HABERLER>YEREL YÖNETİMLER
16 Ocak 2013 Çarşamba - 08:17

Kocaoğlu 'eski danışmanı' Denizli’ye patladı: Hodri meydan!

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Söz Meclisten İçeri programında zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Kocaoğlu’nun eski danışmanı AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli hakkındaki sözleri programa damga vurdu. Denizli’ye ‘Hodri meydan’ diyen Kocaoğlu; EXPO, merkezi idareyle ilişkiler ve seçim konusunda da çok konuşulacak sözler sarf etti.

Kocaoğlu  eski danışmanı  Denizli’ye patladı: Hodri meydan!

Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ -  Ege TV’de yayınlanan Söz Mecliste İçeri programı 2013’ü ikinci bölümünde Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu ağırladı. 

- Ümit Yaldız yazdı: Kocaoğlu'nun 'Denizli' patlaması...

Deneyimli gazeteciler Nedim Atilla, Gönül Soyoğul ve Ümit Yaldız’ın sorularını yanıtlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Kent gündemine dair tüm konularda detaylı söylemlerde bulunan Başkan Kocaoğlu sürpriz bir çıkışa da imza attı. Kocaoğlu’nun eski danışmanı AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli’nin kent yönetimine ilişkin çıkışlarına çok sert yanıt verdi. Başkan’ın Denizli’ye ‘Sen kimsin/Hodri meydan’ sözleri programa damga vurdu.

Denizli’nin açıklamalarına tepki gösteren Kocaoğlu, “Şimdi ak’a ‘kara’ demekle ak kara olmuyor. Öyle tanıdığım, bildiğim insanlar açıklamalarda bulunuyorlar ki hayretler içinde kalıyorum. Belli dönemde kader birliği yapmış olabiliriz. Belli zamanlarda karar vermiş olabilirsiniz. Bu zamana kadar eleştirel bir laf konuşmadım. Sadece cevap veriyorum. O da bıçak kemiğe dayanınca. Bir milletvekili arkadaşımız var. Sanki belediyeyi o kurtarmış. Belediye 2009 yılına kadar düzgün çalışıyormuş,  şimdi ise çalışmıyormuş. Ben o arkadaşla ilgili menfi bir söz söylemedim. Geçmişte kader birliği yapmışız. Kendisi benim danışmanımdı. O zamana kadar adammışız da şimdi değilmişiz. Bir daha çağırırsam gelmezmiş. Seni niye çağırayım?  Sen muhalefet partisinin milletvekilisin. Sen gelmezsin de ben seni çağırır mıyım? Eleştiri farklı bir şey ama yaptıkları gerçekten çok enteresan... Bütün söylemlerin altında kişilik, karakter yapısı var. Çıkıp Seferihisar’da jeotermal kaynaklar ile ilgili açıklamalar yaptı. Ben, İzmir Jeotermal AŞ’ye ortak oldum. Batıyordu şirket… Biz ortak olduk. Belediye 7 milyon TL para koydu. Tüm kaçakları yeniledik. Kapasiteyi büyüttük. Seferihisar sahasında dünya yatırımlar yaptık. İl genel meclis üyeleri benim nasıl çalıştığımı biliyor. İl Özel İdaresi’nin hükümet ile AKP ile alakası yok. Seferihisar’da ve Büyükşehir’de CHP iktidar... Ortak çalışmalar yapılıyor. İl Tarım Müdürü’nü alıp oraya gidip ‘burada organik tarım, sera yapacağız’ demek doğru mu? Her şeyi bitmiş, elektrik ihalesi çıkılıyor. Seracılık yapılacak.  Orada sayın milletvekilinin hiçbir hakkı, katkısı yok. Bu elini sürmektir. Oraya elini sürerek kirletemez. Bu fes giydirmek midir, başkasının yaptığına sahip çıkmak mıdır? Olsa olsa başkasının projesini yanından geçmediğin halde gasp etmektir. Buna bir milletvekilinin hakkı var mı?” dedi.

SEN KİMSİN? NEYİ YÖNETİYORSUN!
Kocaoğlu, Denizli hakkındaki sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: Ben ilk defa yanıt veriyorum. Sert yanıt vermiyorum. Aslında daha fazlasını hak ediyor. Devamlı beni gıdıklıyor. Sürekli dozu arttırıyor. Ben söylediklerini roman gibi biriktiriyorum. Ben bu kentte 4 milyon insanın hangi partiden, mezhepten olursa olsun kimsenin hakkını yemediğimi anlattım. İnsanların beyinlerine girdim. Aziz Kocaoğlu’nun yaptığı projelere elini sürerek, boyayarak sahip olacaklarını sananlar yanılıyor. Yapmasınlar. Siyaset böyle yapılmaz. Siyaset adam gibi yapılır. Çalışırsın, iş yaparsın. Böyle siyaset olmaz. Başkasına fes giydiremezsin. Ben 9 senedir belediyeyi yönetiyorum iki sene danışmanlık yapmış beyaz kağıda imzası yok. Yani sorumluluğu yok açıklama yapıyor. Sen kimsin? Neyi yönetiyorsun. Çıksın aday olmak istiyorsa aday olsun. İki sene oldu bir kelime konuşmadım. Ağzımı bile açmadım Ben konuşmadıkça millet ‘bu adamda eksiklik mi var’ diye düşünüyor. Öyle bir noktaya geldi ki sanki bizim muhteremin yanında bizim kelliğimiz var. O duruma geldi. Benim çekincem, korkum yok. Gelsin!



Kocaoğlu, “Ben ‘dedim dedilerin’ bu kente faydası olmadığı için susuyorum. İçime atıyorum. Öyle bir noktaya geliyor ki bıçak kemiğe dayanıyor. Siz de insansınız. Ben bir kere cevap veriyorum. Hepsine toptan cevap veriyorum. Benin projelerim var. Üretmek zorundayım. Dünya kadar işi götürüyorum. Biz kamu görevi yapıyoruz. Belediye başkanıyız. Kendilerini kaf dağında gösterenler var. Ben 9 yıldır belediye başkanıyım ve 397 yılla yargılanıyorum. Hayatımda bir dirhem leke olmadı.  Onlar birkaç tane arkadaşlar. Bir ara Aydın Şengül vardı. Ardından Hamza Dağ giriyor. Ara sıra kısa metrajlı çalışmayı Ali Aşlık yapıyor. Hiç topa girmeyen Nesrin Ulema da çıkıp açıklamalar yapmaya başladı” dedi. Başkan Kocaoğlu dava süresi boyunca Denizli’nin kendisini arayıp aramadığını hatırlamadığını da sözlerine ekledi.

İki bakanın İzmir’de büyükşehir adaylığını birbirine ikram etmesi hakkındaki görüşlerini de söyleyen Kocaoğlu, “Bu bizim İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğu nasıl bir şeydir. İstenmeyen bir makam mıdır? Belli olur günü geldiğinde. Bakın siyasette rakibin adayına toto oynanmaz, loto çekilmez. Rakibin adayı kim olursa olsun. Hodri meydan. Meydana çıkacağız. Biz kendimize bakacağız” dedi.

EXPO’DA OLMAM KENTİN LEHİNE DEĞİLDİR
İzmir Valisi Cahit Kıraç’ın EXPO konusundaki açıklamalarına da cevap veren Başkan Kocaoğlu, kendisine yapılan çağrıya da açıklık getirdi.

Kocaoğlu, “Bu kentte ‘belediye başkanı çalışmıyor’ demesin. Kimse kusura bakmasın. Ben alınmıyorum, gocunmuyorum. Derdim yok. Bir organizasyon yapılıyor. Ben açıklama yaptım. Dedim ki ‘kentin menfaati için en önde gitmem gerekiyorsa gider, en arkada gitmem gerekiyorsa giderim’… Bu eleştirilerin kaynağında ne var bilmiyorum. Siyasetin seviyeli yapılması gerekir. Aktif görev almanın yolu yapılacak sunumlarda, gezilerde o program yapılırken bilgilendirme yapılmasıdır. Ben ‘aktif görev’ derken ne dediğini de anlamadım. Biz pasif görev mi yapıyoruz? Ben Yürütme Kurulu’nda olsam ne yapacaktım. Beni Yönlendirme Kurulu’na yazdılar çalıştım. Sonra da ‘yürütmeye adam ver’ dediler Konak eski Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ’ı verdik. Sayın vali ‘şuraya beraber gidelim’ diyor. Ben de ‘hay hay’ dedim. Ben kendi yaptığım işlerin reklamını yapmıyorum ki EXPO’da reklam yapacağım. Bana kimse ‘finans desteği vermedin, olanakları kullandırtmadın, toplantılara gelmedin’ derse onun cevabını veririm. Bir çatı, örgüt kuruluyor. Herkes durumuna göre karar veriyor. Bir pozisyon alıyor. Bunu ben yapmadım. Benim orada başta olmam gerekmiyor. Benim olmam kentin lehine değildir. Merkezi hükümette işlerin takibi, götürülmesi işin mutlaka başbakan yardımcısının, bakanın ya da valinin olması gerekir. Yönlendirme Kurulu’nda sayının çok fazla olması da ayrıca farklı bir durum.  Biz Universiade Organizasyonu’nu yaptık. EXPO’da yapılanlar şu anda çocuk oyuncağı. Oylamadan sonra asıl her şey o zaman olacak. Biz, Universiade konusunda kimse için ‘şunu yaptı’ demedik. Siz bunu duydunuz mu? Benim hiçbir şeye ihtiyacım yok. Beni EXPO’da ‘gerekli desteği vermiyor’ diyenlere itirazım var. Erkenden bir fatura kesiyorlar. Bize görev verildi de yapmadık mı?  İlk yönetim kurulu oluştururken Aziz Kocaoğlu’nun oraya gitmesi doğru değildir. O geldi, şu gitsin mantığı oldu. Burada düdük çalarak ‘Aziz gel’ dedikleri zaman gelecek, ‘git’ dedikleri zaman gidecek birisi değildir. Ben oyun kurucu değilim. Ben verilen görevi yaparım. Benim için ‘görevini yapmıyor’ diyene kadar serzenişte bulunmadım. Zaten makamın bunu gerektiriyor” ifadelerini kullandı.



Üçyol-Üçkuyular Metro Hattı’nda Hatay ve Göztepe İstasyonları’nın sessiz sedasız hizmete alınması ve çalışmalar hakkında bilgi veren Başkan Kocaoğlu neden tören yapmadığı konusuna açıklık getirdi. Kocaoğlu, “Herkesi çağırsaydık herkes duyardı. O zaman bu işin sürprizi kalmazdı. Bu ülkede tek hat üzerinde birçok metro çalıştı. Şu anda vatandaş kullanıyor mu, memnun mu? Siz ona bakın. Hat kısa zaman sonra Üçkuyular’a gidecek” dedi.

