Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir'in sporcu yatağı olarak bilinen Bornova'nın Çamdibi mahallesi, iki "Süper" kahramanıyla gurur duyuyor. Mahallenin iki güzel evladı, çalıştırdıkları takımları Süper Lig'e çıkararak ünlerine ün kattı. Çok büyük başarılara imza atmalarına rağmen onlar, ne mahallelerini unuttular, ne de o göçmen mahallesinde yaşayan arkadaşlarını, yakınlarını ihmal ettiler. Hüseyin Eroğlu futbolda, Faruk Beşok ise basketbolda tarih yazmaya devam ediyorlar. Öyle ki Eroğlu, üç yılda iki takımı Süper Lig'e taşırken, Faruk Beşok da iki takımla iki yıl üst üste Süper Lig'e yükselme mutluluğunu yaşadı.
ÇAMBİDİGÜCÜ'NDE ÖNCE OYNADI, SONRA ANTRENÖRLÜK YAPTI
Hüseyin Eroğlu, Makedon göçmeni bir ailenin çocuğu olarak Almanya'da 1972 yılında doğdu. Aile memlekete kesin dönüş yaptığında, göçmenlerin, akrabaların daha yoğun yaşadığı Çamdibi'ne yerleşti. Hüseyin Eroğlu, Çamdibigücü takımında futbola başladı, ağabeyi Halit Eroğlu'nun yardımcısı olarak antrenörlük yaptı aynı takımda... Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu'ndan mezun olduktan sonra antrenörlüğe ağırlık verdi. Bucaspor Futbol Akademi'de çok üstün başarılara imza atan Erolu, aralıksız 10 yıl boyunca Altınordu'da teknik direktör olarak görev yaptı. Altınordu, onun döneminde 3. Lig'den 1. Lig'e çıktı, hatta Play Off finalinde Altay'a yenilerek Süper lig'in kapısından döndü.
HÜSEYİN EROĞLU'NUN BAŞARISIYLA GURUR DUYUYORLAR
Altınordu'daki misyonunu tamamladıktan sonra Samsunspor'da göreve başlayan Hüseyin Eroğlu, 2022-23 sezonunda Samsunspor'un 11 yıllık Süper Lig hasretine son verdi. Ertesi yıl Bandırmaspor'da bir süre görev yaptıktan sonra bu sezon 18. haftada teslim aldığı Gençlerbirliği'ni de Süper Lig'e taşıdı. Hüseyin Eroğlu'nun bir ayağı İzmir'de. Çünkü annesi babası, halen Çamdibi'nde oturuyor. Çocukluk arkadaşları, futbolcu arkadaşları, hala Çamdibi, Yeşilova tarafında yaşıyor. Çamdibi sakinlerinin "Kahraman" ilan ettiği Hüseyin Eroğlu, mahallesi ve arkadaşlarına bağlılığıyla ilgili şunları anlattı:
BEN DE MAHALLELİ DOSTLARIMI ÇOK SEVİYORUM
"Ailem Makedon göçmeni. Çamdibi bizim için vazgeçilmez bir mahalledir. Annem babam, akrabalarını, arkadaşlarını, komşularını bırakıp başka semte taşınmayı akıllarından bile geçirmezler. İzmir'deyken hemen hemen her gün Çamdibi'ne uğrardım, arkadaşlarımla, dostlarımla çay içer sohbet ederim. Ben nereye gidersem gideyim, kalplerinin benimle birlikte olduğunu bilirim. Çamdibi insanı birbirini çok sever, gönülden bağlıdır. Çalıştırdığım takımın şampiyon olmasını gönülden isterler. Evet onlar beni çok seviyor, ben de onları çok seviyorum. Zaten bizi sevmeyende sorun vardır."
FARUK BEŞOK'UN ÖZEL TARAFTARLARI VARDI
Faruk Beşok'a gelince... Onun da işi takımları Süper'e çıkarmak... Boşnak bir ailenin çocuğu olan Faruk Beşok, doğma büyüme Çamdibili... 1971 doğumlu Faruk Beşok, Hilalspor'da basketbol oynadı. Fenerbahçe'nin 1988 yılında Hilalspor'u 175-101'lik skorla yendiği ve sarı lacivertli Erman Kunter'in 153 sayı kaydettiği maçta, rakip takımdaydı Faruk Beşok ve, henüz 17 yaşındaydı. Sonrasında o dönemin basketboldaki lokomotifi Eczacıbaşı'na transfer oldu. İki yıl Pınar Karşıyaka'da oynadı. Özel seyircisi vardı Faruk Beşok'un... Çamdibi sakinleri, Faruk Beşok ne zaman maça çıkacaksa, o gün Atatürk Spor Salonu'nun yolunu tutarlardı.
FARUK BEŞOK, 37 YAŞINA KADAR BASKETBOL OYNADI
Faruk Beşok, 37 yaşına kadar basketbol oynadıktan sonra antrenörlüğe başladı. Parkedeyken elde ettiği başarıları, teknik adam olarak devam etti. Çamdibi sakinleri, sık sık Faruk Beşok ile buluşma fırsatı bulamasa da genç teknik adam her fırsatta soluğu çocukluğunun geçtiği mahallede alıyor. Beşok, geçen yıl Yalovaspor'u Türkiye Basketbol Süper Lig'e çıkarmıştı. Bu yıl aynı başarıyı Trabzonspor'da yaşadı. O da bu iki büyük başarısıyla Çamdibi sakinlerinin "Süper"i, kahramanı oldu.
ÇAMDİBİ'NİN KAHRAMANI OLMAK BENİM İÇİN BÜYÜK ONUR
Bu noktada sözü Faruk Beşok'a bırakalım, Çamdibi ile ilgili duygularını alalım:
"1971 yılında doğdum, Çamdibi'de doğdum büyüdüm. Atatürk Lisesi'nde basketbola başladım. Sonra Hilalspor'un altyapısında bulundum. Hilalspor'da çocuk denecek yaşta bir sporcuyken Fenerbahçe'den 175 sayı yedik, 101 sayı attık ama 153 sayı Erman Kunter'dendi. Bu hezimete rağmen Eczacıbaşı, beni değerli buldu, transfer etti. Eczacıbaşı'ndan sonra iki yıl Pınar Karşıyaka ve sonrasında başka takımlar... A Milli takımda oynama mutluluğunu yaşadım. Ama kardeşim Hüseyin Beşok, o mutluluğu benden daha fazla yaşadı. Çamdibi'ne olan aidiyetimi kaybetmedim. Çünkü ailem, yakınlarım, Çamdibi'nin yerleşik ailelerinden ve bu mahalleyle anılır isimleri... Yeğenlerim, kuzenlerim hep orada. Beni çok sevdiklerini biliyorum, onların elinde büyüdüm çünkü. Orada çok sayıda arkadaşım da var. Eskisi gibi çok vakit bulamasam da her fırsatta Çamdibi'ne giderim. Onların kahramanı olmak, benim için büyük onur. İki takımı peşpeşe Süper Lig'e çıkaran Faruk Beşok İzmirli ama önce Çamdibili."