Barkın Bayoğlu'nu ölüme götüren kazada yeni detay

Motosikletseverler tarafından internette ilgiyle izlenen motosiklet test sürüşü ve eğitim videolarının 'Altın Elbiseli Adam'ı Barkın Bayoğlu (42), önceki gece 15 Temmuz Şehitler Köprüsü girişinde 'karı-koca' kavgasının kurbanı oldu. 

Emlak danışmanı ve broker Buğra Erdem, eşi Halide Yasemin Erdem ile birlikte otomobiliyle 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde Anadolu yönüne giderken önceki gece 02.00 sıralarında köprü girişinde bakım çalışmaları nedeniyle bölünmüş yolda durdu.

İddiaya göre; otomobili durdurup, dörtlüleri yaktı eşiyle tartışmaya başladı. Daha sonra öfkeli bir şekilde aşağı indi. Yan şeride doğru yürüdü.

Bu sırada Avrupa çıkışı istikametine ilerleyen Barkın Bayoğlu, kullandığı 34 UR 8430 plakalı motosiklet ile hızla Erdem'e (33) çarptı. Erdem olay yerinde öldü. Çarpmanın etkisiyle savrulan ve ağır yaralanan Bayoğlu hemen Haydarpaşa Numune Hastanesine kaldırıldı ancak kurtarılamadı. 

Bayoğlu'nun cenazesi bugün Kerem Aydınlar Camisi'nde ikindi vakti kılınacak namazın ardından Çengelköy Mezarlığı'na defnedilecek. 

EŞİ KONUŞTU: ÇARPTIĞINI GÖRMEDİM

Kazada ölen Buğra Erdem’in eşi Halide Yasemin Erdem, poliste tanık olarak verdiği ifadesinde “Arabayla seyir halindeyken eşimle ailevi bir sebepten aramızda tartışma çıktı. Eşim çok sinirlendi ve aracı durdurdu. Daha sonra aşağı inerek yürüdü. Son olarak yürürken gördüm. Ben araçtan inmedim. Bir gürültü duydum. Baktığımda kazayı gördüm. Araçtan indim. İlk anda eşimi göremedim. Biraz yürüyünce eşim ve motorsiklet sürücüsünü gördüm, yerde yaralı olarak yatıyorlardı. Çarpma anını görmedim” dedi.

15 AYLIK CEYLİN YETİM KALDI

Kazada yaşamını yitiren broker Buğra Erdem (33), doğuştan kalp hastasıydı ve 2002 yılında kalbine pil takılmıştı. 2 yıllık evli olduğu Halide Yasemin Erdem’le 15 aylık Ceylin Umay isminde bir kızları vardı.

Buğra Erdem’in annesi Necla Oğuz, oğlu ve gelininin 15 aylık kızlarını Altunizade’de oturan kayınvalidesinden almaya giderken olayın olduğunu söyledi. Anne Oğuz, “Gelinimizle konuşamadığımız için henüz biz de hiçbir şeyi net bilmiyoruz. Bildiğim tek şey artık çocuğum yaşamıyor” dedi.

"OĞLUMLA O GÜN TARTIŞTIKLARINI BİLİYORDUM"

Anne Necla Oğuz “Oğlumla o gün tartıştıklarını biliyorum. Kızları Anadolu yakasında kayınvalidesindeydi. Muhtemelen kızlarını almaya gidiyorlardı. Herhalde tartışma sonunda oğlum geline arabayı bırakıp karşı tarafa geçtikten sonra bir taksiye atlayıp eve gelmeyi düşündü. İntihar söylentileri var. Hayır. Benim çocuğum hayata bağlı bir çocuktu. Kızına aşıktı. Eylül ayında ameliyatım var benim. ‘Anne senin yanında ben duracağım’ diyordu hep. Babasını 1 yaşındayken kaybetti.” diye konuştu.

"İKİ CAN KAYBETTİK"

Erdem’in İzmir’de öğretmenlik yapan dayısı Aslan Oğuz ise üzüntülerinin çok büyük olduğunu belirterek şunları söyledi: “Oğlumuzun su damlası gibi pırıl pırıl bir çocuğu vardı. 15 aylık. Buğra çevresinde çok sevilen, sempatik, herkesin yardımına koşan bir çocuktu. Çiko isminde bir köpeği vardı. Tam olarak köprüde neler yaşandığını bilmiyoruz ama bizim çocuğumuzu suçlayan haberler bizi çok üzdü. Biz motosiklet sürücüsü gence de kendi çocuğumuz kadar üzüldük. Aynı kazada iki canı kaybettik. Ailesine başsağlığı diliyoruz.”

NEDEN 'ALTIN ELBİSELİ ADAM' DENİLİYORDU?

Barkın Bayoğlu'nun 'Altın Elbiseli Adam' lakabı, Kazakistan'da bir müzede gördüğü, MÖ 5'inci yüzyılda ölen prensin kıyafetinden geliyor. 

Prensin altın elbisesini ve üzeridenki Türkçe yazıları unutmayan Bayoğlu, Türkiye'ye döndüğünde bir motosiklet firmasının video çekiminde altın rengi tulum giyince konsepti de 'Altın Elbiseli Adam' üzerine kurmuş. (Hürriyet)