Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- Gaziemir Belediyesi Eylül ayı olağan meclis toplantısı birinci birleşimi Başkan Ünal Işık idaresinde gerçekleştirildi. Mecliste susuzluk, çöp krizi, kentsel dönüşüm konuları tartışmalara neden oldu. Doğal gaz konusunda ise 3 parti işbirliği yaptı.
SARNIÇ SUSUZLUKTAN GEBERİYOR
Su krizine ve boru patlaklarına ilişkin söz alan AK Parti Grup Başkan vekili Hüseyin Aslan, “Tarafımıza bildirilen konular var. Vatandaş şöyle diyor; “Sarnıç’ta kaç gündür susuzluktan geberiyoruz. Atatürk Mahallesi’nin üst kısımlarına hala su gelmiyor. Büyükşehir Belediyesi’nin ana su deposunu beslemek için getirdikleri tankerler bir sefer depoya sur getirdi, araçları park edip kahveye oturdular. Verdikleri cevap, biz getirsek ne olacak her yerde kaçak var, birikmiyor” dediler. Bir diğer not ise, neredeyse 3 gün olacak sularımız hala yok. Buca sıcaklarsa pislik içinde susuzluk bırakanlara hakkımı hela etmiyorum. Bu kadar insana çile çektirilir mi? Evde bebeklerimiz var. Hijyen kalmadı, bebekler hasta olacak. Vebali üzerinde olsun. Sarnıç kendi kaderine mahkum edilmiş durumda neden?” dedi. Benim bir soru önergem var. Sarnıç su deposu ile ilgili. Su deposu ile ilgili yer tahsis isteneceği söylendi. Şu anda hala yok. Tankerlerle gelen sular soruna cevap vermiyor. İhaleler sorununda Sarnıç’ta su sorununu aşmak için çalışmalar yapılıyor ama çalışmaların su deposundan başlaması gerekiyordu. Su deposuna 1,5 yıldan beri su taşınıyor ama taşıma suyla değirmen dönmüyor. Diğer soru önergem ise su patlaklarıyla ilgili. Planlı su kesintileri başladı. Olması gereken uygulanıyor ve hatta geç kalındı. Bu sorun yaz başlangıcında belliydi ancak son dakikada başlandı. Bu kadar tedbir alınırken ilçemizde yaşanan su patlarına İZSU çözüm üretemiyor. 4 mahalle susuz bırakılıyor. Eğer biz su faturaları altında çevre temizlik vergisi, katı atık bedeli altında ilçe belediyesine kesilen faturalar varsa bizim su patlaklarına çözüm üretmeliyiz. Evet bu Büyükşehir’in sorumluluğunda ancak şu günlerde ilçe belediyesinin destek vermesini beklerdim. İlçe belediyesi olarak neden destek veremiyoruz? Neden İZSU bekleniyor? Faturaların altında ilçe belediyelerine kesilen bedel olduğu için bizim nezlimizde sorumlusunuz. Her yer patlak, altyapı yetersiz yapacak bir şey yok deniyor.
ÖNÜMÜZDEKİ YIL SARNIÇ’TA PATLAK YAŞAMAYACAĞIZ
AK Partili Aslan’a yanıt veren Başkan Ünal Işık, “Sarnıç’ta başlayan çalışmayı basite indirgemenizi yadırgadım. Depo ile ilgili Ormana müracaat var. Yer tahsisi yapılmazsa ile depo desteklenecek ve mevcut depoların tamiratı yapılacak. Çalışmalar 1 haftalık süreç. Önümüzdeki günlerde daha planlı gidilecek. Sarnıç’ta su patlağının önüne geçmiş olacağız. Her yıl patlaklar katlanarak gidiyor. Altyapı artık kaldırmıyor. Sarnıç’tan başlandı tesisatın yenileneceği bilgisini verebiliriz. Önümüzdeki yıl Sarnıç’ta hiç yaşamadığımızı görebilirsiniz” dedi.

