Metehan UD/ EGEDESONSÖZ – Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayram; Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağanı. Tüm yurtta, KKTC’de ve dış temsilciliklerde coşkulu kutlamalar gerçekleşiyor.
Ancak 23 Nisan’ın bir “öteki” yüzü de var. Dezavantajlı ailelerin çocukların kendilerine armağan edilen bayramdan habersiz yaşam mücadelesi içerisinde yer alıyor. Halen Türkiye’de milyonlarca çocuk kötü yaşam şartları içerisinde, temel haklarından yoksun olarak hayatını sürdürmeye çalışıyor.
Bu çocuklardan biri de Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde annesiyle birlikte kağıt toplayan Ayşe. Ayşe, yanı başından gelip geçen çocuklar kadar şanslı değil. Sabahın ilk saatlerinden akşam saatlerine kadar kimin zaman yürüyerek kimi zaman çek-çekin üstünde İzmir’in sokaklarını arşınladığı görüldü.
ÇOCUK İŞÇİ SAYISI ARTIYOR
TÜİK tarafından açıklanan verilere göre ise işgücüne katılan çocuk oranı da son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Hanehalkı İşgücü Araştırması 2024 yılı sonuçlarına göre 15-17 yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı yüzde 24.9 oldu. 15 yaş altı kayıtsız çalışan çocuklar ise bu rakamlara dahil değil. Maddi yetersizlik nedeniyle çocukların yüzde 9,2’si yeni giysi alamıyor. Düzgün iki çift ayakkabı sahibi olamayan çocukların oranıysa yüzde 11,7.
YOKSULLUKTAN EN ÇOK ÇOCUKLAR ETKİLENİYOR
Türkiye'de yoksulluğun artması ile birlikte tabii ki bu durumdan en çok etkilenen çocukların olduğuna dikkat çeken İzmir Barosu Genel Sekreteri Av. Zöhre Dalkıran geçinemeyen ailelerin çocukları okula göndermek yerine aile bütçesine katkı sağlayacağı işler yapmaya yönlendirmek durumunda kaldığını ifade etti.
EN TEMEL HAKLARI ELİNDEN ALINIYOR
Av. Dalkıran “Bugünü bayram sevinci ile yaşaması gereken çocukların ekonomik, fiziksel, psikolojik ve cinsel sömürüleri nedeniyle en temel haklarının bile ellerinden alındığını görüyoruz. 23 Nisan 1924'te bugünü tüm çocuklara bayram olarak armağan eden Mustafa Kemal Atatürk’ün uzun yıllar öncesinden içselleştirdiği çocukların haklarıyla çocuk olduğu bilincini, bugün ne yazık ki çocukların en temel haklarından biri olan yaşam hakkı bakımından dahi sağlayabilmiş değiliz.” dedi.
‘3 MİLYON ÇOCUK EĞİTİM DIŞI’
Okul dışı kalan çocuklara dair verileri paylaşan Av. Dalkıran “Eğitim Reformu Girişiminin raporuna göre; 2023-2024 öğretim yılında, zorunlu eğitim çağında olan çocukların 612 bin 814’ü eğitim dışında kalmıştır. Bu çocukların yüzde 53,6’sı erkek, yüzde 46,4’ü kız çocuktur. Yaş gruplarına bakıldığında ise, en yüksek oranın yüzde 73,9’la 14- 17 yaş aralığında olduğu görülmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, 2023 -2024 Örgün Eğitim İstatistiklerine göre; örgün eğitimin dışında kalan öğrenci sayısı yaklaşık 2 milyon 982 bindir” ifadelerini kullandı.
Artan çocuk emeğine dikkat çeken Av. Dalkıran şunları söyledi:
“Sistemin puslu üçgeninde kaybolan çocuklar nerededir? Eğitimde olmayan kız çocuklar erken yaşta, zorla evlilik riski ile karşı karşıyadır. Derinleşen yoksullukla birlikte çocuk emeği sömürüsü artmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayımladığı verilere göre; 2024 yılında çıraklarla birlikte ekonomik olarak sömürülen çocuk sayısı 1 milyon 312 bin 344 olmuştur. Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) uygulamalarıyla ekonomik olarak sömürülen çocuk sayısı oburca artırılırken, yaşam haklarının tehlike altına girme olasılığı dikkate alınmamaktadır. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) raporlarına göre; 2024’te 14 yaş ve altı 22, 15-17 yaş arası 49 çocuk iş yerlerinde yaşamını yitirmiştir. Bu yılın başından itibaren tespit edilebilen ekonomik olarak sömürülen çocuk ölümü ise 19 olmuştur. İzmir Barosu olarak; çocukların uçsuz bucaksız düşlerine ket vuranlara, şenlikli oyunlarını hoyratça bozanlara, haklarının hayata geçmesine engel olanlara karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.