Cihan DURAK/EGEDESONSÖZ - CHP Örgütlenmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin ve Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil dört günlük yoğun program için İzmir'e geldi.

- Keskin ve Tamaylıgil'in 4 günlük programı...

Temaslar öncesinde yerel yöneticiler ile bir araya gelerek yorgunluk atan Keskin ve Tamayligil, Bütünşehir Yasa Tasarısına ilişkin görüşlerini belirtti. TBMM'de krize yol açan yerel seçimlerin erkene alınmasına ilişkin değerlendirme yapan Keskin yerel seçimlerin de 3 ya da 17 Kasım 2013'te yapılması yönünde görüş belirteceklerini söyledi. Keskin, karşı oldukları Bütünşehir projesi yerine, genişletilmiş Büyükşehir önerisini getireceklerini de sözlerini ekledi.

'DAYATMACI MANTIĞA KARŞIYIZ'
Büyükşehir belediye sınırlarının genişletilmesini ancak bunun yanında İl Özel İdareler, köyler ve beldelerin kapatılmamasını ön gören modeli tarif eden Keskin, destek istemek için CHP'yi de ziyaret etmesi beklenen AK Parti kurmaylarına, bazı şartlar sunacaklarını söyledi. Keskin '29 Ekim kutlamalarını dikkate alarak yerel seçimlerin 3 Kasım'da yapılmasına yönelik kararımızı bildirmiştik. Ben yaptım oldu- bitti mantığına ve dayatmacı yaklaşımlara karşıyız. CHP olarak, Bütünşehir Projesin değil, Büyükşehir modelinin genişletilerek işletilmesini istiyoruz. Dayatmacı anlayışlara karşıyız. Bütünşehir Yasası'nın, yerel yönetimler açısından getireceği sakıncaları iyi hesaplamalıyız' dedi.

'BEN YAPTIM OLDUYA KARŞIYIZ'
Bütünşehir Yasası ile uluslararası hukuk kurallarının da çiğnendiğini belirten Keskin 'Dünyanın her tarafında, bir yerleşim alanının idari yapısı değiştirilirken, hizmetin daha ucuz ve kaliteli aktarılması göz önüne alınır. Bütünşehir Yasası ile 50 yıl önce belediye olan bir beldenin varlığını kaldırıyorsunuz ve oldu-bitti mantığı ile hukuki yapısını değiştiriyorsunuz. AKP'nin 'Ben yaptım oldu' anlayışına sonuna kadar karşıyız' diye konuştu.


'CHP'NİN TALEPLERİNİ DİKKATE ALSINLAR '
Keskin sözlerini şöyle sürdürdü: 'Yerel yönetimler demokrasinin beşiğidir. AKP, demokrasinin beşiği konumundaki bu yerleşim yerlerini ortadan kaldırıyor. Mecliste uzlaşma sağlanmasını istiyorlarsa mutlaka CHP'nin talepleri dikkate alınmalıdır. Eğer öyle olursa uzlaşma sağlarız. Dayatmacı değil uzlaşıcıyız. Bizim iki şartımız var: birincisi, seçimlerin 3 ya da 17 Kasım olması yönünde. İkincisi ise Bütünşehir yerine, Genişletilmiş Büyükşehir modelinin uygulanmasıdır. Dayatmacı tavırlarını demokrasi kültürüne aykırı buluyoruz. AKP'nin siyasi pirim toplamak için bu düzenlemeye gittiğini biliyoruz. Yerel yönetimler demokrasi kültürünün beşiğidir. Türkiye'de demokrasi kurumsallaşmadı, ciddi sorunlar var ve demokrasi arka sokaklarda, ucuz tezgahlarda satılan mal haline getirildi'