PROJELER HATILATILDI
Belediye Başkanı Işık’ın Sarnıç Rekreasyon Alanı projesini hatırlayan MHP Grup Başkan Vekili Selahattin Şahin ise, “28 Mart 2024 tarihli paylaşımınızda Sarnıç Rekreasyon Alanı projesiyle ilgili bir vaadinizi okudum. Sarnıç piknik alanı olarak bilinen alan çok amaçlı kullanıma sunulacak rekreasyon alanına çevrilecek. Alanda piknik alanının yanı sıra sosyal donatı ve spor alanları da oluşturulacak. Belediyemiz tarafından yapılacak düzenlemeler kapsamında, alanın etrafında yürüyüş yolu, spor alanları, bisiklet yolu yapılacak. Bu yollar ve alanın genelinde peyzaj düzenlemeleri yapılacak ve solar aydınlatma armatörleri konularak alanın 24 saat yaşayan bir sosyal yaşam alanına dönüşmesi sağlanacak. Her seferinde para yok edebiyatı yapıyorsunuz ama vaadiniz tamamen belediye personelimiz ve çok küçük bütçelerle gerçekleştirilebilir neden yapmıyorsunuz? Zafer Mahallemizde belediyemize ait alanda hayata geçirilecek olan proje kapsamında insanlarımızın faydalanacağı sağlık hizmetleri, sosyal ve kültürel faaliyetlerin gerçekleşeceği bir tesis yapılacak. Tesis de belediyemizce işletilecek kafeterya da hizmete alınacak. Sayın Başkan bu vaadinizde bir de bina görseli paylaşmışsınız üstüne de artı bir kafe yazmışsınız. Ne oldu porta ismini beğenmediniz mi? Her şeyi hallettiğinizde kafenin ismi mi kaldı? Zafer Mahallesinde yaşayan insanlarımıza buradan bir müjde verecek misiniz? Hani Büyükşehir’e yaptıracağınız binalar vardı ya bu binayı da o kapsamda yaptırabilirsiniz. Sevgi Yoluna tramvay ne zaman geliyor? Önder Caddesi Sevgi Yolu birinci ikinci üçüncü etapların tamamını yenileyeceğiz demişsiniz! Bu vaadiniz zaten İZBB gerçekleştirmesi gereken bir hizmet. Bununla ilgili herhangi bir girişimde bulundunuz mu? Yaptığınız yazışmaların birer örneğinin tarafıma verilmesini talep ediyorum. malumunuz önceki dönemde metro Sarnıç’tan geçecekti fakat proje değişikliğiyle Sarnıç güzergah dışında kaldı. Siz de bu eksikliği görmüş olacaksınız ki bir vaat de bunun için yazayım demişsiniz. Aslında hakkınızı yemeyelim teorikte vaatler konusunda çok mahirsiniz ama icraatta sıfır. Diğer bir deyişle hayaller Paris gerçekler Gaziemir. Sarnıç’a tramvay ne zaman gelecek? Bu konuyla ilgili yaptığınız girişim var mı? Yazışmaların birer örneğinin tarafıma verilmesini talep ediyorum. 20 Martta Sarnıç’a yepyeni bir spor kompleksi söz vermişsiniz. Sarnıçta bulunan geniş bir alanın mülkiyetini alacağız demişsiniz. Çok merak ettim bu geniş alan neresi? Ada parsel numarası ne ?” dedi.

BEN SİZİ UTANDIRMAYAYIM…
Işık yanıt olarak, “Geçen mecliste büyük puntolarla yazıp getireceğim dedim ama ben utandığımdan getirmedim. Porta adı ya da +1 kafe. Lütfen +1 kafenin ne anlama geldiğini araştırın. Ben sizi utandırmayayım. +1 kafeyi keşke şu anda hayata geçirebilsem. Halı saha çalışmaları sürüyor. Maaş ödemekten arttığımız parayla ufak tefek işlerimizi yapıyoruz. Projelerimizi silkeleme durduğunda yapacağız. Öncelimiz çalışan arkadaşlarımızın maaşları. Bunu biz söylemekten bıktık siz söylemekten bıkmadınız. Yolu yok bu işin. Burası ticarethane değil resmi kurum. Koşullarımız ve kurallarımız belli” ifadelerine yer verdi.
DENİZ SUYUNDEN NEDEN SU ÜRETİLMİYOR?
