Ender ALDANMAZ/EGEDESONSÖZ- CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, Gündoğdu Meydanı'nda dün gerçekleştirilen Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi ile ilgili olarak Egedesonsöz'e değerlendirmelerde bulundu.
İKTİDAR DEĞİŞİMİNİN İLK İŞARET FİŞEĞİNİ İZMİR'DEN YAKTIK
CHP'li Bakan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarının tutuklanmasına karşı İzmir'den güçlü bir itiraz yükseltildiğini belirterek "İzmir, sadece bir coğrafya değil; Türkiye’nin dünyayla iletişim kanalları en açık, tüm yurttaşlarımızın kendini daha özgür hissettiği bir kenttir. Her dönem demokrasinin, laikliğin ve özgürlüğün kalesi olmuş bir şehirde, 19 Mayıs ruhuyla milyonlar meydanı doldurdu. Bu, sıradan bir kalabalık değildi; bu, susturulmak istenen halkın haykırışıydı. Mitingde yalnızca bir siyasi partinin değil, haksızlığa uğrayan emekçinin, ezilen gençliğin, sesi kesilmek istenen kadınların, umudu çalınan milyonların isyanı yankılandı. Bu ülkede her şeylerini kaybedenler, artık kaybedecek bir şeyleri kalmadığı için meydanlara iniyor. Biz 19 Mayıs’ta İzmir’de sadece bir miting yapmadık; bir kararlılığı, bir direnişi, bir iktidar değişiminin ilk işaret fişeğini yaktık. Bu halk artık susmuyor, sinmiyor, kabullenmiyor. Bu iktidarın kaybettiği tek şey sadece oyları değil; meşruiyetidir. Ve biz o meşruiyeti meydanlarda halkla birlikte geri alıyoruz" dedi.
DÜN HEDEF ORDUYDU, BUGÜN BELEDİYELER!
Mitingin hemen ertesi günü İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik üçüncü dalga operasyonun yapıldığının altını çizen Bakan, "bu operasyonlar artık bir siyasi mühendislik aracına dönüşmüş durumda. Tıpkı FETÖ’nün Kozmik Oda’ya girmek için yarattığı kumpaslarda olduğu gibi, bugün de belediyelerimize yönelik sahte gerekçelerle, gizli tanıklarla, medya yönlendirmeleriyle operasyonlar yapılıyor. O dönemde devlete sızmak için ordu hedef alınmıştı; bugün ise milletin seçtiği belediyeler. Amaç açık; Olmayan bir suç varmış algısı yaratmak, başarı hikayesi yazan ve toplum nezdinde büyük destek gören CHP’li belediyeleri itibarsızlaştırmak. Belediyeleri çalışamaz hale getirmek, hizmeti durdurmak, halkı bezdirmek. Delil yok ama sabah baskını var. Gerçek yok ama manşet hazır. Tıpkı Ergenekon sürecinde olduğu gibi, delilden çok algıya yatırım yapıyorlar. Bu bir hukuk süreci değil, bu doğrudan bir siyasi operasyon. İstanbul gibi bir metropolde, milyonların yaşamını etkileyen hizmetlerin sabote edilmesine göz yumuluyor. Bu hukuki değil, idari değil; bu düpedüz siyasi sabotajdır. Belediyeyi hedef alarak aslında sandığı hedef alıyorlar. Milletin iradesine darbe indirmeye çalışıyorlar ama unuttukları bir şey var: Ne yaparlarsa yapsınlar, milletin iradesi gasp edilemez" ifadelerini kullandı.
HALKTAN KOPUK, SARAYDAN KONUŞAN ZİHNİYETİN TEMSİLCİLERİ...
İzmir Mitingi sürdüğü esnada AK Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan ile AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı'nın CHP'yi hedef almaları ve mitinge 70 bin kişinin katıldığına dair açıklamalar yapmaları hakkında da değerlendirme yapan CHP'li Bakan şunları söyledi:
"AKP’nin refleksi budur: Gerçeklerle yüzleşmek yerine, inkarla, küçümsemeyle, manipülasyonla var olmaya çalışır. Miting meydanını gözleriyle göremeyenlerin, milletin meydanını anlamasını zaten beklemiyoruz. Onlar artık halktan kopmuş, saraydan konuşan bir zihniyetin temsilcileridir. Gelsinler bir kere halkın arasına karışsınlar da meydanın nabzını orada tutsunlar.
Cumhuriyet Halk Partisi bugün sokaktadır, meydandadır, halkın içindedir ve onları rahatsız eden de budur. CHP’nin büyüyen gücü, halkla kurduğu bağ ve AKP’nin seçmen desteğini kaybetmesi sebebiyle çamur siyasetine sarılıyorlar. Ama biz bu seviyesizliğe düşmeyiz. İzmir’in siyaset kültürünü aşağı çekmeye çalışanlarla polemiğe girmeyiz. Biz işimizi yaparız, halkla beraber yürürüz ve günü geldiğinde sandıkta gereken cevabı veririz"
