Geçen haftalarda başladığım yazı dizisinde “Neden Kadınlar Liderlik ve Yöneticilik Konumlarında Azınlıktadırlar” sorusuna yanıtlar arayarak devam ediyorum. Eğitim yönetiminde ve ayrıca tüm yönetim konumlarında kadınların azınlıkta olmalarının nedenlerini dört ana başlık halinde toplayabiliriz:
1) Açık ve gizli ayrımcılık
2) Kurumsal sınırlamalar
3) Kadınların sosyalizasyon teorisi
4) Erkek kültürünün egemenliği
Yüzyıllardan beri gelen gelenekler kültürü şekillendirmiştir. Yüz hatta bin yıllardır erkekler ön planda olduğu için sözleri onlar söylemiş, kadınlar dinlemiştir. Farklı derecelerde olsa bile hem batı hem de doğu toplumlarında toplumu ve toplumsal kültürü erkekler yönetmektedir.
Erkek kültürünün egemenliği, eğitim dahil yaşamın tüm alanlarını şekillendirmektedir. Bu tür erkek odaklı kültür erkek değerlerine daha çok yatırım yapmakta ve kadın değerleriyle deneyimlerine daha az önem vermektedir. (Shakeshaft)
Gizli Kültür Egemenlikleri
Araştırma yöntemleri de çoğunlukla erkekler tarafından saptanmaktadır. Bunlar gizli kültür egemenlikleridir. Benzer şekilde, yönetim teorileri de çoğunlukla erkekler tarafından saptanmaktadır. Dünyanın kadınlar için daha farklı olduğu, onların deneyimlerinin daha farklı olduğu göz ardı edilmektedir. (Shakeshaft)
Genellikle araştırmalar erkek deneyimleri üzerinedir ve dolayısıyla sonuçlar erkek deneyimlerini yansıtmaktadır. Kadın deneyimleri üzerine olan araştırmaların sayısı çok azdır.
Kadın deneyimleri üzerinde olan araştırmalar ‘nesnel olmak yerine öznel’, ‘kişisel’ gibi etiketlerle karşılaşmaktadırlar.
Kadınlar Erkek Perspektifinden Değerlendirilir
Bu nedenle yayınların çoğunluğu kadınların deneyim ve sıkıntılarını ele almaz, söz konusu etmez. Yönetim tarzlarındaki farklılıkları belirtmez. (Shakeshaft) Oysa, erkeklerin ve kadınların yönetim tarzlarında büyük farklılıklar vardır. Sonuç olarak, kadın yöneticiler sıklıkla farklı yönetim tarzlarından dolayı eleştiriye uğrarlar ve kendilerini yanlış yapmış gibi hissedebilirler.
Yönetici kadınların değerlendiriliş perspektifi erkek perspektifidir. (Shakeshaft) ‘Kültür tuzağı’ kadınları erkeklerden daha az başarılı, erkeklere daha bağımlı rollere yüreklendirmektedir. Erkekler, mesleklere yönlendirilmiş, bağımsız yetiştirilirken kadınlar özveriye, şefkatli olmaya, besleyip büyüten olmaya yönlendirilirler.
Özgüven Eksikliği
Kadınların yetiştirilmesinde yer alan özgüven eksikliği uzun vadede kararsızlığa, risk almamaya ve düşük motivasyona dönüşür. Bütün bu erkek egemen kültüre rağmen üst yönetim pozisyonlarına gelmeyi ve o pozisyonlarda kalmayı başarabilmiş kadınların sayısı çok azdır ve bu kadınların en önemli özelliklerinden biri sebat etmiş olmalarıdır. (Shakeshaft)
Yönetim alanında yapılan araştırmalar, dizinin önceki kitabı olan ‘Vizyoner Liderlik ve Etkin Yöneticilik’ te de belirtildiği gibi empatik, sıcak, içten, sevecen davranışların etkin kurumlar ile yakından ilişkili olduğunu göstermiştir İyi yöneticilik, dönüşümcü liderlik aracılığıyla diğerlerini yetkilendirmek olarak görülmektedir.
Kadınlara ait besleyen/büyüten (nurturing) özellikler olarak tanımlanan davranışlar yönetim ve yöneticilikte büyük oranda güçlülüktür. Erkek özellikleri olarak tanımlanan planlama, organize etme, denetleme ile birleştirildiğinde en iyi yönetim ve liderlik özellikleri ortaya çıkar.