HÜKÜMET NE YAPTI?
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın, “İzmir’de basiretsiz yerel yönetimler var” sözlerini değerlendiren Başkan Kocaoğlu hükümetin 35 projesinin bazılarının başladığını bazılarının hiç çalışmasını yapılmadığını ifade etti. Kocaoğlu, “2004 yerel seçimlerine gelene kadar hükümetin İzmir’e yönelik bir projesi var mı? Çok az diyebiliriz. Bu yatırımlar ne zaman açıklandı? Tam 2011 genel seçimleri öncesinde. Kimisinin yapım yılı ve bitimi 2023 yılına kadar bile sürecek. Belediye ise çok önemli çalışmalar yaptı.  Biz arıtmaları yaptık. Çamur çürütme kurutma, bütün dere ıslahları, altyapılar yaptık. Sadece Menemen Asarlık’ın altyapısı 15 milyon TL’ye değişti. Büyükşehir’in Menemen’e harcadığı altyapı projelerine 127 milyon TL yaptık. Biz 11 kilometre metro yaptık. En fazla eleştirildiğim konuyu 96 kilometreye çıkarttık. Bunu kullananlar da son derece memnun. Alt geçitler var. Aliağa-Menderes Hattı üzerinde olan alt ve üst geçitleri sayamıyorum. Hafızam kuvvetlidir ama hatırlayamıyorum.  Bu hat çalışıyor. Yeni çekerlerimiz geldiğinde yolcu sayısı iki katına çıkacak.  Biz otobüs filomuzu olduğu gibi yeniledik. Ben tarihte görülmeyecek bir şekilde 1 milyar 650 milyon TL borç ödedim. Tam 850 milyon TL’lik kamulaştırmalar yaptım.  Ben merkezi hükümetten yatırım yapma anlamında çok az üstteyim. Benim kıyaslanmam enteresan bir durum. Büyükşehir Belediyesi Kadifekale’deki konutları kaldırdı. A’den Z’ye parasını ödedi ve Uzundere’deki konutları tam 150 milyon TL ödeyerek aldı. Elimde bin 500 konut var. Bu arada TOKİ konutlarında sorun yok” dedi.

TEŞVİK VURGUSU
Teşvik sorununa ve komşu iller arasındaki farklara da değinen Başkan Kocaoğlu, “İzmir’in esnafı vergisini ödüyor. Böyle bir kentti teşvik sıralamasında gerilerde bırakırsanız olmaz. İnsanlar Manisa’ya gidiyor. Onları perişan edersiniz. Orada üretilen mallar ihracat için yine İzmir Limanı’na gidiyor. Biz ‘OSB’ler belirli bir seviyeye gelene kadar farklar kaldırılsın’ diyoruz. Aliağa Organize Sanayi Bölgesi’nin altyapısı çürüyor. Bunlar bari kullanılsın. Lobisi güçlü olan üçüncü derece, güçlü olmayan birinci derecede kalıyor. Bu durumu iktidar partisi ve muhalefet partisi biliyor. Burada iki tarafa da görev düşüyor” diye konuştu.


CAMİ ALANININ BÜYÜTÜLMESİNİ BEN İSTEDİM
Kentsel dönüşüm konularındaki açıklamalarına da değinen Başkan Kocaoğlu, “İnciraltı planlarında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile mutabık kaldık. Palanlarda el sıkıştık. Bakan Ertuğrul Günay da ‘yerel yönetim bilir’ dedi. Ardından SİT alanları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geçtiği için değişiklik yapıldı. Plana müdahale edilmiş. Biz de oturduk uyarı, itiraz yazısı yazdık. Biz ‘problem var, sorunu giderin’ dedik. Vatandaşın planında da aynısını yapıyoruz. Bunu yapınca iki üç saat içerisinde EXPO düşmanı ilan edildik. Herkes topa girmeye başladı. Bakanlar, vali konuşmalar yaptı. Milletvekili arkadaşlarımız da bilip bilmeden konuştukları için açıklama yaptılar. Bizim üzerimize gelince açıklama yaptık. Kimsenin, politikacının alınmasına, gücenmesine gerek yok. Oradaki plan ile kim oynamışsı, kim aracı koymuşsa, müdahale etmişse ‘ben böyle bir şey yapmadım, EXPO ve plana da zarar veren sen önünden kütük kapmaya çalışanlardır’ dedim. Sayın bakanların, milletvekillerin İnciraltı’nda hatırı sayılır arazisi varsa bilemem. Benim arazim yok. Ben bunu kastettim. Bakanları niye kastedeyim. Biz sorunları Ankara’da masaya yatırdık. Eleştirilerimizin hepsini dile getirdik. Orada ‘camiye karşı’ dediler. Aslında ‘protokol camisi 10 dönüm olmaz, bunun otoparkı var geniş olması lazım’ diyen de benim” ifadelerini kullandı.

YENİ BAĞLANAN YERLERE MÜJDE
Bütünşehir Yasası’nın ardından yerel seçimleri beklemeden çalışmalara başlayacaklarını ve yeni bağlanan ilçe ve beldelere hizmetleri götüreceklerini anlatan Kocaoğlu, “ İlçelere giderek başkanları dolaşıyoruz. El yordamı ile bir şeyleri biliyoruz ama yeni şeyler araştırıyoruz. Ne yapabiliriz diye bakıyoruz. Yasada belediyeler isterlerse kendilerine bağlanan köylere, beldelere yatırım yapabiliyorlar. Fotoğrafı zaten yatırım yapmak için çekiyoruz. Alanda dolaşıyoruz. Belediye başkanlarına hazırlık yapmalarını söyledim. Ekonomik durumlarından dolayı özellikle su, altyapı, kanalizasyon gibi çalışmaları yapmalarını talep ettim.  Yarın öbür gün start vereceğimiz çalışma yok ama yaz sezonunda çalışmalara başlarız. Yollara, kilit parkelere, arazi yollarına, arıtma işlerine girebiliriz. Daha önce ihalesini iptal ettiğimiz Mordoğan’da arıtma tesisi projesi vardı. Onu askıya almıştık. Hemen arıtmaya başlayıp temelini atabiliriz. Her bölgeye şantiyeler kuracağız. Çalışmaları genişleteceğiz” dedi.


BEN YAPTIM’ DEME HAKKIMI KULLANDIM
Gelişen Kentler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada kullandığı “İzmir, kim isterse istesin, kim ne düşünürse düşünsün yaklaşık 30 yıllık durağanlık toprağını üzerinden atmıştır. Bunu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde yaptı. Mütevazi olmaya gerek yok. Çünkü İzmir’de sözden başka kimse bir iş yapmadı. Bundan sonra kimsenin geriye çekmeye gücü ben bile olsam yetmeyecektir” sözlerine açıklık getiren Başkan Kocaoğlu, “Ben, ‘30 yıldır belediye başkanları, hükümetler çalışmadı’ demedim. Önceden büyüme trendinde yavaşlama vardı. Ben geçmiş yılların durumuna hükümeti gerekçe göstermedim. 1975’li yıllardan başlayan bir durağanlık vardı. Ben ‘suçlu yok’ ifadelerini kullandım. Suçlular çok çeşitli. Ben tespit yapmak istemiyorum.  Sözlerimde iddialıyım. Bu güne kadar merkezi hükümetin yaptıkları bellidir. Kuzey Çevreyolu, Beyda Barajı, birkaç gölet ve bölünmüş yol… Koskoca merkezi hükümet 9 yılda İzmir’e ne yapmış, hükümet ne yapmış? Belediye başkanının aslında hükümetin yatırımlarından fazla yatırım yapmaması gerekir. Ben fazla yatırım yaptığım için ‘Ben yaptım’ deme hakkımı kullandım” şeklinde konuştu.  

HER GÜN CEZA YAZIN…
Kentte yaşanan seyyar satıcı ve işgaliye sorunu ile ilgili de konuşan Başkan Kocaoğlu, “Kabahatler Kanunu’na göre ceza oranı az. Ben ‘her gün yazın’ diyorum. Sadece zabıtanın yapacağı bir iş değil. İlçe belediyelerine topu atmıyorum. Benim de onların da eksikleri var. Kentte yaşam standardını yükseltecek, sağlıklı esnaftan alışveriş yapacaksak hesabı vatandaş sorar. Ben de esnaflık yaptım. Yıllarca iş yaptım ama bir tane işgalim yoktur. Kapının önüne çöp bile bırakmadım” dedi. Kentin otopark sorununa da değinen Kocaoğlu, “Dünya’da hiçbir yerde mevcut araçların tamamını alacak belediye ve hükümet henüz yok. Eğer bu şekilde ikinci, üçüncü sıra ana caddelerde araç park edilecek, dolacaksa bu kez beşinci sıra da dolar. Trafiğin mutlaka müdahale etmesi lazım... Geldiğim günden beri zabıtada değişiklik yapıyorum. Orada süzgeç koyduk. Bir arkadaşımızı itfaiye ve zabıta koordinasyonu görevine verdik.Şimdi ‘otopark yok, ne yapayım’ demek çözüm değil. Her yeri otopark yaparsak bırakalım gitsin. Kaldırımdaki suç benim kabul ediyorum. Trafikte benim yetkim yok. Kaldırımdaki aracın çekilmesi konusunda da emniyetin yetki vermesi ile oluyor. Mesele görevini yapmamak değil. Yeterli sayıda otopark demek nedir? Alsancak’ın altını tamamen otopark yapsak gelen araçları yine karşılayamayız. Üçkuyular’a metro gittiğinde şehir merkezine araç gelmemesini isteyeceğiz. İnsanlar otoparkı kullanmıyor. Kentte otopark sorunu var ama otoparklar da boş duruyor” dedi.

MALLAR BÜYÜKŞEHİR’İN OLMALI
İzmir İl Özel İdaresi’nin mallarının paylaşımı ile ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Kocaoğlu, “Özel idarelerin varlığı, bütçesi yerel yönetimlerin bütçesidir. Merkezi bütçede ‘yerel yönetimler bütçesi’ olarak değerlendirilir. Yerel yönetimler hizmeti yapar. Bizim görevimiz olmadığı halde okula, camiye, hastaneye yardımlar yapıyoruz. Bu mallar tartışmasız ilçelerde ilçe belediyelerine, büyük mallar da Büyükşehir Belediyesi’ne bırakılmalıdır. Yerelin mallarını bana teslim etmeyeceksiniz de kime teslim edeceksiniz? Dokuz yılda bir metre yer satmayan kişiye vermeyecek de Özelleştirme İderesi’ne mi vereceksiniz” dedi.

KENDİM İÇİN ÜZÜLMEDİM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı ile dava arasında ilişki olduğunu ifade eden Başkan Kocaoğlu, “Tutuklanırsam aday olamam. Ben iki senedir kan kusuyorum. Kendim için samimi söylüyorum üzülmüyorum. Allah direnç verdi. Annem babam öyle yetiştirdi. Kendim için 30 saniye üzülmedim, düşünmedim. Onlar beraat ettikten sonra hiçbir şey umurumda değil. Dünya’yı elimin tersi ile iter geçerim.Dava başladığı günden bu yana performansını yükselttim.  Benim dava süreci ile bir sorunum yok. Çalışmada sorun olmadı ki” dedi.

KARŞIYAKA’YA MÜDAHALE ETMEM
CHP İlçe Başkanı Adnan Alabay’ın tutuklanmasının ardından Karşıyaka’da yaşanan süreç ve kongre ile ile ilgili soruları da yanıtlayan Kocaoğlu, “Karşıyaka Karşıyaka adaylık ile ilgili kimseyle görüşmedim. Adı geçen doktor arkadaşı da hiç tanımadım. Kongre konusunda da benimle kimse konuşmadı. Cevat Durak bana ‘uzlaşı içinde çözelim’ dedim. İl Başkanı ile çözmesini istedim. Ben kimsenin tarafı değilim. Taraf olacağım bir iş de değildir. İlçe başkanı da iddia ile tutuklandı. Suçu hüküm giyene kadar bana göre suçsuzdur. İnşallah beraat eder. Böyle bir durumda kendisi istifa etti. Benim uzaktan yakından Karşıyaka kongresi ile alakam yok” diye konuştu.

