönemdi. Seçilmiş belediye başkanının ortaya koyacağı hizmetlerle, atanmış bir bürokratın yapacağı hizmetler arasında tabii ki farklar vardır.  Belediye başkanı olarak rutin işlerin dışında bir şeyler yapmalısınız ki, o koltuğu hak edesiniz. Urla’da kayyum döneminde memur zihniyetiyle yönetilen 4,5 yıl, kayıp dönemdi. Hastane bölgesinde bir battı çıktı projesi yapılmalıydı. Uğur Mumcu kavşağında bir altgeçit olmalıydı. Güzelbahçe kavşağına kadar ücretsiz olan otoyol, Karaburun kavşağına kadar ücretsiz olmalıydı. Biz bunların yapılmasını beklerdik. Bürokrasinin elverdiği şeyleri yapmak, belediye başkanlığı yapmak değildir.”

BELEDİYEYE GELEN YURTTAŞ, EVİNE MUTLU GİDECEK
Başkan Balkan, nasıl bir belediye devraldığını şu sözlerle dile getirdi:

“Belediyeyi, belediye başkan yardımcısından devraldık. Gönül isterdi ki bu devri, belediye başkanından alalım. Al kardeşim, işte mühür, işte kalem, denmesini isterdik ama bu nasip olmadı. Denetim ve faaliyet raporlarına bakıyoruz. Borçsuz belediye yok. Bu Türkiye’nin sorunu. Urla Belediyesi’nin bugün 200 milyon liranın üzerinde borcu var. Birimlerde bazı değişikler olacak, şemada değişiklik yapılacak. Biz bankamatik memuru istemiyoruz. İnsanların ödediği vergilerle çalışan, kazandığını parayı hak eden elemanlar istiyorum. Aldığı maaşı hak etmesini, işini severek yapmasını istiyorum. Belediyenin çalışanı mutlu olacak, halk da mutlu olacak. Belediye personeli mutlu olursa, belediyenin kapısından çıkan vatandaşımız da mutlu çıkacaktır. Bugün en büyük sorunumuz iletişim sorunu. Bu sorunu mutlaka çözeceğiz. İç açıcı bir durumla karşılaşmadık ama borç yiğidin kamçısıdır diyoruz, geriye bakmıyoruz, ileriye bakıyoruz. Borcun büyük kısmı, vergi, SGK borcu. 1990’lı yıllardan gelen bir devlet borcu var. Urla’nın nüfusu 80 bin, aktif yaşayan 120 bin, yaz aylarında 250 bin oluyor. 250 bin kişiye hizmet götürüp devletten 80 bin kişiye göre pay almak, sürdürülebilir bir durum değil.”

BELEDİYE İŞ BULMA DEĞİL, HİZMET KURUMUDUR
“Bankamatik memuru istemiyoruz” sözünü açan Başkan Balkan, “Başka belediyelerde, hiç işe gelmeden maaş alanlar olduğunu duyuyoruz. Urla belediyesindeki personel, bir iş yapıyor. Belediye iş bulma kurumu değildir, hizmet kurumudur. Personel giderinin, yasa gereği bütçenin yüzde 40’ını geçmemesi gerekiyor. Biz bu limiti çoktan aşmışız. Yeni bir istihdama izin vermiyor bu tablo. Çalışma saatlerine riayet etmeyen, severek çalışmayan, yaptığı işten mutlu olmayan kimseyle çalışmak istemiyorum. Biz buraya yatmaya gelmedik. Dün gece şantiyeden çıktığımda saat 23.00’tü. Diğer belediyelerde belediyenin kapısına bile gelmeden maaş alanlar olduğunu duyuyoruz. Biz de inceliyoruz. Böyle bir şey var mı araştırıyoruz. 4,5 yılda bir artış olmuş istihdam konusunda. Bu demek değildir ki, bu bütçeyle biz bunları korumaya devam edeceğiz. Sorumluluğumu yerine getirmek zorundayım. Personel sayısını, bütçe limitleri çerçevesinde tutmak zorundayım. Personel giderinin, bütçenin izin verdiği oranın üstüne çıkan kısmıyla ilgili gereğini yapmak zorundayım. Eski belediye başkanlarımız bu kurala uymadıkları için yargılandılar. Buna izin veremem. Liyakatsiz şekilde istihdam edilen tespit ettiğimiz personelle ilgili  yaptırımlar mutlaka olacaktır” ifadelerini kullandı.

ENGİNAR FESTİVALİ, FARKLI BİR KONSEPTE GERÇEKLEŞECEK
Mayıs ayında yapılacak Enginar Festivali ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Selçuk Balkan, üretim kooperatiflerine de değindi:

