Altay 108. yaşına bir kaos ortamında giriyor!

Türk futbolunun simgelerinden, siyah-beyazlı kulüpten yetişmiş efsane isim Mustafa Denizli'nin yönetiminde 18 yıl aradan sonra Süper Lig'e dönen asırlık çınarın, en mutlu dönemini yaşadığı süreçte böylesi bir kaos ortamına girmesi. salt camia içinde değil genelde çok yönlü değerlendirmelere neden oldu...

Sorular Mustafa Denizli özelinden başlayıp, "Altay nereye?", "Efsane çöküyor mu?" boyutuna geldi!

Lige çok iyi başlangıç yapmanın sonrasında yaşanan çöküşün bir adı ve nedenleri olmalıydı!

Net açıklamalar olmayınca...

Önce Denizli'nin çözümsüzlüğü ve "geleceğe umut olmayacağı"nı açıkça anlattığı sözlerle istifası geldi...

Ardından, Çağdaş Atan ile komediyi anımsatan bir imza anlaşmazlığı düştü camianın ve kamuoyunun gündemine!

Tam da bu noktada ister istemez soruyor sevenleri:

"Altay nereye koşuyor? Yeni yaşını kutlayan asırlık çınara görkemli kutlamalar yapılmalı derken, ayrılıklar ve kötü izler bırakacak yanlış işler yakışıyor mu?"

***

Şu şanlı tarihi okuyup, nerede bulunduklarını ve nasıl bir değeri yönetmeye ve yönlendirmeye çalıştıklarını arkadaşlara bir anımsatalım:

"Kuruluşu bir ulusun kurtuluş, emperyalizmin  işgalci kuvvetlerine karşı koyduğu dönemdir...

Adını, o dönemin yiğit savaşçıları, vatan toprağının direnişçileri koymuştur...

Kurucuları arasında Kurtuluş Savaşı'nda, Mustafa Kemal ve arkadaşları ile birlikte mücadele vermiş; İzmir direnişinin öncü isimleri vardır...

Bağımsız, laik Türkiye Cumhuriyet'inin kurucu Mustafa Kemal Atatürk'ün ziyaret ettiği kulüplerden biridir...

Türk sporunun, futbolunun öncü isimlerini içinden çıkaran, olgun yapıdır!..

Tarihinde Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Türkiye Futbol Federasyonu Başkan ve yöneticiliği yapmış; bürokrasinin üst düzeyinde görev almış nice isimler yazılıdır...

Futbol tarihine adı silinemeyecek değerler kazandırmıştır...

Özgün bir camia yapısı, nitelikli bir taraftar kitlesi her daim karşıtlarının bile övgüsüyle karşılaşmıştır...

Onlar her zaman 'büyük' olarak anıldılar...

Yani tarihin derinliklerinden geliyor...

Altaylılık da böyle bir şey anlayacağınız..."

***

Önceki bir yazıdan alıntı: 

" 'Her kulüp başkansız, yöneticisiz kalır, Altay kalmaz' sözü, havaya söylenmezdi bu kentte...

'Hiç bir takım Altay maçına deplasman demez' sözü de!..

Öyle bir camia söz konusuydu ki; en zor dönemlerinde bile kendi içinden doğru çözümleri yaratıp, başkan ve yönetici çıkarabiliyordu...

Öyle elit bir taraftar kitlesi vardı ki; tribünde 'küfür' değil, spora ve futbola bir 'üst bakış' söz konusuydu; kazananı alkışlar, işin keyfini çıkarırlardı!..

Onlar için 'Altaylılık' ayrıcalıktı!.."

***

Bir asır geride kaldı ve Altay şimdi 108. yaşını kutluyor ama...

Nasıl?

'Büyük Altay' eriyen yıllar içerisinde büyük yaralar aldı...

Camia eski etkinliğinde değil; taraftar gücü bölük-pörçük; ekonomisi bitik; parasızlığın etkisiyle yığılan borçlar belini bükmüş!

Yaşanan aslında Türk futbolunun bütününde görülen ve bugün üç büyükler dahil tüm kulüpleri saran bir sorun...

Ne var ki, bölünmüş, birbirini yaralayarak yol açmaya çalışan camialarda bu tür sorunlar daha bir ağır yaşanıyor!

Doğrudur; kulüp büyük aymazzlıklar içinde 3.lige düştü! Yokluklar içinde, Özgür Ekmekçioğlu'nun devraldığı yönetimle çırpınarak bir yükseliş hamlesiyle lig merdivenleri bir bir çıkıp Süper Lig'e yeniden yükselerek...

Bir coşku ve sevgi çemberi yaşadılar...

Bu çemberin içinde Mustafa Denizli'nin de olması onlar için ayrı bir övünç kaynağı oldu...

"Büyük Altay" küllerinden yeniden doğmuştu...

***

O güzel günler çabuk tüketildi!

Yeniden doğuş hamlesi unutuldu!

Kucaklayıcı, toparlayıcı, bütünleştici olmayı beceremediler!

Öncü olmak isteyenleri engellediler; her söylenene kulaklarını tıkadılar!

"Biz biliriz, biz yaparız, biz yönetiriz..." dediler!

Aslında bu "tek adam yönetimini" anlatıyordu ve öyle de oldu!

Altaylılığa yakıştı mı?

***

Şimdi bırakın her şeyi bir kenara da...

Tarihsel yapınız için... 108. yıl için...

Büyük Altaylılar; Fahrettin Altay Paşa, Mustafa Necati Bey, Vahap Özaltay, Bayram Dinsel, Kazım Yıldız, Mazhar zorlu, Rıdvan Burteçin, Erdoğan Tözge, Esin Özgener ve daha nice niceleri için...

Kalkın ayağa!..

"Büyük Altay"a yakışır işler yapın!

"Altaylılık" saygınlığı gösterin!