İzmir’in seçim sonuçlarını analiz ederken, CHP’nin ve de Kocaoğlu’nun performansını masaya yatırdığımız bölümde şöyle bir ifade kullanmıştım.
“Kocaoğlu ilçe adayları noktasında tıpkı belediyede olduğu gibi kendisine ayak uyduracak bir ekip kurmayı başaramamıştır”
İlçe ilçe rakamları incelediğimde ne denli haklı olduğumu bir kez daha gördüm. Çünkü CHP’nin seçim kaybettiği 8 ilçenin 5’inde Aziz Kocaoğlu kazanıyor.
Başka bir değişle ilçe adayı Kocaoğlu’na ayak uyduramıyor ve de seçimi kaybediyor.
Hatta öyle ki; CHP’nin 3.parti olduğu, seçimi MHP’nin kazandığı Aliağa’da Barış Eroğlu 10 bin 204 oy alırken Kocaoğlu’na 20 bin 704 oy çıkıyor. Tamı tamına iki katı performans…
DSP’li Hakkı Ülkü’nün 6 bin 55 olan oyunu da Eroğlu’na ekleseniz Kocaoğlu’na yaklaşmıyor. AK Parti’nin seçim kazandığı Kınık’ta: Kocaoğlu 8 bin 88 oy alırken ilçe adayı Mehmet Çetinkaya 6 bin 46’da kalıyor.
Her iki ilçede de CHP’nin ‘bölenleri’ oyu da seçimi de alıp götürüyor. Seçimi AK Parti’nin 400 oy farkla kazandığı Menderes’te Kocaoğlu 23 bin 99 oy alıp yüzde 45’i görürken ilçe adayı Ahmet Pala 20 bin 222’de kalıyor. CHP Menderes adayı Pala bırakın Kocaoğlu’nu meclis üyesi listesinden de az oy alıyor. Pala, 400 oyla seçimi AK Partili Bülent Soylu’ya kaptırırken CHP’nin meclis üyesi listesi AK Parti’den 700 oy fazla alıyor.
Seçimi AK Partili Mahmut Badem’in bin 375 oy farkla kazandığı Ödemiş’te; Kocaoğlu rakibi Binali Yıldırım’a bin 300 fark atıyor.
Ve Selçuk: En ilginç sonuçlardan biri bu ilçede…
Halen itirazların sürdüğü ilçede Vefa Ülgür AK Partili Zeynel Bakıcı’ya 16 oy farkla yenilmiş görünüyor. Ancak Kocaoğlu bu ilçede de Binali Yıldırım’ı geçiyor. Sadece 6 oy farkla… Peki, ilginçlik nerede?
Belediye Meclis oylamasında CHP listesi, Kocaoğlu’na 320 oy fark atıyor. Yani Selçuk’ta CHP’nin belediye meclis listesi hem Ülgür’ü hem de Kocaoğlu’nu geçiyor. İzmir’in 30 ilçesinde CHP’nin belediye meclis listesi yüzde 46 oy alıyor. Kocaoğlu ise yaklaşık 180 bin fazla alarak yüzde 50’ye yakın oyu hanesine yazdırıyor.
Yani partisinin üzerinde bir orana sahip olarak başka partilerden de halen destek aldığını ortaya koyuyor. Yalnız Kocaoğlu mu?
Elbette hayır! Binali Yıldırım da partisinden 4 puan fazla alarak Kocaoğlu gibi farklı partilerden oy alabildiğini ortaya koymuştur.
İzmir’den 6 ilçeyi kazanmayı başaran Yıldırım 3 ilçenin Büyükşehir sandığında Kocaoğlu’nu geçiyor. Torbalı ve Kiraz’da fark düşük de olsa Kemalpaşa’da Kocaoğlu 6 binin üzerinde fark yiyor. Netice itibariyle 2 ilçeyi MHP’ye 6 ilçeyi de AK Parti’ye kaptıran CHP’de ilçe adayları biraz daha itinalı belirlense ya da biraz daha taban çalışması yapsalar ve de DSP-DP ve Bağımsız bölenleri olmasa CHP’nin kaybedeceği ilçe sayısı en çok 3 olacaktır.
Tabi ki MHP tabanı da önceki seçimlerde olduğu gibi CHP’ye sahip çıksa…
Rakamlar üzerinden İzmir’e biraz daha yakından baktığımızda; metropoldeki anlı şanlı adayların tamamı Yıldırım’ın gerisinde kalırken dış ilçelerin bazılarında Yıldırım ilçe adaylarının gerisine düşüyor.
Çeşme bu ilçelerden biri…
Tabi ki Seferihisar…
Karaburun ve Selçuk!
4 ilçede Yıldırım az da olsa ilçe adayının gerisinde… Ama Cemil Şeboy, Necip Kalkan, İsmail Sarı gibi ‘umut vaat eden’ isimlerin önünde…
İlçeler ve Kocaoğlu’nun rakamsal analizinde ise daha ilginç sonuçlar var.
Kocaoğlu’nun ilçe adayının gerisinde olduğu tek ilçe Selçuk… 2009’da az farkla da olsa gerisinde kaldığı Mehmet Ali Çalkaya’yı bu kez 600 oy farkla geçen Kocaoğlu, seçimi kaybeden Vefa Ülgür’ün 115 oy gerisine düşüyor. Ama pek çok ilçede 2009’dan farklı olarak Kocaoğlu ile ilçe adayları arasındaki makas dar… Bazıları için berabere demek bile mümkün. Mesela Seferihisar’da Tunç Soyer ile Kocaoğlu arasındaki oy farkı sadece 11. Beydağ’da 35, Çeşme’de 115, Menemen’de 300 civarı… Ama daha büyük ilçelerde örneğin seçmen sayısı 300 bini geçen Bornova’da Kocaoğlu ile Olgun Atila arasındaki fark sadece 592 oy var. Yüzdelik oranları aynı… Karşıyaka gibi büyük bir metropolde Kocaoğlu ile Hüseyin Mutlu Akpınar arasında sadece 181 oy farkı var. Gaziemir’de 600 civarındaki fark Konak’ta 15 bine çıkıyor. Sema Pekdaş’a yönelik ‘kara propagandanın’ sonuç verdiğinin bir başka kanıtı ise Pekdaş’ın meclis üyelerinden de 5 bin oy az almış olması…
30 ilçede ilçe belediye başkanlarının ortalamasını 4 puan aşarak toplamda 95 bin oy fazla alan Kocaoğlu, 2009’a göre oransal bazda yaklaşık yüzde 7’lik bir düşüş yaşasa da genel itibarla İzmir’in güvenini korumuş görünüyor.
Ama İzmir seçmeni 10 yıldır kentte iktidar olan ve kentin tarihinde 12 yıl başkanlığı bulunan Eşref Paşa’nın rekorunu kırmaya hazırlanan Kocaoğlu’na da uyarısını yapıyor sonuçta.
CHP’nin ilçe adaylarının ‘meclis üyesi listeleriyle’ imtihanına gelince…
Tam 8 ilçede başkan adayı, meclis listesinin gerisinde kalmış durumda.
Aliağa, Bergama, Kiraz, Konak, Menderes, Ödemiş, Selçuk ve de Urla…
Aslında meclis listeleriyle başkan adayları arasındaki makas da oldukça dar… Yani listesinin çok üzerinde oy alan başkan adayı yok. Seçmen sayısı 200 bini geçen ilçelerdeki 4 binlik farkı farktan saymamak gerekiyor bana göre.
AK Parti’de ilçe adayları ile meclis üyesi listesi arasındaki karşılaştırmadan da çok ilginç sonuçlar çıkıyor. 10 ilçede başkan adayı ‘meclis üyesi listesinden’ az oy alırken ilçelerin geri kalanlarında başa baş bir tablo söz konusu… Meclis üyesi listesine en fazla fark atan başkan adayı Cemil Şeboy… Yıldırım’dan 7 bin fark yiyen Şeboy meclis üyesi listesine de 7 bin fark atıyor. Ancak Aliağa, Balçova, Bergama, Foça, Gaziemir, Güzelbahçe, Kiraz, Menderes, Narlıdere ve Urla’da ilçe adayları meclis listesinin gerisinde kalıyor.
Fark bazı ilçelerde oldukça düşük olsa da ‘meclis üyesi listesini’ partinin oyu kabul edenlerin cephesinden bakıldığında AK Parti 10 ilçede parti tabanının oyunu almakta zorlanan adaylarla sahaya çıkmış denilebilir. İlçelerin meclis üyeleriyle imtihanında dikkat çekici rakamlardan biri Torbalı’da… Yarıştan zaferle çıkan Adnan Yaşar Görmez meclis üyesi listesinden sadece 3 oy fazla almış görünüyor.
Öte yandan İzmir halkının tercihini gelişi güzel yapmadığının bir kanıtı da MHP’de… Meclis üyesi listelerinin 30 ilçedeki toplamında 323 bin oy alarak yüzde 13’ü zorlayan MHP’de Büyükşehir adayı Murat Taşer’e 211 bin oy çıkmasının anlamı gayet açık. MHP seçmeni son iki seçimdir sandıkta birlikte hareket ettiği CHP’ye bariz bir omuz atmış.
Tabi ki rakamlara yakından baktığımızda bu omuzun ‘İzmir çukuru’ diye tabir edilen metropol ilçelerde yoğunlaştığını da görmek mümkün…
Sonuç itibariyle rakamlar yalan söylemez.
CHP’ye en az 4–5 ilçede seçim kaybettiren DSP faktörünü incelediğimizde son dakika transferleriyle sahana inen yahut indirilen DSP’nin birkaç ilçe dışında sandıkta fark edilebilir bir orana ulaşamadıkları ortaya çıkıyor.
Günlerdir CHP’nin neden başarısız olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Ya da AK Parti’nin bunca olumsuz koşula rağmen İzmir gibi endişeli bir iklimde nasıl başarılı olduğunu… Balçova’da yapılan ve Ali Engin’in ‘seçimin galibi CHP’dir’ açıklamasını yaptığı, 'CHP başarısız olmuştur' diyenleri neredeyse ihanetle suçladığı toplantıda noktayı bana göre Mehmet Ali Çalkaya koyuyor. Seçimin sonucunu değerlendirmesi istenen Çalkaya diyor ki; Bir ayı mı yoksa 9 ayı mı değerlendirmeli bilemiyorum. Önce kendi içimizde mücadele ettik. Sonra bir ay rakiplerimizle mücadele ettik.
Daha ne desin! 8 ay birbiriyle 1 ay da gerçek rakibiyle mücadele etmiş olmak İzmir’deki düşüşü açıklamaya yeter de artar bile…
.jpg)
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
15
11
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri