Berivan KAYA/EGEDESONSÖZ- Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) olağanüstü kurultay tartışmaları yeni bir evreye girdi.

CHP İstanbul il yönetimine kayyum atanmasının ardından gözler, CHP'nin 15 Eylül'de görülecek mutlak butlan davasına çevrildi.

900'ün üzerinde delegenin imza vermesi üzerine olağanüstü kurultay yapılması için Çankaya İlçe Seçim Kurulu'na başvurdu.

Genel Başkan Özgür Özel imzasıyla Çankaya İlçe Seçim Kurulu'na 900'ün üzerinde delegenin imzasıyla yapılan başvuruya göre Kurultay 21 Eylül Pazar günü mevcut yönetim hakkında güven oylaması ve Genel Başkan ile PM seçimleri gündemiyle toplanacak.

CHP İzmir'den Serkan Acar'a özür çağrısı!
CHP İzmir'den Serkan Acar'a özür çağrısı!
İçeriği Görüntüle

CHP’de yaşanan olağanüstü süreci Egedesonsöz’e yorumlayan CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, imzaların parti yönetimi değil delegeler tarafından toplandığını ve bu sebeple mutlak butlan davasında kayyum kararı alınsa dahi kurultayın yapılabileceğini ve Özel'in yeniden genel başkan seçilebileceğini belirtti.

MUTLAK BUTLAN ÇIKSA DA…
En yüksek karar alma organının kurultay olduğuna dikkat çeken CHP’li Ednan Arslan, “Bizim en yüksek karar alma organımız kurultaydır ve bu kurultayı delegeler yapıyor. Çağrıyı delegeler yapılıyor. Sonuç itibariyle delegeler illerden seçiliyor. Kurultay delegesinde bir sorun var mı? Yok. Bir tek İstanbul'da mahkeme geçici olarak kongre sürecini durdurdu ama onun haricinde var olan hiçbiri delegenin ne seçilme yönteminde bir sorun var, ne de bunların delegelikleriyle ilgili herhangi bir mahkeme kararı var. Siyasi partiler yasasının verdiği yetki ile delegeler bir çağrı yaptılar ve bir olağanüstü kurultay yapılma kararı alındı. Sonuç itibariyle ayın 15'inde mutlak butlan çıksa da ayın 21'inde kurultayımız yapılmak zorundadır. 21'indeki kurultayda tekrar genel başkanımızı seçip yolumuza devam edeceğiz” dedi.

CHP’Yİ MAHKEME KORİDORLARINDA DİZAYN ETTİRMEYİZ
21 Eylül’de gerçekleşecek olağanüstü kurultay ile tartışmaların sona ereceğini vurgulayan Ednan Arslan, “Cumhuriyet Halk Partisi, savaş meydanlarında kurulmuş bir parti. Savaş meydanlarında kurulmuş bir partiyi kalkıp da mahkeme koridorlarında dizayn ettirmeyiz. Bu konuda işbirliği yapanlara bu fırsatı tanımayız. Atatürk'ün iki büyük emaneti vardır, eseri vardır. Biri cumhuriyettir, biri Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Onu koruma görevi de bizimdir. En yüksek karar alma organımız kurultayımızdır. Delegelerimizde iradelerini ortaya koyarak bu kararı almışlardır. Ayın 21'inde de bu tartışma sonsuza kadar bitecek” ifadelerine yer verdi.

AKP’YE DE İŞBİRLİKÇİLERİNE DE TESLİM OLMAYIZ

Arslan açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi;

“Partimizde bölünme yok. Trol hesapların altından AKP yandaşı çıkar. Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidara gelmemesini isteyenler çıkar, işbirlikçiler çıkar. Biz bunlarla mücadele ediyoruz, yıllardır etmeye de devam ediyoruz. Gerçek Cumhuriyet Halk Partili, ülkesini seven Cumhuriyet Halk Partili, iktidara giden Cumhuriyet Halk Partisi, genel seçimlerde birinci Parti olmuş Cumhuriyet Halk Partisi, son anketlerde birinci parti olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin arkasını duran hiç kimse bunu yapmaz. Delege Genel Başkanımız Özgür Özel'in seçtiği delege değil ki. Bu delege ikidir Genel Başkanın arkasında dimdik duruyor, iradesini gösteriyor. Bu delege sonuçta sokakta yaşıyor. Vatandaşın, halkın nabzını tutarak gelip, özgür iradesiyle imza veriyor. Zorla imza alınmadığı gibi telkin de yapılmıyor. Bizim delegemiz sağduyuludur. Bugün partiyi düşürülmek istenilen oyunu görüyor. AKP yargısına da teslim olmayız biz. Onunla işbirliği yapan işbirlikçilere de teslim olmayız.”