Güzelbahçe'deki yıkım kararına büyük tepki

İZMİR - Güzelbahçe'de kıyı kenar çizgisi dışında kalması nedeniyle kaçak olduğu belirlenen 1. Liman Mevkii'ndeki işletmeler için yıkım kararı çıktı. Egeli Sabah'ın haberine göre Milli Emlak Dairesi Başkanlığı, Güzelbahçe Belediyesi'ne bir yazı göndererek bu durumdaki işletmelerin 1 ay içinde yıkılmasını istedi. Ayrıca, belediyeden söz konusu işletmelerden 4 yılda aldığı 1 milyon 250 bin 569 liralık kira bedelini de 15 gün içinde Milli Emlak'a ödemesi talep edildi. Karar, Güzelbahçe'de şok etkisi yaratırken, 1. Liman esnafı karara isyan etti. Balıkçılar ve restoran sahipleri, yıkımın gerçekleşmesi halinde Güzelbahçe ekonomisine hançer vurulacağını belirterek, 'Hakkımızı hukuk yoluyla arayacağız' dedi.

Ulaştırma Bakanlığı'nın Güzelbahçe'de yapacağı 250 teknelik yeni balıkçı barınağı projesi kapsamında 1976 yılında onaylanan kıyı kenar çizgisi geçtiğimiz yıl revize edilerek yeniden onaylandı. Bir vatandaş, 1. Liman'da, uzun yıllardır hem kıyı kenar çizgisi dışında hem de dolgu alan üzerinde, dolgu imar planı olmadan faaliyet gösteren restoran işletmeleri ve dükkanlar hakkında İçişleri Bakanlığı'na şikayette bulundu. Bunun üzerine yapılan inceleme sonucu, kıyı kenar çizgisinin balık pazarı ile restoranların mutfak bölümlerinin bulunduğu bölgenin tam ortasından geçtiği anlaşıldı. Yapılan inceleme kapsamında, şikayete söz konusu alanla ilgili 2007 yılında Güzelbahçe Belediye Encümeni tarafından yıkım kararı alınmış olmasına rağmen, bugüne kadar herhangi bir işlem yapılmadığı da ortaya çıktı. Ardından, Milli Elmak Daire Başkanlığı, Ağustos ayında Güzelbahçe Belediye Başkanlığı'na bir yazı göndererek, 'Belediye encümeninin 31 Temmuz 2007 tarihli kararına göre, yapılan ruhsatsız yapıların yıkımına, bu yapıları yapanlara para cezası uygulanmasına karar verilmiş olmasına rağmen ruhsatsız yapılaşmalara ve kaçak dolguya ilişkin yıkım kararlarının günümüze kadar uygulanmadığı anlaşılmıştır. Buna göre, inceleme konusu devletin hüküm ve tasarrufu altındaki dolgu alan üzerindeki restoranların kıyı kanunu ve kıyı kanunu uygulama yönetmeliği hükümlerine aykırı olarak yapıldıkları, yine denizi doldurmak suretiyle kazanılan deniz dolgusu alanlarında kaçak olarak meydana getirildiği anlaşıldığından, bu alanlarda bulunan restoran işletmelerinin ve sabit nitelikteki yapılaşmaların yıkımının tarafınızca yapılarak masrafların yapı sahiplerinden tahsil edilmesi gerekmektedir' dedi. Belediyeye, yıkım için ise bir ay süre tanındı. Daha sonra, 22 Eylül tarihli gönderilen yazıda ise balıkçı barınağındaki taşınmazlar ile dolgu alan üzerindeki dükkan ve restoranlar için belediyenin 2007 yılından bugüne kadar aldığı 1 milyon 250 bin 569 bin lira kira bedelinin de 15 gün içinde Milli Emlak'a ödenmesi istendi. İlçe belediyesi, yasal yükümlülüğünü yerine getirerek yıkım ihalesini geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdi. Şimdi tarihi belli olmayan, ancak bir ay içinde gerçekleşmesi gereken yıkım günü bekleniyor. Kaçak olduğu belirtilen işletmelerin sahipleri ve çalışanları ise karara tepki gösterdi.