Su krizine ilişkin açıklamalarda bulunan AK Partili Meclis Üyesi Uğur İnan Atmaca, “İZSU faturalarına baktığımız zaman, katı atık toplama ve bertaraf bedelleri olarak İzmir halkı bunu üzerine düşen hatta fazlasıyla ödemelerini yapıyor ama karşılığında bu hizmetleri maalesef alamıyoruz. Hatta bir dönem bunu Büyükşehir Meclisi'nde de dile getirmiştim. İZSU'nun yağmur suyu ayrıştırma kanallarının amortisman bedellerini de faturalara yansıttığı, bunun da sayıştay denetiminde bir tenkit olarak yer aldığını ve bununla da ilgili bu bedellerin ne kadar olduğunu sormuştuk. Fakat maalesef sorduğumuz sorulara cevap verilmiyor. Yani cevap verilmiyor derken cevap veriliyor ama bizim sorduğumuz şeye cevap verilmiyor. Bu yaşadığımız süreç içerisinde susuzluk zaten bağıra bağıra geldi. Bu bugünün sorunu değil. Bu sizin de sorunuz değil. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın da sorunu değil. Bu yıllardır süregelen bir süreç. Bu noktada İZSU'nun kurumsal anlamda bu hazırlıkları neden yapmadığını ısrarla dile getiriyoruz. Hadi bazı şeyler yapılmadı, hiç olmazsa mesela deniz suyundan neden su üretilmiyor?” diye sordu.

İZSU İHALELERİ GÜNDEM OLDU
Kayıp kaçak oranlarına dikkat çeken AK Partili Atmaca, “İzmir'in suyunun %70 ve üzeri civarında tarımda kullanıldığını biliyoruz. Dolayısıyla burada bir de kayıp-kaçak bedellerinden Hüseyin Bey de bahsetti. Bu en büyük sıkıntımız aslında. Bir yıl içerisinde bir tahtalı barajı kadar suyun kayıp-kaçak bedeli olarak vatandaşlardan tahsili yapılmak suretiyle gerekli tedbirler alınmıyor. Bunlar neden yapılmıyor Sayın Başkan? Yani bunlara samimi ve açık cevaplar istiyoruz. Yani bu bedelleri hem vatandaştan alacaksınız ama hem de bunları yerine getirmeyeceksiniz. Bu çok ciddi bir sorun yani. Kurumsal anlamda ciddi bir sorun. Yani bu şahısların sorunu değil. İZSU diye bir iştirakimiz var, bir işletmemiz var, bir kendine ait bütçesi olan bir kurum var ki Önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu, İZSU’nun bu duruma gelmesi üniversitede tez olarak araştırılmalı diye söylemişti. Yani bir defa suyu alıyorsunuz, peşin olarak satıyorsunuz. Üzerine katı atık toplama bedellerini ve bertaraf bedellerini de alıyorsunuz. Ama İZSU maalesef bu döngü içerisinde vermiş olduğu ciddi anlamda yüksek meblağlı ihalelerle bu sıkıntılı günleri yaşatıyor ve vatandaşımıza da bunları yaşatıyor. Bakın en son 15 Mayıs'ta bunu dile getirmiştim, tekrar dile getiriyorum. İstanbul'da hani şu görüntülerde meşhur arızalanan otobüsler var ya, yanan otobüsler var ya bunlar Mercedes marka otobüsler. Mercedes firmasını eleyerek o ihaleyi alan bir firma var, Ulaşım İç ve Dış Ticaret Anonim Şirketi. 15 Mayıs'ta ise İZSU bu firmaya 594.900.000 liralık ihale verdi. Neyin ihalesini verdi? Araç tamir ve bakım ihalesi verdi. Şimdi bunlara baktığınız zaman, mesela yakın zamanda yine verilen bazı ihaleler var İZSU tarafından. Körfez'in dip çamurunun temizlenmesi. 523 TL bölü metreküp bedelle 2024'ün 11. ayında verilen bir iş var, pazarlık usulü. Bunlar ciddi anlamda soru işaretleri oluşturuyor. Ve İzmir'in kaynaklarının, İzmirlinin cebinden çıkan paranın doğru kullanılmadığını biz görüyoruz. Bizim tespitimiz bu. Ve nihayetinde de kurumsal anlamda sıkıntıları yaşıyoruz. Türkiye'nin en pahalı suyunu İzmirli hemşerilerimiz tüketirken, Ama karşılığında da hizmet olarak maalesef bir şey alamıyoruz. Tekrar aynı şeyi söyleyeceğim. Kayıp kaçak bedellerinin madem öyle vatandaştan alınmaması lazım. Bu en önemli handikap” dedi.
