“Hep önünden geçiyoruz ama…  Daha gidip gezemedik.”

Bu cümleyi o kadar çok kişiden duydum ki…

Urla Uzunkuyu’da yer alan  Köstem Zeytinyağı Müzesi’ni kast ediyorlar.

“Daha” ve “Henüz” gidemediğimiz o müze oysa o kadar yakın ki…

Beş yıl önce ziyaretçilere açtı kapılarını, yani öncelikle biz İzmirliler’e.

Önünden geçtiğini anlatıyor birçok arkadaşım, hatta Urlalılar bile…

“Ama içeri girip gezemediklerini…” söylüyorlar.

Adres aramaya gerek filan da yok yani yanlış anlaşılmasın…

Öyle yol üstünde tüm heybetiyle duruyor Köstem Zeytinyağı Müzesi…

Çeşme, Urla, Karaburun hattından geçerken yol kenarında bir vaha gibi ışıldıyor.

Ama biz hala henüz gidip göremedik modundayız.

Kimse kusura bakmasın ama bu bize, İzmirlilere özgü bir meraksızlık hali.

Fizandan geliyor duyup, merak eden…

Biz direksiyonu sağa kırıp, vay canına burada ne varmış arkadaş demiyoruz.

‘Henüz’ gezmeye fırsatımız olmuyor!

Gerçekten buna bir yanıtı olan var mı…

Neden merak etmiyoruz?

Neden dünyanın en büyük zeytinyağı müzesinin kapısından geçiyoruz da…

“Ne güzel, sıra dışı yeni bir müze açılmış, gidip görelim” diyemiyoruz?

İçimizden biri yaptığı için mi?

Tarkan sahne almadığı için mi?

Bir fikri olan var mı, ben yanıtını bilmiyorum.

***

Biz pek gitmiyoruz ama…

Japonya’dan, Hindistan’dan, Amerika’dan, Almanya’dan, Çin’den dünyanın dört bir yanından meraklılar..

Köstem Zeytinyağı Müzesi’ni görmeye geliyorlar.

Çoğumuz haberdar bile değiliz…

Ya da “Aaa evet, biliyorum ama henüz gidemedim” modundayız.

Dünyanın en büyük zeytinyağı müzesinin hemen yanı başımızda olduğunu biliyor muyuz?

İçinde olağanüstü atmosfere ve lezzete sahip Polima restorandan haberdar mıyız?

Mükemmel sergilere ev sahipliği yapan Mavi 8 sanat galerisindeki çarpıcı sergileri duyduk mu?

Hafta sonu ne yapsak diye çocuklarıyla AVM’lerde perişan anne babalar…

Çocuklar için tarım eğitim bahçesini, seramik ve ahşap atölyelerini gördü mü?

***

Oysa içimizden biri hayal etti ve gerçekleştirdi bu değerli eseri.

Müzeyi belki bilmiyor olabilirsiniz ama kendisini eminim ki tanıyorsunuz…

İzmir’in ünlü ortopedi uzmanı Levent Köstem…

Eşi Güler Köstem ve çocuklarının desteğiyle ilmek ilmek inşa etti.

Yıllarca Türkiye’nin dört bir yanını gezdi…

Her tuğlayı, her taşını, her eseri tek tek seçti.

Alın terini, koleksiyonundaki eserlerini, parasını, hayatını koydu…

20 bin metrekarelik alana “Dur şuraya bir site inşa edeyim, villa kondurayım” demedi.

Antik dönemden günümüze tüm zeytinyağı ezme sistemlerinin yer aldığı müze kompleksinde…

Zeytin ve zeytinyağının öyküsünü orijinal araç gereç, zeytinyağı işlikleri ve canlandırmalarla anlattı.

Müzeden içeri girerken zeytine bakışınız…

Çıkarken zeytinyağına saygınız, sevginiz artıyor.

***

Devlet desteği almadan kurulan Köstem Zeytinyağı Müzesi İzmir’e…

Dahası Türkiye’ye kazandırılmış büyük bir eser…

Holding desteği olmayan kişisel bir yatırım.

Yani aslında deli işi…

İzmir’in gözbebeği örnek müzeye giderek harika bir gün geçirelim.

Navigasyona bakalım…

Araçla 35 dakika yakınlıkta olan Köstem Müzesi’ni haritada bulalım.

Örneğin bugün saat 18.00’de açılacak “Zeytin” konulu resim sergisiyle birlikte…

Hijyen ve sabun müzesini, modern zeytinyağı fabrikasını, kültür ürünlerini…

En önemlisi bir tutkunun peşinde hayat bulmuş mükemmel bir eseri, Köstem Zeytinyağı Müzesi’ni görelim.

İlla Tarkan mı gelecek?

Geççek, geççek mi diyecek...

Asırlık zeytin ağaçlarının, zeytinin ve zeytinyağının hatırı için…

Biz de giççez, giççez diyelim…