Güzelbahçe Belediye Meclis Başkanvekili ve Gemi Restoran'ın sahibi Alpaslan Kandemir, söz konusu işletmelerin yıkılması halinde kamu zararı oluşacağını söyledi. Kendisinin de bu bölgede 15 yıldır esnaflık yaptığını belirten Kandemir, 'Burası eski Güzelbahçe Belediye Başkanı Hülya Yarbuz döneminde oluştu. O dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi, buraya vapur iskelesi yapmaya çalıştı, limanın taşlarını denize indirdi. Balıkçı derneklerinden tepki gelince, indirdiği taşları toplamadan çekti gitti, vapur iskelesini başka yere yaptı. Biz de mevcut sahilin üzerini mıcırla, çakılla düzelterek bu alanları oluşturduk. Dolgu alanı denilen bu yer restoranların kapalı salonlarının olduğu yerin arkasındaki uzantıları kapsıyor. Salonların dolgu alanlarıyla ilgisi yok. En eski işletme biziz. Diğerleri de 12-13 yıldır faaliyet gösteriyor. Yıllardır her iki taraf için kira ödüyoruz. Kaçak kullanım söz konusu değil' dedi.

Şu an Narlıdere sınırından Urla sınırına kadar olan 7.5 klimotrelik Güzelbahçe sahilinin bir çok noktasında kıyı kenar çizgisi yüzünden mağduriyet doğduğunu kaydeden Kandemir, 'Ulaştırma Bakanlığı'nın yeni yapacağı balıkçı barınağı projesi için, kıyı kenar çizgisi, üzerinde detaylı inceleme yapılmadan yüzeysel revize edilerek, onaylandı. Buna göre bazı evler bile bu çizginin dışında kaldı. Sadece 1. Liman'da değil, sahil şeridindeki diğer işletmeler için de yarın aynı şey söz konusu olacak. Ancak yapılan şikayet 1. Liman ile ilgili olunca öncelikle buraya yıkım kararı geldi. İnsanlar siyaset yapabilir, belediye başkanı olabilir, adayı olabilir gayet doğaldır. Ama siyaset yaparken kimsenin ekmeğiyle oynamamak lazım. Bu gemi batarsa hepimiz batarız. Güzelbahçe 1. Liman'a bir kepçe vurulursa bu bütün işletmelere vurulur. Domino taşı gibi hepsi yıkılır. Bunun altından nasıl kalkacağız bilmiyorum. Şikayet ettiler, bir kuyuya taş attılar, şimdi 140 akıllı bu taşı çıkartamıyoruz. Benim yanımda 30 adam çalışıyor, kira, vergi, sigorta bedellerini ödüyorum. Ekim ayının kirasını bile ödedik. 4 restoranda çalışan toplam 100 garson var. 15 balıkçı dükkanı, bir çay ocağı, tekel büfesi, berber, tuvalet işletmeleri, otoparkı derken buradan bin kişi ekmek yiyor. Biz olmazsak buradaki balıkçılar da batar. Bu musluğu kapatırsanız kamu zararı oluşturursunuz. Hepimizin işletme ruhsatı var, kimse illegal çalışmıyor. Liman Güzelbahçe'nin atardamarıdır. Buna hançer vurmayın' diye konuştu. Kandemir, haklarını aramak için tüm işletmecilerin ortak bir dava açacağını sözlerine ekledi.

Balık pazarı esnafı adına konuşan Murat Alta, 'Yaklaşık 17 yıldır bu tezgahlarda balık satıyorum. Arkadaki restoranlarla beraber çalışıyoruz. Yıkım, benim ve buradaki birçok arkadaşın ekmeğinden olması demek. Burası kalkarsa bizim de işimiz biter, dükkanları kapatır gideriz. buraya müşteri restoran için geliyor, bizler de faydalanıyoruz. Kapatılıp yıkılmalarına karşıyız' dedi.

Alyanak Restoran'ın sahibi Okyay Alyanak, 'İzmir'in efsane Belediye Başkanı İhsan Alyanak'ın oğluyum. 12 senedir burada eşimle beraber restoran işletiyoruz. Şimdi deniz kıyısının yıkılması isteniyor. Bütün vergilerimizi, kiramızı ödüyoruz. 10 tane sigortalı çalışanım var. Ne yapacağız bilemiyorum. Hakkımızı hukuk yoluyla arayacağız' diye konuştu.

İZMİR ZARAR GÖRÜR

Ümit Resroran sahiplerinden Havva Kandemir, '14 senedir buradayım. Çocuklarımı arabanın arkasında büyüterek bugünlere geldim. Bu olaylar bizi mahvetti. Kıyı kenar çizgisi yokken buraları yaptık. Çok emek verdik. Vergi levhalarımız, ruhsatlarımız var. 30 çalışanım var, onların yanında kaç kişi ekmek yiyor. Burası yıkılırsa sadece Güzelbahçe değil İzmir zarar görür' dedi.

Ümit Restoran sahiplerinden Ümit Kandemir, 'Babamın servetini sattım, belediyeye hibe verdim. O sayede burayı yaptım. Burası yıkılırsa çocuklarımı okutamam. Bu kadar insanın ekmeğiyle oynamanın anlamını çözemiyoruz' dedi.(Egeli Sabah)