HARMANDALI’NA VAHŞİ DEPOLAMA DEVAM EDECEK
Çöp krizine ilişkin de açıklamalarda bulunan Atmaca,” Katı Atık Pertaraf Tesisi yapılmıyorsa, bakın Harmandalı'yla ilgili tekrar bakanlık istendi. Harmandalı'na mahkeme kararı olmasına rağmen tekrar vahşi depolama yapılmaya devam edilecek. Yani İzmir'e yakışmıyor bu. İzmir'e yakışmamasının sebebi de çağdaş bir dünya kenti olan, tarihsel sürecinde de her zaman bu önemini korumuş olan İzmir'in halen daha çağdaş kentlere yakışır bir biçimde Katı Atık Bertaraf Tesisi'nin olmaması. İnanın ben bundan üzüntü duyuyorum” dedi
KATI ATIK BEDELİNE DEPREM VERGİLERİ, PATLAKLARA GÖRDES YANITI
Başkan Işık ise yanıt olarak, “Tespitleriniz doğru. Ancak teşhislerinizde bir sorun olduğunu düşünüyorum. Bir kere, yaptığınız sohbetin yüzde 90'ı ya da söylediğiniz sorunların yüzde 90'ı, evet, Büyükşehir Meclisi'nde konuşulması gereken bir şey. Burada da dile getirmenizden rahatsız olmuyorum ama bir şeyi yanlış yapıyoruz. Kayıp-kaçak dediğimizde, kamu parası dediğimizde, mesela Gördes Barajı'nı nereye koyacaksınız? 2009 yılında 250 milyon civarı bir rakama mal edilen baraj su tutmuyor, altı delik. Ayrıca su sorununa baktığınızda, DSİ’nin görevlerine baktığımızda, aslı görevi şehirlerin suyunu temin etmek olarak görünüyor. Evet, deniz suyundan arıtmak bir yoldur. Ama şu an susuzluk, eğer bu su teminini devlet su işleri giderecekse, yasa o görevi ona vermişse, devlet su işlerine de sormamız lazım. Katı atık bedeli alınıyor. Yani baktığımızda ülkemizde bütçe gelirlerine deprem vergileri vardı, nerede? Yapılandırma, çıkarılıp vergi barışı, imar barışından toplanan paralar nerede? Doğru yere kullanılmadı. İzmir'in en pahalı suyu dediniz, haklısınız. Türkiye'nin en pahalı suyu dediniz. Dünyanın en pahalı domatesini kullanıyoruz. En pahalı makarna kullanıyoruz. Yani bu sorun artık bizim sorunumuz değil. Belediye sorunu değil, belediye sorunu aşmış durumlar. Ülkenin genel gidişatıyla, ücretlerle, dolarla, euroyla da bağlantılandırmak gerekiyor. Gerekli uyarları bir kez de biz yapacağız. İhaleler konusunda da Büyükşehir'in ihalesi, adı üstünde ihale. Kim gerekli şartları sağlıyorsa o giriyor. Yani siz ihaleye falan firma alsın diye eğer müdahale edildiğini düşünüyorsanız, yanlış gereği de yapılır. Böyle bir şey yok. Yani ihaleyi kim alacaksa, kim gerekli koşulları sağlıyorsa onun üstünde kalıyor. Bunları da Büyükşehir'e gittiğimizde beraber soralım” dedi.
ENDİŞELERİMİZ VARDI ANCAK
Doğal gaz hattı bağlanmasına ilişkin önerge oybirliği ile meclise geldi. Başkan Işık önergeye ilişkin açıklamasında, “Raporla ortaya çıkacak sonuçların ilçemizde yaşayan vatandaşlarımıza çok şey katacağına inandığım bir rapor. Arkadaşlarımızın yaptığı çalışmaları üzerine, sonra 3 Grup Başkan Vekilinin ortak imzasıyla ve 3 grubun ortak imzasıyla gündeme gelen ve doğal gaza erişemeyen yurttaşlarımızın önünü açmak, onlara güzel imkandan faydalandırmak üzere alınmış bir karar. Çok inceledik, üzerinde çok çalıştık. Sizlerin de katkılarıyla İzmir Gazla görüşüldü, Büyükşehir ile görüşüldü, bütçemizi kontrol ettik, maliyetlerine varıncaya kadar her şeyini hesapladık, neyle karşılaşacağımızı. Ayrıca kimi endişelerimiz vardı, vatandaşların sonradan işlerinin sekteye uğramaması adına onların giderilmesi yönünde önemli adımlar attık ve komisyonlarımızın çalışmasıyla da ortak bir noktaya gelindi ve güzel bir karar verildi” dedi.