“Enginar Festivalini bu yıl biraz daha farklılaştırarak, revize ettik. Enginar üreticilerinin sahiplenmesini istiyoruz. Gastronomi rotası bizim için çok önemli. Bu sefer meydanda sadece yemek yapıp sunmayacağız, enginarla ilgi sunumlar yapacağız ama kınalı bamyayı, zeytinyağını da anlatacağız. Tabii ki etkinlikler olacak ancak biraz daha kültürel, tanıtım festivali havasında geçmesi için çalışacağız. Festival demek aşırı kalabalık, aşırı gürültü demek değildir. Sakin, keyifli, herkesin memnun kalacağı bir festival olacak. Enginar, sadece meydanda kutlanan bir şey olmayacak. Tüm işyerlerinde enginar temalı çalışmalar olacak. Enginar niye pahalı, diye soruyorlar. Enginar pahalı değil, Türkiye’de her şey pahalı, hayat pahalı. Mazotun 45 lira, doların 33 lira olduğu bir yerde enginar pahalı değil. Gübre, sulama ve işçilik giderleri çok yüksek. Enginarın fiyatı düşsün de, 45 lira olan domatesin fiyatı da düşsün istiyorum. Üreticiden 20 liraya çıkan biber pazarda 60 lira olmamalı.  Salı pazarı kurulmaya devam edilecek. Üreticiyle tüketiciyi buluşturmak adına, bir platform kuracağız. O platformda üretilen tüm yerel ürünler sunulacak. Kooperatiflerimiz var. Kooperatiflerin amaçlarının dışına çıkmaması gerekiyor. Bunu ben kadın kooperatiflerimiz için söylemiyorum, yanlış anlaşılmasın. Urla’da Kuşçular Tarımsal Kalkınma kooperatifimiz var. İçinde de enginar paketleme tesisi bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde bir enginar kamyonunun sıkıştığını öğrendik. Gördük ki 09 plakalı bir kamyon, Aydın’dan enginar almış, Kuşçular’daki konserve fabrikasına enginar getiriyor. Ben eleştirmiyorum, şunu söylemek istiyorum; kooperatifler kendi amaçları doğrultusunda çalışmak zorunda. O kooperatif keşke, Urla’da üretilen enginarların tamamına alım garantisi verse de onları işleyip üretimin artmasına katkı koysaydı. Urla enginarı markalaşırken, dışarıdan enginar getirmek doğru değil.”

KÖYLERİMİZLE FARK YARATACAĞIZ
Yağcılar Mahallesi Muhtarı Çetin Balkan’ın oğlu olan Başkan Selçuk Balkan, “Muhtar demek, mahallenin anası babası demektir aslında. Benim 37 muhtarım var. Hiçbirine ayrım yapmaksızın hizmet edeceğim. 37 mahallemizde fark yaratacağımızın sözünü veriyorum. Özellikle köylerimiz, Avrupa’da ziyaret ettiğimiz köyler gibi olacak. Yolları düzgün, meydanları olan, üreticilerinin ayağa kaldırıldığı köyler olacak. Diğer mahallelerimizin altyapı sorunları var, hepsini çözeceğiz. Urla’da işimiz çok” dedi.

İZMİR EGE’NİN, URLA İZMİR’İN İNCİSİDİR
Urla’yı talan etmek isteyenlerle korumaya çalışanların sık sık karşı karşıya geldiği hatırlatılan Selçuk Balkan, hiçbir tarım arazisini imara açmayacaklarını, Urla’nın çıtasını yükseltmek için 8 saat çalışmanın yetmeyeceğini, hatta 5 yılın bile yetmeyeceğini söyledi, “10 yıl için de tüm projelerimi hayata geçireceğim” dedi:

“Yola çıkarken, mutlu insanların yaşadığı kent, Urla sloganıyla yola çıktım. Aynı zamanda Urla’nın doğasını, denizini, ormanlarını koruyarak geliştirmek de ilkelerimizin arasındaydı. Urla Belediyesi’nin 725 kilometrekare sınırları dahilinde bulunan hiçbir tarım arazisini imara açmayacağız. Urla bir gözbebeğimizdir. Ege’nin incisi İzmir ise İzmir’in incisi de Urla’dır. Çünkü 215 kilometre sahili var. 30 tane adası var. Yüzde 68’i orman… Türkiye’de oksijeni en bol ikinci ilçedir Urla. Bizim bu güzel ilçeyi korumamız gerekiyor. Başkanlığım dönemimde Urla, hak ettiği altyapı hizmetlerini tabii ki alacak. Kentin gelişmesine yönelik, öğrenci kenti Urla’ya yapacağımız çok şey var. İYTE öğrencilerini ilçemize çekeceğiz. Sanayi sitesini başka yere taşıyıp oraya yurtlar yapacağız. Narlıdere’ye kadar gelen metronun İYTE’ye kadar devam etmesi için çaba harcayacağım.  Battı çıktı projelerini, metronun da geçeceği bir şekilde projelendirip Karayolları’na sunacağız. Otopark alanları oluşturup kent merkezine girerken insanların toplu ulaşımı kullanmasını sağlayacağız. Tüm bunlar için 8 saat çalışmak bize yetmez. Beş yıl da yetmez. Tüm bu saydığım ve sayamadığım projelerimizi 10 yıla sağdırmak zorundayım.”

CEMİL BAŞKAN İLE BİRLİKTE ÇOK GÜZEL HİZMETLERE İMZA ATACAĞIZ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile uyum içinde çalışacaklarının altını çizen Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay, son derece vakur ve olayları iyi okuyabilen dürüst bir belediye başkanı. Çok başarılı olacağına inanıyorum. Bayramda Çeşme’ye giderken bize uğrayıp ilk ziyaretini bize yaptı. Orada da sorunlarımızı konuştuk. Gerek kentin temizliği, gerek yolların asfaltlanması, gerek denizin temizliği için destek sözü verdi. Bayramdan önce de başkanımız zaten taleplerimizi karşıladı. Kendisine bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Ben Büyükşehir Belediye Başkanımızla beraber uyumlu bir şekilde çok güzel işler yapacağımıza çok güzel hizmetlere imza atacağımıza inanıyorum. Urlalılar, beni yüzde 70,50 oy oranıyla belediye başkanı yaptı. Bize gösterilen bu güven, bizim için çok büyük bir onur. Aynı zamanda da büyük bir sorumluluktur. Urlalılar gerekeni yaptılar, artık sıra bizde. Biz de onların güvenine layık olmak için geceli gündüzlü çalışarak 15 tane mavi bayraklı plajımızı halkın hizmetine sunacağız.”