KILIÇDAROĞLU DOĞRUSUNU YAPTI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu’nun İzmir’de bekçi olarak çalışması konusundaki haberleri de değerlendiren Kocaoğlu, “Celal Bey’in yaptığı doğru. Emekli maaşını alıyor. Bir yerde çalışması kadar doğal işlem yok. Ben durumu basından öğrendim. Bütün emekliler çalışıyor.  Yadırganacak bir durum yok. Ben mecburdum Bornova’daki arkadaşlarım bilir yedinci kata sırtımda buzdolabı taşıyordum. Malı sattım, teslim ettim. Namusumuzla çalıştık. Bunda gocunacak bir durum yok” ifadelerini kullandı.

Başkan Kocaoğlu, programın sonunda “Bizi izleyenleri boş işlerle meşgul ettik” diyerek sözlerini noktaladı.

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
Toplam 41 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen 1 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
musa ç den -:) arda cevahir e 17 Ocak 2013 Perşembe 02:58

kardeş ne içiyosan söylede bizde içek etkisi 24 saat sürüyor herhalde. sen aziz izmiri yılın belediyeciliği ile yönetiyor diyorsan sen burda oturmuyon demektir yada tunceliden yeni geldin demektir. sen akpartili belediyeciliği görsen ne yapacan kim bilir. ama merak etme göreceksin.

Yorumu oyla      19      10  
arda CEVAHİR 17 Ocak 2013 Perşembe 01:07

kimseyi savunmak gibi bir misyonum yok. (bağımsız türkiye ve özgür yurttaşlık hariç ) ŞUNU SÖYLEMEK İSTİYORUM Son 11 yıldır bu ülkede toplum nasıl şekillendirilir, nasıl yönlendirilir,nasıl baskı altında tutulur , nasıl farklı düşünceler empoze edilir gördüm ve birçok yöntemi ibretle izledim izmir dede bunun bir benzeri uygulamaya konmuş durumda AKP ye duyrulur izmiri alayım derken istanbulla - ankarayı kaybediyor olmayasınız ha malum bu üç şehri alan genel iktidar olur millet size daha tepkili

Yorumu oyla      19      12  
arda cevahir 17 Ocak 2013 Perşembe 00:30

aziz başkan'ın başı büyük nedenmi... ankaralı düz yola döşeyemez metroyu devlete satar aziz yeraltı sularıyla boğuşur her işini bir başına yapar. melih efe borç yapar yapar yapar onuda devlete satar aziz bir başı mahmur adam izmir'i dünyada yılın belediyesi yapar. iktidar ın belediyeleri kul hakkı tüccarıdır. taşeron sistemiyle insan alır insan satar aziz kendi evladıymış gibi aileleriyle beraber 100000 insana bakar.ama oda muhalefete batar. verdiğide iyi kötü 1200 tl maaş birde iş garantisi

Yorumu oyla      18      13  
TRAFİK 16 Ocak 2013 Çarşamba 23:37

sAYIN KOCAOĞLU ÇOK HAKLI NEDİR İZMİRLİLER İLE ZORUNUZ.. YÜZLERCE TRAFİK POLİSİNDEN KAÇ TANESİNİ SOKAKTA GÖREV YAPARKEN GÖRÜYORSUNUZ... ALIN İZMİRLİLERDEN VERGİYİ BÜROLARDA OTURTARAK ÖDEYİN MAAŞLARINI

Yorumu oyla      21      9  
Megaköylü'ye 16 Ocak 2013 Çarşamba 23:25

İstanbuldaki sel felaketinde ayama deresinde ölen 36 kişiyi ne çabuk unuttun AKPnin nöbetçi yorumcusu... iZMİRİN ALT YAPISINA SEN KURBAN OL

Yorumu oyla      21      11  
MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR... 16 Ocak 2013 Çarşamba 21:53

Geliş yöntemini çok az kişinin bildiği bir büyük Makamı yetenek ve liyakat esasları yerine"Okul Arkadaşım,Ekip arkadaşım,kankamın arkadaşı v.b)kriterlere göre atadığın kişilerle yöneteceksin,çoğu büyük miktarda zarar eden Belediye Şirketlerine ise kimisi İlk Okul mezunu emekli şahıslara ulufe olarak dağıtacaksın bunlardan bazıları ile ters düşüncede celalleneceksin.