AKTEPE-EMREZ’DEN ÖZÜR
AK Partili Aslan ise, “Bizim aslında bu bölgelerde şu andaki kentsel dönüşüm alanı olarak ilan edilen yerde aslında kentsel dönüşüm, kentsel dönüşüm diyoruz ama 14-15 yıldan beri çözüm üretemediğimiz, daha imar planlarının uygulanmadığı bir yerde biz tıkandık kaldık. Aslında bizim tıkanmamızın sebebi kentsel dönüşüm alanı ilan edilmesi. 16-15 yıldan beri yapılmayan bir şeyde bana göre yanlış bir karar veriliyor. Ben de gururluyum, ben de sevinçliyim. Böyle bir şeyde bizim de partimizin, meclis üyesi arkadaşlarımızın ortak olmasına dolayı ben de sevinçliyim. Biz şu anda bu konuyla ilgili Aktepe-Emrez mahallesinde arkadaşlarımızdan özür diliyoruz ama ben yakın zamanda inşallah yapacağımız çalışmalarda oradan doğal gazı ile yeniden gözden geçireceğimizi düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.
TEDAVİYİ KÖKTEN YAPMAKTA FAYDA VAR
Başkan Işık ise, “Aktepe Emrez'deki fazladıklarının çözümü ve katkının sonuçlandığı gün oranın kararı da buradan geçecektir, merak etmeyin. Konu hep bir bütün olarak, sonrasında ötelemek, ertelemek yerine çözümü kökten yapıp, tedaviyi kökten yapmakta fayda var, mutlaka sonuçlanacaktır” dedi.
EKSİK KALDIK
MHP’li Selahattin Şahin ise, “Eksik kaldık. Bunu oy birliği ile geçirdik. Bu çalışmayı yine sürdüreceğiz diye düşünüyorum. Kapsamı biraz daha, Aktepe Emrezi, Sarnıç, Sevgi Mahallesi ve bütün bölgeleri kapsaması için tekrar inşallah bir çalışma daha yapalım diye düşünüyorum” dedi.

GARANTÖR OLDU
CHP Grup Başkan Vekili Cemal Çalışkan ise, “Biz istiyoruz ki doğalgaza ulaşamayan bütün mahalleler doğalgaza ulaşabilsin. Bu bir insani haktır. Ama İzmir Gazi'nin bizden bir talebi vardı. Diyor ki belediye bize garantör olsun. Bugün Gaziemir Belediye Başkanımız Ünal Işık başta olmak üzere bu meclis ve bu meclis grubu vatandaşlar için garantör olmuştur” diye konuştu.
SİZİ DOĞRU YÖNLENDİRMİYORLAR
AK Partili Uğur İnan Atmaca ise, “Kentsel dönüşümle ilgili hazine miktar fazlalıkları şerhi gündeme geliyor. Sayın Başkan, bu konuda size doğru yönlendirmediklerini ve doğru bilgilendirmediklerini ısrarla vurgulamak istiyorum. Bakın, bu hal ne imar planı yapılmasına ne de kentsel dönüşüm yapılmasına engel değil. Sebebini açıklayacağım. Şimdi vatandaşlarla orada kurulan bir ofis var, gelen vatandaşlarımıza arsalarının bir buçuk emsal üzerinden hesaplaması yapılıyor ve bunun üzerinden yüzde elli teklif ediliyor. Bu çok küçük bir rakam. Neden? Şu anda Milli Emlak'tan Büyükşehir Belediyesi'ne geçen 2348 ve 2349 adalarda 22 bin metrekare inşaat hakkı var, emsal hakkı var. Bu da arsaların, adanın 7 bin metrekare olduğunu varsayarsak üç emsal üzerinde bir emsale tekabül ediyor. Dolayısıyla yurttaşlara bir buçuk emsal üzerinden yüzde elli verdiğiniz zaman aslında bölgedeki üç emsal üzerindeki orana kıyasladığınızda bu yüzde yirmi beşe tekabül ediyor. Yani oradaki yurttaşlarımızın hakkı gasp ediliyor. Bu açık ve net. Eğer insanlara orada on beş kat yapılan projelerdeki aynı emsal hakkını verirseniz bu insanlar bu hazine fazlalığı şerhlerini çok rahatlıkla girip yatırırlar ve daha mutlu olurlar. Ellerine de hakları olan daire adetleri geçer. O yüzden kentsel dönüşümün önündeki engel bu değil. Kentsel dönüşümün önündeki engel kooperatif model olarak başlayan ve bugün il başkanı ve önceki dönem belediye başkanının soruşturma kapsamında tutuklu olarak yargılandığı bir sürece evrildi. Ve orada ciddi anlamda mağduriyetler yaşanıyor. Bu kooperatif üyelerinin mağduriyetlerini her platformda dile getiriyoruz. Sıklıkla da dile getireceğiz. Burada maalesef kentsel dönüşümün gerçekleşmemesindeki sorun hazine fazlalıkları şerhi değildir. Burada kendi finansmanı içerisinde olan bir sistem var. Bu sistemi dahi bu şekilde dejenere etmek suretiyle oradaki insanlar mağdur edilmiştir” ifadelerine yer verdi.
KİMSE MAĞDUR EDİLMEYECEK
Başkan Işık ise, “Büyükşehir Belediyesi'nin 120 hektar üzerinde bir plan çalışması yaptığını biliyor olmanız lazım. O zaman Büyükşehir'de birlikte soralım. Ayrıca oradaki mağdur dediğiniz vatandaşların bütün mağduriyetinin de Büyükşehir Belediye Başkanımız tarafından defalarca açıklanmış olduğunu mecliste birlikte duyduk. Hiç kimse mağdur edilmeyecek, herkesin hakkı kendine teslim edilecek. Bu bilgi sizde var, bunu da açıklamanız lazım.
İZSU’NUN YÖNETİM ANLAYIŞI DEĞİŞMELİ
Gündem dışı söz alan AK Partili Atmaca, “Gördes Barajı'nın yapımına 1998 yılında başlanmış, bunun projelendirme süreci daha da eskiye gider. Dolayısıyla bu projenin doğru ya da yanlış olduğunu bilmek mümkün değildir. Kurumsal devamlılığı sağlamak esasıyla bu yatırım devam ettirilmiştir. Sonrasında su tutmaya başladığında böyle bir sıkıntı olması da tabii ki talihsiz budur. Hiçbir kimsenin bunu istemesi mümkün değil. Gönül ister ki aynı şekilde bölgesine, hatta Manisa'ya, İzmir'e, birçok ile hizmet verebilsin. Ama maalesef böyle bir talihsizlik yaşanmıştır. Ama bu dediğim gibi önceki dönemden gelen bir proje olduğu için bunu da su tutmaya başlamadan da tespit edilmesi mümkün değil. DSİ suyu temin eder. Yani yasal anlamda bu böyle ama İZSU'nun da mutlaka ki izin almak suretiyle yaptığı yatırımlar vardır. Bugün yeraltı surlarıyla ilgili kuyu çalışmalarını İZSU yürütmektedir. Bunu kimse göz ardı edemez. Kaynakları bile kullanamayan bir idare, bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız. O yüzden ben İZSU'nun gerçekten doğru yönetilmediğini düşünüyorum. Tahtalı Barajın doluluk oranı nedir? Hadi suyu tutamıyorsunuz, o kayıp kaçakları gidermeniz lazım. Kurumsal anlamda söylüyorum sizin şahsınıza değil. Yani İZSU'nun bunu yapması lazım. Bunu yapmadan kalkıp da DSİ bana su getirsin, DSİ barajlarca su getirse size ne olacak? Sizin umurunuzda değil ki. Yani siz bunu vatandaştan zaten tahsil ediyorsunuz. Tahsil ettiğiniz anlamda bir sıkıntı yok yani. Yeter ki bunu borulara basın. Boruya bastıktan sonra suyu vatandaşın musluğundan akmış ya da yoldaki asfalta akmış, buharlaşmış. Kimsenin umurunda değil. Sıkıntı burada. Bu yönetim anlayışını değiştirmek lazım. Yani ciddi anlamda İZSU'nun revizyonla yönetim anlayışında bazı değişikliklere gitmesi lazım” dedi.
