Genellikle yaz mevsimi siyaset sezonu değildir. Ancak seçimlerden önceki yaz mevsimi ciddi bir istisnadır. İzmir'de de yazın hızlı başladığı ortada. Önümüzdeki baharda yapılacak olan yerel seçimlerde İzmir'in farklı bir ilgi ile izleneceği herkesçe malum. Partilerin adaylarını belirleme yöntemleri netleşmiş bulunuyor. Ancak isimler konusunda her şey yerli yerine oturmuş değil. Bu süreçte en çok yapılması gerekirken en az yapılan şey maalesef seçmen profili ve geçmiş seçim sonuçlarının doğru okunmasıdır. Başlamış olduğumuz bu yazı dizisinde ilgili verileri -tablo ve grafikler eşliğinde- tüm detayları ile inceleyeceğiz.
İzmir seçmeni oy verme alışkanlıkları ve yapısal farklılıkları bakımından ortalama Türkiye seçmeninden ayrılmaktadır. İzmir nüfusu ve seçmeni büyük oranda göçlerle şekillenmiştir. İzmir yerli nüfusu, Balkan göçmenleri, iç göçle İzmir'e gelen nüfus ve kırsal alanlardaki yerli nüfustan söz etmek mümkündür. İzmir'e göç eden nüfus ise kentli değerleri benimseme bakımdan birbirinden farklılık göstermektedir. Örneğin Ege'nin diğer illerinden gelen seçmenler daha az birlikte hareket etme eğilimi gösterirken, İç Anadolu'dan gelen seçmen daha çok birlikte hareket etme eğilimindedir. İzmir'in metropol ilçeleri dışındaki nüfus ise yıllar içerisindeki oy verme alışkanlıkları bakımından İzmir merkezinden ayrılmaktadır. Yine İzmir seçmeni, Türkiye seçmeninden daha farklı oy verme nedenlerine sahiptir. Bir başka örnek; İzmir'de merkez sağ geleneğinden gelen seçmenlerin eğilimleri, CHP ve AKP arasındaki dengenin ana unsuru olmuştur.
İzmir'in sayılan farklılıkları 2000'li yıllarda yapılan seçimlerde Türkiye'ye kıyasla önemli sapmalara ve seçim sürprizlerine neden olmuştur. Örneğin 2002 yılında Genç Parti Türkiye'de 5. olurken, İzmir'de 2. parti olmuştur. AKP Türkiye 1. parti iken, İzmir'de üçüncü olabilmiştir. 2007 seçimlerinde ise Genç Parti Türkiye'de yüzde üçlere düşerken İzmir'de iki buçuk kat daha fazla oy almıştır. AKP ise İzmir'de Türkiye'de almış olduğu oyun ancak üçte ikisini alabilmiştir. CHP ise İzmir'de düzenli olarak oyları artırmıştır. CHP İzmir'de iktidar partisinden daha güçlüdür. İzmir seçmeni, iktidar partisinin desteğinin gerilediği tek seçim olan 2009 yerel seçimlerinde CHP'ye Türkiye'nin verdiği desteğin çok daha fazlasını vermiştir. Ancak bu seçimlerdeki CHP oylarının şişkin olduğu ve CHP İzmir'deki gücünün üzerinde gözden kaçırılmamalıdır. CHP 2009 seçimlerinde iktidar partisinin İzmir özelindeki en güçlü rakibi olmasının avantajını kullanmıştır. Bu durumun 2014 yerel seçimlerinde de geçerli olması olasıdır. Seçim sonuçlarını bir sonraki yazımızda daha detaylı inceleyeceğiz. Artık İzmir'in demografik yapısı ve seçmen profiline geçebiliriz.
İzmir 31.12.2102 tarihi itibarıyla 4.005.459'luk nüfusu ile ülkenin en büyük 3. İli konumundadır. Bu nüfusun %70,32'i metropol ilçelerde yaşarken %29,68'i diğer 19 ilçede yaşamaktadır. İzmir nüfusunun %91,42'si ilçe merkezlerinde yaşarken, %8,58'i belde ve köylerde yaşamaktadır. Ancak kapanan beldelerin, artık ait oldukları ilçenin mahalleleri olarak sayıldığını ve kentsel alan olarak değerlendirildiğini hatırlatmak gerekir.

Önümüzdeki yerel seçimde, 2972 sayılı ''Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında'' Kanun uyarınca, 2012 nüfus verileri ışığında İzmir'de Belediye Meclislerine seçilecek üye sayısı 732'dir. Bu sayı bir önceki seçimlerde 672 idi. Ancak kamuoyunda Bütünşehir yasası olarak bilinen, 6360 sayılı ''On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair'' Kanun uyarınca İzmir'de de İl Özel İdaresi kapanacaktır. Bu nedenle özellikle İzmir'de iddiası bulunan siyasi partiler, Belediye Meclis Üyeliği Aday listelerini hazırlarken sancılı bir süreç yaşayacaktır. Çünkü halihazırda yerel yönetim tecrübesi taşıyan İl Genel Meclisi üyeleri de bu listelere talip olacaktır. Yine mezkûr yasa Büyükşehir Belediye Meclisini (oluşacak bütçe büyüklüğü nedeniyle) adeta bir parlamentoya dönüştürecektir. Önümüzdeki seçimlerin önemi, sayılan hususlarla birlikte değerlendirildiğinde; Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclisi aday listelerine yerel aidiyetlerin, kökenlerin ve liyakatin belli bir dengeyle yerleştirilmesi, her siyasi parti açısından kritik başarı faktörü olarak ortaya çıkmaktadır. Yasanın İzmir'e hizmet bakımdan nasıl yansıyacağı ise başka yazı veya yazıların netameli konusudur.
İzmir nüfusu, nüfusa kayıtlı olunan ile göre incelendiğinde, İzmir nüfusuna kayıtlı olan vatandaşlar hariç en çok Manisalılar yaşamaktadır.


İzmir'de yaşayan nüfus, nüfusa kayıtlı olduğu iller göz önüne alınarak (İzmir ayrı bir bölge kabul edilmek suretiyle) coğrafi bölgelere göre grupladığında, İzmir hariç en büyük grubu Doğu Anadolu illerine kayıtlı vatandaşların oluşturduğu görülmektedir.


2011 yılında yapılan genel seçimlere göre İzmir'de kayıtlı 2.904.169 seçmen bulunmakta idi. Bu sayı 2013 yılı itibarıyla 3.000.000'u bulmuştur. Biz veri bütünlüğü açısından 2011 yılı seçmen listesini esas alacağız. İzmir'i, en çok seçmeni olan ilçesinden en az seçmeni olan ilçeye doğru yapılacak bir sıralamayla, beş gruba ayırmak mümkündür. Her grup altı ilçeden oluşmaktadır. Buna göre 1. Grubu (A Grubu)sırasıyla, Karabağlar, Buca, Konak, Bornova, Karşıyaka ve Bayraklı oluşturmaktadır. 1. Gruptaki ilçelerin seçmeni toplam İzmir seçmeninin %59,54'ünü barındırmaktadır. Bu bakımdan ilgili ilçeler, İzmir'de yapılacak olan her seçimde hayati bir önemi haizdir. Diğer 24 ilçe seçmeni ise toplam İzmir seçmeninin %40,46'sını oluşturmaktadır.




İzmir seçmeninin yaş aralıkları incelendiğinde, en büyük seçmen grubunun 18-24 yaş arasındaki seçmenlerden (401.660) oluştuğu görülmektedir. Her ne kadar İzmir seçmenin en kalabalık grubunu genç seçmenler oluştursa da, İzmir'in seçmen yaş ortalaması belirgin olarak Türkiye'nin üzerindedir.


İzmir seçmenin medeni durumu incelendiğinde; evli seçmen ve hiç evlenmemiş seçmen oranının Türkiye ortalamasının altında, boşanmış seçmen oranın ise Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görülmektedir. Bu durum kentin kadın duyarlılığın yüksek olduğunu düşünmektedir. Yine bu durumu İzmir'de kadının sosyo-ekonomik alandaki güçlü yeri ile ilişkilendirmek mümkündür. Seçmenin medeni durum grafiği ilçeden ilçeye önemli farklar göstermektedir.



İzmir seçmeninin eğitim durumu incelediğinde, en kalabalık grubu ilkokul mezunu (918.864) seçmenler oluşturmaktadır. Ancak İzmir seçmenin eğitim düzeyi, belirgin şekilde Türkiye ortalamasından yüksektir. Seçmen eğitim grafiği, İzmir'in ilçelerinde birbirden oldukça farklı seyretmektedir.



Buraya kadar ortaya konan sınırlı resim, tüm partilerin aday belirleme sürecinde, ilçe ilçe bütün detayların incelemesini gerekli kılmaktadır. Bunun içinse her ilçede işe, isimlerden çok, objektif kriterler ışığında elde edilecek aday profillerinin ortaya konmasından başlamak gerekmektedir. Objektif kriterler içinse geçmiş seçim sonuçları da okunmalıdır.