Güzel güzel başlayıp…

Karın ağrısı ile biten bir akşam yemeği…

CHP’yi parça-pincik etti…

O gece…

Birbirlerine askerlik anıları dahil her şeyi anlatan…

Kılıçdaroğlu ile Muharrem İnce…

Şimdi…

Antik Roma Dönemi’ndeki…

Gladyatörlerden farksız!

***

Şu günlerin “parlayan” yıldızı…

Muharrem İnce…

Cumhurbaşkanlığı sandığına doldurduğu…

15 milyon 300 bin oyun verdiği cesaretle…

Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu “resmen” istedi…

“Abi, kurultayı topla; sen CHP’ye onursal başkan ol, ben de genel başkan olayım…”

Ardından kartlarını masaya serdi:

“Kabul etmezsen delege gereğini yapar!”

***

Eeee, n’oldu dün?

CHP’nin zirvesi, “Gündemimizde kurultay yok!” dedi…

Peki, n’olacak şimdi?

Muharrem İnce…

Türkiye genelinde “delege avı”na mı çıkacak?

Sanmıyorum…

Olacağı şu:

CHP’deki liderlik ateşi yavaş yavaş söner…

***

Ancaaak…

CHP MYK’sında sonra ilginç bi’şi yaşandı…

Ana muhalefet’in sözcüsü Bülent Tezcan…

Muharrem İnce’nin…

Kılıçdaroğlu’na yaptığı “Onursal Başkanlık” önerisi için…

Özel bir ifade kullandı, üstüne basa basa iki kez “ihsan” dedi:

“Sayın Genel Başkan’ın genel başkanlıktan başka herhangi bir ihsana ihtiyacı yoktur… Örgütün tabanı ve kamuoyu genel başkana vereceği ihsanı gönül rahatlığıyla vermektedir…”

Ne demek şimdi bu, “İhsana ihtiyacı yok?” lafı?

Hepsinden önemlisi “ihsan” ne demek?

İhsan…

“Bağışta bulunmak, bağışlamak, karşılık beklemeden yapılan yardım, iyilik…” anlamına geliyor…

Yani…

Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’ye diyor ki:

“Senin yapacağın Onursal Başkanlık gibi bir bağışa, iyiliğe ihtiyacım yok…”

Güzeeeel…

Ama…

Bu “ihsan” muhabbeti…

Daha önce de “siyasi hayatımızı” renklendirmişti…

Hatırlayın…

7 Haziran 2015 Genel Seçim sonrası…

Oy oranı 40.9’a düşüp…

Hükümet’i kuramaz hale gelen AK Parti karşısında…

Resmi koalisyon görüşmeleri başlamadan önce…

Seçim’den %25 ile çıkan CHP’nin lideri Kılıçdaroğlu…

İlle de “hükümet kurulsun” diye…

Seçim’den %16.3 ile çıkan MHP’nin lideri Bahçeli’ye…

“Birlikte hükümeti kuralım, Başbakan sen ol…”

Diye seslenmedi mi?

Bu da bir “ihsan”…

Yani “Bağışlama” değil miydi?

Kendisi “ihsan”da bulununca normal de…

Muharrem İnce’nin “ihsanı” mı anormal?

Kaldı ki…

Bu “teklifi” duyan MHP Lideri o sinirle ne demişti?

“Sayın Kılıçdaroğlu ne yapmak istiyor? Bu işler oyuncak mı? Devlet yönetimi söz konusu, (Başbakanlık sende kalsın) ne demek? Biz koltuk meraklısı değiliz… Elma şekeri sunar gibi (Başbakanlığı size veriyorum) demek işin ciddiyetini uygun düşmeyen bir yaklaşım…”

***

Demek ki…

Muharrem İnce’nin teklifini…

“İhsana ihtiyacım yok” diye geri çeviren Kılıçdaroğlu da…

Üç yıl önce…

Devlet Bahçeli’ye “ihsan”da bulunmuş…

Doğal olarak da…

Siyaseten “ret” cevabı almış…

İki teklif arasında fark var mı?

Bence yok…

Demek ki…

“Sana yapılmasını istemediğin bir şeyi sen de başkasına yapmayacaksın…”

Allah, bütün siyasilere akıl-fikir ihsan eylesin, amin…

Sonsöz: “İhsanın en tatlısı, istenmeden vermektir… / Hz. Ali…”