Başkan Işık ise, “Ucuz hiçbir şey yok. Kuyulardan gelen suyun maliyetinin çok önemli bir kısmı elektrik. Kayıp kaçak diyorsunuz, suda kayıp kaçak var, evet. Elektrikte de var aynısı. Biz niye elektrikte ödüyoruz o zaman? Yani bu maliyetlere kurumlar katlanmadan yaşaması mümkün değil. Ham madde girdileri, kimyasal girdileri, borular, her şey dolara, euroya endekste. Konut şeylerle, kooperatiflerle ilgili de baktığınızda, evet yola çıkıldığında faizler yüzde 11-12 idi. Malzeme fiyatları yüzde 3-1, yüzde 5-1 fiyatına idi. Yolda her şey değişti” dedi.
KOOPERATİF TARTIŞMASI
MHP Grup Başkan Vekili Şahin ise, “Geçtiğimiz günlerde bir cezaevi ziyareti yaptınız. Kooperatif süreciyle ilgili tutuklu bulunan CHP il başkanı ve önceki dönem İZBB başkanına destek verdiniz. Peki hiç aklınıza gelmedi mi Aktepe Emrez Kooperatif mağdurlarını ziyaret etmeyi düşünmediniz mi? Bu insanlar İZBB ve İZBETON’un kurumsal kimliğine güvendiler, hatta temel atma törenine o dönemki CHP genel başkanı bile katıldı. Bu süreçte yaşananlar vicdanınızı hiç sızlatmadı mı? İl başkanınız ve önceki dönem İZBB başkanınızı ziyaret etmeniz siyasetin gereğidir bunu anlarız ancak anlayamadığımız şu ki, kentsel dönüşümün orta yerinde kendilerine villa tasarlayanlar, kooperatif üyelerinin sırtından villa sahibi olmaya çalışanlar vicdanlarınızda mahkum olmalıdır. Geçtiğimiz günlerde CHP sözcüsü Sayın Deniz Yücel İstanbul’un kentsel dönüşüm çalışmalarını anlattı. Oysa bir İzmir milletvekili olarak İzmir’de yaşanan rantsal paylaşım içinde birkaç cümle kurmasını beklerdik” ifadelerini kullandı.
CHP’DEN ELEŞTİRİLERE YANIT
Eleştirilere yanıt veren CHP’li Çalışkan, “ İmar uygulamaları Gaziemir’de neden yapılamıyor diye soruldu, eksik kaldığımız yerler olabilir. Gaziemir İzmir’in en planlı kentlerinden biridir. Bu eleştiriyi kabul etmiyorum. Türkiye’de en pahalı suyu biz kullanıyoruz ama gerekçelerini anlattık. İzmir’deki barajlardan yüzde 45 suyu karşılanıyor. İstanbul’da bu oran yüzde 99. Yani diğer kısmı yeraltından maliyet yani elektrik maliyeti. İZSU’ya gelen fatura işletmeye gelen fatura gibi faturalandırılıyor. Kamunun tarifeleri daha ucuzdur. Sanki kamu hizmeti yapmıyor gibi. Belediyenin su ile ilgili sorumluluğu var ama DSİ’nin de sorumluluğu var. Deniz Yücel, CHP sözcüsüdür. İstanbul ile ilgili yorumda bulunabilir. İzmir’deki barajlar konuşuldu. Baraj yapmak çözüm değil dediler. Daha sonra Çeşme’ye yapılan barajı söyledi. Çeşme’ye yapılınca sorun çözülür ama baraj yapılsın dendiğinde sorun çözmez anlayışı doğru değil. Deniz suyunun neden arıtılamadığı soruldu. İzBB’yi hükümet gibi görebilirsiniz, ancak asli görev DSİ’nin. DSİ deniz suyunu arıtabilecek tesisi kursun. İzBB ve İBB’de DSİ’den esinlenerek en kısa sürede yapar. AK Parti Genel Sekreteri Eyyüp İnan Atmaca, isale hattıyla ilgili eleştirilerde bulunmuş. Arıza plan dışı oluşan bir durumdur. İZSU, ani bir refleks gösterdi, sorun çözüldü” dedi.
ANLAMANIZI BEKLEMİYORUM
Başkan Işık ise eleştirilere yanıt olarak, “Cezaevinde bulunan başkanlarımızı ziyaret etmemizi eleştirdiler. Anlamanızı beklemiyorum. Hüküm giyinceye kadar herkes suçsuzdur. Bunu anlayamıyorsanız yapacak bir şey yok” dedi.