Yorumu oyla      22      13  
megaköylü 16 Ocak 2013 Çarşamba 21:19

Aziz bey hangi otelin lobisinde acaba.tv leri açsada izlese şu köyümün halini.yazık yazık.yollar bitmiş.arabalar yollarda kalmış...MEGAKÖYÜMÜN yollarında ördekler yüzüyor.

Yorumu oyla      22      15  
Mert V. 16 Ocak 2013 Çarşamba 20:19

Şu an yağmur yağıyor ve F.Altay/Üçkyular-İnönü Cd. tamemen göl olmuş durumda,araçlar orta refuje sol taraftan iki tekerleğini yaslamış, bu gölün içinde ilerlemeye çalışıyor,çünkü Aziz başkanın yaptığı yolda yağmur esnasında su tahliyesi yok!Sular kaldırım yüksekliğini (15-20 cm) aştı!Siz hala buradan Azizdir Aziz kalacak martavalları okuyorsunuz!Bu şehir altyapısı olmayan, yolları delik deşik, havası çok kirli,metrosu bir türlü bitmeyen ve diğer birçok olumsuzluğun bir arada olduğu bir yer oldu!

Yorumu oyla      27      17  
izmirliyiz 16 Ocak 2013 Çarşamba 19:14

Bir süprizde poligon a yap. 8-10 yıl süren hataydaki bir metro inşaatına utanmadan birde açılış törenimi yapılacaktı? Kargalar güler.

Yorumu oyla      29      14  
izmirliyiz 16 Ocak 2013 Çarşamba 19:08

13 yıl önce emekli oldum.Poligonda oturuyorum.Oh metroda gelecek.Gezerim artık diyordum.Ama 8 yıldır bitirlmeyen bir metro,çukur,çıkmaz ve çukur,çamur dolu bir semtte yaşar buldum kendimi.İ.B.B. patlamışmış.PEH. Bizim iyi yaşam hakkımızı aldığı için bizim patlamayışımıza dua etsin. CHP böyle değildi.

Yorumu oyla      27      14  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Egedesonsöz duyurdu… İzmir ‘o rezaletten’ kurtuldu!
Kahramanlar’da bulunan eski Sümerbank Arazisi’nin kısmında boş alana konulan ...
Kocaoğlu'ndan çarpıcı İzmir yorumu: Bu kente kimse...
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentin önünün açıldığını, yükselişinin ...
Liman'da ilk raunt Büyükşehir'in: Danıştay freni
Özelleştirme İdaresi tarafından hazırlanan projeye ve ticaret alının büyüklüğü ...
 
Bornova'da kültür ve anma dolu hafta
Bornova Belediyesi 2013 yılının ilk ayında yoğun bir etkinlik programıyla ...
Çiğli 2. Nostalji Ligi’ne muhteşem final
Çiğli Belediyesi tarafından ikincisi düzenlenen 2. Nostalji Ligi nefes ...
Boşnak mutfağına şölen gibi tanıtım
Konak Belediyesi yemekhanesi Boşnak yemeklerine ev sahipliği yaptı. Bir ...
 
Bergama UNESCO tanıtımı için EMITT yolcusu
Türkiye’nin turizm alanında önemli buluşma noktalarında yerini alan Bergama ...
Toptan temizlik bu kez Balçova'daydı
İzmir Büyükşehir Belediyesi ve 20 ilçe belediyesinin birlikte başlatmış ...
Aydoğan’dan Tartan’a: Aday olunmaz, yapılır!
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ikinci adamı Başkanvekili Sırrı Aydoğan, ...
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Ben böyle inanıyorum!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çıkmasaydı Samsun’a neler gelirdi başımıza?
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Büyük Altaylılar haydi kongreye!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva